Scudo Sports

Neden dağ bisikleti alıp şehirde kullanıyoruz?

suat akman kardeş çok doğru yorum yazmışsınız elinize sağlık. bilinçli mtb aldım tekrar bilincli olarak yine mtb alacagim param olsa birde yol bisikleti alirdim şehir bisikletini sevmiyorum nedense
 
  • Beğen
Tepkiler: gok ve suat akman
Scudo
iki gündür bisiklet bakımda özgürlüğüm elimden alınmış gibi bisikletin olsun taştan olsun :D
 
yurdumda bu kadar çok MTB kullanılmasının nedenleri;
1-) bilinçli tüketici değiliz. en temel besin meddelerimizden kullandığımız bisikletlere kadar yurdum insanın çoğu sadece fiyata göre kıyaslama yapar ve ucuz olanını alırız.
2-) asla kendimizi eleştirmeyiz. bir MTB sahibi isek hemen onu savunacak düzinelerce savunma mekanizması geliştiririz. sahip olduğumuz şey en iyisidir bizim için ona aşık oluruz. diğerleri "tu kaka" dır sadece.
3-) bisikletcilerde bunu bildiği için ve ucuza birçok MTB bulunduğu için herkese MTB satarlar, tavsiye ederler.
.
yol tutuşundan dem vuran arkadaşlar; yol bisikleti yarışlarına bakın. 80-90km hızla iniş yapılırken, o yol bisikletlerinin 23mm lastiklerinin sağladığı manevralardan dah fazlasına mı ihtiyacınız var?
bozuk yollardan dem vuran arkadaşlar; patlamaya karşı dirençli bir lastikle sizin MTB leriniz ile geçtiğiniz tüm bozuk yollardan geçerim, atladığınız tüm kaldırımlardan atlarım ve bisikletimede hiçbir şey olmaz.
akort ayarlarından dem vuran arkadaşlar; 120psi basınç taşıyan bir bisiklet lastiğinde janta darbe alma olasılığı, 30 psi basınç taşıyan bir MTB lastiğinden daha fazla değildir. lastiklerinizi düşün basınçla kullanıyor olabilirsiniz.
 
Bizde bu iş fanatizme gitmis :( Yol bisikleti kullananlarin cogunlugu MTB'cilere dusman olmus, MTB cilerin cogunlugu turculara ve Yol bisikletcilerine savas acmis gibi bir manzaraya donmus olay. Bir de marka savascilari var; 400 TL'ye bisiklet mi alinir alacaksan 1000 TL'den asagi olmayacak parana yazik diyenler bir yanda, 2000 - 3000 TL'nin altindaki bisiklet zaten bisiklet degildir diyenlaer obur yanda...
Vallahi sasirip kaliyorum! Birakin herkes sevdigini yapsin neyin yarisindayiz ki? Bu isler, merak, butce, tarz ve bilinc isidir. Herkes bir yerden baslar kendini gelistirir veya gelistirse bile tercihleri yaptiklari kendi keyfiyetinde ve imkanlarinin elverdigi olcudedir.
Araba kullanan bisikletliyi sevmez, bisikletli motosikletliye ve arabaya uyuz olur, yayalar hepsinden nefret eder... Herseyin fanatizmi veya "bende var onda yok" / "onda var bende yok" kindarligi tehlikelidir. Egitim toplum genelinde eksik ama kulturumuzun tarihimizin getirdigi saygi nereye kayboldu?
Hic araba kullananlarin "neden porsche aldin senin villaya giden yol bozuk", "neden land rover aldin asfalttan cikmiyorsun yakitida cok ceker", "abi sen lastikleri lassa almisin, bak michelin al super tutar ama basinci su olsun" diye kapistiklarini gormuyoruz.
Birakin herkesi kendi haline, merak edene bilen yardimci olsun, yardim isteyen kendi yolunu bulup karar versin.

Bir onceki yorumumda dedigim birkac cumleyi tekrarliyorum ben:
"Herkes kesesine, keyfine, tarzina veya bulundugu yerde buldugu ilk bisikletciye gore bisiklet aliyor. Kime ne kimin neyi neden aldigindan ve nerede kullandigindan? Zaten meraklisi neyi neden aldigini biliyor ve surekli arastiriyor. Sonradan merak saran ve kendini gelistirmeye calisan arastiriyor, soruyor, once bisikletinin uzerinde modifikasyonlara gitmeye basliyor, bakti tatmin olamiyor, bisikletini degistiriyor. Parasi elveren her amaci icin farkli bisiklet alip garajina atiyor. Parasi elvermeyende benim yaptigimi yapabiliyor. Aliyor bir adet MTB Hardtail, firsat buldukca gidiyor dagda, kros yollarda, patikalarda, camurda egleniyor, bisiklete binmis olmak icinde ulasim icin sehirde de o bisikleti kullaniyor."

Herseyin fanatizmi gereksiz ve tehlikelidir. Onemli olan yardimlasmak, paylasmak, fikirlere saygi duymak, sorunlari ele alip birlikte cozum aramak ve doga dostu bu spor, hobi ve ulasim tarzinda bir arada olmak degil mi?
 
Arkadaşlar selamlar.

Bende de Trek 4300 model, 2.0 lastikleri olan bir dağ bisikleti var. Hep dağda bayırda, hoplayarak zıplayarak bisiklet kullanma gayesi içinde olduğumdan mtb öncelikli tercihimdi. İşe geliş gidişlerimde sürekli bisikletimle gidip geliyorum. Kaldırımlardan atlıyorum, tümseklerden zıplıyorum; evet, bu şekilde kullanılırsa bir dağ bisikleti de şehir içinde kullanılabilir. Ancak; mesafenin kısa olması koşuluyla.

Her ne kadar mtb ile de hiç kasmadan 50-60km yolu çok rahat yapabiliyor olsak da, bir yol bisikletiyle bu rahatlık çok daha "büyük bir rahatlık" olacaktır.

Bir de benim gibi daha uzun yollara gitmek, sınırları zorlamak isteyenler var. Misal dün mtb ile 130.5 km yol yaptım. ((link)) Evden çıkış ve eve dönüş sürem 11 saat, toplam sürüş sürem 8:08. Yollar her ne kadar sürekli bozuk ve tümsekli olsa da, bir yol bisikletiyle bu yolu çok daha kısa sürede ve çok daha rahat bir şekilde yapabilirdim. Mtb'mi çok seviyorum ama 50km'den sonraki her km için mtb'nin gereksiz bir sevda olduğuna dün çok gerçek bir şekilde karar verdim. Zaten strava'ya kaydederken de rotaya "stockholm sendromu" adını verdim. Kendine zarar verdiğini bildiğin halde bir eyleme bu kadar tutkuyla bağlanmayı başka türlü açıklayamazdım herhalde:)

İlk aşamada lastiklerimi 1.5 seviyesine düşüreceğim. Gerekli bütçeyi ayarlarsam da uygun yollu bir yol bisikleti almayı düşünüyorum.
 
2013 sedona 341 kullandım zonguldakta 1 yıl boyunca. maalesef dağ bisikletine 2013 scott scale 670 geçiş yapmak zorunda kaldım. insan her hafta tekerleği yalpalar mı? hatta jant değiştirmek zorunda kalır mı 2 ayda. kullanılacak alan çook önemli. asfaltta yol bisikleti kullanmak zevklerin en güzellerinden. benim tecrübem böyle diyor.
 
  • Beğen
Tepkiler: ihtiyar
MTB, yol yada melez diye seçenek yapamam şahsen. Hala 98 model Bianchi XC Snake kullanıyorum. Şu anda sizin bahsettiğiniz en ağır MTB lerden bile ağırdır belkide. Bisikletimi seviyorum ve bisikletimin üzerinde daha birçok km katetmek için yeterli bir sebep bence.
 
@Murat Cömez
Murat, bu tabirini düzeltmen gerekecek! :) Bisikleti spor araci olarak kullananlarin büyük cogunlugunda, birden fazla bisiklet var. Ama bisikleti salt günlük kullanim araci olarak kullananlar konusunda haklisin. Onlarin ihtiyaci 1 tane bisiklet! ................

@Emre GÜLEN

Bunu kendimizi kötülemek manasina almayin! Yoklugumuzun baska türlü vurgulanisidir bu! BU forumda olan insanlar, bu ülkenin bisikletiyle ilgilenen camiasinin bir parcasi. Burada dahi bisikletlerini, esas üretim amaci disinda kullanmak zorunda kalan insanlar var. Bu sadece para meslesi degil. Örnegin, ben bu kadar cok bisikletini evin icerisine koyan bir ulus görmedim baska yerde! Sebebi herkes icin acik, En iyikilidi bile taksan, bagladigin diregiyle beraber götürürler. Bu halk isinmak icin parklardaki banklarin tahtalarini söküp sobada yakan insanlari bagrinda barindirir. :)

@mehmetsunu

Mehmet Bey bu yorumunuzu cok uygunsuz bir zamanda yaptiniz! Su anda savcilarin görevden alindigi, sokaktan adam toplayip(!) hakim ünvani verildigi, " hukuk" kavraminin guguk kadar degeri olmayan bir ülkede, dünyada su an hukuk düzenininin en iyi isledigi-altini ciziyorum- ülke konusundaki yorumunuz, pek gercekci degil!

@Soner Közen

Bu yoruma da epeyi güldüm..... :)

Bu konuya hic karismak istemiyordum. Fakat bir dostumuz beni yönlendirince bütün yorumlari bastan sona okudum. Tabii ki cok hakli elestiriler var. Tekerlekler, lastikler üzerine belki 20. defa tartisilmis......
Ama netice itibariyle, benim görüsüme göre bir tüm olarak bakarsak, dogru cevap verilmis. Bir kismi bilmediginden, bir kismi daha iyi bir cözüm bulamadigindan, bir kismi ihtiyaci olmadigindan, bir kismi tammen bilincli olarak....vs. sehir icerisinde dag bisikleti kullaniyor.

Gecenlerde baska bir topikte espri olsun diye " Pinarello Dogmayi da arazide kullanmak" tabirini kullanmistim. Begenmeyenle oldu haliyle! Dogal, cünkü ben de kullanmam! Ama kullanilabilir, janti yamulur, lastigi patlar,...ama kullanilabilir.

Dag bisikleti de ayni sey! En güzel asfaltta kullanilmayacak diye bir sey yok! Hatta takarsiniz iyi kalite slick bir lastik. Basarsiniz 6 bar havayi, gücünüz kuvvetiniz yerindeyse yol bisikleti gibi gider! Yapanlar da var zaten. Ben de asfaltta dag bisikleti kullandim. Hem de bilincli olarak. Cok kar yagdigi zaman ise gitmek icin en uygun cözüm gibi geldi bana! Hatta slick lastikler takip büyük turlarda bule kullandim. Yasadugum yerlerden cok uzak yörelerde arazi icindeki yollari tanima sansim yoktu. Simdiki gps filan da mevcut degildi. Mecburen sik oalark asfaltta cikip yön bulmak gerekiyordu.
Arkadaslarin yazdigi gibi, bisiklet konusunda bagnaz olmamaya calismak lazim. Her bisikletin belirli bir kullanma yeri, alani var, ama bunun sinirlari bicakla kesilmis gibi bir sinir cizgisi degil! Bazen carbon yol bisikletimle toprak ara baglanti yollarina da girdigim oluyor. Belki bir kac yüz metre bir yol ama, aksi taktirde 3-5 kilometre dolasmam gerekecek.
Bu konu üzerinde cok daha fazla tartisilir ama bence syölenecek her sey söylenmistir, kabaca! :)
 
@ihtiyar
Bilgi birikimi, görgü ve kültürene gıpta ile baktığım saygıdeğer ihtiyar abi,
Çok uzun süredir almanyada yaşıyor olmana rağmen bilgi ve birikiminden asla kuşku duymadığımdan divan edebiyatı söz sanatlarından olan tecahül i arif in batı edebiyatında ironiye denk düştüğünü biliyor olmaman namümkün diye düşünüyorum. Ben yediği kaba tüküren bir tayfa takımından değilimdir çok şükür. Ama nedendir bilinmez kültürel bir erozyon mu demeli son yıllarda böyle bir nesil peydah oldu. İnsan yerine konmadığın, ne biliyim ikinci sınıf muamelesi gördüğün, hak ve özgürlüklerinin elinden alındığı bir yerde; anadoludaki fasih bir ifadeyle istenmediğin bir yerde 5 dakika durmazsın öyle değilmi. Ama bakıyorum yıllarca elin ekmeğini yiyip sosyal güvenlik sisteminin dibine kadar tulumunu çıkaran bazı şahıslar nimete küfran içinde habire saydırıyor. Eğer yerleştiğin memlekette 4. nesil olmuş ve vatandaşlığa geçmiş isen demekki halinden memnunsundur. (sözüm tabiki meclisten dışarı)

Bu arada Almanyada bisikleti pek sevmezler kıvamındaki mevzunun en mütehassıs bilirkişisi olarak sizinde yorumlarınızı okumak isteriz
 
@mehmetsunu

Ben de ironi yaptığınızı düşünmüştüm. Bu ülkede bir şeyler kötü dendiğinde ve elestirildiğinde, hemen "olur mu öyle şey, hep ülkemizi kötülüyorsunuz" tepkisi veriliyor. Sanki bu güne kadar bir çok konuda geri kaldıysak, hiç bir şekilde kendimizi gelistirmediysek bunun sebebi ülkemizi çok eleştirmemiz beğenmememiz gibi konuşuluyor. Öyleyse madem sabah akşam övelim ülkemizdeki bisikletliye ve bisikletle ulaşıma bakışı. Bakalım duzelecek mi.

Emin olun eleştiren, yeren insanların bir çoğu bu durumu değiştirmek için bir şeyler yapıyor. Eleştirerek, apaçık olanı dile getirerek ülkeye zarar gelmez.

GT-I9100 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
 
@mehmetsunu
Tecaül-i arif bu konuda oldukca oturmus gibi görünse de, hemen genellemelere karsi oldugumu belirteyim.
Tartismasi en zor konulardan birisini bu topige sokmamaya calissak cok daha iyi olur. Almanya' da yabanci olduklari icin , yakilan, öldürülen, ise alinmayan, ev verilmeyen, kanundisi insan muamalesi gören,...vb. insanlar ve benzeri olaylarin varligini kimse reddedemez. Ama diger yandan bir is adami tarafindan yemege götürlüp hesabi ödendigi icin görevin birakmak zorunda kalan devlet adamlarinin varligini da reddemeyiz. Bu ve bunun gibi binlerce tezat örnegin verilebilecegi bir konuda tartismanin esprisi pek yok. Ya ayri bir topik acilir- tabii ki bilemiyorum bu forumun amaclarina ne kadar uyar-, yada baska bir forumda, gerekirse facebookta , özel mesajlarla filan üzerine tartisilabilir. Orasi iyi burasi kötü, burasi iyi, orasi kötü gibi bir sekil bu foruma pek uymaz.
Biz yine en iyisi konuyu " sehirde dag bisikleti kullanmak" cercevesinde birakalim.
 
  • Beğen
Tepkiler: mehmetsunu
bu konu iyice amacından saptı. bi örnek vereyim. siyasetten olacak ama, eylemlerde ordu göreve diye pankart taşıyan grup nasıl darbeyi olması gereken birşey gibi görüyorsa bugün hakim ve savcıların yerlerinin değiştirilmesini de ben haklı buluyorum. darbe yapılınca ülke geriye gidecek ama adam bunu düşünmüyor bile. önemli olan ülkesi değil ideolojisi
 
@Hakan Yıldırım

Bravo, değerli fikirlerinizi paylaştığınız için teşekkürler. Ama bu kadar açık yazmasanız da eleştiri ve muhalefet konusunda nasıl düşündüğünüz anlaşılıyordu. Yalnız o pankartı taşımayıp da protesto edenler hakkında sanki çok farklı düşünüyormuşsunuz gibi ahkam kesip kandırmaya çalışmayın insanları.

GT-I9100 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
 
sonuçta kurunun yanında yaşta yanar. onlarla beraber aynı yolda yürüyorsunuz, düşünceniz aynı olmasa bile
 
konu siyasete girmiş ben kaçar :) ula bisikletforum'da bile siyaset yapılıyor.. tv açıyorum belgesel kanalında bile siyaset var yahu ben milletvekili maaşı almıyorum o haklarım da yok partilerin tümündeki vekillerin birbirleri ile didişmelerini dinliyor izliyor geriliyorum, devlet işlerini devlet yetkilileri yapsın yapamıyorsa da bana ne ben neden konuşup karşımda tanımadığım bir kişiye kendi fikirlerimi kabul ettirmek zorundayım her platformda (genel konuşuyorum) bunu anlamış değilim.. Bir siyasi görüşü herkesin olabilir naçizane düşüncem odur ki sandık zamanı gidilir herkes siyasi görüşüne göre oyunu kullanır geçer gider sonrası bizi ilgilendirmiyor bakarsın ki oy verdiğin parti çalışıyor herşey yolunda devam edersin yoksa başka partiye atarsın yada hiçbirine atmazsın ama şunu da yapmazsın burada bisiklet konuşulması gereken yerde neden parti siyaset konuşursun bak az olmak kaydı ile bakıyorum bazı forum başlıkları altında inceden dahi olsa siyasete girilmiş ve sonra artık o konu hep kilitlenmiştir.. Kimse kimsenin attığı oyu sorgulayamaz kimse kimsenin kıyafetine laf atamaz kimse kimsenin giydiği taytın darlığından söz edemez yada eleştiremez kimse kimsenin dini inancına karşı ön yargılı davranamaz çünkü bu belli bir noktadan sonra seni ilgilendirmiyor sen müslümansan müslümanlığını yaşayarak anlatırsın karşındakinin kafasına yatarsa yatar yatmazsa krem peynire mi tapıyor tapsın sana ne aga bir şeyleri birilerine kabul ettirme (bu durumu en çok siyaset anlamında söylüyorum) heveslisi olmuşuz vesselam!

Abi ben neye inanıyorum biliyor musun? Herkesin ortak noktada buluşabileceği birşeyler mutlaka vardır biz bunu arayalım birbirimizde, biz bizde olan ama karşımızdaki insanda olmayan şeyleri arayıp bulup bunu eleştireceğimize bizde olup da karşımızda da mutlaka olabilecek şeyleri arayabiliriz.. bakınız burada herkesin bir siyasi görüşü olabilir ama ortak bir noktamız var bu da bisiklete binmeyi ve bisiklet hakkında konuşmayı seviyoruz.. eğer şimdi bisiklet hakkında konuşmaktan vazgeçip siyaset, din, kıyafet vs tarzında konuşmalara girersek herkes birbirinden uzaklaşır.. Bir düşünür diyor ki; kimseyle münakaşa etmeyiniz Münakaşa, dostun dostluğunu azaltır, düşmanın düşmanlığını artırır.. Kötü ile münakaşa etme, seni üzer. Halim ile münakaşa etme, sana küser.
 
@ihtiyarSizi bu düşüncelerinizden ötürü tebrik ediyorum.Konuya noktayı koydunuz zaten gerisi boş laf.:)
 
@Salih Eroğlu

aynen katılıyorum. bu sözlerle son noktamı koyuyorum
 
Eğer kişi bilerek ve hoşuna giderek dağ bisikleti kullanmak istiyorsa, teknik detayların, açıların, ağırlıkların, vs. anlamı kalmıyor. Bu bir keyif işidir. Binen kişi keyif alıyorsa, her gün o selenin üzerine çıkmak için sabırsızlanıyorsa, üzerine bir kelime dahi etmeye gerek yok. Ama deneyimleyerek fikirler değişebilir. Çok uzun süre Bianchi'nin dağ bisikletini kullandım İstanbul yollarında. Daha sonra bisikleti ulaşım olarak da kullanmaya başlayınca şehir/hybrid bisikletine geçmeye karar verdim. Cannondale Quick 5 ve Trek Fx 7.4 kullandım. Aralarında (dağ bisikleti ve hybrid) anlatılamayacak konfor ve sürüş rahatlığı var. Dolayısıyla şehir içinde yüzlerce kez seçenek sunsalar yine aynı türü seçerim.
Ayrıca herkes yolların bozukluğundan bahsetmiş. Bu bisikletler kürdandan yapılmadığını da hatırlatırım. Ben de kaldırımdan iniyorum, çıkıyorum. Gece sürdüğümde kaçırdığım çukurlara da girip çıkıyorum. Ne jant setimde sorunlar yaşadım, ne de lastiğim olur olmadık yerde patladı. Aynı şeyi yol bisikleti kullanarak yapanlar da var.
Birgün sahilde bisikletlerimizle otururken, yanımıza iki dağ bisikletli arkadaş geldi. Çok uzun zamandır dağ bisikletiyle gezilere gittiklerini, ama artık şehir/hybrid tarzı bir bisiklete geçmeyi düşündüklerini ve bizim bisikletlerle ufak bir deneme sürüşü yapmanın mümkün olup olmadını sordular. Biz de tabi dedik. Hatta ben de dağ bisikletine bindim. İzlenimleri gerçekten olumluydu. Aradaki farkın anlatılamaz olduğunu, bisikletin resmen aktığını söyledi. Hatta ertesi gün gidip hemen almaktan bahsetti şakayla karışık. : ) Benim ilk hissettiğim ise bindiğim 26' dağ bisikletiyle ne kadar fazla güç sarf etmem gerektiğiydi. Bisiklet gitmiyordu bile. : ) Ama dediğim gibi, ilk paragrafta yazılan geçerlidir. Ben sadece deneyimlerimi yazdım. Kişi bisikletiyle mutluysa, benim için söyleyecek başka bir şey yoktur.
Söyleyecek başka bir şey var ama. Şöyle ki, siyaset yapmanın özel bir yeri yoktur. Veya şöyle söyleyeyim, siyaset illa mecliste yapılmaz. 80'den sonra üniversitede siyaset yapma! sporda siyaset yapma! sanatta siyaset yapma! dayatıldığı için sanki olmaması gereken bir şeymiş gibi düşünülüyor. Halbuki bunu her yerde, her zaman konuşmadığımız için böylesine apolitiğiz ve siyasetle ilgili birçok sorun yaşıyoruz. Söyleyecek fikrimiz olmalı, bunu söyleyebilmek için de araştırmalıyız. Daha çok okumalı, daha çok araştırmalı ve insanlarla fikir yürütmeliyiz. Ama tartışmaktan kastım tabii ki birbirimize girmek, kavga etmek değil. Hayatın her alanında siyaset olmalı. Çünkü bizi yönetenlerin yaptığı her şey bizi bir şekilde ilgilendiriyor. Bisiklet yolundan, öğretmenlerin atanmasına, sporcu sağlığından çocukların eğitimine kadar...
 
Geri