75 bin TL ile bu şartlarda yerimde olsanız ne yapardınız?

Evet diğer forumdaki o mesajını gördüm, aklıma geldiği için söyledim.

@İsa İhsan Akdoğan

Ticari kafası ve sağlığı yerinde olan bir insan için 75 bin süper bir para ancak dediğiniz gibi iş gayrimenkul/işyeri vs. olduğunda hiçbir işe yaramayan bir para...

@Veysel A.

o dediğinize katılıyorum limon satarak market açan da var dukkanda çalışan eleman olup dukkan açan da...

iş biraz ticari zeka da bitiyor. bir de bildiğin işi yaparsan ilerliyorsun, bilmediğin işlerde fazla açılınca batıyorsun bir süre sonra...

@Veysel A.

Verdiğin linkdeki yazının tamamını okudum. Çok geçmiş olsun. Herşeyi denemişsin bir çok hastaneye gitmişsin. Akupunktur denediğini gördüm. Kaç seans akupunktur yapıldı?

- Yazdıklarını okuduktan sonra şunu yap bunu yap gibi bir öneri getirmek çok zor.

- Paranı değerlendirmen için fazla bir şey söyleyemem ama hiç olmazsa bankaya faize yatır. 75.000 TL para sana aylık 500 TL den biraz faza para getirir. Yapı Kredi'nin nuvo.com.tr sitesi üzerinden şubesiz bankacılık hizmeti var. Hiçbir masraf almıyorlar, iyi bir faiz veriyorlar. Şu aralar paranın büyüklüğüne bakmadan %9,7 faiz veriyorlar. Siteye girip hesap ettirdim aylık 540 TL gelir edebilirsin.

- Devlet hastanesinden şaşma. Senin durumunda olsam Üniversite hastanesine sürekli giderim. Oralar bilim yapılan yerler.

- Gerçekten artık iş yapamaz durumdaysan bunu rapora bağlamalısın ki devletten bazı yardımlar alabilesin.

- Kendin gibi olanlarla "akran buluşması" yapmalısın. Kendin gibi olanlarla iletişime geçersen ( belki dernek bile vardır) bazı sorunların üstesinden daha rahat gelebilirsin.

- Annen baban ne durumda sana yardım edebilirler mi? Kardeşin var mı? Eğer annen çalışmıyorsa bu parayla kuruyemişçi dükkanı açıp annenin yardımı ile ticaret yapabilirsin.

- Hayat devam ediyor moralini yüksek tut.

çok geçmiş olsun. aşırı üzücü bir durum.
iş konusunda bugün hürriyet internet gazetesinde 100 franchising fırsatı vardı. oradan size uygun birşeyler kıstırabilirsiniz belki. mcdonalds 30.000$ ancak işçi giderleri kira vb eklenince işin rengi ne olur bilemem. daha ucuza daha güzel şeylerde vardır. ben param olmadığı için fazla incelemedim.
ali uzel beyin dedikleri faydalı, iş konusunda kardeş kuzen yada anne babanız sizin eliniz kolunuz olabilir

sesli düşünelim
göz kuruluğu batmaya ve yanmaya neden oluyor. anladığım kadarı ile hastalığın kökü bu nedene dayanıyor
öyle ise gözü ıslak veya nemli tutmaya çalışman lazım. peki bu sebep için imal edilen bazı göz damlaları var bunları kullanınca geçici de olsa rahatlık veriyor mu ?

Allah acil şifalar versin. İnşallah günün birinde kurtulursunuz, eminim o zaman hayat çok daha güzel olacak.
bu durumda bile şükredecek, umutlanacak ne çok şey var sizin için. birikmiş bir miktar paranız var, bu bir güvence. eliniz ayağınız tutuyor, iletişim imkanlarının çok geniş olduğu bir dönemdeyiz bakarsınız bir yerlerden bir çare doğar. Allah'tan ümit kesilmez.

@Veysel A.

Veysel abi öncelikte gerçekten çok geçmiş olsun. Mesleğini birine öğretmeni yani bir çırak bulmanı onu eğitmeni öneririm. O da herhalde sana yardım edecektir

Öncelikle geçmiş olsun dileklerimi iletmek istiyorum.

Bütün şifaların Sahibinden şifa diliyorum sizin için.

Gerek Bu konunuzu gerekse DH üzrinde açmış olduğunuz konuyu baştan sona okudum.

Mantıklı mantıksız birçok yorum yapılmış. Hepsinin iyi niyetli olduğuna inanıyorum.

Göz doktoru bir arkadaşıma konunuzu gönderdim müsait bir zamanda bakacağını iletti.

DH üzerindeki yazılarınızın birisinde "oksijenle temas etmediği durumda (uyurken ve göz kapakları kapalı konumda iken) gözlerinizin rahat olduğunu" belirtmişsiniz.

Bundan hareketle kişiye özel tıbbi protez ve ortez üreten bir yerden, günlük hayatta sizi çok fazla sınırlandırmayacak (futbolcuların top oynarken kullandığı gözlük ve maskeler tarzında) bir gözlük edinmeyi düşündünüz mü ?

(dalış gözlükleri gibi içeriye hava almayacak, hava sirkülasyonunu önleyecek bir gözlük)

işlem ücreti olmanyan bankaya yatırıp gr altın alım-satımı yapardım şuan altın düşmekte gr 87 tl ye kadar düştü.gr ı 85 tl olduğunda alıp 90-92tl arasında satardım,yaklaşık 75 bin tl ile 85tlden 880 küsür gram altın alınır 880*92:80bin tl civarı yapar.5 bin tl kar tabi 10 günde mi yükselir 2 ayda mı bilinmez ama max 3 ayda 90tl civarına gelir.

Allah yardımcınız olsun, durumunuz için gerçekten çok üzgünüm.

Benim size naçizane tavsiyem ise bir arkadaşım daha çırak tutmaktan bahsetmiş biraz emek sömürüsü gibi olacak ama iş alıp başkasına yaptırmanız, sizin profesyonel kontrollerini yaparak işin devamlılığını sağlamanız.

Bilemiyorum eski çevreniz ne durumda ancak free lance olarak çalışmaktan bahsetmişsiniz, bu şekilde bir yatırım yaparak bir miktar geri dönüş sağlayabilirsiniz.

Hiç bilmediğiniz işe birden sermayeyi yüklemektense daha mantıklı görünüyor.

Üstelik paranın tamamını bağlamanıza da gerek yok.

Faiz vs. işine ise hiç bulaşmayın, maalesef paranız enflasyon karşısında erir, bir kaç yıl faizle geçinirsiniz ancak uzun vadede ana parayı artıramayacağınız için paranız pul olur. Demem şu ki, 75.000 TL'ye aylık 500 TL faiz geliri elde etseniz, bu gelirle geçinmeniz durumunda ana paranın üzerine bir şey koyamayacaksınız ve 10 sene sonra da halen 500 TL para almanıza rağmen bu paranın alım gücü 10 sene öncesine göre düşecek.

Ayrıca paranın tamamını tedaviye harcamanız durumunda ise zaten tekrar kazanacak duruma gelebilirsiniz, bu şansınız da yoksa gözden çıkarılabilecek, unutulacak ufak bir meblağ ile İş Bankası, Garanti, Aselsan vs. asla yıkılmayacak bir kurumdan hisse senedi alıp unutun, dört beş sene sonra değeri artmış hale gelecektir.

Son olarak ise şu aşamada kararsızsanız kesinlikle TL'de kalmayın. Hatta şimdiye kadar çoktan USD'ye geçmeniz lazımdı, yıl sonuna kadar rakamların 2,35 seviyesine dayanacağı söyleniyor.

Söylediklerim yatırım tavsiyesi değil, şu aşamada aklımdan, gönlümden geçenlerdir.

Sağlığınıza kavuşmanız dileğiyle Allah yardımcınız olsun Veysel Bey.

Öncelikle Çok Geçmiş Olsun Size Benzer Hastalığı Olan Biri Vardı Ruhi Çenet Diye Youtubede Kanalı Var Ona Ulaşabilirseniz Belki Derdinize Derman Olur.

Allah şifalar versin, inşallah paranızı hayırlı bir biçimde kullanabilirsiniz.
Size bir sorum olacak: Bu hastalık ortaya çıkmadan önce ne sıklıkla ağlardınız?

Öncelikle geçmiş olsun, Allah acil şifa versin.

DH'deki konuyu okudum. Bursa Üni hastanesinde size gösterilen ilgisizliğin, o hastaneye özgü istisnai bir durum olduğunu sanıyorum. Genelde üniversite hastaneleri "zor" hastalıkların teşhisine meraklı olurlar.

Bir arkadaşım durduk yerde şak diye düşüp bayılıyordu. Gitmediği hastane kalmamış, cinci hocalara kadar gitmiş yani. Sonunda Marmara Üni. Hastanesine gitmiş, bunun başına üşüşmüşler, sabahtan akşama kadar o testten bu teste koşturup durmuşlar çocuğu. Sonunda bizim arkadaş bıkmış, "tamam ben iyiyim, bırakın gideyim" falan demeye başlamış, bırakmamışlar. Şu testi de yapalım, bu makineye de girin... vs. derken gün bitmiş, buna ertesi gün tekrar gelmesini söylemişler ama bizimki "he olur" diyip sıvışmış oradan, bir daha da gitmemiş. Merak eden olursa, çocuğun hastalığı zamanla kendiliğinden geçti. Her neyse, demem o ki, üni hastanelerini bir kalemde silip atmayın bence. İş rektörde bitiyor. Rektör düzgün olursa üniversite de düzgün oluyor, hastane de düzgün oluyor. Rektör mantar olursa...

O yüzden her üni hastanesini tek tek gezin. İkisi mantar çıkar, üçüncüsü zehir zemberek çıkar.

Sıradışı hastalıklarda genel ilkem "teşhisi üniversite hastanesinde, tedaviyi özel hastanede yaptır" şeklindedir. Üniversite hastaneleri araştırma odaklı olduklarından teşhiste çok başarılılar. Fakat iş tedaviye gelince -yine araştırma eğilimlerinden dolayı- "sıra dışı" tedavi yöntemleri uygulayabilirler. Türkçesi, sizi kobay olarak kullanabilirler.

Sizin durumunuzda ise teşhis yapılmış, fakat klasik tedavi yöntemleri başarısız olmuş. Bu durumda tedaviyi de üniversite hastanelerine yaptırmanızı tavsiye ederim. Yani bırakın sıra dışı tedavileri uygulasınlar, bırakın sizi kobay olarak kullansınlar. Ancak bunun için hastane seçiminde titiz olmanızı tavsiye derim. Biraz yukarıda "her üni hastanesini tek tek gezin" demiştim, bunu biraz geri alıyorum. Mazallah kobaylarında insan-hayvan ayırımı gözetmeyen mantar bir üniversitenin eline düşerseniz, geri dönülmez hasarlara da sebep olabilirler.

Bazıları tavsiye etmiş, benim de genel görüşüm, İstanbul'da Cerrahpaşa ve Marmara, Ankara Hacettepe, ve Antalya üniversiteleridir. Sonuncusu (Antalya), yüz nakli vs. gibi sansasyonel haberlerle öne çıkıyor dolayısıyla bu üniversitenin (rektörün) gerçekten bilime adanmış olup olmadığını bilmiyorum. İsim yapmak istiyor olabilirler pekala - o zaman sizle ilgilenmemeleri muhtemeldir. Yine de denemekte fayda var bence.

İstanbul, Ankara, Antalya. Büyük şehirlerin en büyük masraf kapısı kalacak yer sorunu. Bu şehirlerden birinde sizi birer haftalığına aralıklı olarak misafir edebilecek bir tanıdığınız varsa, ilkin o şehirdeki üni hastanelerini deneyin derim.

Hiç birinde tanıdığınız yoksa, bu şehirlerde en ekonomik olarak nerede nasıl kalınır, haftalığı kaça mal olur vb. konularda el birliğiyle fikir yürütür, veri toplarız.

Tavsiye edilebilecek başka üniversite hastaneleri de vardır muhakkak.

Allah yardımcınız olsun.

Merhabalar.
Geçmiş olsun.Umarım bir çözümü bulunur.Gelelim diğer meseleye.Bilmediğim için soruyorum oturduğunuz ev kiramı yoksa size aitmi ? Kira ise çok acil olarak gelir sağlamanız gerektiğini düşünüyorum.Size ait ise mantıklı bir karar vermek lazım.Borsa,döviz gibi riskli işlere girmenizi tavsiye etmem.İş kurmak ise bence riskli.Şimdi iş kurduğunuz vakit başında duracaksanız zaten ne anlamı var ? Başında durmam derseniz o daha büyük sıkıntı.Günümüzde helal süt emmiş birilerini bulmak çok zor.Telefon operatörlüğü yapılabilir.Göremeyen vatandaşlarımızın sıkça iş bulduğu bir iş kolu.Sizde gözleriniz kapalı birşekilde telefon ile görüşme yapabilirsiniz tabi iş varsa onu bilemiyorum ama...

@Ali Uzel

Öncelikle ilginiz için teşekkür ederim Ali Bey. Bundan sonra;

-Akupuntur Uzmanı doktoruma seans öncesinde sordum. Kaç seanstan itibaren etkisini görebilirim diye. Çünkü doktorum İstanbuldaydı, ben ise Bursada ikâme ediyorum. Kendisi eğer işe yarayacaksa ilk seanstan 3-4 gün sonrasında kendini gösterir, göstermezse ikinci seansa gerek yok dedi. Ben de ilk seansı yaptırıp Bursaya döndüm ve hiçbir değişiklik farketmedim. Bu yüzden birinci seans son seans oldu. Eğer kendisi birkaç seanstan sonra fayda görebileceğimi söyleseydi bunu da yapardım ancak böyle birşeye lüzum görmedi. Sanıyorum dürüst davrandı.

-Yazdıklarımdan sonra öneri getirmenin çok zor olduğunun ben de farkındayım. Şu şartlarda yapabileceğim hiçbirşey görünmüyor hemen hemen. Yine de başka insanların bakış açılarını değerlendirmek istedim, sonuçta benim düşünemediğim şeyler olabilir, insanlık hali.

-Faizler ile kesinlikle ilgilenmiyorum, sağolun.

-Devlet hastaneleri konusunda tecrübe sahibi biri olarak durumun hiç de iyimser olmadığını söylemeliyim. Devlet hastanesinden ancak gözlük numarası alınabilir, başka bir işe yaramazlar. Problemlerimi dile getirmeme rağmen, "Güneş gözlüğü tak, tüm sıkıntıların geçer" diyebilecek kadar rezil doktorlar ile muhatap oldum.

-Rapora bağlamak istedim ancak daha önce belirttiğim gibi iş göremez sınıfına girmiyorum. Çünkü gözlerim kör değil. Göz kuruluğu özür sayılmıyor. Özür sayılması 20-30 yılı bulacak gibi görünüyor.

-Benim durumumda hastalar ile tanıştım. Hepsi intiharın eşiğinde. Ve hepsi mesleğini bırakmak zorunda kalmış. Maalesef onlardan bir fayda görmek bir yana kendileri beni sık sık arayıp "Abi ne yapalım, bize yol göster dayanamıyoruz bu hastalığa, Allah rızası için bize yardım et" dediklerine şahit oluyorum. Kelin ilacı olsa...

-Anne ve babamın maddi durumu kötü. Tek emekli maaşı ile evi geçindirmeye çalışıyorlar. Kardeşlerime gelince, öz abim kendimize ait bir evi bizden habersiz üzerine geçirebilecek ve bizi kiralarda süründürecek kadar karaktersiz. O yüzden kardeş desteği de göremiyorum. Anneme ise böyle bir teklifle gitmem imkansız, kendisi benim için çalışmak bir yana evlenip bir an önce benden kurtulmak istiyor. Ömür boyu sana mı bakacağım diyor. Bu mesele de kısacası böyle.


Diğer arkadaşların yorumlarına en kısa sürede yanıt vermeye çalışacağım, gözlerim çok yoruldu...

(link)

@Hamit E.

Geçmiş olsun dilekleriniz için teşekkür ederim. Franching fırsatları çok kolaymış gibi halka arzediliyor. Oysa bu tam bir yönetim ve analiz işi. İş kurulduktan sonra takibi vs. oldukça önemli. Tam mesai ister. Benim böyle bir işe mesai ayırma durumum olsaydı öncelikle kendi mesleğimi icra ederdim, çünkü sermaye gerektirmiyor. Dediğim gibi, şu an çevremde güvenebileceğim birisi de olmadığı için böyle bir girişimde bulunmam mümkün görünmüyor. Onlar gelip kuruyorlar, sonrası hemen hemen tamamiyle size kalıyor...

@Rehavet

Gözyaşı kanallarım kısa süre önce kapatıldı. TÜm gözyaşının gözümün üzerinde kalması sağlandı. Ancak gözümün ıslak olması dışında hiçbir değişiklik sözkonusu olmadı. Buradan da sorunun sadece bir gözyaşı problemi olmadığı açıkça anlaşılıyor. Biraz önce kontrolden geldim. Sorunun artık sadece bir gözyaşı probleminden ibaret olmadığı doktorum tarafından da onaylanan birşey...

@volkan a

Teşekkür ederim. Bizler de işte o bahsettiğiniz çareyi aramak üzere çabalıyoruz. Şükredilecek şeylerimin olduğunu da hatırlattığınız için sağolun.

Saygılar...