Scudo Sports

Yayaların bisiklete kafa atma isteği

Durum öyle bir hâle gelmiş ki, bisikletlilerin veryansın ettiği teyzeler örgütlense hükümet değiştirirler.
 
Scudo
@mehmetsunu şöyle bir alet var. Ağırlık da yapmıyor, 15-20 gram. İnsanların arasında sürüş yapıyorsanız çok faydalı oluyor.
Hatta sesi az bulanlar için elektronik ve çok daha gürültülü olanları mevcut. Üşenmeyin bir tane edinin. Faydasını göreceksiniz ;)
215923 dosyayı görüntüle
bende elektronik olanı var daha sallayan denk gelmedi bana, kimsenin umru bile değil.
 
  • Hahaha
Tepkiler: Özcan
Bisikletliyi gördüğü halde istifini bozmayana zil ne etki edecek? Duymuyorlar bile. Zaten gençlerin hepsinin kulağında kulaklık.
 
@Kuzey Ege sahil şeridinde kaykaylının birinin yanından geçerken soldayım dedim. kulağındaki kulaklığı görmedim, oda beni duymadı.. bana biraz temas edince irkildi.. böylelerinin kulağındaki kulaklığı özellikle kablosuzsa kafasından çekip çimenliğe, zarar görmeyecek biyere atıvercen..
 
Konuyu açan arkadaş gençlerden şikayetçi olmuş ama bizim oranın sahilindeki bisiklet yolunda yürüyenler genelde yaşlı moruklar oluyor gençlerden de arada etten duvar örenlere rastlayabiliyorum. Zilden falan anlamazlar bunlar zaten denize daha yakın ve daha geniş bir yürüyüş yolu dururken bisiklet yolunda yürüyen yaşam formlarının zeka düzeyi bellidir. En etkili yol şu: Bunlar karşı yönden geliyorsa yavaşlamayıp, arka arkaya zil çalarak bisikletin hızını arttırarak bunların üstüne sürüyorum o zaman genelde kaçıyorlar. Gece saati ise 400 lümen farımı en güçlü ayarda açıp bunların gözüne tutuyorum o zaman kuzu kuzu bisiklet yolundan çekiliyorlar. Sırtları bana dönükse de arka arkaya zil çalıp aynı anda arada 2 cm mesafe bırakarak geçiyorum. Bir de koşucuların bir bisiklet yolu takıntısı vardır bir tanesiyle tartışmıştım yok efendim yaya yolunda koşamıyorlarmış. Ben eskiden kürek sporuyla ilgilendim antrenman amaçlı Caddebostan sahilde de 5 km boyunca grupla koşu yaptık bisiklet yoluna basmadan hem de bilmesem inanacam o elemana.
 
Yaklaşık 1.5 yıldır İzmir'de yaşıyorum ve 4 aydırda yol bisikleti kullanıcısıyım. Sahilde ve ya şehir içinde ağzımdan düdük eksik olmaz, ara sokaklarda dahi dönerken düdük çalarım. Sahilde giderken benim de yukarıda bahsedilen durumları yaşadığım oldu ama İzmir bu konu da biraz daha oturmuş sanki. Onun dışında ben bisiklet kiralayıp bisiklet yolundan gitmeyenleri daha çok uyarmaya çalışıyorum çünkü yayalar için ayrılan kısımdan gidiyorlar ve böyle olunca yayaların eline koz veriyorlar.

Düzenleme: Sadece Alsancak'ta bisiklet yolu problemi var onu atlamışım ki ciddi mana da yayalar bu yolu kullanıyor. Kendi adıma iyi ki nadiren kullanıyorum.
 
  • Beğen
Tepkiler: dryakup23 ve CNC
Bisikletin trafiğe çıkabilmesi için çoğu ülkede basit şartlar var. Bunlar genelde ön ve arkada fren, ışık ya da reflektör ve bisiklet zili. Turkiye'de kurallar nedir emin değilim.
Eğer trafiğe çıkacaksanız bisikletinizde zil olmalı. Bisiklet yoluna giren yayalara islik çalmak, davar güder gibi seslenmek vs bunlar kabul edilebilecek medeni davranışlar değil. Bisikletlilerin uğradığı tacizlerden, kötü davranışlardan bahsedip, magandalardan şikayet ettikten sonra arabaların bisikletlilere yaptığını yayalara yapmak aynı derecede magandalik.
Bu demek değildir ki yayaların suçu yok. Dünyanın her yerinde şehir içinde bisiklet kullananlar yayalardan şikayetçi. YouTube'da binlerce video var bununla ilgili. Malesef bu işin doğasında var. Pek çok ülkenin şehirleşme altyapısı araç/bisiklet/yaya için güvenli trafiğe elverişli değil. Turkiye de bunlardan birisi. Bu şartlar altında bisiklet yoluna yaya girme ihtimali neredeyse kesinken şehir ici bisiklet yolunda antreman sürüşü yapmak hele ki haftasonu kusura bakmayın ama aptalca.
Istanbul'da sahil bisiklet yolunda 3 gün kullanmış ortalama zeka sahibi bir insan, o yolda kesinlikle hız yapılmaması gerektiğini anlar. Üsküdar zaten kaosun egemen olduğu yer. Yürümek dahi zorken, yaya yolunda farklı renk ile boyanmış alanın bisikletlilere terk edileceğine ciddi şekilde inanan var mı? Bundan şikayet eden arkadaşlar nerede yaşadı yıllarca?

Şehir içinde geçiş üstünlüğü her koşulda yayada. Turkiye'de zaten insanlarda empati yeteneği yok, saygı olayı da son 10 senedir azalarak bitiyor bu durumda şehir içinde bisiklet kullanırken dikkat edilecek en önemli konu güvenlik. Yazılmış zaten 30 km/s yasal sınır. Bunun üstüne çıkmaya çalışmak büyük hata, zil kullanmamak ise yayaların yaptığından daha büyük bencillik.

Bisikletçiler ver yansın ettim ama suç tamamen bizde değil. Yayalarin kendini bilmezliği sorunlara sebep oluyor büyük ölçüde ama şehir içi, parklar, araç trafiği olmayan alanlarda öncelik yayaların.
 
Şahsım adıma ben sizin şu “400 lümenlik” ışıklarınızdan çok şikayetçiyim, hani caddede otomobiller ile aynı yolu paylaşırken görünürlük önemli çok haklısınız ama özellikle bisiklet yolunda o ışıklar tam karşıya ve çakarlı modda yanınca amacı sadece karşıdan gelen bisikletçiyi kör etmeye dönüşüyor.
Bisikletin trafiğe çıkabilmesi için çoğu ülkede basit şartlar var. Bunlar genelde ön ve arkada fren, ışık ya da reflektör ve bisiklet zili. Turkiye'de kurallar nedir emin değilim.
Eğer trafiğe çıkacaksanız bisikletinizde zil olmalı. Bisiklet yoluna giren yayalara islik çalmak, davar güder gibi seslenmek vs bunlar kabul edilebilecek medeni davranışlar değil. Bisikletlilerin uğradığı tacizlerden, kötü davranışlardan bahsedip, magandalardan şikayet ettikten sonra arabaların bisikletlilere yaptığını yayalara yapmak aynı derecede magandalik.
Bu demek değildir ki yayaların suçu yok. Dünyanın her yerinde şehir içinde bisiklet kullananlar yayalardan şikayetçi. YouTube'da binlerce video var bununla ilgili. Malesef bu işin doğasında var. Pek çok ülkenin şehirleşme altyapısı araç/bisiklet/yaya için güvenli trafiğe elverişli değil. Turkiye de bunlardan birisi. Bu şartlar altında bisiklet yoluna yaya girme ihtimali neredeyse kesinken şehir ici bisiklet yolunda antreman sürüşü yapmak hele ki haftasonu kusura bakmayın ama aptalca.
Istanbul'da sahil bisiklet yolunda 3 gün kullanmış ortalama zeka sahibi bir insan, o yolda kesinlikle hız yapılmaması gerektiğini anlar. Üsküdar zaten kaosun egemen olduğu yer. Yürümek dahi zorken, yaya yolunda farklı renk ile boyanmış alanın bisikletlilere terk edileceğine ciddi şekilde inanan var mı? Bundan şikayet eden arkadaşlar nerede yaşadı yıllarca?

Şehir içinde geçiş üstünlüğü her koşulda yayada. Turkiye'de zaten insanlarda empati yeteneği yok, saygı olayı da son 10 senedir azalarak bitiyor bu durumda şehir içinde bisiklet kullanırken dikkat edilecek en önemli konu güvenlik. Yazılmış zaten 30 km/s yasal sınır. Bunun üstüne çıkmaya çalışmak büyük hata, zil kullanmamak ise yayaların yaptığından daha büyük bencillik.

Bisikletçiler ver yansın ettim ama suç tamamen bizde değil. Yayalarin kendini bilmezliği sorunlara sebep oluyor büyük ölçüde ama şehir içi, parklar, araç trafiği olmayan alanlarda öncelik yayaların.
Bu arada zil takmak güya bizim kanunlara görede mecburi
 
Son düzenleme:
  • Beğen
Tepkiler: Hami Bulut
Bisiklet yoluna giren yayalara islik çalmak, davar güder gibi seslenmek vs bunlar kabul edilebilecek medeni davranışlar değil.
O taraftan entel dantel sıyırması kolay. Gel Suriye cümbüşünün içinde zil çal da göreyim ben seni.
 
O taraftan entel dantel sıyırması kolay. Gel Suriye cümbüşünün içinde zil çal da göreyim ben seni.

Entel dantel sıyırması ne demek bilmiyorum. Makul medeniyet seviyesindeki bir şehir için olması gerekeni anlatmaya çalıştım.

Istanbul'da doğdum büyüdüm 30 seneden fazla da yaşadım, bisiklet de kullandım senelerce. Ben buna dayanarak yazabiliyorum. Siz benimle ilgili bu laflarınızı beni ne kadar tanıyarak, yaşadığım hayatı bilerek yazabiliyorsunuz? Yıllardır samimiyetimiz mi var?

Konu hakkında soylecekleriniz varsa buyrun buraya yazın, bana söyleyeceğiniz bir şey varsa mesaj atın.
 
Entel dantel sıyırması ne demek bilmiyorum. Makul medeniyet seviyesindeki bir şehir için olması gerekeni anlatmaya çalıştım.

Istanbul'da doğdum büyüdüm 30 seneden fazla da yaşadım, bisiklet de kullandım senelerce. Ben buna dayanarak yazabiliyorum. Siz benimle ilgili bu laflarınızı beni ne kadar tanıyarak, yaşadığım hayatı bilerek yazabiliyorsunuz? Yıllardır samimiyetimiz mi var?

Konu hakkında soylecekleriniz varsa buyrun buraya yazın, bana söyleyeceğiniz bir şey varsa mesaj atın.
Benin yazdıklarımdan üstü kapalı alıntı yapıp kabul edilebilir değil diyerek "medeniyetsiz" yaftası yapıştırırsanız bende bu şekilde karşılık veririm.

Sizin benimle olan samimiyetinize dayanarak bende bu cevabı veriyorum. Ben en başta kimseyi hedef almadan yazdım dikkat ederseniz...
 
Benin yazdıklarımdan üstü kapalı alıntı yapıp kabul edilebilir değil diyerek "medeniyetsiz" yaftası yapıştırırsanız bende bu şekilde karşılık veririm.

Sizin benimle olan samimiyetinize dayanarak bende bu cevabı veriyorum. Ben en başta kimseyi hedef almadan yazdım dikkat ederseniz...

Haklısınız, direkt alıntılayayım.

Bulduğum çözümler;

1-) Yüksek sesle bağırıp, düşük dozajlı küfür ediyorum.
2-) "Brraah Yeeh Kıs Kıs Kıs" diyerek küçük baş hayvan topluluğu güder gidi yol kenarına doğru toplanmalarını sağlıyorum.

Şu yazdığınıza "medeniyetsiz" sifatindan daha kibar bir tanımlama bulursanız söyleyin onu yazayım.

Ben size benin hakkında yazdiklarinizin dayanağı nedir diyorum, beni tanıyor musunuz ki benim hakkında yorumda bulunuyorsunuz diye soruyorum, sonuç "medeniyetsiz derseniz ben de bu cevabı veririm". Muhteşem akıl yürütme, mantık ve bilgi dolu bir cevap. Hayatımda bu kadar çaresiz hissetmemiştim kendimi.
 
Haklısınız, direkt alıntılayayım.



Şu yazdığınıza "medeniyetsiz" sifatindan daha kibar bir tanımlama bulursanız söyleyin onu yazayım.

Ben size benin hakkında yazdiklarinizin dayanağı nedir diyorum, beni tanıyor musunuz ki benim hakkında yorumda bulunuyorsunuz diye soruyorum, sonuç "medeniyetsiz derseniz ben de bu cevabı veririm". Muhteşem akıl yürütme, mantık ve bilgi dolu bir cevap. Hayatımda bu kadar çaresiz hissetmemiştim kendimi.
Bende diyorum ki davulun sesi uzaktan hoş gelir. İçinden olmadığın durumlar hakkında yorum yapmak kolay. İnsan gibi seslenmekten, rica edilmesinden anlamayan insansı primatlara bende "Brraah Yeeh Kıs Kıs Kıs" diye seslenirim. Gelin yazın misafirim olun %80 oranında bu mülteci primatların olduğu semtten geçmeye kalkın bakalım 2. gün siz nasıl sesleneceksiniz çok merak ediyorum.

Bundan başka da yazarsanız yorum yazmayacağım. Sizi engelledim. Siz de beni engelleyin.
 
Yaklaşık 1.5 yıldır İzmir'de yaşıyorum ve 4 aydırda yol bisikleti kullanıcısıyım. Sahilde ve ya şehir içinde ağzımdan düdük eksik olmaz, ara sokaklarda dahi dönerken düdük çalarım. Sahilde giderken benim de yukarıda bahsedilen durumları yaşadığım oldu ama İzmir bu konu da biraz daha oturmuş sanki. Onun dışında ben bisiklet kiralayıp bisiklet yolundan gitmeyenleri daha çok uyarmaya çalışıyorum çünkü yayalar için ayrılan kısımdan gidiyorlar ve böyle olunca yayaların eline koz veriyorlar.

Düzenleme: Sadece Alsancak'ta bisiklet yolu problemi var onu atlamışım ki ciddi mana da yayalar bu yolu kullanıyor. Kendi adıma iyi ki nadiren kullanıyorum.

Bölgemizin fahri başkenti İzmir'de çok işimiz oluyor. Özellikle Konak'ta. Alsancak'ta kaldırımlar o kadar kalabalık ki; ben bile kendimi birkaç defa bisiklet yolunda yürürken buldum.
 
Bende diyorum ki davulun sesi uzaktan hoş gelir. İçinden olmadığın durumlar hakkında yorum yapmak kolay. İnsan gibi seslenmekten, rica edilmesinden anlamayan insansı primatlara bende "Brraah Yeeh Kıs Kıs Kıs" diye seslenirim. Gelin yazın misafirim olun %80 oranında bu mülteci primatların olduğu semtten geçmeye kalkın bakalım 2. gün siz nasıl sesleneceksiniz çok merak ediyorum.

Bundan başka da yazarsanız yorum yazmayacağım. Sizi engelledim. Siz de beni engelleyin.
Cevap yazıp ardından bloklamak gibi çok klas bir şey yapmışsınız ama olsun ben yine de cevap yazayım görmeseniz de.

Yazdığım gibi yıllarca Istanbul'da yaşadım, içinde olduğunuz durumun benzerini çokça tecrübe ettim, dayanağım da bu zaten dedim ama o kısım gözünüzden kaçmış belli ki.

Iyi günler.
 
Cevap yazıp ardından bloklamak gibi çok klas bir şey yapmışsınız ama olsun ben yine de cevap yazayım görmeseniz de.

Yazdığım gibi yıllarca Istanbul'da yaşadım, içinde olduğunuz durumun benzerini çokça tecrübe ettim, dayanağım da bu zaten dedim ama o kısım gözünüzden kaçmış belli ki.

Iyi günler.
Okunuyor, okunuyor mösyö. Size de iyi günler.
 
@Cem Coşkun Kalabalık konusunda haklısınız ama asıl sorun düzensizlik bence. :) Hani ilkokul derslerinde öğretilir sağ'dan inin ya da karşıdan karşıya geçerken iki yönü de kontrol edin diye ama kimse bunu yapmıyor. Sağ taraftan gideyim, grup halinde iken arkama bakayım diyen yok. Herkes yol benim, ya da bir şey olmaz mantığında ve de empati yapma durumu yok. Bisiklet yolundan geçerken kimse etrafına bakmıyor ne yazık ki.
 
bisiklet kullanmak toplumda kimseyi ayrıcalıklı bir birey haline getirmiyor... Toplumu yöneten insanların daha ılımlı dil kullanmaları lazım ki bireylerde birbirini daha sukunetle anlayışla karşılayabilsin bence suçun bir kısmıda bizi yöneten insanlarda....
 
Bölgemizin fahri başkenti İzmir'de çok işimiz oluyor. Özellikle Konak'ta. Alsancak'ta kaldırımlar o kadar kalabalık ki; ben bile kendimi birkaç defa bisiklet yolunda yürürken buldum.

Rahat olun.Cimlere basabilirsiniz. Hatta yatabilirsiniz. Cimler güzel görüntü diye değil insanların keyfi için .. ???
 
Haklısınız, direkt alıntılayayım.



Şu yazdığınıza "medeniyetsiz" sifatindan daha kibar bir tanımlama bulursanız söyleyin onu yazayım.

Ben size benin hakkında yazdiklarinizin dayanağı nedir diyorum, beni tanıyor musunuz ki benim hakkında yorumda bulunuyorsunuz diye soruyorum, sonuç "medeniyetsiz derseniz ben de bu cevabı veririm". Muhteşem akıl yürütme, mantık ve bilgi dolu bir cevap. Hayatımda bu kadar çaresiz hissetmemiştim kendimi.

Malesef hiç istemesem de @Mad Buddha gerçekten haklı. Bursa'da mahallemizin adını yakında şam vs yaparlarsa şaşırmıcam. Heryer suriyeli kaynıyor öyle istanbulda falan yaşamış olmakla anlaşılmaz buyrun misafirimiz olun gerçekten ikinci gün breh breh yapmaya başlarsınız. Bağırsanız anlamıyor, kornayı anlamıyor, kamyon kornası gibi havalı olanlardan takmama az kaldı. Aile değil çete gibiler en ufak olanı 1 adam en az 2 kadın ve minimum 5-6 çocuktan oluşuyor. Gördüğüm en kralı 1 adam 4 kadın 15-16 çocuktan oluşuyordu. Araba yolunda ortadan salına salına yürüyorlar, arabayla korna çalmak bile işe yaramıyor, üstlerine sürmedikçe arabadan dahi kaçmıyorlar. Sen sessizce arkasından gidersen arabayla önünden asla çekilmezler, öyle sallanarak yürürler. Araba geliyor çekileyim bile demiyorlar araba onları ezmedikçe hiç sorun yok onlar için. Arabanın yolunu kesiyorum diye düşünemiyorlar. Ve malesef aynı zihniyeti arabada da devam ettiriyorlar korna bile çalmıyorlar direk üzerine sürüyorlar insanların. Daha fazla yazarsam ırkçısın diyeceksiniz o nedenle yazamıyorum. Irkçılıktan, bu zihniyetten nefret eden ben ırkçılıkla tanıştım bunların sayesinde. Not olsun ama övünmek gibi olmasın ama babaannem ziraat bankasının ilk kadın banka memurlarından, ablası ilk kadın öğretmenlerden, ben onların elinde büyüdüm, annem babam öğretmen dedem subay vs yeterince görmüş geçirmiş medeni bir aileye mensup olduğumu düşünüyorum. Dediğim gibi ırkçılık falan nefret ederim ama bunlara breh breh yıffhh kış kış diye bağırmaktan ötesi gerçekten işe yaramıyor. Elden bişey gelmiyor malesef.
 
Geri