Duyduğunuz veya okuduğunuz en güzel espri?

@mustafa susam

Bu siteyi daha önce bir yerde de görmüştüm.

Adamın biri varmış ikinci dönem düzeltmiş

birgün temel yolda yürüyomuş bir araba çarpmış temele adam arabadan çıkıp
-çekilsene yoldan
temel:
-suç sende
adam hadi be ben 50 yılık şöförüm
temel:
-bende 70 yıldır yürüyom

viyana kuşatması neden başarısız olmuştur?

cevap:

osmanlı nın elinde başka atacak kuş kalmamıştır.

Temel Maça Gidiyor -ßilet Satan Adama Maç Bileti Kaç Para Dıye Sorar -Görevli 5 lira der ... Temel Al Sana 2,5 lira Ben Sadece Bizim Takımı İzleyecem

bir bisiklet satıcı arkadaşım anlatmıştı. ben sordum yaşadığın en garip olay ne diye, düşünmeden bunu anlattı.

adam dükkana geliyor, ertesi gün eşi ile gelip bisiklet alacaklar birer tane. eşi hakim değil bisiklet mevzuusuna. adam kendine 10bin liralık, eşine de 5bin liralık birer bisiklet beğeniyor. 5bini hemen peşin veriyor ve arkadaşa tembihliyor, bu bisikletleri ayır yarın geleceğiz eşimle, biraz oyalanacağız sonra ben bunları beğeneceğim ikisine de 5 bin lira fiyat çekeceksin diye de ekliyor.

ertesi gün, adam eşiyle geliyor. dolanıyor mağazada adam beğeniyor bisikletleri, eşi demesin mi, demek ikisi de aynı para, senin aldığın bisikleti ben de çok beğendim, benimki de ondan olsun, nassolsa fark para vermeyeceğiz. ne satıcı ses edebiliyor ne de adam.

üçüncü gün adam gelip bir 5bin lira daha veriyor.

Adanalıları günahlarından dolayı cehenneme atmışlar. Gel zaman git zaman biri daha cehennemlik olmuş zebani onuda cehenneme atmak için kapısını açmış. İçeriden bir adanalı seslenmiş
-Hemşerim kapıyı kapa cereyan yapıyo...

Adamın birisi yarın ölücem demiş. Yarmışlar ölmüş

Bir de efsaneler efsanesi var :

"bugün bi arkadaş anlatı çok hoşuma gitti, bi laz fıkrası anlattı. laz hep diyomuş ki çevresine ben bak hastayım, ben hastayım ben hastayım diyomuş kimse dinlemiyomuş kendisini. ben hastayım ben ölücem bana bakın falan. sonra demiş ben ölürsem mezar taşıma böyle yazın böyle demiş. mezar taşına yazmışlar ben hastayım dedim dedim bana inanmadınız bak ne oldu şimdi he? yani bizim lazın mezar taşında öyle yazıyomuş. ben hastayım dedim dedim bak ne oldu şimdi gördünüz mü?"

ben de birkaç anımı yazayım buraya.

mahallemizin 40 yıllık nalburcusu süleyman abi vardı, yaşıyorsa allah uzun ömür versin.

+ abi şu bali yapıştırıcılardan versene bir tane.
- kaç kişilik?

-----------

sene 96-97 falan. üniversiteyi kazandığımız için zar zor denkleştirerek eve ilk defa bilgisayar alınmıştır. bilgisayarlar hakkındaki bilgim ise bozulsa kasa yerine monitörü alıp tamirciye götürecek şahıs derecesinde vahim.

uzun lafın kısası, zamanın meşhur çernobil virüsü nedeniyle pc çökmüştür.
servise bayılacak para olmadığından iş başa düşer ve ertesi gün okulda netten bir chat sitesine girilir,

ben: selam, benim pc çernobil virüsü yedi. allah rızası için bir yol yordam gösterin...
x kişisi: netten f-prot zart zurt dosyasını indir, diskete yükle falan filan...
ben: teşekkür ederim.
içses: ya eleman o kadar yardımcı oldu iki satır muhabbet edelim ayıp olmasın
ben: nerden?
x kişisi: samsun
ben: iş okul?
x kişisi: okuyorum
ben: güzelll. ben de boğaziçi ünv. psychological counseling and guidance bölümünde okuyorum. sen 19 mayıs mı?
x kişisi: yok abi ben ortaokul 2 ye gidiyorum
ben: hmm güzelll. pc konusunda baya bilgisin anlaşılan, eheh
içses devrede: rezil olduk a.. k... ne hava atarsın boğaziçi diye

not: elemanın gösterdiği yöntem işe yaramıştı.

Bundan birkaç sene önce kuruyemiş almak için bir tekel bayiine girdim. "Fıstık alabilir miyim?" diye sorduğumda kasada duran eleman, yüzünde pis bir sırıtışla tezgahın altından Fıstık adında erotik dergi çıkarıp önüme koymuştu

2000'li yılların başlarında bir arkadaşımı ziyaret etmek için İstanbul'a gitmiştim. O zamanlar internet bu kadar yaygın değildi, AutoCad, Photoshop gibi programların kırılmış versiyonlarını korsan CD'cilerden temin ediyorduk. Hazır İstanbul'a kadar gitmişken, programların son sürümlerini de alayım dedim. Kadıköy'e indik arkadaşla beraber, CD'ci abilerin tezgahlarını gezip CD'lere bakarken birden omzumda yabancı bir el hissettim. Tanımadığım, esmer bir abi, o değişmeyen pis sırıtışla bana şöyle dedi: "Yeğenim bak konulu var, hayvanlı var.. Sen seversin..."

"Sen seversin.." dedi bana!!!

@Mehmet Altuğ
kadıköyde gençler, bana da gülbenin filmi var dediler, ben de ben bilgi işlemde çalışıyorum izleyeli epey oldu dedim. o pasaja bakan bir otalde kalıyordum. ilk akşam bunu söyledim, geri kalan 4 akşam nasıl bir haberleşme ağı varsa bunların bir daha bana musallat olmadılar.

adam iskoçmuş, çocuğu cüceymiş..

Gün gelicek 1 dolar 1 tl olacak.

gerçek olay;

benim bi arkadaş, benim tanımadığım kendi arkadaşıyla beraber metrodalar. bu adam da sporcu. olimpik bar almış kendine. yanyana oturuyorlar, bu da barı metronun bir yerine eliyle sabitlemiş dik olarak, götürüyor. kızın teki geliyor ve heralde metronun demiri sanıp bu arkadaşın barı tutuyor. bizimki benim arkadaşa sırıtıp kaş göz yapıyor bak şimdi diye.

sert bir yavaşlama anında bizimki demiri sabit yerinden ayırıyor. kız da doğal olarak demirle birlikte ve büyük bir gürültüyle yuvarlanaraktan ileri doğru düşüyor.

bu da arkasından bağırıyor: "oha demiri kırdı!!"

Ekşi sözlükten alıntı, yaşanmış olaydır:

Bir gün e5te araçla seyir halindeyim, önümde bir ticari taksi var. Arkasında şöyle bir yazı var:

(link)

Ulen bunlar nasıl insanlar dedim, kim hangi nedenden dolayı havali manita diye bir web sitesi yapar ve sonuna neden ksi koyar? Ksi'nin anlamı nedir?

Dumurlardan dumur beğendiğim bir anımdır.

mate matik yeni bir deterjan mı
hatırlayan?

Biraz Zeki-Metin, biraz Nejat Uygur, biraz da Ferhan Şensoy'dan

A: Bunu neye dayanarak söylüyorsun?
B: Görmüyormusun, masaya dayanarak söylüyorum...

A: Fransız ihtilali neye karşı olmuştur?
B: Neye karşı?
A: Sabaha karşı

A: Dur bakiim, napıyorsun sen? Elindekiler ne? Bu huyunda mı var senin?
B: Vurma abi, doktor söyledi..
A: Ne dedi, hırsızlık yap mı dedi?
B: Hayır, yemeklerden sonra 2 kaşık al dedi

Zifaf gecesinde;
A:Bulutlara bakarak sana bir şiir yazayım mı?
B: Yazar mısın? Hadi...
A: Nurten,
Şu bulutlara bak sen, zaten
Hepsi sanki bir koyun
Çabuk soyun...

komiser : biz senin gibileri çok gördük. makineye bağlandı mı bülbül gibi öterler.
ibrahim : ne makinesi ?
komiser : öttürücü


"amirim özür dilerim. bu ıbrahim arkadaş çok stressli. daha sorgulama kıvamında değil. ızin verin kendisine ben biraz nöroşiroloji ve endokrinoloji yapayım rahatlasın."