Scudo Sports

Trafikte bisiklet kullanmanın güvenli yolları, tavsiye ve tecrübeler.

@halil ibrahim duran

Trafikte çok kuralcı olmama rağmen 10. maddenin aynen kalmasından yanayım. Hayatta kalmak, haklı olmaktan önemlidir.
 
  • Beğen
Tepkiler: CandanC
Scudo
@mücahid yapıcı

Kırmızı ışıkta durup da bu sebepten ölen bir bisikletçi mi var?
Varsa da kırmızı ışıktan geçtiği için yaralanan veya ölenlerden daha mı fazla?

Kurallar kişiyi ve başkalarını korumak için...


Tapatalktan gonderdim Turkce karakter varsa "tepetaklak" olmus olabilir
 
Dostum, bu forumda benden baska yerli yabanci kaynaklardan derlenmis trafik guvenligi yazilari var.
Dunyada her ne surette olursa olsun kadar buyuk laflar kullanmamayi ogrenecek kadar yasadim

Elbette kirmizi isikta bekleyi te isik yanar yanmaz saga donen arac tarafindan sikistirilan bisikletli var.
Sadece ben haftada en az birkez yasiyorum bu durumu.

Hukuka sayginizi anliyorum. Ama kurallari koyanlarin insanustu canlilar olmadigini ve eksik yada hatali olabilecegini,
Ayrica da hukukun isleyis basarisinin da topluma bagli oldugunu unutmayiniz.

Kesmekes bir trafikte kimse kurallara uymadigi icin ben hayatimi tehlikeye atmak ugruna bile olsa kurallara mi uyayim.
Kusura bakmayiniz.




QUOTE=halil ibrahim duran;1659430]Kırmızı ışıkta durup da bu sebepten ölen bir bisikletçi mi var?
Varsa da kırmızı ışıktan geçtiği için yaralanan veya ölenlerden daha mı fazla?

Kurallar kişiyi ve başkalarını korumak için...


Tapatalktan gonderdim Turkce karakter varsa "tepetaklak" olmus olabilir
 
  • Beğen
Tepkiler: ihtiyar
Mektubu tersten okursak: Kurallara uymamakla beraber uymayanları eleştiriyorsunuz

Yani yazdığınız diğer "hareketlerimizle örnek olalım, bilinç oluşturalım" mantıklı maddelerle de çelişiyorsunuz

Tapatalktan gonderdim Turkce karakter varsa "tepetaklak" olmus olabilir
 
Konu yine ayni yöne gelmis.

Atalarimizin cok güzel bir sözü vardir: " Esegini saglam kaziga bagla, sonra......" seklindedir. Trafikte hakli olmaniz tabiiki can güvenliginiz icin bir garanti degildir. Gecis hakkiniz olan bir yerde sagden gelen trafige bakmadan hakliyim diye yürürseniz, sagden gelen sizin kadar duyarli olmayan bir ö..z hayatiniza kastedebilir. Bisikletli olarak kendi hayatinizi korumak icin tabii ki tedbir alacaksiniz, neticede trafigin fiziki olarak zayif bir ferdisiniz. Fakat bu size baskalarinin hakkini cigneme hakkini vermez. Analsma ta zorluk cektigimiz bir konu bu. Elimden geldigince örenklerle insanlari duyarli olmaya cagiriyorum, yoksa bu düzen iyi degil deyip sizlanmanin manasi yok, düzeni düzene sokmaya calismak görevimiz.
Bütün Avrupa ülkeleri icerisinde otoyollarda sürat tahditi olmayan kesimleri haiz olan tek ülke Federal Almanya' dir. Ama bu demek degildir ki herkes arabasini bu bölgelerde tam gaz son sürat kullanmak zorundadir. Trafikte hareket olayi sadece yaslardaki gibi haklilik, üstünlük temelinde kurulmus olmasina ragmen, karsilikli hosgörü ve tolerans elzemdir.
Bisiklet yoluna parketmis 10 otomobil tabii ki bisiklet yolunu ihlal ettigi icin hatalidir, ama motoru ariza yaptigi icin acele durmak zorunda kalarak bisiklet yolunu, yaya yolunu ihlal eden sürücüye, hakli olmamiza ragmen kizmak yanlistir. Onun sorunu yasalarla ve yürütme mercilerinledir. Bunlar , medeni insan, medeni toplum olmanin kurallaridir. Aksi taktirde daha yüzlerce sene hayiflanir dururuz. Herkes önce " kendi kapisinin önünü" süpürürse sehir temiz olur.
 
Bülent abi sen Almanya 'da yaşıyorsun; ben iş icabı bir ay Dusseldorf'ta (Neuss) kaldım. Bu sürede Köln, Achen gibi bir kaç ili de gezme fırsatım oldu; dikkatimi çeken bir husus: gecenin 12'sinde bile kırmızı ışıktan yaya/araç kimse geçmiyor. Hem de kavşaklarda öyle kamera kontrolü falan da yok.


Tapatalktan gonderdim Turkce karakter varsa "tepetaklak" olmus olabilir
 
"kırmızı ışıkta durup ölen bisikletçi" var mı yok mu bilmiyorum ama.... olsa da fark etmez... "aa ölen yokmuş" diyip her kırmızı ışıkta durmam sonuçta.... benim kırmızı ışıkta geçme nedenim, yer yer işimi çok kolaylaştırması.... mesela, ankara'da yaşayanlar bilirler, turan güneş'ten inerken sağa çevre yoluna ayrım vardır. ve araçlar buraya hızlı girerler... neyseki şöyle bi şans var, ayrımdan hemen önce trafik ışıkları mevcut. eğer yeşil yanmadan, yol boşken hareketlenirsem, içim rahat rahat ve kolayca o ayrımı geçip kendi yoluma devam edebiliyorum... ya da daralan yollarda, arabalardan önce hareket edip kendime yer kaparsam araçlar kendilerini bana göre ayarlayabiliyolar... yine aynı şekilde, sağa dönüşlerde erken hareket edip, düz gideceğim işaretini yaparsam, arkamdaki dönecek araçlara da beni görme ve bana göre hareket etme fırsatı tanımış oluyorum.... vs vs.... böyle şeyler işte...
 
  • Beğen
Tepkiler: SEL PER ve ihtiyar
Türkiye' yi bir 100 sene geriye götürelim, kaldiralim isiklari, trafik levhalarini, yasalara da birer cizik, icimiz rahat etsin! :) Zaten cogunluk kendi kafasina göre uyguluyorsa, birakalim herkes kendi kafasina göre uygulasin. Soldan, sagdan, herkes istedigi taraftan gitsin, bisikleti yolu, kaldirim, hic biri lazim degil, zaten kimse uymuyorsa birakalim yol ayrimini...........bakalim nereye gidecek! Hem trafik dersi gibi lüzumsuz dersler de kalkar. Sürücü ehliyeti de lazim degil zaten, arabasi olan binsin istedigi gibi, istedigi yönde...... :) Cok demagojik oldu ama, yasa cignemenin siniri neresidir? Yasa cignemenin bir siniri var mi? Eger cignemeye tolerans gösterilecekse, yasanin manasi nedir?.......
Anladigim kadariyla toplumun en önünde olmasi gereken veya olan insanlarin pek cogu dahi, bisikletin toplum icerisinde olmasi gerektigi yeri henüz saptayamamislar, hazim edememisler.
 
Mrb forumdaşlar bende ist trafiğinde günlük hergün rutin işe bisikletle giden birisiyim ve trafikteki izlenimlerimi ve görüşlerimi paylaşmak istedim.

Birincisi ist genelinde acı bir gerçek var sanki adeta trafikte görünmeziz yokuz ya resmen. İlk zamanlar trafik kurallarına uymaya araçlara saygı göstermeye önceliği onlara vermeye çalışırdım aaa baktım ki ben ilerleyemiyorum. Bundan sonra varlığımı acı bir şekilde hissettirmeye karar verdim. Şimdilerde gerek işe giderken gerekse tek iken gezdiğimde bana yapılan muamalenin aynısını emin olun araçlara yapıyorum. Ana yollara girerken ve çıkarken araçlar durabilecek bir hızda ise beklemem çıkarım önüme kırabileceği mesafe kalmayınca mecburen duruyor bekliyor. Aa oda ne uzaylı yok lan bisikletli adam fark etti. :) Trafik akışında ilerlerken sıkıştırmaya çalışanları sıkıştırır ve zilimle ön led farlarımla piskolojik baskı uygularım. Bunu yaparken kendimden emin şekilde aracın bana vurmasını göze aldığım için artık bir noktadan sonra araç sürücüsüde kararlılığımı ve vurabileceğini anladığı için pes ediyor çekiliyor. Yine fark etti bisikletli. Bundan sonra bu sürücüler bir bisikletli gördüğünden acaba yine önüme kıracakmı diye tektik olur eminim. :) Kırmızı ışıklarda çok mecbur kalmadıkça durmam yani hızımı almışken bir daha dur kalk yapamam kendime bir nokta belirler oradan geçip giderim yani ister araba dursun ister durmasın. Şimdiye kadar durmayanı denk gelmedi burdayım.:)

Şimdi yapmış olduğum hareketler çok yanlış ve kaza riski yüksek biliyorum. Bu durumlardaki kaza riski sadece bana zarar verebilecek bir durum ise hareket ederim kesinlikle bir yaya veya bir başkası zarar görebilecek ise hareketimden vazgeçerim. Ama arkadaşlar bizim milletimize başka türlüsünden anlamıyor varlığımızı hissettiremiyoruz bizde varız kanlı canlı varlıklarız anlayın artık. Ama maalesef sürücülere başka türlü fark ettiremedim kendimi biz bundan anlıyoruz maalesef :(

Not: Bu anlattıklarımı kesinlikle marifet veya örnek olsun diye anlatmadım. Çok riskli ve yanlış oldugunun farkındayım sadece yaşadıklarımı paylaştım. Olumsuz örnek oluşturabilecek bir durum var ise yorumum silinebilir. :)
 
2 senedir kıbrısa gidiyorum her gidişimde 1 kez bile trafik kuralını ihlal eden görmedim adamlar döner kavşakta bile bir araba veya bisiklet varken yola girmiyor bu bir kuraldır(Dönel kavşağa gelen sürücüler dönel kavşak içindeki araçlara yol vermek zorundadır.) fakat bizim türkiyede hiçbir yerde görmedim açıkcası parası olan ehliyet alıyor gibime geliyor benim.
 
Bize yapilanlarin aynisini biz de onlara yaparsak, onlardan ne farkimiz kalir, hangi noktada insanlar kurallari benimser ya da toplum gelisir, insanlar ogrenir merak ediyorum.

Benim yasadiklarimi izleyenler biliyor. Simdiye kadar bir elimde baltayla diger elimde biber gaziyla gezip kural tanimiyor olmam lazim yazilanlara gore. Bu sekilde hic birsey duzelmez. Trafikte herkes ayni degil. Bir cok saygisiz surucunun yaninda bir cok saygili surucu de var.

Bu tarz agresif davranislar yuzunden, surucu diger baska bir yerde gordugu bisikletciyi ayni kaliba sokup "hepsi ayni bunlarin" diyip bizim de hayatimizi tehlikeye atiyor. Bunun unutulmamasi lazim.
 
bu gün biber gazı aldım hiç ihtiyaç duymadım bu güne kadar ama ne olur ne olmaz dursun çantada
 
Trafikte her türlü insan var, önemli olan hangi aracın hangi manevrayı yapacağını önceden tahmin ederek kazayı engellemek, çakal görünümlü bir araçtan sizin önünüze kırmamasını beklemek biraz toplumu tanımamak ve saflık olur. Bisikletli olarak bizler pasif sürüş yapmak zorundayız, çünkü kaporta bizim bedenimiz, bisiklet için alınacak hiçbir risk yoktur.
 
  • Beğen
Tepkiler: ihtiyar
Yavu arkadaşlar sahiden sizler sadece bir önceki satırı okuyarak mesaj yazıyorsunuz.

Konuyu sıfırdan alıp alıp aynı şeyleri tekrardan tartışmamıza sebep oluyorsunuz. Konunun buraya gelmesine sebep olan,
trafikte güvenli sürüş (dikkat edin kurallı demiyorum kuralları zaten herkes biliyor öğreniyordur varsayıyorum)
diye açtığım başlığın 10. maddesini okuyan varmı ? bu maddede yazdıklarıma rağmen bu kadar tepki sanki herkese kırmızıda
geçin çağrısı yapmışız, insaf yahu..

merak eden varsa işte aşağıda yazdığım 10.madde:

10-Kırmızı ışıklarda, geçmenin daha güvenli ve doğru olacağı birkaç nadir durum haricinde daima durun. Bu durum trafiği oluşturan diğer tüm araç ve yayalar ile aynı hak ve sorumluluklara
sahip olduğunuzun canlı bir göstergesidir.

Ha birde habire yabancı ülkeler ile kıyaslamak yok mu ona da şaşırıyorum.

Sanki her şeyimiz aynı, insanımız aynı, yollar planlı ve bisikletler düşünülerek yapılmış vs. vs de sadece biz aman kurallara uymak iyi değil diyoruz.

Dostlar var olan her şey görecelidir. Karşılaştırma yapmak istiyorsanız kurallar uymanın kolay olduğu değil de, adam gibi yollar, araçlar, ışıklar vs. vs olan yerler ile değil
bizim koşullarımıza benzeyen kurallara uymamanın kolay olduğu yerler ile karşılaştırın.

Sonuçta biz bisikletliler toplamda araçlardan 100 kat daha fazla uyuyoruz kurallara değil mi.
 
Ciddi ciddi kirmizi isikta dursak mi durmasak mi diye mi tartisiliyor burda yahu??? Saka mi bu?

(Ankaralilari tenzih ederim, Ankara'da kavsak bosken kirmizida beklemek otomobille bile hiyarlik kabul ediliyor zira. Kornayi yersiniz bos kavsakta kirmizida durursaniz. Ha bir de Ankaralilar ilginctir kirmizi yandigi halde ve baska hic bir uyari (saga kesik sari veya yesil) isik olmadiginda bile kirmizida saga donenileceklerini saniyorlar. İlginc)

Kirmizida durulur. Ne kadar trafik kurallarini hice sayarak trafikte yer alirsaniz, o kadar market ciragi muamelesi gorur, o kadar iplenmezsiniz.


iPhone 'den Tapatalk aracılığı ile gönderildi
 
Dostum sende İstanbullu olarak Ankaralı araç sürücülerini ne çabuk eleştirdin.
İstanbul da yapılanları yazsak Ankara :)nın caddeleri yetmez..

@Mert E.
 
  • Beğen
Tepkiler: ihtiyar
Ben doğma büyüme angaralıyım; angaranın sorunu: buradaki şoförlerin ciddi bir kısmı araç kullandığının farkında bile değil
:)

Tapatalktan gonderdim Turkce karakter varsa "tepetaklak" olmus olabilir
 
@Çetin ŞAHİNÖZ

Cetin Bey, tabii ki baska ülkelerle kiyaslayacagiz. Kiyasladigimiz ülkeler, trafik yasalarini kopyaladigimiz, bisiklet olgusunun ayni düzeye gelmesini arzu ettigimiz ülkeler! Suudi Arabistan, kenya filan degil. Hindistan, Pakistan' la kiyaslamaya kalksak, tartismayiz, gurur duyariz tabii ki bizdeki durumdan! :)

Benim sahsi yaklasimim; trafikte emniyetli bisiklet sürmek adina yasalarin ihlali konusunda insanlarin daha duyarli davranmasi, bu ihlalin sinirlarinin iyi belirlenmesidir. Yine baska ülkelerim ürneklemek zorunda kalacagim. Bu sorunlari neredeyse ideale yakin cözen ülkeler, birbirinden fiziki güc farki olan trafik bireylerini büyük ölcülerde ayirabilmislerdir. Ayirmanin mümkün olmadigi yerlerde de yasalar cok belirgin, yaptirimlar cok katidir. Kaba örnek vereyim,; kücük oglum hic trafigin olmadigi bir kavsakta kirmizi isikta bisikletle gecmis. Yagmurlu diye acelesi varmis islanmamak icin, neticede 115 euroya patladi! :( Cep harcligindan paralar kesilince,bu dersten sonra bir daha kirmizida gececekse cok iyi düsünmesi gerekir. Cok sansli ki daha sürücü ehliyeti yok, yoksa orada da bir kac puan eklenir di!

Bütün bu sancilarin sebebi, toplumun, daha hazmedemedigi bir cok seyin yaninda bu bisiklet olgusuna hazir olmamasidir. Bakin sadece trafik demiyorum. Ananlar babalar bisikleti oyuncak olarak gördügü sürece bu olgu böyle kalacaktir. Yayalarin tarfik icerisindeki tavirlari, otomobil sürücülerinin, minibüscülerin tavirlarindan cok mu farkli?

Otomotiv sanayiinin bu kadar körüklendigi, lüzumlu lüzumsuz bir sürü insanin motorlu tasit sahibi oldugu bir ülkede, ne yayalarin, ne de bisikletlilerin bir trafik egitimi var. Motorlu tasit sürücülerinin egitimini söz konusu bile etmek istemiyorum...

Tabiiki yazdiginiz seyler genel olarak bu gün icin muhakkak sahsi tecrübelerinize dayali ve dogru yaklasimlar. Ama yazdiklerinizin her zaman gecerli olup olmayacagini kendiniz bir düsünün. Türkiye' nin pek cok yerinde bu yazdiginizdan daha farkli kullanmak gerekebilir. Kendi gözlerimle gördügüm, inanmakta güclük cektigim bisiklet yollari var ki, beni o yollari kullanmaya kimsenin mecbur edebilecegini sanmiyorum. Yani o bisiklet yollarini insa edenler. insanlari yasalari cignemeye zorlamislar. Bisiklet yolunu yapan dahi bisiklete hazir degil!!!!!!!
 
Yazdıklarınıza tamamen katılıyorum dostum. Sanırım siz ve diğer arkadaşlar ile aramızdaki tek fark benim biraz daha az umutlu olmam bu konuda.

Baştan alıp ekleyerek devam ediyorum;

1-Trafikte bisiklet sürmeye karar verdiyseniz, kalkıştığınız işin sebebi ve sonuçlarını iyi hazmedin.
2-Bisikleti kullanmak için sebep arayın, kullanmamak için değil Ben her fırsatta, kullanmama engel olabilecek sebepleri elemeye çalışıyorum.
3-Trafikte yaya ve araçların sizi kabullenmesine yönelik davranın, reddetmesine değil.
4-Güvenliğiniz için gerekli davranışlarınızı kafanızda oluşturun ve yaşadıklarınız ile bunları harmanlayın.
5-Taksilerin içinin boş olup olmadığına bakın, boş taksi yolun kenarında kafasını kaşıyan biri için aniden fren yapar veya önünüze kırar.
Yada aniden en ufak sinyal, uyarı vs. vermeden yolcusunu indirmeye kalkışır.
6-Minibüsleri daima arkanıza alın, sağdaki yolcuları almak için karar vermelerini kolaylaştırın.
7-Yolcu alacak minibüslerin tercihen sizden sonra almasına çalışın, önünüzde dururlarsa hem sizi engeller, hem siz yaya binene kadar beklemek zorunda kalırsınız.
8-Sağ kaldırımda minibüse binme ihtimali olan kişileri siz de tanıyın. Tek bir el hareketina karşılık o yolcuyu almak için en olmayacak hareketi yapar minibüsler.
9-Yolun üzerinde seyir halinde iken hızınızı, yolun frene ne kadar müsait olduğunu her an biliyor olun. Beklenmedik ihtimalleri bekliyor olun.
10-Kırmızı ışıklarda, geçmenin daha güvenli ve doğru olacağı birkaç nadir durum haricinde daima durun. Bu durum trafiği oluşturan diğer tüm araç ve yayalar ile aynı hak ve sorumluluklara
sahip olduğunuzun canlı bir göstergesidir.
11-Yanından geçeceğiniz araçların her iki yandaki tüm kapılarının da açılacağına eminmişsiniz gibi geçin. Açılmazsa ne iyi ama açılırsa beklenmedik olmasın.
12-Geçişine izen vereceğiniz yaya, araç vb için dibine kadar gelip durmayın. Taciz eder gibi yol vermeyin, arada güvenli geniş mesafe bırakın.
13-Otobüs duraklarından mümkün olduğunca uzak geçin, bekleyen yolcular tutarsızca yola çıkabileceği gibi, araçlar aniden durağa giriş yapabilir.
14-Hergün geçtiğiniz yolu ve zeminini ezberleyin. Bir süre sonra ışıkların yanıp sönme periyodunu bile ister istemez ezberleyeceksiniz.
15-Yolda bulunan mazgalları, çukurları uygun bir fırsatta kontrol edin. Ben tehlikeli görünen açıklıkta bir mazgalı durup denedim sahiden tekerlek arasına sığıyormuş, artık ondan kesinlikle uzak duruyorum.
16-Yoldaki sizi kurtaracak açıklıkların yerini ezberleyin. Trafik sıkışınca veya başka acil bir durumda güvenle karşıya geçmenizi sağlar.
17-Etrafınızdaki araçlara ve sürücülerine daima neşeli görünün. Fazla cool, havalı, soğuk, sinirli vb. görünmeyin. Daima halktan biri olduğunuz mesajı verin etrafınıza.
18-Yardımcı olmanız mümkün olan her duruma yardım etme fırsatını kaçırmayın. Bisiklet olmasaydı sadece iyi bir insan olarak görünürdü. Ama bisiklet varken: AAA!! Bisikletliye bakın teyzeye yardım ediyor,
AAA!!! Bisikletli yavru kediyi kurtardı, AA!! Bisikletli üşenmedi durup okul çocuklarına yol verdi gibi görüntü verme fırsatlarını kaçırmayın..
19-Birçok defa bir araç sürücüsü gibi düşünüp, onların yapacağı ters hareketleri tahmin etmeye çalışın. Ben şu ana kadar minibüs şöförü gibi düşünmeye yaklaştım diyebilirim.
Sadece yaklaştım, ama tam anlamı ile minibüs şöförü gibi düşünmek tehlikeli mazallah..
20-Fark edilmek için sadece ışık, korna vs. ye güvenmeyin Arada kırmızı ışıkta beklerken kollarınızı havaya kaldırıp esneyin, uzakta aslında hiç olmayan birine selam verin.(Belki selamı bir alan çıkabilir)
21-Sürüş esnasında trafikte limitleri zorlamayın, mutlaka pay bırakın. Bu pedal gücünüz, fren mesafeniz, keskin manevra alanınız vs. için geçerlidir.
22- Trafikte taşıt aralarını kullanan bir tek siz değilsiniz, aradan kaçmaya çalışan motosikletlere aman dikkat, ayrıca başka bisikletli veya yaya lar da sıklıkla aniden araç aralarından geçiyorlar.
23- Size özellikle yol vermiyor olsa bile aradan bir yer bulup geçtiğinizde, aslında size yol vermesi gereken taşıta teşekkür selamı verin. Neden mi iki sebebi var;
O aracı kullanan kişiyi olumlu vicdan değerlendirmesi yapmak zorunda bırakmış olursunuz.
O araçta bazen başka bir sürü yolcular vardır, böylelikle onların da hoşgörüsünü alma ihtimaliniz artar ve sürücüyü bir çeşit onlara karşı onurlandırmış olursunuz.
24-Araçların arasından geçerken, kalan aralığı pedal genişliği olarak hesaplamayın (benim gibi), Gidon genişliğine göre hesaplayın yoksa sıkışırsınız.
25-Özellikle trafikte agresif kullanan kişiler;
Bisikletlerimizin %99 unda stop lambası ve sinyal yok. Bu demektir ki işaret de kullanmıyor iseniz diğer araçlar sizin fren yapıp yavaşladığınızı da, sağa veya sola döneceğinizi de
bilemeyecek ve buna göre yön ve hızlarını ayarlama şansları yok. Diğer araç ve yayalarında tahmin edebileceği hareketler yaparak sürmeliyiz.
 
  • Beğen
Tepkiler: ihtiyar ve bkaan
Geri