Sözü tanklara getiren cümle aynen şuydu: "Şayet bu ülkenin erkeği tankın önüne yatabilmişken, bir bayana el kaldırmaktan daha aşağı silah doğrultabilene emin ol cevabını verir."
Bu sözün altı çok boş. Hamasetten ibaret. Bu hamaseti yapan insanlar TÜİK'in suç istatistiklerine baksınlar. 2015 senesinde işlenen "cinsel suç" kaydı 5340. 5 değil 53 değil 534 değil 5340. Bu ülkede her yıl en az 300 kadın öldürülüyor. Hem de yakınları tarafından. Tecavüze uğrayıp da sessiz kalan kadın sayısını bir erkeğin aklı almaz, tahmin de edemez, kadınlara sorarsanız da size asla resmin tamamını anlatmazlar, anlatamazlar. İnsan Hakları Derneği rakamlarına göre, her 4 saatte 1 kadın tecavüze uğruyor.
Bu kadınların hayatında bir "15 Temmuz" hiç olmadı, hep sessiz kaldılar, susturuldular, utandırıldılar. Bütün tanklar toplar silahlar erkeklerin elinde. Arada bir eline silah geçiren kadın olunca canıma yetti deyip sıkıyor zaten kocasının kafasına. Senelerce yaşadığı tecavüze isyan edip kafa kesen de bu ülkenin kadını, hep biz mi öleceğiz biraz da onlar ölsün diyen de. Kimsenin tankların önüne yatan insanlara bir şey dediği yok, ama erkeklik destanı yazıp hamaset yapanlara da müsaade edin iki çift laf edilsin.
Peki çocuklar? Evlerde okullarda yurtlarda cezaevlerinde tecavüz edilen çocuklar? 11 yaşında evlendirilip 12 yaşında doğurtulan çocuklar. Ana baba rızasıyla, düğün dernekle, imam nikâhıyla hem de. Örgütlü tecavüz çetesi kurmuşlar, çocukları alıp satıyorlar, işkenceyle tecavüz ediyorlar. Ensest? Konuşmuyoruz bile. Çocuklara yönelik ensest vakalarında suçluların en az yarısı çocuğun babası. Sonra amcalar dayılar. Yazarken kalbim sıkışıyor. Çocukların "15 Temmuz"u ne zaman gelecek? Biz nasıl yüzümüz kızarmadan buralarda şuralarda erkeklik masalı anlatıyoruz, mangalda kül bırakmıyoruz?
Bizde olsa müsaade etmezmişiz, birileri mutlaka müdahale edermiş. Hadi ordan! Temizlesene şu istatistikleri o zaman. Bunlar kayda geçenler. Görmezden gelinenleri de ifşa etsene. İdamla çözeceğini sananlar da boşuna masal anlatmasın. İdam varken de bu suçlar işleniyordu. Elli sene önce de vardı, yüz sene önce de.
Ahlakımız bozuk, sözümüz yalan. Ar damarımız çatlamış bizim.