@Hasan SAYLIK
İstanbul kışı için konuşuyorum ama Trabzon'un da çok farklı olmadığını düşünüyorum. En önemli şey rüzgarı kesmek, çünkü yeri geliyor 170 nabızla, 10-15km/h hızla çıktabildiğiniz rampayı sadece yerçekimi ile 60'la iniyorsunuz. Çıkarken teri atan, inerken rüzgarı kesen birşeyler giymezseniz zatürre bile olabilirsiniz. Ayrıca yağmurda binecekseniz suyun giysilerin içine geçmesini engellemek ya da en azından geciktirmek gerekiyor. Windstopper tarzı kumaştan yapılan "softshell" ceketler o yüzden çok faydalılar, bunların içleri polara benzer bir materyalden oluyor dışları ise rüzgar korumalu kışlık formalar gibi. Ben bunları içlik üzerine giyip 3-4 dereceye kadar olan soğuk havalarda rahat edebiliyorum. Tamamen su geçirmez değiller ama suya karşı da gayet iyi koruma sağlıyorlar, kışın yağmur genelde bardaktan boşalırcasına yağmadığı için yetersiz kalması ile karşılaşmadım.
Bunun alternatifi içlik + kışlık forma üzerine rüzgarlık veya ikinci bir forma giymek. Hava koşulları çok değişiyorsa katların birini çıkarma alternatifi sunduğu için daha kullanışlı olabilir belki, ama üçüncü kat olarak yelek şeklindeki rüzgarlığımı giydiğimde bile terim birikmeye başlıyabiliyor benim. Rüzgarlığımın kalitesizliğinden midir, yoksa 3 kat giymek nefes alabilirliği bu kadar çok mu azaltıyor tam olarak bilmiyorum açıkcası.
Boyunluk, kişisel tercih meselesi, rahat etmenizi sağlıyorsa takın; ben hiç kullanmadım ama soğuk havalarda ince bir kar maskesi takıyorum. Sıcak tutma adına pek bir etkisi yok ama rüzgarı kesiyor. Bazı softshell ceketlerin yakası oldukça yüksek oluyor bu arada, boynunuzun üşümesi gibi bir sorun yaşıyorsanız o tür modelle yönelmek mantıklı olabilir.