İbrahim A.
Forum Bağımlısı
- Kayıt
- 12 Haziran 2014
- Mesaj
- 796
- Tepki
- 984
- Şehir
- İSTANBUL
- Bisiklet
- Specialized
Merhabalar,
Yeni bisikletim için esas kriterim beni üzerinde olduğum için değil sadece pedal çevirdiğim için yoracak + ben den aldığı enerjiyi dağıtmadan yola aktaracak bir bisikletti. Uzun araştırmalar sonucu seçimim SSE'den yana oldu.
incelememi şu tecrübelerle yazıyorum: Şimdiye kadar 650 km yaptım. 600 kmsi ilk 2,5 hafta içinde ve bir kaç kere 100 kmlik turlarla oldu. sağanak yağmur, yokuş yukarı, aşağı ne varsa kullandım. stabilize yolda denemek nasip olmadı ama asfaltı tıraşlanmış bozuk zeminde kullandım. Başlayalım incelemeye
Sürüş deneyimlerinden önce kadrosu ve görünüşü:
Vallaha endüstriyel ve görsel tasarımını bu kadar beğenmesem bütçemi aşmaya cesaret edemezdim, deyip görsellik kısımını özet geçiyorum En büyük güzellik gören gözdedir. Satın aldıktan sonra fark ettiğim bir güzelliği belirteyim, kadroda HANDMADE yazıyor. Kendimi çok özel hissettiren bir sürpriz oldu.
Sürüş deneyimi: Önceki bisikletim ön amortisörlü kron tourer idi ve SSE'deki karbon maşa kesinlikle giriş seviyesi bir amortisörden daha fazla konfor sağlıyor. Bunun sebebinin karbon maşa + titreşimleri emdiği söylenen Zertz ve kadro yapısı olduğunu düşünüyorum. Bu konfor üstünlüğü parke yolda, kaldırımda, pürüzlü yollarda tartışmasız korurken, doğal olarak, çukurlu, küçük engelli yollarda dikkatli olmak lazım, kaldırıma bodoslama girip, mazgalları umursamamayı unutun. Asfaltı sökülmüş bozuk yolda da pek rahat değildi, sanırım bu da doğal
700x45 lastikli, amortisörlü bisikletten 700x30 lastikli, amortisörsüz bisiklete geçtikten sonra açıkçası hiç böyle bir konfor artışı beklemiyordum. Bilakis tersi olacak sanıyordum.
Evden çıktım mahalledeki bozuk yolları geçtim, asfalta çıktım, nasıl hızlandığımı anlamadım bile altımda bisiklet yokmuş gibi rahat ve pedal çevirdikçe havada süzülüyor gibi.. özellikle beton kaldırımlarda... bu incelemeyi ilk gün yazsaydım 5 sayfa metiye dizerdim.
1. gün 50 2. gün 100 3. gün 50 km yaptım; hissettiğim yorgunluk o kadar tatlıydı ki anlatamam. Bunun sebebi yorgunluğumun tek sebebi kaslarımı çalıştırmış olmamdı. Şöyle açıklayayım; titreşim yorgunluğu hissetmedim, çok efor sarf edip yine de yavaş olduğum hissine kapılmadım, daha güçlü pedal çevirmek için vücudumu kasma ihtiyacı hissetmedim, rüzgara karşı kendimi daha az paraşüt gibi hissettim (kiloyum zaten çok hoşuma gitti), sebebini anlamadım ama diz ağrısı çekmedim (kadronun titreşimleri emmesinden olabilir. Eğer böyleyse pedal çevirmek kadar titreşimler de dize zarar veriyormuş diyebilirim).
Gereksiz yorgunluklardan kurtulunca bisiklet üzerinde önceden ne kadar zaman geçirebiliyorsam daha az yorularak en az 1,5-2 katı zaman geçirebileceğimi öğrendim. Ortalama hızım düz yolda en havamda olmadığım günlerde %10 arttı, yokuşlarda ise ki-mi günlerde %80'e varan artış gözlemledim. ABOOOOO yokuşlardan zevk almaya başladım. Artık 8-10 km ile tırmandığım yokuşları 14-16 km ile tırmanıyorum ve tırmanırken yayalar ile göz göze gelmekten çekinmiyorum euheuehueheuhe
Tekerlek takımı iyi, akıcılığı baya iyi. ön tekeri tartıya koyduğumda (jant takımı+ iç-dış lastik) 1650 gr geldi. çok fazla değil gibi. rüzgarda hızımı daha kolay koruyabiliyorum. Dik bir yokuştan aşağı pedal çevirmek biraz korkutuyor (abarttım)
Selenin görüntüsü hiç hoşuma gitmedi, ilk bunu değiştiririm dedim ama çok rahatmış bindikten sonra bindikten sonra anladım. jelli kılıfımı hiç takmadım
Negatif Yönleri:
Fren papuçları çöp. 600 km sonra arka takım %80 bitti. Performansını da beğenmiyordum. 10 tlye baradine 3 renk (çifti) taktım rahatladım.
Fren ayakları sıkıntılı bir kaç kere ayar için servise götürdüm. Zaten noname... İlerde daha fazla sorun çıkarmasından tırsıyorum.
Fiyatının pahallı olması en büyük eksisi. Özel ve olumlu koşullar ard arda meydana gelmese alamazdım. Fiyatı neye göre pahallı kullandığı birleşenlere göre.. Yalnız bu kadro kalitesine alıştıktan sonra bir daha kolay kolay ucuz kadroya binmem. varsın vitesi mitesi düşük olsun. Bisiklet sürmenin keyfinin, vites geçişinden çok kadro setinden sonra janttan geldiğini öğrendim.
Nötr: Lastikler tank gibi. 600 km sonra orta çizgi duryor. Hiç patlamadı ve hiç patlamayacakmış gibi bir hissiyat veriyor. oldukça da pahallı. Yalnız o kadar verimli gelmedi. Yani performans değil dertsiz tasasız tur lastiği.
Sonuç: abi sen bu bisikleti al bir tur at sonra bana dua edersin zamanla frenleri değiştirirsin, zaten ucuz canım.. bu bisikletten daha fazla performans istersen yol bisikleti al ama bagaj takamazsın, biraz sırtın belin ağrır, biraz iyi bişi istersen iki katı para verirsin.. Daha fazla konfor istersen amortisörlü bisiklet al ama iyisinden al yoksa bu kadar da rahat edemezsin, daha kalın lastiklerin olsun. Ama bununla ikisine de yakın olursun, hangi modda olduğun farketmez, zevk alırsın.
sevgiler, saygılar..
Yeni bisikletim için esas kriterim beni üzerinde olduğum için değil sadece pedal çevirdiğim için yoracak + ben den aldığı enerjiyi dağıtmadan yola aktaracak bir bisikletti. Uzun araştırmalar sonucu seçimim SSE'den yana oldu.
incelememi şu tecrübelerle yazıyorum: Şimdiye kadar 650 km yaptım. 600 kmsi ilk 2,5 hafta içinde ve bir kaç kere 100 kmlik turlarla oldu. sağanak yağmur, yokuş yukarı, aşağı ne varsa kullandım. stabilize yolda denemek nasip olmadı ama asfaltı tıraşlanmış bozuk zeminde kullandım. Başlayalım incelemeye
Sürüş deneyimlerinden önce kadrosu ve görünüşü:
Vallaha endüstriyel ve görsel tasarımını bu kadar beğenmesem bütçemi aşmaya cesaret edemezdim, deyip görsellik kısımını özet geçiyorum
En büyük güzellik gören gözdedir. Satın aldıktan sonra fark ettiğim bir güzelliği belirteyim, kadroda HANDMADE yazıyor. Kendimi çok özel hissettiren bir sürpriz oldu.Sürüş deneyimi: Önceki bisikletim ön amortisörlü kron tourer idi ve SSE'deki karbon maşa kesinlikle giriş seviyesi bir amortisörden daha fazla konfor sağlıyor. Bunun sebebinin karbon maşa + titreşimleri emdiği söylenen Zertz ve kadro yapısı olduğunu düşünüyorum. Bu konfor üstünlüğü parke yolda, kaldırımda, pürüzlü yollarda tartışmasız korurken, doğal olarak, çukurlu, küçük engelli yollarda dikkatli olmak lazım, kaldırıma bodoslama girip, mazgalları umursamamayı unutun. Asfaltı sökülmüş bozuk yolda da pek rahat değildi, sanırım bu da doğal
700x45 lastikli, amortisörlü bisikletten 700x30 lastikli, amortisörsüz bisiklete geçtikten sonra açıkçası hiç böyle bir konfor artışı beklemiyordum. Bilakis tersi olacak sanıyordum.
Evden çıktım mahalledeki bozuk yolları geçtim, asfalta çıktım, nasıl hızlandığımı anlamadım bile altımda bisiklet yokmuş gibi rahat ve pedal çevirdikçe havada süzülüyor gibi.. özellikle beton kaldırımlarda... bu incelemeyi ilk gün yazsaydım 5 sayfa metiye dizerdim.
1. gün 50 2. gün 100 3. gün 50 km yaptım; hissettiğim yorgunluk o kadar tatlıydı ki anlatamam. Bunun sebebi yorgunluğumun tek sebebi kaslarımı çalıştırmış olmamdı. Şöyle açıklayayım; titreşim yorgunluğu hissetmedim, çok efor sarf edip yine de yavaş olduğum hissine kapılmadım, daha güçlü pedal çevirmek için vücudumu kasma ihtiyacı hissetmedim, rüzgara karşı kendimi daha az paraşüt gibi hissettim (kiloyum zaten çok hoşuma gitti), sebebini anlamadım ama diz ağrısı çekmedim (kadronun titreşimleri emmesinden olabilir. Eğer böyleyse pedal çevirmek kadar titreşimler de dize zarar veriyormuş diyebilirim).
Gereksiz yorgunluklardan kurtulunca bisiklet üzerinde önceden ne kadar zaman geçirebiliyorsam daha az yorularak en az 1,5-2 katı zaman geçirebileceğimi öğrendim. Ortalama hızım düz yolda en havamda olmadığım günlerde %10 arttı, yokuşlarda ise ki-mi günlerde %80'e varan artış gözlemledim. ABOOOOO yokuşlardan zevk almaya başladım. Artık 8-10 km ile tırmandığım yokuşları 14-16 km ile tırmanıyorum ve tırmanırken yayalar ile göz göze gelmekten çekinmiyorum euheuehueheuhe
Tekerlek takımı iyi, akıcılığı baya iyi. ön tekeri tartıya koyduğumda (jant takımı+ iç-dış lastik) 1650 gr geldi. çok fazla değil gibi. rüzgarda hızımı daha kolay koruyabiliyorum. Dik bir yokuştan aşağı pedal çevirmek biraz korkutuyor
(abarttım)Selenin görüntüsü hiç hoşuma gitmedi, ilk bunu değiştiririm dedim ama çok rahatmış bindikten sonra bindikten sonra anladım. jelli kılıfımı hiç takmadım
Negatif Yönleri:
Fren papuçları çöp. 600 km sonra arka takım %80 bitti. Performansını da beğenmiyordum. 10 tlye baradine 3 renk (çifti) taktım rahatladım.
Fren ayakları sıkıntılı bir kaç kere ayar için servise götürdüm. Zaten noname... İlerde daha fazla sorun çıkarmasından tırsıyorum.
Fiyatının pahallı olması en büyük eksisi. Özel ve olumlu koşullar ard arda meydana gelmese alamazdım. Fiyatı neye göre pahallı kullandığı birleşenlere göre.. Yalnız bu kadro kalitesine alıştıktan sonra bir daha kolay kolay ucuz kadroya binmem. varsın vitesi mitesi düşük olsun. Bisiklet sürmenin keyfinin, vites geçişinden çok kadro setinden sonra janttan geldiğini öğrendim.
Nötr: Lastikler tank gibi. 600 km sonra orta çizgi duryor. Hiç patlamadı ve hiç patlamayacakmış gibi bir hissiyat veriyor. oldukça da pahallı. Yalnız o kadar verimli gelmedi. Yani performans değil dertsiz tasasız tur lastiği.
Sonuç: abi sen bu bisikleti al bir tur at sonra bana dua edersin
zamanla frenleri değiştirirsin, zaten ucuz canım.. bu bisikletten daha fazla performans istersen yol bisikleti al ama bagaj takamazsın, biraz sırtın belin ağrır, biraz iyi bişi istersen iki katı para verirsin.. Daha fazla konfor istersen amortisörlü bisiklet al ama iyisinden al yoksa bu kadar da rahat edemezsin, daha kalın lastiklerin olsun. Ama bununla ikisine de yakın olursun, hangi modda olduğun farketmez, zevk alırsın. sevgiler, saygılar..
