Araziye girip, inişin,çıkışın,sarsıntının,adrenalinin tadını alan adamı,
bir daha asfalt sarmaz yavan gelir

. Doğanın içinden geçen parkurların
tadını hiç birşeyden alamazsınız, turun sonunda da 'vay be bu sefer
hakkını verdim' dersiniz, bir dahaki seferi iple çekersiniz.
Bir yere gidip tıka basa mideyi doldurup dönmek tarzı turlar kimisini bir
yerden sonra sıkar, fakat genel rağbet (kolaylığından dolayı) bu yönde
olduğundan duyuruların %95'i bu tarzdadır dikkat edersiniz.
Her günü 100km yi aşan, konaklamalı turlar yapan, tur esnasında
konserveye talim turcular da var, Sabahtan çıkıp araziye, patikaya,
parkura kendini atan mtb'ciler de var, az da değiller.
Yeni başlayanlar için en önemli sorun
bu aktivitelerde ekibin birbirini tanıması güvenmesi daha gerekli
olduğundan daha içe kapanık turlar bunlar, duyurusu genelde
belli bir çevre içerisinde oluyor, yeni başlayan ama hevesli birisinin
haberi hayli hayli geç olabiliyor.