mehmetsunu
Kaldato ile sohbeti kestim.
- Kayıt
- 28 Eylül 2011
- Mesaj
- 5.685
- Tepki
- 13.225
- Şehir
- kayseri
- Başlangıç
- 2010—11
- Bisiklet
- Cube
- Bisiklet türü
- Yol bisikleti
Daha bir kaç hafta önce yıl sonu döviz tahmininiz nedir diye bir başlık açılmıştı. Gayet içten dolar 3.5 tl euro 5 tl olacak demiştim. Tahminim bazılarına çok fantastik gelmişti. Bu bir kaç hafta içindeki gidişat döviz fiyatlarının tahmin ettiğiminde üstünde olacağı yönünde. Yine iyi tamin etmişim MB başkanının Ocak başı dolar tahmini 1.93 tl idi. Peki bundan sonra ne olabilir. Ülke genelindeki siyasi durumun etkisiylede faizin arttırılması yönünde döviz fiyatlarına bir müdahale var. Döviz yükselir ihracat artar şeklinde yorumlar ise ihraç edilen ürünlerin ara mal ve yapılan yatırımların yüksek oranda dış girdiyle yapıldığını bilmeden yapılıyor. Özellikle özel sektör son 10 yılda artan miktarda döviz borçlusu oldu. 3. çeyreğe ait büyüme rakamları iç tüketime yönelik hormanlu bir büyüme olduğunu ortaya koydu. Yani büyümede ihracatın etkisi sıfırdı. Döviz fiyatlarındaki artış fiyatların yükselmesini ve buna bağlı olarak ekonomik durgunluğu tetiklermi. İç tüketime bağlı büyüme rakamları bu durumun muhtemel olacağını destekliyor. Özel sektörün döviz borcunun artması vede tüketimin daralması iflas ve işsizliği beraberinde getirebilir.
Kıssadan hisse: Barajlardaki doluluk oranı sıfıra yaklaşmış ama biz suyu şakır şakır kullanıyoruz. herhangibir bilinçlilik söz konusu değil. Ülke kaynakları her yıl 70 milyar dolarını petrol ve doğalgaza harcıyor ama yollarda arabalar vızır vızır. Bisiklete binmek toplum nezdinde alay ve lanetlenmeyle nerdeyse eşdeğer. Bu kafa ile duvara toslamamız an meselesi. Mirasyedi gibi hovardaca kısıtlı kaynaklarımızı havaya savurursak sadece biz değil çocuklarımızında geleceği ipotek altına girecek. Hava atma, rüküşlük, kültürsüzlük, nobranlık, hoşgörüsüzlük, görgüsüzlük, açgözlülük, öngörüsüzlük, plansızlık, ilkesizlik, israf, bir arada yaşama ve şehirli kültürden yoksunluk başımıza felaket işler açacak.
Kıssadan hisse: Barajlardaki doluluk oranı sıfıra yaklaşmış ama biz suyu şakır şakır kullanıyoruz. herhangibir bilinçlilik söz konusu değil. Ülke kaynakları her yıl 70 milyar dolarını petrol ve doğalgaza harcıyor ama yollarda arabalar vızır vızır. Bisiklete binmek toplum nezdinde alay ve lanetlenmeyle nerdeyse eşdeğer. Bu kafa ile duvara toslamamız an meselesi. Mirasyedi gibi hovardaca kısıtlı kaynaklarımızı havaya savurursak sadece biz değil çocuklarımızında geleceği ipotek altına girecek. Hava atma, rüküşlük, kültürsüzlük, nobranlık, hoşgörüsüzlük, görgüsüzlük, açgözlülük, öngörüsüzlük, plansızlık, ilkesizlik, israf, bir arada yaşama ve şehirli kültürden yoksunluk başımıza felaket işler açacak.


