Ahmet Can Yakışır
Forum Bağımlısı
- Kayıt
- 8 Kasım 2008
- Mesaj
- 749
- Tepki
- 1.119
- Yaş
- 39
- Şehir
- Maltepe / İstanbul
- Bisiklet
- Sedona
Bitpazarından 50 liraya alınan demir gövdeli örnekleri yüzünden itilip kakılır, aşağılanır halkın gözünde. Sadece çocuklara yakıştırılır. 18 yaşını geçmiş birini bisiklet üzerinde görünce "ehliyet alsana, kazık kadar oldun hala bisikletle geziyorsun" denir. Gerçek bir bisiklet olan, gerçek bisikletçiler için üretilmiş bir makineye sahip olduğunuzda; fiyatını öğrenenler hemen "o paraya elektrikli bisiklet alırdın, scooter motor alırdın, niye paranla rezil ediyorsun kendini" diye konuşmaya başlar. anlatamazsınız, kafaları almaz (bu giriyi okuyan insanların da yüzde sekseninin anlamasını beklemiyorum zaten).
üzerinde forması, kafasında kaskı, uv filtreli güneş gözlükleriyle havayı yararak ilerleyen bir bisikletçi görünce turist zannedilip "helllooooo" diye arkasından bağrınılır.
gerçekten turist olanlar sakin bir anadolu bozkırında kamp kurduğunda; 3 tane o...ç...nun saldırısına uğrar. kadın seralara doğru kaçıp kendini kurtarır, adam feci dayak yer, paraları gasp edilir, psikolojileri bir daha bisiklete binmelerine müsaade etmeyecek kadar bozulur.
senin benim gibi insan bisiklete binmiş yol kenarında sakin sakin ilerlerken; arabayla arkasından sinsice yaklaşılır ve tam yanından geçerken korna uzun uzun öttürülür, camdan "heeaaaoooyyyyy!!!11" diye bağırılır, korkutup düşürülmeye çalışılır, bir insanın uçuruma yuvarlanması ya da kaldırım kenarına kafasını çarpması eğlence malzemesi yapılır.
otomotiv ve modifiye kenti bursa'da yaşayan bir internet kullanıcısı; kafalarında kaskları ve gözlerinde renkli-aynalı güneş gözlükleriyle dolaşan bisikletçilerin bu "artistliklerine" karşılık, arabayı üzerlerine sürerek korkutmak suretiyle defalarca kez eğlenmiş olduğunu, bir internet sitesinde büyük bir gururla dile getirmiştir. devamında gelen, gayet aklı başında tepkilere karşı; "sakın yolda karşıma çıkmayın" diye tehdit savurmaya da devam etmiştir.
yine aynı bursa'nın bir sahil beldesinde; alkollü halde arabaya doluşmuş 2 kız 2 erkekten oluşan bir tayfa, gecenin bir yarısı sırf zevk için yol kenarında kendi halinde ilerleyen bir bisikletçiyi ezerek ölümüne sebep olmuştur.
***
kıssadan hisse; türkiye koşullarında birçok aykırı eylem gibi; yollarda bisikletle dolaşmak da akıllı işi değildir. kafasında bir arıza bulunmayan hiç kimseye, güvenlik sebeplerinden ötürü bisiklet tavsiye edilmez.
bu ülkede bisiklet sürmek için manyak olmak gerekir. yaya yolu, bisiklet yolu, taşıt yolu, kaldırım, boş arsa diye ayırmadan; boş bulunan her zemine tereddütsüz dalmak gerekir. ağır akan trafiğin içinde, arabaların arasında makaslar atarak ilerlemek, bir yandan da her an açılacak kapılara karşı uyanık olmak gerekir. sinyal vermeden ani hareketlerle yön değiştiren arabaların altında kalmamak için gözünü bir an bile yoldan ayırmamak gerekir. ani gelişecek durumlarda en keskin manevraları bile yapabilmek için; panik fren, yana ve arkaya bakarak gitme, arka kaydırma, ani hızlanma, atlama, zıplama, vb. bütün akrobatik hareketleri bilmek gerekir. hem üzerinize sürüp, hem de küfreden sürücülerin gözünün ta içine bakarak sele borusunu yerinden söküp havada sallamak, gerektiğinde o boruyu hakkını sonuna kadar vererek kullanmak gerekir. onca trafikten, kalabalıktan, egzoz dumanından kaçıp da kendinizi dağlara vurduğunuzda bile; ıssız yerlerde dolaşan iki ayaklı hayvanlara karşı tetikte olmak gerekir.
Türkiye'de bisikletçi olmak, işte böyle birşeydir..."
Arkadaşlar az önce itü sözlük'te yazmış olduğum bir giriyi sıcağı sıcağına buradan da paylaşmak istedim. Yazının asıl hedef kitlesi; genel halkımızın içinde en azından bir sözlükte yazarlık yapabilecek kadar bir birikim seviyesine ulaşmış kişler. Buradaki başlık altına yazılacak cevaplar içinde öne çıkan cümleleri de alıntı olarak itü sözlük'teki girime eklemeyi düşünüyorum.
(link)
üzerinde forması, kafasında kaskı, uv filtreli güneş gözlükleriyle havayı yararak ilerleyen bir bisikletçi görünce turist zannedilip "helllooooo" diye arkasından bağrınılır.
gerçekten turist olanlar sakin bir anadolu bozkırında kamp kurduğunda; 3 tane o...ç...nun saldırısına uğrar. kadın seralara doğru kaçıp kendini kurtarır, adam feci dayak yer, paraları gasp edilir, psikolojileri bir daha bisiklete binmelerine müsaade etmeyecek kadar bozulur.
senin benim gibi insan bisiklete binmiş yol kenarında sakin sakin ilerlerken; arabayla arkasından sinsice yaklaşılır ve tam yanından geçerken korna uzun uzun öttürülür, camdan "heeaaaoooyyyyy!!!11" diye bağırılır, korkutup düşürülmeye çalışılır, bir insanın uçuruma yuvarlanması ya da kaldırım kenarına kafasını çarpması eğlence malzemesi yapılır.
otomotiv ve modifiye kenti bursa'da yaşayan bir internet kullanıcısı; kafalarında kaskları ve gözlerinde renkli-aynalı güneş gözlükleriyle dolaşan bisikletçilerin bu "artistliklerine" karşılık, arabayı üzerlerine sürerek korkutmak suretiyle defalarca kez eğlenmiş olduğunu, bir internet sitesinde büyük bir gururla dile getirmiştir. devamında gelen, gayet aklı başında tepkilere karşı; "sakın yolda karşıma çıkmayın" diye tehdit savurmaya da devam etmiştir.
yine aynı bursa'nın bir sahil beldesinde; alkollü halde arabaya doluşmuş 2 kız 2 erkekten oluşan bir tayfa, gecenin bir yarısı sırf zevk için yol kenarında kendi halinde ilerleyen bir bisikletçiyi ezerek ölümüne sebep olmuştur.
***
kıssadan hisse; türkiye koşullarında birçok aykırı eylem gibi; yollarda bisikletle dolaşmak da akıllı işi değildir. kafasında bir arıza bulunmayan hiç kimseye, güvenlik sebeplerinden ötürü bisiklet tavsiye edilmez.
bu ülkede bisiklet sürmek için manyak olmak gerekir. yaya yolu, bisiklet yolu, taşıt yolu, kaldırım, boş arsa diye ayırmadan; boş bulunan her zemine tereddütsüz dalmak gerekir. ağır akan trafiğin içinde, arabaların arasında makaslar atarak ilerlemek, bir yandan da her an açılacak kapılara karşı uyanık olmak gerekir. sinyal vermeden ani hareketlerle yön değiştiren arabaların altında kalmamak için gözünü bir an bile yoldan ayırmamak gerekir. ani gelişecek durumlarda en keskin manevraları bile yapabilmek için; panik fren, yana ve arkaya bakarak gitme, arka kaydırma, ani hızlanma, atlama, zıplama, vb. bütün akrobatik hareketleri bilmek gerekir. hem üzerinize sürüp, hem de küfreden sürücülerin gözünün ta içine bakarak sele borusunu yerinden söküp havada sallamak, gerektiğinde o boruyu hakkını sonuna kadar vererek kullanmak gerekir. onca trafikten, kalabalıktan, egzoz dumanından kaçıp da kendinizi dağlara vurduğunuzda bile; ıssız yerlerde dolaşan iki ayaklı hayvanlara karşı tetikte olmak gerekir.
Türkiye'de bisikletçi olmak, işte böyle birşeydir..."
Arkadaşlar az önce itü sözlük'te yazmış olduğum bir giriyi sıcağı sıcağına buradan da paylaşmak istedim. Yazının asıl hedef kitlesi; genel halkımızın içinde en azından bir sözlükte yazarlık yapabilecek kadar bir birikim seviyesine ulaşmış kişler. Buradaki başlık altına yazılacak cevaplar içinde öne çıkan cümleleri de alıntı olarak itü sözlük'teki girime eklemeyi düşünüyorum.
(link)