Scudo Sports

Yayaların bisiklete kafa atma isteği

Malesef hiç istemesem de @Mad Buddha gerçekten haklı. Bursa'da mahallemizin adını yakında şam vs yaparlarsa şaşırmıcam. Heryer suriyeli kaynıyor öyle istanbulda falan yaşamış olmakla anlaşılmaz buyrun misafirimiz olun gerçekten ikinci gün breh breh yapmaya başlarsınız. Bağırsanız anlamıyor, kornayı anlamıyor, kamyon kornası gibi havalı olanlardan takmama az kaldı. Aile değil çete gibiler en ufak olanı 1 adam en az 2 kadın ve minimum 5-6 çocuktan oluşuyor. Gördüğüm en kralı 1 adam 4 kadın 15-16 çocuktan oluşuyordu. Araba yolunda ortadan salına salına yürüyorlar, arabayla korna çalmak bile işe yaramıyor, üstlerine sürmedikçe arabadan dahi kaçmıyorlar. Sen sessizce arkasından gidersen arabayla önünden asla çekilmezler, öyle sallanarak yürürler. Araba geliyor çekileyim bile demiyorlar araba onları ezmedikçe hiç sorun yok onlar için. Arabanın yolunu kesiyorum diye düşünemiyorlar. Ve malesef aynı zihniyeti arabada da devam ettiriyorlar korna bile çalmıyorlar direk üzerine sürüyorlar insanların. Daha fazla yazarsam ırkçısın diyeceksiniz o nedenle yazamıyorum. Irkçılıktan, bu zihniyetten nefret eden ben ırkçılıkla tanıştım bunların sayesinde. Not olsun ama övünmek gibi olmasın ama babaannem ziraat bankasının ilk kadın banka memurlarından, ablası ilk kadın öğretmenlerden, ben onların elinde büyüdüm, annem babam öğretmen dedem subay vs yeterince görmüş geçirmiş medeni bir aileye mensup olduğumu düşünüyorum. Dediğim gibi ırkçılık falan nefret ederim ama bunlara breh breh yıffhh kış kış diye bağırmaktan ötesi gerçekten işe yaramıyor. Elden bişey gelmiyor malesef.
Ben birde Altıparmak tarafında oturuyorum. Nilüfer falan da değil. Sen düşün artık benim içinde olduğum durumu.
 
Scudo
İnsani değerleri, vicdanı, empatiyi geçtim, forum kullanım koşullarında belirtilen ve sizin de üye olurken uyacağınızı taahhüt ettiğiniz ; “ 7- Topluluklar veya etnik köken hakkında tahrik edici ve küçük düşürücü yazılar yazılmamalıdır. Tehdit edici, hakaret ve küfür içeren, nefret dolu, siyasi ya da çok miktarda istenmeyen mesajlar gönderilmemelidir. Din, dil, ırk ayrımına yönelik yazılar gönderilmemeli, materyaller kullanılmamalı, insanları küçümser şekilde alaycı ve dalga geçici davranışlardan bu mecrada uzak durulmalıdır.” kuralını hatırlatmak isterim. Söylemleriniz ırkçı ifadeler barındırıyor arkadaşlar, lütfen kurduğunuz cümlelere en azından forum kurallarına uymak adına dikkat ediniz, fazlasıyla ilgili zaten umudumuz yok, iyi forumlar dilerim.
 
Malesef hiç istemesem de @Mad Buddha gerçekten haklı. Bursa'da mahallemizin adını yakında şam vs yaparlarsa şaşırmıcam. Heryer suriyeli kaynıyor öyle istanbulda falan yaşamış olmakla anlaşılmaz buyrun misafirimiz olun gerçekten ikinci gün breh breh yapmaya başlarsınız. Bağırsanız anlamıyor, kornayı anlamıyor, kamyon kornası gibi havalı olanlardan takmama az kaldı. Aile değil çete gibiler en ufak olanı 1 adam en az 2 kadın ve minimum 5-6 çocuktan oluşuyor. Gördüğüm en kralı 1 adam 4 kadın 15-16 çocuktan oluşuyordu. Araba yolunda ortadan salına salına yürüyorlar, arabayla korna çalmak bile işe yaramıyor, üstlerine sürmedikçe arabadan dahi kaçmıyorlar. Sen sessizce arkasından gidersen arabayla önünden asla çekilmezler, öyle sallanarak yürürler. Araba geliyor çekileyim bile demiyorlar araba onları ezmedikçe hiç sorun yok onlar için. Arabanın yolunu kesiyorum diye düşünemiyorlar. Ve malesef aynı zihniyeti arabada da devam ettiriyorlar korna bile çalmıyorlar direk üzerine sürüyorlar insanların. Daha fazla yazarsam ırkçısın diyeceksiniz o nedenle yazamıyorum. Irkçılıktan, bu zihniyetten nefret eden ben ırkçılıkla tanıştım bunların sayesinde. Not olsun ama övünmek gibi olmasın ama babaannem ziraat bankasının ilk kadın banka memurlarından, ablası ilk kadın öğretmenlerden, ben onların elinde büyüdüm, annem babam öğretmen dedem subay vs yeterince görmüş geçirmiş medeni bir aileye mensup olduğumu düşünüyorum. Dediğim gibi ırkçılık falan nefret ederim ama bunlara breh breh yıffhh kış kış diye bağırmaktan ötesi gerçekten işe yaramıyor. Elden bişey gelmiyor malesef.

Cok tesekkurler, alakasiz seylerden bahsetmek yerine durumu aciklayan net bir yazi yazmissiniz.
Suriyelilerin Turkiye'nin en buyuk sorunlarindan biri oldugunu dusunuyorum. Yazdiklariniza benzer durumlari Istanbul'u ziyaret edince ben de yasadim dogal olarak ben de ulkemi boyle gormek istemiyorum, her gun ayni seyleri yasamak insanin tahammul sinirlarini zorlar. Haklisiniz o konuda.

Bu bahsettiginiz insanlar Turkiye'deki kadar cok olmasa da Almanya'da ve benim yasadigim yerlerde de var fakat boyle davranmiyorlar, davranamiyorlar. Multecileri kabul ettikten sonra bu insanlara cok fazla egitim, seminer verildi. Toplu tasimayi nasil kullanmasi gerektikleri, kadinlari neden taciz etmemeleri gerektikleri ( malesef kendilerine hak goruyorlar boyle seyleri ) gibi en temel seyler konusunda egittiler daha sonra toplum ile kaynastirdilar. Hepsinin kaydi da tutuldugu icin uyum saglamayip toplumun huzurunu bozmaya calistiklarinda da buna musade etmediler. Turkiye'de malesef bu yapilmadi, milyonlarca insana kapi acildi, bu durumda duzenin bozulmasi da kacinilmaz.

Size desem ki bu insanlari sikayet edin kolluk kuvvetlerine, hic birsey yapmayacaklar. Zil calmaktan anlamiyorlar diyorsunuz haklisiniz tahmin etmek zor degil. Caresi nedir ben de bilmiyorum, bu isin uzmani degilim ama insanlara bu sekilde davranmanin da cozum olmayacagini dusunuyorum.
Eger care bu insanlara hayvan gibi seslenmekse bu insanlar Turkiye'ye uyum saglayamayacak. Turkler boyle davranmaya basladikca Turkiye Suriyelilesmeye baslayacak.
 
Ben birde Altıparmak tarafında oturuyorum. Nilüfer falan da değil. Sen düşün artık benim içinde olduğum durumu.
Aynı durumdayız, ben de çarşambada oturuyorum. Komşuyuz.
 
@z_g_h bende merakımdan soruyorum breh breh kış kış vs... tarzı söylemlere tepki veriyorlar mı? bunlar işe yarıyor mu.... Tamam yaşadığınız yerler bu şekilde insanları barındırıyor olabilir de sizin çözüm önerileriniz oldumu ilgili mercilere bunu ilettiniz mi? Çözüm odaklı umutçeliğ in dediği gibi o bölge aile ve sosyal bakanlığına bağlı yerlerde veya belediye vs.. resmi kurumlarda biz bu durumdan mağduruz bunlara seminerler düzenlensin tarzı talepleriniz oldu mu?
acaba suriyeliler veya yabancı uyruklu gçömenler diyeyim bunu tepkisel olarak mı yapıyor yoksa cidden ülkeye uyum sağlayamadıkları için mi...
 
  • Beğen
Tepkiler: Murat B.
Bu durumun bizim boyumuzu aştığını düşünüyorum. Çözümü bizde değil maalesef. Ne hayvan güder gibi davranmak ne medenice yol istemek işe yaramaz.
Avrupaya kabul edilen mültecilere uygulanan kaynaştırma programlarının bizde yapıldığını sanmıyorum. Yapılıyorsa dahi işe yaramıyor. Ülkemize kabul edilen mültecilerle diğer ülkelere kabul edilenler arasında fark var. Bize gelenler meslek sahibi olmayan kesim. İşim gereği biliyorum.
Kendi insanımızın bu konuda farkındalığı yokken daha cahil bi topluluktan bunu beklememek lazım.
 
@dryakup23 Malesef nerdeyse tamamen tepkisizler, ben muhattap olmamayı tercih ediyorum. En kısa yoldan ana yola iniyorum ana yoldan sürüyorum. Benim düşüncem airzorn muydu o tarz birşey alıp zıplatmayı düşünüyorum artık. Cimere kaç sefer yazdım, ilgili kuruma iletilmiştir diye cevap geliyor. İlgili kurum da biz ilgileniyoruz tarzı ağdalı bir cevap veriyor ama çözüm yok malesef. O kadar kalabalıklar ki çözüm bulmak artık imkansız zaten. Oğlumun okuduğu ilkokulda toplam öğrenci sayısı 705... Suriyeli öğrenci sayısı 375... Türk öğrenci sayısı 330... çözüm üretmek artık çok zor. Savaşa savaştan kaçana mülteciye karşı değilim. Ama kamp kurarsın mülteciyi barındırır korursun bunu anlarım ama bunları bursa gibi oralara çok uzak büyükşehirlerin içine kadar almakla çok büyük yanlış yaptılar zaten. Artık nasıl bir çözüm bulurlar bilmiyorum. Oğlumun sınıfında sayıca azlar idare ediyoruz ama ortaokul yaşı gelince ya taşınıcaz ya da özele vericez mecburen.
Yaptıklarını tepki olarak yapmıyorlar aslında, onların yaşam tarzları bu ve bunu değiştirme, gelişme çabaları yok. Burada yaşıyorsan dilimizi öğrenmelisin dediğin insandan, Allah'ın dili arapça ben senin dilini öğrenmicem sen benim dilimi öğrenmek zorundasın diye tepki alıyorsun mesela. İşimiz çok zor, geleceğimiz çok zor.
 
Bu gerçek mi? İnşallah yazım hatası yapmışsınızdır diyorum. Bir umut...

Maalesef gerçek hem de çok gerçek bir durum, ülkemizin çok büyük kesiminin bunlardan haberi bile yok malesef. İnsanlar hala onlar misafirimiz onlara bakmalıyız savaş zor durum vs vs vs uzun uzun insanlıktan bahsediyorlar. Hep diyorum biz de biliyoruz insalığı ama gelin burda yaşamaya çalışın. Arkadaşlarım misafir olarak evime bile gelmek istemiyor artık. Mahalle bile kokuyor. Okula bu sene birinci sınıf için kaydolan öğrencilerden 5 sınıf yapıldı. Tam sayıları bilmiyorum ama 25 er kişilik 2 sınıf türk sınıfı 30 ar kişilik 3 sınıf suriyeli sınıfı yapmışlar. Devlet kaynaştır diyor ama kaynaştırılsa sınıfta 18 suriyeli 8 türk çocuğu olacaktı. Her geçen gün daha kötüye gidiyor yani durum. Geçen yıl 1 e başlayanlarda 19 türk 8 suriyeli sınıfı yapmışlardı. Arapça bilmeyen 3 tane Türk öğretmenin karşısında 30ar tane Türkçe bilmeyen arap var şu anda. İnsanımızın çoğunun haberi bile yok. Konuşunca ırkçı diyip küfrediyorlar. Her sene daha çoğalmış olarak karşımıza çıkıyorlar. Ben çalışıyorum eşim çalışıyor çocuğu okula götüremiyoruz okuldan alamıyoruz annem destek oluyor. Taşınsam nasıl taşınayım böyle bağları olmayan herkes kaçtı mahalleden. ortam her gün daha suriyelileşiyor. İlk dediğim gibi mahallenin adı yakında şam olacak.
 
Bizim burada suriyeli mülteciler var. Bunları 2 ayrı çeşide ayırıyorum.

1-) Gördükleri zaman gözüne ışık tutulmuş tavşan gibi yolun ortasında donup kalanlar.
2-) Bütün yol onların gibi 5 kişilik aile yan yana dizilerek yolda yürüyenler.

Bulduğum çözümler;

1-) Yüksek sesle bağırıp, düşük dozajlı küfür ediyorum.
2-) "Brraah Yeeh Kıs Kıs Kıs" diyerek küçük baş hayvan topluluğu güder gidi yol kenarına doğru toplanmalarını sağlıyorum.

Bunlar dışında bizim insanımızdan pek bir sıkıntı yaşamadım.

IRKÇILIK, AYRIMCILIK nedir, nasıl yapılır ile ilgili bir örnek verilmesi gerekirse bu mesajı gösterebilirsiniz. Bisiklet kullanan insanların yaşadığı genel bir sorunu bir ırk üzerinde yoğunlaştırıp nefret kusuyor. Çözüm diye sunduğu şey ise Suriyeli insanlara bağırmak, küfür etmek ve "güdülecek hayvan" tanımlaması yapmak. Utan utan!
 
köpekler sorun oluyor, barınaklara kapatalım.
göçmenler sorun oluyor, kamplara kapatalım.
kadınlar sorun oluyor, eve kapatalım.
çocuklar sorun oluyor, okula kapatalım.
tinerciler sorun oluyor, ıslahhaneye kapatalım.
işçiler sorun oluyor, fabrikaya kapatalım.
muhalifler sorun oluyor, hapishaneye kapatalım.
yayalar sorun oluyor, parklara kapatalım.
bisikletliler sorun oluyor, parkurlara kapatalım.
...
yahudiler sorun oluyor, toplama kamplarına kapatalım.

ve bütün bunları biz medeni, onlar barbar; biz şehirli, onlar yaban; biz buralı, onlar yabancı; biz güçlü, onlar zayıf; biz normal, onlar anormal; biz sorunsuz, onlar sorunlu; biz haklı, onlar haksız olduğu için yapalım.

ne alakası var canım, biz ırkçı cinsiyetçi türcü ayrımcı ötekileştirici zalim falan değiliz, onlar sorun oluyor ve biz de sorunu çözüyoruz sadece.
 
köpekler sorun oluyor, barınaklara kapatalım.
göçmenler sorun oluyor, kamplara kapatalım.
kadınlar sorun oluyor, eve kapatalım.
çocuklar sorun oluyor, okula kapatalım.
tinerciler sorun oluyor, ıslahhaneye kapatalım.
işçiler sorun oluyor, fabrikaya kapatalım.
muhalifler sorun oluyor, hapishaneye kapatalım.
yayalar sorun oluyor, parklara kapatalım.
bisikletliler sorun oluyor, parkurlara kapatalım.
...
yahudiler sorun oluyor, toplama kamplarına kapatalım.

ve bütün bunları biz medeni, onlar barbar; biz şehirli, onlar yaban; biz buralı, onlar yabancı; biz güçlü, onlar zayıf; biz normal, onlar anormal; biz sorunsuz, onlar sorunlu; biz haklı, onlar haksız olduğu için yapalım.

ne alakası var canım, biz ırkçı cinsiyetçi türcü ayrımcı ötekileştirici zalim falan değiliz, onlar sorun oluyor ve biz de sorunu çözüyoruz sadece.

Keşke böyle ayrımlar olmasaydı. Yazmamissiniz. Türkçe bilen Türkçe bilmeyen. En önemlisi bu bence. Oğlumun sınıfındaki Suriyeliler Türkçe bilmiyor. Bütün konularda geriden geliyorlar. Aynı sınıfta başka okulda okuyan yeğenimin öğrendiği şeyleri oğlum daha öğrenmedi, ogrenemedi. Kimseyi ayrıştırma dan lütfen çözüm önerisi verin bana. Ne yapmalıyım. Türkçe bilmeyen çocuklar yüzünden yaşıtlarından geri kalmış oğlum için nasıl bir çözüm bulmalıyım. Bisikletle giderken ortada yürüyen dediklerimi anlamayan dilimi bilmeyen insanlara nasıl seslenmeliyim. Mutfak çöpünü tenceresinde kalan yemeğini camdan arabamın üzerine döken ama dilimi anlamayan birisini nasıl uyarmaliyim. Tuvaleti geldiği için arabamın tekerine işeyen çocuğa ne demeliyim (dilimi anlamadığını unutmayın). Hiçbir ayrıştırma yapmadan çözüm önerilerinizi bekliyorum.
 
@z_g_h Sadece eğitim kısmıyla ilgili "kısaca" cevap vereyim ki başlık çok dağılmasın.

Türkiye'de en az 1.7 milyon Suriyeli göçmen çocuk yaşıyor. UNICEF'in verilerine göre Ocak 2019 itibarıyla, okula kayıtlı 654 bin çocuğa karşılık yaklaşık 400 bin çocuk hâlâ okul dışında.

(link)

BM verilerine göre ise, 1 milyon çocuk mülteci var (muhtemelen okul çağındakileri kastediyorlar, UNICEF'in rakamlarıyla birlikte okuduğumuzda) ve ilkokul sonrası eğitimine devam edebilenlerin oranı yüzde 24.

(link)

Türkiye göçmen çocukların okullaşması için çaba gösteriyor, doğru, ama bu çocukların sadece dörtte biri ilkokuldan sonra devam ediyor.

(link)

Son linkteki haberin manşeti aslında bütün polemiklere noktayı koymalı: "Çocuktan mülteci olmaz, çocuk sadece çocuktur!"

Aşağıdaki sunum videosu, İkitelli Organize Sanayi Bölgesinde ayakkabı atölyelerinde çalışan Suriyeli çocukların nasıl ağır şartlar altında emeklerinin sömürüldüğünü anlatıyor.


Bu çocukların bizim çocuklarımızdan ne farkı var? Dili başka diye mi farklılar? Kültürleri, davranış kalıpları farklı diye mi farklılar? Bizim çocuklarımızla aynı sınıfta okuyup aynı mahallede oturmamaları, aynı okul servisine binip aynı parkta oynamamaları için nasıl haklı bir gerekçemiz olabilir? Çocuk çocuktur, çocuğun göçmeni mi olurmuş? Bu soruyu kendimize sormadan hangi bahane ve hangi saikle biz bu çocukların bizimkilerden "farklılıklarını" sorguluyor ve ortada bir sorun olduğu kanaatine varıyoruz?

Zikredilen sorunların hiçbiri çözümsüz değil, yaşanan uyuşmazlıkların hiçbir aşılmaz değil, sorunlar ve uyuşmazlıklar ne olursa olsun insani ve adil hiçbir çözüm bu çocukları tecrit etmeye, aramızdan kovmaya, potansiyel suçlu muamelesi yapmaya meşruiyet kazandıramaz. Bu çocukların neden okula devam edemediklerini sorgulamak, ailelerinin bu sorundaki payını bilmek, ama bizim de payımızı bulmak, atölyelerde tarlalarda sokaklarda bu çocukların emeğinin nasıl sömürüldüğünü görmek, buna müdahale etmek, kötülüklerin hesabını sormak bizim vicdanen ve hukuken öncelikli sorumluluğumuz değil mi? Bu vahim tablo gözümüzün önünde durur ve bu sorumluluk bizi acil müdahaleye çağırırken, Allah rızası için söyleyin, bizim derdimiz hakikaten çocuğumuzun bu çocukla aynı sınıfta okuması ve bundan dolayı eğitiminde yaşadığı "aksaklık" mı olmalı? Allah'ınızı severseniz, bu çocuklar hiçbir okula gitmeseler bizim çocuklarımız çok mu iyi eğitim alacaklar, biz bu konuda samimi miyiz?

Çözüm var, gelişmiş ülkeler bunun yolunu biliyorlar, adını da entegrasyon koymuşlar, çok yönlü bir uyum sürecini planlıyor, programlıyor ve titizlikle uyguluyorlar. Entegrasyon nedir, nasıl olmalıdır, bu da tartışılıyor kıyasıyla, solcusu sağcısı liberali muhafazakârı başka başka düşünüp başka başka yollar öneriyorlar. Ama biz bunları yapmıyoruz. Ailelerine vatan haini, potansiyel tacizci ve hırsız, pis kokan hayvan muamelesi yapıp ucuz işgücü olarak sömürdüğümüz yetmemiş gibi bir de çocuklarına okulda mahallede parkta sokakta demediğimizi bırakmıyoruz.

Tekrar tekrar tekrar söyleyelim: Çocuk bunlar, bizimkiler gibi. Çocuğun göçmeni olmaz, çocuk çocuktur.

Başlık konusu bu değil ama maalesef ayrımcılık bu forumun sanki varlık sebebi hâline gelmiş, nefret söylemi hak ettiği müdahaleyi görmüyor, biz de uzun uzun yazmak anlatmak zorunda kalıyoruz. Bu mesaj konu dışı olduğu gerekçesiyle silinirse şaşırmam da. Yazık hakikaten, doğrularla yanlışlar birbirine karışmış bu forumda.
 
Keşke böyle ayrımlar olmasaydı. Yazmamissiniz. Türkçe bilen Türkçe bilmeyen. En önemlisi bu bence. Oğlumun sınıfındaki Suriyeliler Türkçe bilmiyor. Bütün konularda geriden geliyorlar. Aynı sınıfta başka okulda okuyan yeğenimin öğrendiği şeyleri oğlum daha öğrenmedi, ogrenemedi. Kimseyi ayrıştırma dan lütfen çözüm önerisi verin bana. Ne yapmalıyım. Türkçe bilmeyen çocuklar yüzünden yaşıtlarından geri kalmış oğlum için nasıl bir çözüm bulmalıyım. Bisikletle giderken ortada yürüyen dediklerimi anlamayan dilimi bilmeyen insanlara nasıl seslenmeliyim. Mutfak çöpünü tenceresinde kalan yemeğini camdan arabamın üzerine döken ama dilimi anlamayan birisini nasıl uyarmaliyim. Tuvaleti geldiği için arabamın tekerine işeyen çocuğa ne demeliyim (dilimi anlamadığını unutmayın). Hiçbir ayrıştırma yapmadan çözüm önerilerinizi bekliyorum.

Bireysel olarak yapabileceğiniz hemen hemen hiç birşey yok. Belki oturduğunuz yeri değiştirip çocuğunuzu başka okula göndermek gelir elinizden, o konuda da yazmıştınız zaten.

Sorun politik. Politik sebepler yüzünden bu kadar mülteci ülkeye doldu, iş bilmezlik ( belki de kasten ) yüzünden bütün Turkiye'ye başıboş olarak salındı bu kadar insan. Bunları bireysel olarak siz yapmadığınız gibi bireysel olarak çözemezsiniz de bu çok normal.

Durumdan memnun değilseniz bir vatandaş kanuni olarak yapabilecekleriniz oy vermek ve sivil toplum kuruluşları vasıtası ile iktidara sesinizi duyurmak. Bunların ikisinin de sonuç vermediğine inandığım için ben ülkeyi terkettim. Bu durumda benim de verdiğim tavsiye de boşuna aslında.

Sorunu ancak iktidar çözebilir. Benim takip ettiğim kadarıyla da niyetleri yok henüz. Değişirse iktidar belki yaparlar. Bunu vaad eden partiler var. Ama şundan eminim ki ırkçılık, ayırımcılık durumu daha da kötü hale getirecektir. Özellikle Almanya'daki Türkler aynı durumdaydı yıllarca. Entegrasyon için dünya kadar para, zaman, emek harcadilar yeni nesiller ancak adapte olmaya başladı.
Almanya'daki Türkler ile Turkiye'deki Suriyeliler arasında çok da büyük fark var. Almanlar Türkleri işçi olarak istedi, çağırdı bu yüzden entegre etmek zorundalar. Suriyeliler ise Turkiye'ye savaştan kaçıp geldi, göçmen değil sığınmacılar ( umarım Turkiye'de de aynı şey olmaz ileride ) ve kontrolsüz bir şekilde yaydılar tüm Turkiye'ye. Ne entegrasyon planı var devletin ne de gelecekleri belli bu insanların.
 
@Mad Buddha
@umutcelik
Bisikletliler olarak kendi aramızda bile bu kadar kolay gerilip kavga ederken toplumun farklı kesimleriyle ilişki kurmamız zor. Sizi eleştirmek için yazmıyorum, dediğim tespit amaçlı. Zaten ben de biraz öyle sert tepkiler veriyorum. Malesef toplumumuz çabuk hiddetleniyor.
 
Bu gerçek mi? İnşallah yazım hatası yapmışsınızdır diyorum. Bir umut...
Kardeşim ben de Bursalıyım. Bursanın bir de en namlı( kötü olarak) mahallelerinden birinde, Beyazıt mahallesinde oturuyorum. Maalesef bizim de okulumuzda Suriyeli öğrenci sayısı, Türk öğrenci sayısından daha fazla.
 
  • Üzgün
Tepkiler: CNC
yalnız o çocuklar 10 yıl sonra universitelere yerleşip okuyup adam olduklarında nasıl sen arapçayı öğrenmek zorundasın kardeşim Allahın dili diyorlarsa 10 15 yıl sonra hukuki zeminde bunları meşrulaştırıp ülkenin sosyolojik yapısını bozma durumu ile karşı karşıya kalmayacağımızın garantisi varmı şu anda.... yarın parti kurup aktif siyasete girdiklerinde dini söylemler üzerinden bence afilli oylarda alırlar...
 
  • Muhteşem
Tepkiler: Adil ÜNALDI
Geri