Yol bisikletinde 50 aynakol mu 53 aynakol mu?

Hangi aynakolu kullanıyorsunuz?

  • 53-39

    Katılım: 111 22,1%
  • 52-36

    Katılım: 96 19,1%
  • 50-34

    Katılım: 252 50,2%
  • 52-39-30

    Katılım: 12 2,4%
  • 50-39-30

    Katılım: 34 6,8%

  • Toplam katılım
    502

Gökhan Toros

Forum Bağımlısı
Kayıt
29 Haziran 2010
Mesaj
4.580
Tepki
7.568
Şehir
Polonya
Başlangıç
2009—10
sadece konuyu tartışacağımız yeni konu bu olsun.

Anketi de yeniden açtım.

İlk olarak ben başlayayım.

Bundan önce 50-34, 53-39 aynakol kullandım. Son aldığım (fakat daha kullanamadığım) aynakol ise 52-36.

Siparişten önce çok araştırdım.
İlk olarak kendi sürüş tarzım, yüksek kadansı seven tarzda. Bundan önce yaptığım bütün sürüşleri incelediğimde, kadans ile ortalama hızın beraber seyrettiğini gördüm. Kadans ne kadar yüksekse tur ortalaması da o kadar yükselmiş. Benim vücuduma uygun olan aynakol daha küçük olmalıydı yani.

İkinci olarak ise son hız değerlerine baktım. Geçenlerde iniyorum yokuş aşağı. Bi baktım Garmin 120 gösteriyor. Kadans 200 olmuş demeyeceğim.
Ben genelde 75-80km/h gibi hızlardan sonra pedal çevirmeyi bırakırım. Daha aerodinamik biz pozisyona geçmeyi tercih ederim.
Yine bu nedenle 50 aynakol da benim için uygun olanıydı.
Hatta 53/12 oran, 50/11 orandan daha kısa kalıyor. Ufak bir ek bilgi.

53-39 aynakol ve 28-11 ruble kullanıp yokuş çıkışlarını kolaylaştırma durumu var. Son hızdan da ödün vermiyorsunuz. Fakat bu şekilde de ruble arasındaki dişler o kadar açılıyor ki, kendi kadans aralığını tutturmanız çok zorlaşıyor. 2 vites arası 20 kadans kaybediyorsunuz be aynı aralığa gelmek ekstra güç demek.

Bu nedenle aslında mantıklı olan 50-34 aynakol ve 23-11 ya da 25-11 bir rubleydi aslında bana.
Ama neden 50-34 aynakol almadım.

Tamamen görüntüsü için.
Ben bisiklette görüntüye önem veren biriyim. Yol bisikletinde küçücük aynakol, kocaman ruble görmeyi sevmiyorum. Görsel olarak hoşuma gitmiyor.

O nedenle 52-36 aynakol aldım. 52-53 diş arasında hem son hız farkı çok çok düşük. Hem de görüntüsü kötü değil.
39-36 diş arasında sizi rahat ettirecek kadar bir fark var. 28 diş rubleden 25-26 diş rubleye geçebiliyorsunuz. Bu da kullanabileceğiniz bir ya da iki fazla vites demek.

53-34 gibi bir oran neden mantıklı değil.
O da şöyle;
Aktarıcıların kendi diş limitleri var. Zincirin uzunluğunu ayarlamak için. Ön aktarıcılarda 17 diş genelde bu fark. Alt ve üst dişli farkı 17'yi geçemiyor yani. 50-34 ve 52-36 zaten limitte yani.

İkinci olarak ise arka aktarıcı diş limiti var.
Bu limite ön dişlilerin de farkı dahil.

Nasıl oluyor;
(En büyük ruble - En küçük ruble) + (Aynakol büyük - Aynakol küçük) şeklinde hesaplıyoruz.

33T genelde kısa bacak arka aktarıcıların limiti.
Bu aralık altında kalmazsanız belli oranlarda ya zincir kısa geliyor, ya da aktarıcıya dolanıyor.
 
Scudo

İslam Gölge

Forum Bağımlısı
Kayıt
16 Eylül 2004
Mesaj
1.255
Tepki
790
Şehir
Tekirdağ-Çorlu
İsim
İslam GÖLGE
Bisiklet
Cube
39-52 aynakol 11-25 ruble oraları ile %8 eğimlerde rahatlıkla gidebiliyorum.Önemli olan 1-2 diş farkı değil bence pedalı çevirebilecek bacak gücü ve kondisyon tutabilmek.
 
  • Beğen
Tepkiler: Hel ve Ömer KARAN

Gökhan Toros

Forum Bağımlısı
Kayıt
29 Haziran 2010
Mesaj
4.580
Tepki
7.568
Şehir
Polonya
Başlangıç
2009—10
Ya pek öyle değil aslında. Bundan önce 53-39 ve 23-11 oranlarını kullanıyordum. Çatır çatır çıkılıyordu yokuşlar. Ama bakarsanız, pek anlamı olmadığını görüyorsunuz. Boşa hem kendinize, hem dizlerinize işkence.
 

Ferhat Köse

Forum Bağımlısı
Kayıt
13 Şubat 2010
Mesaj
6.263
Tepki
8.463
Yaş
48
Şehir
Eskişehir
Bisiklet
Bisan
Gökhan yukarıda yazdığın çoğu şeye birebir düşüncelerde idim ne zaman ki Şerif ile birlikte yaptığımız 350-400 km lik tur bittiğinde iş turun analitiğini yapmaya geldi işte o zaman 53-39 a geçme kararı aldım.Ben o tura 50 ile katılmıştım Şerifte 53 vardı.ilk 165 km nin ortalaması 39 idi ki oldukça yüksekti Şerif çok rahat iken ben arkasında 50 ile çevirip duruyordum :) belirli bir süre sonra insanı çok yıpratıyor bu fazla kadans. arada bir yol şartlarını yakalayınca büyük çevirip nabzı düşürmek gerekiyor kadansı yükseltmek istediğinde de rubleden ayar çekiyorsun.6 aydır 53-39 kullanıyorum bu oranlar ile de 300 km lik antalya turumu yaptım 225 km lik Ballı gözlememi yaptım 170 km Kütahya yaptım yani epey denedim benim kararım kesinlikle 53-39 candır.Yüzdesi yüksek ve uzun tırmanışlı olan turlar içinde vucuttan 4 kilo attım :) 39-25 e uyum sağladık kısaca.
 

Derya Keçeci

Forum Bağımlısı
Kayıt
2 Haziran 2011
Mesaj
1.735
Tepki
4.127
Şehir
Ankara
İsim
Derya
Başlangıç
1970—71
Bisiklet
Fuji
Bisiklet türü
Yol bisikleti
Uzun zamandır 34/50 kullanıyor olmama karşın,yol bisikletinde 53'den vazgeçmemeli,diyorum.Bunun en temel nedeni,zaten amatörler olarak-Buna ileri seviyedeki amatörleri de katabiliriz,hatta pro'lara kök söktürecek amatörler bile az değil-uygun yol koşullarında büyük ayna kullanıyoruz.Öte yandan hiç bir etapta pro'lar 53'den vazgeçmiyor.
O zaman sorun,küçük aynakol dişlisiyle rublede düğümleniyor.100 + km boyunca düz bir etap koşulacaksa 50 az geliyor.
Gelelim 34'e.ben dağ bayır ayırdetmeden rota çizdiğimden rublede 11-34'ü tercih ediyorum.Ancak yine düz dediğimiz yolların çeşitli bölümlerinde,sözgelimi 8-10 km'lik ortalama eğimi % 8 cıvarı olan yerlerde bile rubledeki 34'e sıra hiç gelmiyor.Yani yolda izde 39/23'ü aramıyor değilim.
Kısacası,kendi adıma 34/50 aynakolla 11-34 rubleyi,hafif arazi ya da eğimi %15-25 aralığında olan koşullar için mecburen kullanıyorum.Bu tip turlardan vazgeçersem tek yapacağım şey 39/53 aynakol ve 11-23 olurdu.Takım çantasında bir de 12/27 (+,-) ruble bulundurur,36'lı ayna yaprağını da ihmal etmezdim.
Özetin özeti,her derde deva bir aynakol da ruble de yok.Çizdiğimiz her rota farklı ve hepsi için bu oranda kombinasyonlar yapmak şart.
 

Abdullah.R

Forum Demirbaşı
Kayıt
8 Temmuz 2013
Mesaj
565
Tepki
958
Yaş
62
Şehir
Büyükçekmece & Anamur
İsim
Abdullah Ramazanoğlu
Başlangıç
1973—74
Bisiklet
Diğer
Bisiklet türü
Şehir - Tur
Derya bey yedek yaprak taşımak yerine üçlü ayna kullanmamanızın sebebi daha büyük ön attırıcı ve daha uzun arka gergi kolu mu? Ben gezi, tur ve günlük kullanımlar için bisiklete biniyorum. Yol ve yarış ile ilgim yok, dolayısıyla sorum naif ise kusura bakmayın. Ancak yol ve cx'lerde neden 3 yapraklı ayna kullanılmaz anlayamıyorum. Çok az bir ağırlık cezası karşılığında çok geniş oran aralığı sağlanıyor. Uzun yolda naif olarak geliştirdiğim bir pedallama tekniğim var: Kadens *ve* basma kuvvetinin ikisini de (=gücü) daima sabit tutacak şekilde vites değiştiriyorum. Sadece kadens değil, aynı zamanda pedal basma kuvveti de aynı olacak.

Bu durumda, yol şartlarına göre kimi zaman top viteste deli gibi hız yapıyorum, kimi zaman en düşük viteste sürünüyorum, ama daima aynı kadens *ve* aynı basma kuvveti ile pedallamaya çalışıyorum. O zaman pedallamak kalp ritmi gibi robotik hale geliyor ve yorucu olmuyor. Ama kadenste veya eforda biraz değişiklik yaptığım zaman hemen yorgunluk belirtileri başlıyor ve devam edemiyorum. Bunu sağlıklı yapabilmek için çok geniş vites aralığına ihtiyaç var.

Üçlü aynaya rağmen, kimi zaman kendimi top viteste boşa çırpınıyor buluyorum ve pedalı bırakıyorum. Kimi zaman da en düşük viteste debeleniyor oluyorum. Her ikisi de "sabit kadens, sabit kuvvet" ilkesini -genel performansımı- bozuyor. "Yol"cular için bunun çok önemli olması gerektiğini sanırdım, ama nedense üçlü ayna makbul değil bu camiada. ::kafakaşımaikonu::
 
  • Beğen
Tepkiler: Derya Keçeci

Gökhan Toros

Forum Bağımlısı
Kayıt
29 Haziran 2010
Mesaj
4.580
Tepki
7.568
Şehir
Polonya
Başlangıç
2009—10
Hocam aslında 3'lü aynakolu biraz kendimize yakıştıramıyoruz. En azından ben yakıştıramıyorum. Uzun bacak arka aktarıcı da bi ayrı çirkin geliyor bana yol bisikletinde. Yukarıda bahsettiğim küçük aynakol ve ruble gibi.
O nedenle pek yaklaşmak istemiyorum.

Aslında en güzeli Derya Abi'nin dediği yöntem.
Şu an 52-36 aynakolum geliyor. (bu arada 25-11 ruble siparişi de verdim). Fakat yanına bir de 39 yaprak ekleyerek, daha düz etaplar için de ufak bir değişiklikle bisikleti daha hızlı hale getirebilirim. Düşüneceğim bunu :bira:
 
  • Beğen
Tepkiler: Derya Keçeci

Güney Tuncer

Forum Bağımlısı
Kayıt
21 Temmuz 2008
Mesaj
1.710
Tepki
2.838
Şehir
Ankara
Bisiklet
Giant
11-23 ve 53-39 ile geçenlerde İstanbul tarafı girişten Kartalkaya'ya tırmandım. HC kategorisinden Türkiye'deki en zorlu tırmanışlardan biri. Mesafe de az buz değil 25 km.
Yaş 37. kilo 85 yalnız bisikletten torpilliyim. 6.5 kg. :)
Diyorum ki 53 ayna ürkütücü de görünse 1nci sıradan üvey evlat muamelesini hak etmiyor. Beni oraya çıkardıysa bu işi sağlam yapan herhangi birini her yerde götürür. Yarışıyorsanız zaten gerekli. Arkaya 25 hatta 27 takma olanağı varken başka bir alternatif düşünmem ben.
 

Ferhat Köse

Forum Bağımlısı
Kayıt
13 Şubat 2010
Mesaj
6.263
Tepki
8.463
Yaş
48
Şehir
Eskişehir
Bisiklet
Bisan
Abdullah abi 3 yıl boyunca yol bisikletinde 3 lü aynakol tercih ettim ilk aynakol 52-39-30 diğeri 50-39-30 idi ve tüm 200 km üstü turlarım da sizin anlattıgınız sabit kadans sabıt kuvvet ilkesi ile yaptım çok faydalı bir yöntemdir özellikle uzun turlarda insanı hiç üzmez yormaz (bana göre başkası farklı düşünebilir) neden ikiliye geçtiğimi de yukarıda yazdım bir sebebi 53 diş istediğimden diğer sebep yaklaşık 300 gram daha hafiflik ve son taktığım carbon aynakol crank kolunun shimanonun crank koluna göre çok daha esnemez yapısı idi.Tabi bunları birazda yeni hedeflerim doğrultusunda düşündüm.6 aydır edindiğim izlenim de iyi ki bu değişimi yapmışım ama bir gün haftalık, 10 günlük her gün 100 km üstü tur yapacak olursam hiç düşünmem yine 3 lü aynakolu takarım o 30 yapraklı kısımın nerede ne zaman işe yarayacağı hiç belli olmuyor.ruble tercihim 11-25 .yüzde 10 üstü eğimlerde 3 lü kullanırken dizlere yük binmesin diye aynakolda 30 dişe inerdim şimdi öyle bir alternatif olmadığından mecbur 39-25 tırmanıyorum ilk bir kaç deneme çok hoşuma gitmediğinden kilo vererek aradaki bu dengeyi koruduğumu gördüm ve 4 kilo düştüm bu haftaki denemelerimde de bu eksilen 4 kilonun (boy 187 kilo 74-75 oldu) çok faydasını hissettim.
 

BF Okuru

Üye
Kayıt
6 Eylül 2004
Mesaj
0
Tepki
2
yeni konuya bende bi şeyler karalayım,
benim istanbul dışındaki sıkı etabım tavşanlı -boyalıca hattı -ki
ağır stabilize ve sarsıntılı yol tam 53 km ,,ve 10-19 eğimlerin olduğu ki boyalıca çıkışında 10 eğim sizi yakalar ,bura benim antreman saham olmakta burada daha çok çalışmalarım olacak ayrıca araç yok ,,yol bisikletine göre değil bura ,
asla sevmem bol araçlı yollarda sürmeyi ,bu nedenle istanbul dışı yalova-orhangazi yolu beni ilgilendirmez ,hele hele tekirdağ yolu hiç ilgilendirmiyor artık ,
nerede az araç ben orada basarım ,
evet kartepe bile gündemden düştü bunun nedeni yeterince gittim zevkide kalmadı ha anlarım arkadaş tavşanlının yolları gibi sakin olur ve 86 km in üstüne 16 km rampa çıkarım nerde yok öyle bi durum ,
benim için önemli olan , sürat yapılacak yerlerin araç trafiğine açık olmamasıdır ,o zaman yaptığım antremanın zevkine varıyorum ,ha tavşanlı 500 rakım orada oksijen var 500 metre aşağıda ise bütün araçların karbonmonoksit kokusu ve de gürültüsü,
53 km lik sessiz ve 500 rakım için, çok az bi araç trafiğine dönüşte ras geliyorum o da 10 km ,,
evet nere kaldı istanbulda başka dudullu-göçbeyli arası 51 km lik antreman yeri pedal kesme yok 6-7-13 eğimlerde ,,şile rampaları sonra bıçkıdere ve sonra göçbeyliye doğru rampalar
burada daha çok çalışacağız ,
51 km lik yol 70 km düz yola bedel ,70 km den hesaplayınca 2 saat 10 dakikada gittim ortalama 32 oluyor yalnış hesap yapmamış isem tabi 70 km ye göre hesap yapıyorum 51 km ye göre değil,
orada biz 51 km gitmiyoruz, daha fazla gidiyoruz ,tabi adama 70 km düz yol gitmiş kadar bi yorgunluk veriyor ..bu etabın sadece 20 km sinde araçlar ile haşır neşir olmaktayız diğer km sinde araç ise yok denecek kadar az benim içinde önemli zati,,
şile- darlık keza dönüş yolunda hiç araç yok ,ve şile -ulupelittede aynı durum ,
evet 44 dişte yapabileceğim bu kadar yalnız bu aralar form düştü tabi 51 km lik etabı 2 saat 10 dakikada pedal kesmeden alıyor idim 6-7-13 eğimler ile boğuşarak ,
şimdi ise 2 saat 30 dakikaya düştüm 20 dakika bir kondüsyon düşüklüğü,olsun yahu bize paramı veriyorlar maksat durmadan pedal basabilmek ..hiç durmadan pedal basma rekorum 51 km de 2 saat 30 dakika en kısa süre ise 51 km de 2 saat 10 dakika ,tabi 3 saat hiç pedal basmadan gidebilmem için ve 100 km de bayağı çalışmam lazımda gerek duymuyorum ,44 dişte yapılacak fazla bi şey olmuyor malesef ,
yokuş aşağı ömerli inişinde 44-11 çeviriyorum ama pedal boşlama yapıyor üstüne çıktık bilede,
ayna kol bana yetmiyor ,sonuçta bu gidişle galba 44 dişte kalacağım ,
 

Gökhan Toros

Forum Bağımlısı
Kayıt
29 Haziran 2010
Mesaj
4.580
Tepki
7.568
Şehir
Polonya
Başlangıç
2009—10
Yani aslında biraz da asıl olay, hangisinden vazgeçeceğiniz.

Birinde yokuşlardaki rahatlığınızı, birinde inişlerdeki son hızınızı kaybediyorsunuz. Hangisi önemliyse ona göre tercih yapmak gerekiyor.

Ya da bunların hepsini sağlayan 3lü sisteme geçmek.
 
  • Beğen
Tepkiler: Abdullah.R

Ekrem Yılmaztürk

Forum Bağımlısı
Kayıt
4 Mayıs 2012
Mesaj
788
Tepki
477
Şehir
Isparta
Bisiklet
Cube
dişli oranı ile ilgili değilde 3yaprak mevzuu ile ilgili birşeyler ekleyeceğim,şimdi antremandan geldim sıcak sıcak yazayım..bahsedilen ortalmalarda ve mesafelerde gidebilen biri değilim,önceden okuduğum yüksek kadans her derde deva konusu vs beni (50-39-30 aynakol) büyük yaprağı kullanmama mani idi çünkü aynı zamanda doğru vites kulanımı konusunu da okuduğumda benim bacaklarım buna yeterli gelmiyordu.ama bugün inadına bir deneyeyim dedim ve anladımki 3yaprak benim için oldukça yorucu ve gereksizmiş. ben büyük yaprağa geçtiğimde yola daha iyi uyum sağladımı daha az yorulduğumu farkettim tadı başka geldi.benim için 3yaprak hem şekil açısından gözüme kalabalık geliyor hemde kullanım açısından katkısı olmuyor hissini uyandırdı.sistem değişikliğine gitsem 3yaprak hiç düşünmem artık.konuda verimli olmuş emeği geçenlere teşekkürler
 

Ufuk Bal

Üye
Kayıt
26 Ağustos 2013
Mesaj
86
Tepki
48
Şehir
pendik - üsküdar
Bisiklet
Sedona
@Gökhan Toros

üçlü demişsin ama üçlüde de zinciri çaprazlatmamak için doğru vitesi bulmak zorlaşıyor. hatta o zaman kaset dişlileri de ayarlamak gerek. olmadı kadans şaşıyor. en temizi ikili ama onun için de deli gibi kondisyon gerek. hiç olmadı 52-39 ön, 12-30 arka gibi bişey yapmak. benim şu an 52-39 ön 11-25 arka. zamanla alışırım gibi daha iki hafta oldu. alışamazsam arkayı otuzlarım. önün ayarını bozmak veya üçletmek dediğim gibi düz yolda filan uygun hızı/kadans aralığını yakalamayı zorlaştırıyor.
 

Tunç Tuncay

Forum Bağımlısı
Kayıt
24 Haziran 2007
Mesaj
653
Tepki
828
Şehir
Ankara
İsim
Tunç Tuncay
Bisiklet
Canyon
ben bir deneme yapayım nasıl olur dedim gayette güzel oldu 53-34 qring oval yaprakları taktım ilk önce uyum sağlarmı gibi bir kaygım oldu ancak evet ilk etapta zincir atma sorunu oldukça çokdu ama sonra qring marka zincir ile atma sorunuda çözülünce gayet güzel hem iniş hem çıkış için bir kombinasyon elde etmiş oldum son hali 53-34 ve 11-26 oranı ile gayet memnunum.
 

Bilal Demir

Forum Demirbaşı
Kayıt
30 Haziran 2011
Mesaj
438
Tepki
214
Şehir
İstanbul Esenkent
Bisiklet
Scott
Çok faydalı bir konu olmuş, yazanlara teşekkürler.

Oval yaprak benim de aklım çok yatıyor ama neden yaygın değil bilmiyorum. Yarışçılar daha çok oval mi kullanıyor yoksa standart çember mi?
 

Tunç Tuncay

Forum Bağımlısı
Kayıt
24 Haziran 2007
Mesaj
653
Tepki
828
Şehir
Ankara
İsim
Tunç Tuncay
Bisiklet
Canyon
yarışçıların her zaman bunu seçme şansı olmayabiliyor malum sponsorluk anlaşmaları gereği hangi firma bisiklet donanımını sağlıyolarsa onu kullanıyorlar ama özellikle oval seçen yarışçılarda var bildiğim kadarı ile
 

BF Okuru

Üye
Kayıt
6 Eylül 2004
Mesaj
0
Tepki
2
Evet kesin 3'lü olay. 50 diş yetecek bana yani fazlasını ne yapayım bu yaştan sonra, sorun tabi alttaki makinede ,arka boru çok kalın olduğu için ön aktarıcı çapı en fazla 32 de kalıyor benim borunun çapı 34 ,tabi bu sorunu aşamadım şimdilik beklemedeyim yukarıda ufuk arkadaşın mesajını dikkate alırsam 48 de kalırım gibi zati gene yeter bana ,slx in 48 ayna kolu olanları var 3 yapraklı ama önce aktarıcı bulmam lazım tabi.
 

Derya Keçeci

Forum Bağımlısı
Kayıt
2 Haziran 2011
Mesaj
1.735
Tepki
4.127
Şehir
Ankara
İsim
Derya
Başlangıç
1970—71
Bisiklet
Fuji
Bisiklet türü
Yol bisikleti
Abdullah bey, yedek yaprak ya da alternatif rubleyi yanımızda taşımıyoruz.Sadece yola çıkarken-uzun tur ya da etaplardan bahsediyorum-yol profiline göre uygun bir aynakol yaprağı ve ruble seçiminden bahsediyorum.Düzde de tırmanışta da aynı ikiliyi kullananlar,aradaki farkları ekstra güç harcayarak kapatırlar.39/23-25 kombinasyonuyla % 8 ortalamalı 20 km'yi çıkarıyor,ardından da 80-100 km daha gidebiliyorsa sorun yok.Değilse profesyonel bisikletçiler gibi,53/39 ile oynamadan 11-25-28 gibi rublede değişiklik yapılabilir.Ya da dediğim gibi 36'lı bir yaprakla,nabız biraz daha düşürülebilir.Elbette bunların tamamı kondüsyonla,altımızdaki bisikletle ve kendi ağırlığımızla da ilişkili. Üçlü aynakol'a gelince.Tanıdığım hiç bir arkadaşım kullanmıyor.Bir ara Ferhat kardeşim kullandı ki onun da haklı sebepleri vardı.Tek etapta +300-400 km lik turlar yapınca aynakolun küçük yaprağıyla ruble'yi yakınlaştırmak insanı o son anlarda oldukça rahatlatıyor.Ancak yukarıda yazdığı gibi,o da yine ikiliye döndü.Sebeplerini yazmış tekrar etmeyeyim. Kısacası ben 34/50 kullanıyor olmama rağmen,doğrusunun 39/53 olduğunu,yine ilk mesajımda belirttiğim küçük değişiklikler yapılarak ,ikili aynakolun her türlü yol şartlarına cevap verebileceğini düşünüyorum.
 

BF Okuru

Üye
Kayıt
6 Eylül 2004
Mesaj
0
Tepki
2
Bence 53 olayı biraz fazla abartılıyor, sprint ve inişler haricinde gereği yok bana göre. Uzun düz yollarda 53 ayna gerekiyor diyenlerin ise nasıl çevirdiğini merak ediyorum açıkçası.
Olayın biraz da psikolojik olduğunu düşünüyorum. Bununla ilgili yaşadığım bir olayı anlatayım. Sezon başı Mersin yarışı vardı, düz parkurda kriteryum şeklindeydi. Yarış başında dalgınlıktan büyük aynaya almayı unutmuşum. Yarış başladı ben normal şekilde yarışıyorum, ama küçük aynada (39 dişli) sadece arka viteslerle oynuyorum. Hiçbir şekilde bir eksiklik hissetmediğimden küçük aynada gittiğimin farkında bile değilim. Neyse yarışı atabildiğim kadar sprint atarak bitirdikten sonra yorgunluktan eğilerek kollarımı gidona dayayıp başımı gidona doğru götürdüğüm zaman tüm yarışı 39 dişli ile koştuğumu anladım.

Biraz uç bir örnek ama ciddi şekilde yarışta hiçbir eksiklik hissetmedim (Sprinte sağlam gelemedim için adam gibi sprint yapamadım), ayrıca kriteryum yarışı gibi yüksek ortalamalı yarışta 39 dişli ile yarış koşulabiliyorsa bence bu 53 dişli olayını biraz fazla abartıyoruz.
Diğer yandan 50-34 ayna ile vites aralıkları daha iyi oluyor, hızımıza uygun kadansı daha kolay bulabiliyoruz.
Son olarak yaygın olarak kullanılan rubleleri düşünüp rublenin 25-11 kullanıldığını varsayarsak, çok dik yokuşlarda 39-25 kombinasyonu ile 50-60 kadans ile çıkılan yokuşun bana göre hiçbir anlamı yok. 39-25 kombinasyonu ile dik yokuşlarda min. 80-90 kadans ile çıkanlara diyecek lafım yok tabi.