Scudo Sports

Biraz da aşk ve romantizmle ilgili hikayeler ve fotoğraflar

http://img529.imageshack.us/img529/3310/a1eh5.jpg
(link)

Çevresinden belli olmuyordu köşesindeki siluetin
Gölgesinden tanıyan yabancılar şahit
Her yıl aynı yerde
Toplanan balıklar gibiydiler
Buruşmuş aynalara çadır kurmaları;
Uçurmaya çalıştıkları bir şahin!

Ay yıkanmıştı göğünde
Ve duvarlara akmıştı güneş
Turuncuyu sevmeyen denizlerin
Bildiğim bilindik buharlaşma çabalarındaydı.


http://img375.imageshack.us/img375/5165/a2or0.jpg
(link)

Bir lakabı olmalıydı tencere yuvarlanmalarının
Bu kadar uzun olmamalıydı aşklar
Adının harflerini bile
Sindiriyorken;
Saate bakıyoruz biz!

http://img375.imageshack.us/img375/1324/a3xe3.jpg
(link)

Keman düşüyordu gözlerinden tel tel
Bir kasıntı oluyordu sağ ayağımda
Tökezleme seslerinden redif
Derdinden içecek oluyordun
İçtiğini kaçırır gibi derinlere.

Ve günleri soyuyordun
Kardan muzlar gibi
Kinlerin damar kilitleri buruşuyorken
Ne yobaz oluyordu elma bahçelerin
Böyle şiirler yazdırmazdın sen bana
Boşuna doluyor diye;
Aklımı döndürürken baştanbaşa.

Ve iki çocuk hala futbol oynuyordu
Fikirlerimi kıra kıra bir kumsalda
Bir ismi olmalıydı adımlarının
Bir çığlığı!
Yenisi yoksa ya?
Hıncımı kesiyordum ben;
Yapma evladım yapma! "
 
  • Beğen
Tepkiler: AydınGünaydın
Scudo
http://img139.imageshack.us/img139/4741/zamansizxc6.jpg

Acılar biriktiriyorum masum avuçlu çocukların yüreklerinde!
Şehre dar gelen bir hayalin tam ortasında kederler çoğaltıyorum yırtık ceplerimde.
An geliyor bir ülkeye bölünüyor yüreğim!
An geliyor dünya oluyor acımasızlığımın yamacında yüreğim...
Saklı düşlerimin o en kayıp adreslerinde bir masala dönüyor sözlerim.
Zamansızlığıma sığdıramadığım derin acılar saklı kimliksiz düşlerimde!
Ben bir şehre çekip giderken bir ülkeye dönüyor yüreğim.
Ben, şehir ve ülke....
İki bağımsız hayal atlası!
Ve tam ortasında ben
Masum avuçlu bir çocuk yüreği...
Bütün terk edişlerime bir kandil yakıyorum gecenin sustuğu anlarda!
Bütün hayal kırıklıkları, bütün sıradanlıklar ve bütün mavi olmayan aşklar birer birer kapı çarpıp çekip gidiyorlar.
Oysa bir yıldız sararken gamlı düşlerime
Ve kelimeleri hüznün gri rengine boyarken
Ardımda yaşayamayacağım her şey bir uçurum olup çıkıyor karşıma!
Zamanı karalıyorum silikleşen yazılarımın içinde...
Ve göğün karanlığına hicran yazıyorum...
Siz sabaha soyunup uyurken
Ben gecenin tam koynunda, adını bile bilmediğim bütün sözlerin esaretini yaşıyorum.
Bütün savunmasız korkularımın cesur bir savaşçısıyım sanki şuan!
Çünkü ben;
SENİ YAŞIYORUM...
 
http://img201.imageshack.us/img201/5921/27979070nd8.jpg
(link)

http://img87.imageshack.us/img87/1778/r1eh6.jpg
(link)

Bir deli kurşun misali, zulmetti bana bu gönlün
yıkılmıştan da virane ettin, bunun sebebi sendin
unutmalı artık bir anlamı yok
sevmeyi bilmeyen birini anlamak ne zor
sensizliği kabul eden bir kalp mutlu olmazsın
bu katlanılmaz gururlarla sende başa çıkamassın
giden o olsun terkedende
artık zaman hakikatle yüzleşmekte

Aşk bir kalbin içinde ağlıyor aşk
sızım sızım sızlatıyor ellerinden kaçılmıyor
virane ettin bıraktın aşk

Aşk bir kalbin içinde ağlıyor aşk
sızım sızım sızlatıyor ellerinden kaçılmıyor
virane ettin bıraktın aşk.

Rafet ELROMAN
 
geri dön desem duyar mısın sesimi
çalar mısın kapımı bir sabah hadi diye,
tutar mısın ellerimden bir kez daha,
yazabilir misin benim için bir kaç satır yeniden.
bekleyeceğim bukez sessizce...
neden artık bisikletim yabancı,
neden düşüncede yorgun düştük...
bilir misin ben ona hiç yabancılaşmamıştım...
 


http://img238.imageshack.us/img238/5184/27jv4an0wj.gif

http://image.hotdog.hu/_data/members1/429/630429/images/rain.gif

http://img429.imageshack.us/img429/7770/animation1111111118th2nx8dv.gif



 
  • Beğen
Tepkiler: @ R D @


http://img429.imageshack.us/img429/7528/cid71112kx4va6oh.gif

http://img128.imageshack.us/img128/8986/cid000b01c57b4da0d355b00a00000.gif

http://img100.imageshack.us/img100/3287/120zodv1jt3xb2.gif

http://img76.imageshack.us/img76/5669/animation45hvcy1.gif


 


http://img381.imageshack.us/img381/5198/baddreamvonnemisted14ckju5.gif


http://www.simliresim.com/simli_resim/fantasy/006.gif


http://www.simliresim.com/simli_resim/fantasy/033.gif

http://www.simliresim.com/simli_resim/fantasy/054.gif


 
http://www.abcdergisi.com/resimler/11871792172.jpg

Bilir misin sevgi nerede gizli?
Sevgi;
Bir bebeğin annesini emerken göğsünde
Ona verdiği hazda gizli.
Sevgi;
Bir çocuğun başını okşadığınızda
Eldeki dokunuşta gizli.
Sevgi;
İki arkadaşın aldığı simitte
Paylaştığı yarımda gizli
Sevgi;
Bir vapurun limanı yaklaşırken
Hedefe varmanın sireninde gizli
Sevgi;
Bir öğretmenin sınıfında
Öğrencisine verdiği yarınlarda gizli.
Sevgi;
İki sevgilinin birbirine söylediği
“Seni Seviyorum”lar da gizli.
Sevgi;
Bir çiftçinin aldığı mahsulde
Ona bakışındaki gözde gizdi.
Sevgi;
YENİ EVLENEN ÇİFTİN
Nikah masasında bastığı ayakta gizli.
Sevgi;
Yürekte,ruhta ve bedende
Sevgi insanda gizli.
Sevgi;
Aranılan her yerde
Bir tebessümde,bir gülücükte gizli.
Sevgi;
Bir yürekte saklanıyorsa eğer
O sevgi benim yüreğimde gizli.
 
Kanadı kırık bir peri, pis bir şair, iki kocaman Japon balığı ve parça tesirli bir şiir var elimde, bertaraf etmek için kalbimden ayak izlerini…
Giderken bıraktığın bütün oyunları yakıp, odamı ısıtıyorum! Bütün şarkılara "nanik" yapıyorum aşka inat . Bir bir dalga geçiyorum masallardaki kahramanlarla... İnanmadığım halde korktuğum için aşktan; saklanıp lahana bebeğimin ardına , dil çıkarıyorum Mecnun‘a. Önüm arkam sağım solum aşk ! Ama sobeleyemiyor beni ve
asla körebe olmuyorum aşka! Kimsesiz bir çocuğun gözlerine saklanıyorum. En yetim sığınaklarda ip atlıyorum özgürce, yoruluyorum sonra , ninniler söylüyorum kalbime…
Bana gelene kadar bitirsin diye bütün oklarını Eros , şiirlerimi kurban ediyorum gökteki gerçekliğe! Düş bütün bunlar biliyorum , yine de tedirginim düşmekten gözlerinin derinine...

Düş ya işte meydan okuyorum Eros’ a ! korkmuyorum şiirlerini kalbime batırmandan. Şarkılarda intihar kokusu, aklımda depresif hali aşkın.
(ki bir canım kaldığını iyi biliyorum) Yine de, "elma dersem sus, armut dersem çıkma ey aşk!" Kurtulmak için kulaklarımdaki sesinden , bağıra çağıra şarkılar söylüyorum "beni al " diye! Sen yine şiirlerini seçiyorsun , ağlıyorum sığınıp cırcır böceğinin ölümüne.
Bütün şiirlerimi verip masallardan kaçkın kuşlar alıyorum karşılığında , sonra azat ediyorum onları bir bir...
Ve yine sadece sen kalıyorsun ellerimde. Bir de düş olma ihtimali bile düş olan , düşlerim …

Kaplumbağaların kazandığı yüz metrelik sevgi koşuları düzenliyorum!
Bir filin bana kapıyı açtığı , uçurtmaların asla vurulmadığı, kocaman Japon balıklarının yaşlı ve bıyıksız kedilere yemeklerini verdiği bir dünya hayal ediyorum.
İçimi ısıtıyor bunun hayali bile, sonra bir telefon sesiyle, buz gibi bir gerçeğin ortasında buluyorum kendimi...
Susuyorum!
"Yazgı" diyor bir şair sustuğum yerde …
 
SUSTUM

Mucadele etmenin anlatilmaz yorgunlugunda, saatlerin isyanlarindayim;
"Beden" yorgun...
Yillarin engellenmez yipranma izlerini tasiyor;
"Ten" yorgun.
Hani digerlerini birak DA bir yere;
Sevmenin erdem olmadigini anlamanin gozyaslarinda bogulmaya ramak kala;
"Ruh" yorgun...

''Vakit tamam, hadi'' derken icerden bir yerlerden gelen sessissizlige teslim olmaya an'lar kala,
Hani sorulmadan''son arzun nedir'' diye gecirmeden once yagli ilmegi boynuma,
"Kimin zafer cigliklarinin oyuncagi oldu? Sozumona bana verilmis bu omur" ...diye sordum, en seslisinden...
Duyurabildigim tum canlilara..

Ve tamamdir vakit...
Ve teslim oluyorum sana ey sessizlik...
Al senin olsun tum seslerim...

Donduremiyorsa insan zamani geriye,
Donemiyorsa eski haline ve bulamiyorsa artik aradigi kisiyi biraktigi kosede,
Bir ise yaramiyor pesinde "di-li gecmis, mis-li gecmis" kelimeleri suruklemesi gittigi her yere.
Genis zamanlarin agirligi boluyorsa uykulari,
Gelecek zaman ifadesiz ve solgun renklerle ulasamayacak bir dala asiliysa,
Kurulan tum cumleler pismanlik ifadeleri tasiyorsa,
"Keske''ler, "Belki" lerden agir basiyorsa terazinin minik kefesinde...
Sesleri kapi onune atip, sessizligi kucaklamak en dogrusu degil midir?

Teslim olmalarin parfumu hep tektir nedense;
Eziklik kokar bedenler ve ruhlar.
Agir bir kokudur, bilir surunenler;
Sabun, su arasan DA arinmak icin, temizlenemez insan yillar yili ...
Kolay degil susmalarin yanina yamacinda bir yer bulup siginmak zamana.
Iki ucu keskin bicak misali;
Ya birden coker uzerine, ezilirsin agirligi altinda,
Ya DA sustum zannedersin,
Agzindan cikan binlerce hecenin tsunami siddetinde dalgalari arasinda bogulurken, amansiz anlarda...

Sustum ben...
Sustum gozyaslarim akarken.
Cigliklar atarken yuregim beynimin karsisina dikilip,
Verdigim sozlerin altinda ezilmeme yalanlarina sarilip,
"Gurur" denen duygunun pesine dustum.
Bilemezdim ruha girdigi andan itibaren "esittir" leri pesi sira siralayacagini..
Bilemezdim en son esittirin yaninda "Ayrildik" yazip, yanina tek bir nokta koyacagini...
Bilemezdim gun gelip "Sen" ve "Ben" uzerine kalemler sallayip, yazilar yazacagimi...
Bilemezdim yapilan hatalari silicek silginin asla bulunamayacagini...

Al senin olsun tum seslerim.
Tum sevinc ve uzuntu unlemlerimi sana hibe ediyorum.
Sustum...
Susturdun...
Konussam NE anlatacakti ki bu yurek sensizlige dair anilarin karanliginda?
En yalinindan "Ayrilik"... Bunun adi iste.
Agdali cumlelerle suslesem yanini yamacini, daha MI AZ yasiyacagim sanki ozlemini?
Ya DA tek satirda "Gitti" desem,
5 harfin satirlarda biraktigi iz kadar MI olacak kalbimde biraktigin aci?

Sessizim artik.
Reddediyorum harfleri birbiri ardina siralayip heceler,
Hecelerin toplamindan kelimeler yaratip, adina hediye etmeyi.
Bitirdigin gun beni, baslamisti zaten baharin yaprak dokumu.
Tum sesli harfler bir araya gelip otenazi haklarini kullandilar gozumun onunde.
Durun diyemedim, engelleyemedim.
Bakarken arkalarindan mahsun ve caresiz gozlerle, yitik dokuk sessiz harflerimle kaldim bir kosede.
Son bir gayret, umutlari carsaf misali baglayip birbiri ardina,
Kalan sessiz harflerle sesini varetmeye calistim gunler gunu.
Beceremedim...
Direndin..
Direndim..
Sen kazandin,
Ben kaybettim.

Senin sayilarin vardi nefeslerinin arasina serpistirilmis,
Benim seslerim.
Sen sayilarin dunyasinda harfler aradin yillar yili umarsizca,
Ben harflerin arasinda seni...
Bulamadim...
Belkide buldum DA, tutamadim.
Sonucu NE olursa olsun toplamalarin ya DA cikartmalarin, esittir attiysan sonucun onune,
Esittirin yanina yaziyla tek bir kelime yazdim;

SUSTUM...
 
Sevmek inanmaktır.
Sevmek yaşamaktır.
Sevdiğini kendisi gibi kendisinden de çok duyumsamaktır.
Sevmek sevdiği olmaktır.
Sevmekte ikilikler kalkar bir olmalara gidilir. İki ten iki kalp iki gönül yoktur sevgide. Tek bir kalp olunur tek bir yürek olunur.
Sevmek paylaşmaktır . Sevdiğiyle sevdiğini paylaşmaktır. Sevdiğiyle kalbini bölüşmektir sevmek. Ki tek kalp olunsun.
Sevgide son yoktur. Sevgiler hiçbir zaman son bulmazlar. Biten sevgiler yoktur bitmiş gibi görünen sevgiler vardır. Vazgeçiş de yoktur sevgide. Yaşandıkça yaşatılır sevilen. Ama kimi zaman sevgili için kimi zamansa sevginin bir gereği olarak saklanır bu aşklar. Vazgeçiş yoktur vazgeçmiş gibi görünmek vardır o yüzden.
Sevmekte istemek yoktur. Sevgilinin olduğu yerde son bulur istekler. Bir şey varsa istediğin bu senin için değil sevgili için istediğindir. Ondan O’nun adına istersin. O’nu daha sonsuz sevebilmek için istersin. Sevme özgürlüğünü istersin kabul edilmesini istersin. İstersin ama bir gün gelir bu istekler de son bulur. Kendinden istersin artık. Sevgiliyi daha çok sevmek istersin kendinden. Sonsuz kılmak istersin. Bu yolda sevgili olur mu olmaz mı bunu sevgilinin isteği belirler.
Sevmek sevgiliyi istememeyi öğrenmektir. Sevmek sevgiliyi sevgili olmadan sevmektir.
Sevmek; sevmek istemektir.
Sevmek beklememektir. Beklentilerin son bulduğu bir duraktır o. Öyle ki tüm gerçekler tüm dünya silinir gider. Ne O’ndan anlasılmayı beklersin ne onu anlamayı. Ne onun gelmesini beklersin ne onun Leyla Mecnun olmasını. Beklediğin bir şey yoktur sevmeyi becermek dışında.
Sevmek gücenmemektir.
Sevmek sevgililerin hiçbir sözüne üzülmemeyi ögrenmek demektir.
Sevgilinin ölüm hançerine bile hayır dememektir sevmek. Onun vuruşuna onun tokadına alınmamaktır sevgiliden gelen her hareketi ve her sözü kabullenmektir. İhanetlere hainliklere bile üzülmemektir. Sevgiliden gelen öl emrine bile ölürüm diyebilmektir. Kendi elleriyle kalbini bir bıçak ucuna koymaktır sevmek.
Sevmek ölmektir.
Sevmek ölmesini bilmektir.
Sevgili için yaşamaktır. Onun eli kolu gözü kalbi olmaktır. Ama artık onun bir şeyi olunmadığı bir zaman ölmesini bilmektir! Sevmek vermektir. Sevmek sevdiği için almasını bilmektir. Almamaya yemin ederek vermektir. Ama almalarda kurtaracaksa sevgiliyi almasını bilmektir sevmek!
Sevmek tükenmektir. Sevmekten ölürken tekrar varolmaktır o sevgiden.
Sevmek sevgilinin gel deyişine hayır demektir. Sevgilinin aşkıyla boğuşurken yüzerken o aşk denizinde sevgilinin uzanan eline hayır demektir.
Sevgilinin bakan gözüne bakmamaktır sevmek. Ağlayan gözlere şefkat ve tebessümle yanıt verebilmektir.
Sevmek sevgili olmaktır. Sevgilinin yüzündeki gülücük olmaktır. Onu yaşama döndürecek bir damla su olmaktır. Sevmek sevgilinin limanı olmaktır. Sevmek sevdiğinin canı olmaktır. Onun ölümü isteyebileceği canı olmaktır. Sevmek yangın olmaktır. Yanmaktır kor olmaktır. Dağ olmaktır evren olmaktır. Her şey olmaktır hiç olmaktır. Alev olup girmektir gönüllere.
Sevmek yürümektir gönüllerde.
Sevmek güvenmektir.
Sevmek onaylanmaktır.
Sevmek sevgiliye bir nefes gibi bir ses gibi yakın olmaktır. Sevmek çok ötelerde olsa bile yaşamak ve yakın olmaktır sevgiliye. Yakınlılıktır doğallıktır özdenliktir sevmek.
Yalansızlık içtenlilik ölümsüzlülüktür sevmek. İlk insanın Havva’nın Adem’in saflığını ve temizliğini çocuk masumluğunu taşımaktır sevmek.
Gözyaşı olmaktır yağan yağmur olmaktır. Bir sonbahar mevsiminin sarı yaprağı gibi yalnız olmaktır sevmek. Sevgilisizken sevgiliyi sevmektir.
Sevmek üşümektir. Sevgilinin yokluğuna üşümektir.
Sevgiliyle her şeyi göze almaktır sevmek. Ki sevgilinin olduğu cehenneme yürümektir. Sevgilinin olmadığı Cennete de gitmemektir sevmek.
Sevmek sevgiliyi cennet etmektir.
Sevmek bir olmaktır.
Sevmek yaşamaktır.
Ve sevmek inanmaktır.
Sevmek bir başkasının hayatını yaşamaktır.
Sevmek sevmesini haketmektir.
Sevmek sevgilinin baktığı yerde sustuğu yerde olmaktır.
Sevmek sevgilisiz geçen gecelerin sabahına varmaktır.
Sevmek saz benizli sabahlarda yaşamaktır sevgiliyi.
Sevmek sevmesini bilmektir.
Sevmek ölmesini bilmektir.
Sevmek -SEVMEK- olmaktır.
AŞK olmaktır.
Aşk bir kere sevmektir.
Sevmek aşkın kendisi olmaktır.
 
http://www.hatira.net/Dosya/Kart/dogum/1.jpg

Mum üflemek yerine bu pastadaki kurbağayı öpüyorsun, tabi önce bir dilek tutman lazım :)

http://img182.imageshack.us/img182/9279/pasta12da1.jpg

Mutlu yaşlar...Hey şey umdugun gibi olsun Pırtık.
 
  • Beğen
Tepkiler: Selay Yaman
iyiki doğdun selayyyyyy
iyiki doğdun selayyyyyy
iyiki doğdun selaaaaayyyyy ;)

yeni yaşın sana bol para aşk ve huzur getirmesini temenni ederimmm :cheer:
 
  • Beğen
Tepkiler: Selay Yaman
@Nedret Günaydın

Teşekkürler,teşekkürler ,teşekkürler.. Beni unutmadığınız için çooooook teşekkürler..http://pic1.resimupload.com/r9/thumb_581194387.gifhttp://pic1.resimupload.com/r9/thumb_581194387.gif
 
Bugün bir şeylerden vazgeçmeli. Bırakmalı hayatın ortasında duran bir şeyleri bir kenara ve kenarda kalanları almalı artık ortaya. Tadına varmalı tadı bütün bir sabah kahvaltısının, kilo derdinden vazgeçerek ya da sinemaya yalnız gitmeli vazgeçerek bütün arkadaşlardan, adını yazmalı bir kağıdın çizgileri arasına, çizmek istediğim bütün resimleri ardımda bırakarak, kimbilir belki de hayatı vazgeçilmez kılmayı bırakmaklı, tadına daha da varmak için gözlerimizle göremediklerimiz uğruna.

Vazgeçmeli, şimdiye kadar uğrunda kanat çırptığımız bütün aydınlıklardan ve biraz da karanlıkta yürümenin tadına varmalı, dinlediğimiz şarkıların ışıkla olan savaşına seyrici kalmadan. Bir şeylerin daha tadına varmalı şimdi, vazgeçerek sevdiklerimizden ya da sevmek istediklerimizden.

Pişman olmamalı tercihlerden ya da bir acı saplanmamalı yüreğimizin tam ortasına ve biz bir başka şey seçmeliyiz, zamanın bize getirdiklerini ve bizden götürdüklerinin adını bir beyaz kağıda yazarken. Her ne kadar gelen ve giden şeylerin dengesi hep gidenden yana ağır bassa da, yaptığımız tercihler yapıldıkları zaman itibari ile doğrudurlar, doğru kalmalıdırlar. Tercihlerden ya da vazgeçmelerden doğan pişmanlıkların yolumuzu kesmediği bir hayat için anın güzelliğini taşımak zorundayız bir sonraki zamana.

Bugün vazgeçmeli zamanın bize unutturamadığı her bir şeyden. Her gelen gün yeni bir hayatın ilk günü; ve her yapılan, bir şeylerin başlangıcı olmalı. Yeniden başlayacağım bir hayat için vazgeçiyorum şimdi, bunca zaman beni yoran ama tepedeki o güzel manzarayı bana gösteren herşeyden. Tercihim bir kısır kaybedişten yana, tıpkı yarın yeniden doğacak güneşten bu gecelik vazgeçişim gibi. Doğduğunda ısıtacağı farklı bir dünya için, baktığında kamaşacak yeni gözler ve her batışında huzur verecek başka yürekler için vazgeçmeli. Ya da yeni bir başlangıç için, huzur için, mutluluk için, aşk için..
 
  • Beğen
Tepkiler: halp
Denizin içine doğru süzülen yeşil bir ışık huzmesi görüyorum ve içinden geçmeye çalışan balıkları… Yeni bir başlangıcın işareti olduğunu düşünüyorum o an bütün bunların… Sonun başlangıcı…

Bana gittikçe uzaklaşan bir geminin sol yanıydım. Gemi bensiz yol olabildi ama ben düşmek zorundaydım. Martılar eşlik etmedi yalnızlığıma belki, ama, bir veda türküsü çağırdılar… Öylesine… Uzaklardan… Bütün evren kulak kesildi bu melodiye… Kuşlar kanat çırptı semada, bu kez bana veda ederken ve denizin derinliğine doğru usul usul süzülen aciz varlığıma bakarken… Ne çok canım yandı kim bilir suyun dibine çöküşümde… Dibe… En dibe vuruşumda ne çok canım yandı… Yaralarımı sarmaya çalıştım… Sanıyorum ki sardım da… Yaralar; ince ince, sızı sızı… Sarıldılar… Zamana bırakılan ah bu gizli yaralar… Kendim için seçip, süslediğim bu gizli yara…
Sonra su yüzüne çıkmak için bedenimde ki tüm demir yığınlarını kaldırdım. Hafifledim… Nihayet suyun yüzündeydim ve artık nefes alabiliyordum… Şükrettim… Hamdettim… Acemi, yalnız ve öksüz bir balık misali korkak bakışlarla, o yeşil ışık huzmesine pervane oldum. Sürüklenebilirdim oysa, o ışığı bulmasaydım, girdaplara doğru yol alabilirdim….
Bir gemi gördüm o vakit, çaresizlikten bu kadar yorgun düşmüşken hem de… Sol yanı kırık bir gemiydi o ve benim ellerimden tuttu. O geminin sol yanı oldum… Kendi yarama merhem olsun diye, büyük bir yarayı teknik bir hadiseyle kapadım.
O an anlamıştım ki; çizecek çok sayfalarım, yazacak çok satırlarım vardı… Bir sonun başlangıcına, derin bir mutluluğa doğru yol almıştım…
Ve o an içimde ki, gözlerinden umut taşan çocuğun hala hayatta olduğunu fark ettim… Onu dinledim… Artık biliyordum ki;

Aşk güçlüydü...
Aşk cesurdu…
Aşk nefesti…
Aşk büyüktü…
Aşk erişilmezdi…
Aşk eşsizdi…
Aşk pervasızdı…
Aşk sessizdi…
Aşk söylenmeyen son sözdü…
Aşk zamansızdı…
Aşk beyaz bir sayfaydı…
Aşk amansızdı…
Aşk özlemdi…



Aşk beklemekti…
Aşk kalbinin emin ellerde olduğunu bilmekti…
Aşk acıydı…
Aşk savaştı…
Aşk barıştı…
Aşk mutluluktu…
Aşk yaşamaktı…
Aşk ölmekti…
Aşk tezattı…
Aşk güncel bir boşluktu…
Aşk ASLI olmaktı…
Aşk KEREM’ ini bulmaktı.
Aşk kanatlarımın olduğunu hissettirendi…
Aşk asi başımı dize getirendi … Sahi, AŞK neydi?
 
Geri