Polonya-Litvanya-Letonya-Estonya 18 Agustos-5 Eylül

Çok güzel. Oralar farklı ama orada olanlar da burayı özlemle iç çekiyor.

Neyse biz oraya gitmeden , o güzellikleri sayende azda olsa gördük..

Eline ,emeğine sağlık.

Dostum vize sorunun yok, couchsurfing'i sömüre sömüre kullan burda senin yaptığını istesek de yapamayız, sorgu sualler, vizeyi alamayız.. Böyle imkanın varken gez, eğlen ve bizimle paylaş bu güzel anılarını, biz de oralara gitmiş kadar mutlu olalım senin kadar...Tekrar tebrikler..

Bu arada Litvanya'nın Klaipeda (1919'dan önce ve 1939-1945 arasında Almanya'nın Memel kentiydi) kentinde Ruslar çoğunluk değil, en büyük azınlık. 2007 nüfus sayımına göre 185936 kişinin yaşadığı bu kentin % 63'ü Litvanyalı, % 28.2'si Rus ve % 4.8'i Polonyalı (Leh). Bu arada denizden Rusya'ya çıkarma yaptın mı ? Yoksa Klaipeda'dan kuzeyi Litvanya'da kalmasına karşın Klaipeda'yla sadece feribotla ulaşılabilen Kuronya Dili'ndeki (Almancası Kurische Nehrung, Litvancası Kuršu Kāpas, Rusçası Kurşskaya Kosa) Smiltynė (Eski adı Sandkrug, Almanca'da kum testisi demek), Alksnynė (Erlenhain), Juodkrantė (Schwarzort), Pervalka (Perwelk), Preila (Preil) ve Nida (Nidden) kasabalarını geçerek dilin Rusya kısmına bisikletle mi girdin ? Dilin Rusya kısmında Morskoye (Almanca eski adı Pillkoppen, Litvancayla aynı kökten gelen ve 17. yüzyılda ölen Eski Prusya dilindeki Pilkopa adından gelir ki Litvancası da aynıdır), Rybachyi (Almancası Rossitten, Litvancası Rasytė) ve Lesnoye (Sarkau, Prusçası Sarkaw, Litvancası Šarkuva).

Bu arada Rusya'nın Litvanya ve Polonya'ya komşu Kaliningrad (Eski adı Königsberg) ili, eski Alman ili olan Doğu Prusya'nın Litvanya'ya geçen Klaipeda tarafı hariç kuzey kesimini kapsar. O ilin kuzey kesimine 1945'e kadar orada yaşayan Protestan Litvanyalı azınlık nedeniyle Lithuania Minor (Küçük Litvanya denirdi) ki o kesimin çok az bir kısmı Polonya (Goldap kasabası civarı) ve Litvanya'ya kalmıştır. Son olarak Doğu Prusya'nın Rusya'da kalan kesimi, 1864-1904 arasında o dönem Klaipeda tarafı hariç Rus toprağı olan Litvanya'da 1864-1904 arası süren Litvanca yayın yasağının (nedeni 1863-1864 arasındaki süren ve sert biçimde bastırılan Polonyalıların Litvanyalılar, Beyaz Ruslar ve Ukraynalılarla birlikte Ruslara karşı ayaklanmasıydı), bölgede basılan Litvanca kitapların yasadışı biçimde Rusya Litvanya'sına sokularak delinmesine ve Litvanya ulus bilincinin uyanmasına yardımcı olmuştur.

Sevgili Mehmet, herkesten farklı anlatım tarzın ile yine bizi merak içinde bırakarak bir güzel şehri oradaki insanları sanki görmüş gibi hissetmemizi sağladın.
Hem bu anlatım tarzı hakkındaki tiyolarını, hemde şu couchsürfing üzerinden herzaman kendine yer bulabilmenin sırrını da anlatacak mısın bize.

selamlar

@Soner Sarihan

Soner hocam cok tesekkürler ama üstüme fazla gelmeyin yakarim bak gezegeni haa
Neyse saka bir yana sadece bir gün kaldi gezinin en keyifli yerine ama simdiden diyorum pisman olacaksiniz Baltiklara gelmediginize veya son saniyede fikir degistirip yönünüzü Baltiklara cevireceksiniz benden simdilik bu kadar couchsurfing olayina Litvanya kismi bitsin dönecegim....

selamlar !!!!

Tarih:28.08.2010
Mesafe:112km
Azami Hiz: 50.05
Istikamet:Klaipeda-Nida-Rusya Siniri

Evet arkadaslar büyük gün geldi.Kul istedi bir göz Allah verdi iki misali yanimda da cok sevdigim Estonya'dan Priido. Sabah kalktiktan sonra asagiya indigimizde Estonya sapkasini kafama gecirince eleman kisa bir süreligine sok gecirdi.
(link)

Neyse saat sabah 11 gibi Unesco tarafindan koruma altinda olan yarimadaya cikmak icin iskeleye geldik.Feribotla resimde arkamda bulunan karsi tarafa gececegiz, bizim haricimizde iskelede onlarca bisikletci de feribotun kalkmasini bekliyor...
(link)
(link)
(link)

Neyse 3 dakikalik bir yolculuktan sonra karsi tarafa geciyoruz. Ama o da ne Priido'daki bisikletin ön tekerinin bir anda havasi inmis. Patlak olmasin diye dua ediyoruz ve koyuluyoruz bir pompa aramaya ve yoldaki gelen gecen kim varsa herkese soruyoruz neyse bir bisikletliden pompayi alip sisiriyoruz tekeri ama 2 dakika sonra tak yine hava yok. Anlasilan feribotla tekrar geri dönecegiz Klaipeda'ya
(link)

Daha gezimiz tam baslamadan kötü bir sürprizle karsilastik bile. Tekrar Klaipeda'ya dönmeden bari birkac hatira fotografi cekinelim eski Sovyet gemileriyle.
(link)
(link)

Allah'tan herhangi bir ücret ödemeden daha önceden aldigimiz biletlerle tekrardan Klaipeda'ya dönüyoruz.
(link)
(link)
(link)
(link)

Hüzünlü Priido ve patlak teker. Kisa bir aramadan sonra tekeri yaptirabilecegimiz bir bisikletci buluyoruz. Saat 12 gibi orada olmamiza ragmen adam o kadar yogundu ki saat 14 gibi almaya gelin dedi Neyse bu arada bizde karnimizi doyurmaya gittik. Bugün cumartesi oldugundan sehir sasaali Rus dügün alaylariyla dolu
(link)
(link)

Saat 14 gibi bisikleti aliyoruz ve tekrardan iskeleye geliyoruz. Ana o ne bu seferde benim takonun miknatisi düsmüs display hicbir sey göstermiyor. Ulan senin ben!!! Priido'ya beklemesini söyleyip tekrardan bisikletcinin yanina gidiyorum ve kendime vidali miknatis aliyorum. Yine bir 20 dakikalik gecikmeyle en sonunda iskeleye dönüyorum....
(link)
(link)

Sana da elvada heykelcik artik cikiyoruz yarimadaya yeter ulan ama icimde bir korku ya benimde simdi tekerim patlarsa !!!!!

(link)

Ve 4 saatlik bir gecikmenin ardindan en sonunda saat 15'de yarimadaya ciddi manada ayak basiyoruz. Yarimadanin en ilginc yani enin en dar oldugu nokta 380m ve en genis oldugu nokta 3,8km. Haritadaki B noktasina varinca hem Priido'nun hem de benim kalbim bir anligina duruyor Aman Tanrim!!!!! oooo My Gooooodddd!!!!! Karsimizdaki manzara bizi bir anligina cennete götürüp getiriyor
(link)
(link)
(link)
(link)
(link)
(link)
(link)

Evet arkadaslar daha en güzel an gelmedi??? biraz catlayin beklemekten arkasi yarin !!!!!

Abi, hayran kaldım. Her yer tertemiz. Bütün sahil ve caddelerin temizliği zaten mükemmel. Feribotun içi de çok temiz.Çıkan üst üste aksilikte bayağı sinir bozucudur.
Paytondaki evli çiftlerde çok güzeldi. İzmir’e gittiğimiz de bizde binmiştik. Feribota bindiğinizdeki aksilikte zamansız olmuş.

Çok güzeldi. Eline, emeğine sağlık. Paylaşım için çok teşekkürler.

Millet nerede kalmistik?? Haa evet uzun bir gecikmenin ardindan yarimadaya ciktik. Burayi o kadar cok sevdikki Kumsalin her m2'de fotograf cekiniyorduk sanki elimizden alacaklarmis gibi.

Sonra bisiklet sürmeyi denedim kumsalda, baktim o kadar yumusak degil kumlar rüzgarda arkadan esiyor basladim bu anin keyfini sürmeye hatta günün hiz rekorunu burada yaptim. Hayatimin en keyifli en dinlendirici en haz verici bisiklet sürüsünü burada yaptim. Icimdeki duygu sanki aya gidip geri gelmislik hissi veriyordu evet iste ben I'm the one !!!! böyle bir deneyim her bisiklet severe siddetle önerilir Kameran dostum Priido'nun sayesinde bu an ölümsüzlesmek üzere kayitlara da gecti !!!!

Bakti Priido ben ucuyorum dedi ver bana bir de ben deneyeyim, dedim buyur Halep oradaysa arsin burada Ancak 48km/h yapabilince in ulan asagiya dedim cekil oradan
(link)

Ayrica kötü cekim icin özür ama cidden anlayin beni ucuyorum arkadaslar böyle bir zevk yok!!!!

Neyse 30-35 km kumsalda gittikten sonra dedik tekrar ormanin icindeki anayola cikalim cünkü buranin geyikleri de meshur deve büyüklügünde belki bu geyiklerden görürüz ama maalesef Rusya sinirina kadar bir tanesine bile rastlamadik
(link)
(link)

Neyse hos-sohbet sinira 4km mesafede olan Nida kasabasina ulastik. Yorgun argin bicimde.
(link)
(link)
(link)

Ayrica buraya kadar gelipte Kum Tepesine ve Rusya sinirina ugramamak olmaz dedik, bisikletleri omuzlara alip basladik tepeye tirmanmaya ...

(link)
(link)
(link)

Önümüzdeki son tepeyi de astiktan sonra son bir gayretle sinira ulastik. Kader iste, aslinda buraya sinirin öbür tarafindan gelmem gerekiyordu ama sagolsun Rusya transit vize basvurumu reddedince bu is kismet olmadi. Demek ki kaderde Priido'yla tanismak varmis. Son birkac hatira fotografi ve video...
(link)
(link)
(link)

Neyse bu isi de hallettikten sonra artik eve dönme vakti geldi. Aksam 9 otobüsünü almamiz lazim cünkü en son sefer saat 10'da ve yarimadada dünya kadar turist var soför bisikletli oldugumuzdan belki bizi almayabilir....Priido dedi buraya kadar geldim yüzmeden bir metre ileriye gitmem. Ulan oglum yapma etme otobüsün kalkmasina az kaldi, aksam oldu deniz buz gibi lets go home yok abi illaki yüzücem ulan hay ben senin Abi eleman soguk moguk demedi buz gibi suyun icine birakti kendini...
(link)

Neyse Priidonun muhtesem (?) ruscasiyla soförü kandirip atliyoruz otobüse. Evet muhtesemin ardinda soru isareti var cünkü Baltik ülkelerinde en kötü Ruscayi Estonlar konusuyor. Cünkü Estoncanin Ruscayla yakindan uzaktan alakasi yok. Neyse o ünlü geyiklerle yolculuk sirasinda karsilasiyoruz, bir tanesinin aniden önümüze firlamasiyla cok büyük bir tehlike atlatiyoruz ben deyim 2 deve siz deyin 3 deve büyüklügündeydi.Cidden hayatimda bu kadar büyük bir geyigi daha önceden görmemistim.

Daha sonra iskeleye varip biniyoruz tekrardan feribota. Simdi Litvanya'ya gelipte güzel kizlarla fotograf cekinmemek Hatay'a gelipte künefe yememek gibi birsey olsa gerek deyip oradaki kizlarla birkac poz cekiniyoruz. Ortadaki salli eleman yarin evlenecekmis, Avrupada adet bir gece öncesinden damat erkeklerle gelinde kizlarla seker satisina cikmislar. Estonlar biraz utangac millet oldugundan Priido'ya cekil kenara diyorum ben hallederim Muhtesem (?) Litvanyacamla isi baglayip iki üc tane seker alip onlarla da resim cekiniyoruz
(link)
(link)

Neyse uzun ve macerali bir günün ardindan gece 11 de eve dönüyoruz. Daha sonra ev sahibi Tatjana'nin hatira olarak bizim icin bir sarki söylemesini istiyorum. Ama o da ne sag kanattan annesinin ileri atilmasiyla diyor durun ben sizin icin söylerim. Gecenin 12sinde kendilerinin yapmis oldugu festivalin bir dvdsini televizyona koyup basliyor son ses dinlemeye ve birazda mirildanmaya Gruptaki sag bastan 3. kisi Tatjana'nin annesi....

Evet yarin yine yola cikma zamani geldi hedef Letonya Liepaja. Son birkez couchsurfingden üyelere mesaj yaziyorum ama fazla sansim yok cünkü sadece 4 kisi evinde agirliyor. Ama neyse bekleyelim görelim. Elvada Klaipeda 6 yil sonra seni görmek kismet oldu iyiki de görmüsüm seni....

Güzel bir macera olmuş. Bakalım 1795'te Rusya'ya katılana kadar Polonya'ya bağlı Kurland ve Semigallia Düklüğü'nün merkezi olmuş Liepaja (Almancası Libau, Rusçası Libava), nasıl bir yermiş ? Eskiden merkezi olduğu Kurland ve Semigallia Düklüğü (1562-1795), bir dönem Tobago adasını Neu Kurland (Yeni Kurland) adıyla 1637, 1642, 1654-1659, 1680-1690 dönemlerinde, şimdi Gambiya'nın James adası olan Sankt Andreas adasını ve Gambiya'nın başkentinin de olduğu küçük bir kıyı şeridini 1651-1659 ve 1660-1661 arasında sömrügeleştirmiştir. Ayrıca 1915 ve 1941'de Alman işgaline uğrayan bu kent, Almanların Ekim 1944-Mayıs 1945 arasında Letonya'nın batısındaki buranın da dahil olduğu Kurland yarımadasına yapılan Sovyet saldırılarına başarıyla karşı koyduğu Kurland Cebi'nde yer almış ve 9 Mayıs 1945'e kadar Sovyetlere direnmiştir.

Güzel bir tur olmuş. Yalnız halen Letonya'ya geçmiş değilsin hikayende.

Tarih:29.08.2010
Mesafe:84km
Azami Hiz: 41.05
Gidilen Süre: 5.5 saat
Istikamet:Klaipeda-Palanga-Liepaja (LV)

Evet arkadaslar yine yollara düsme vakti geldi. Simdi isimiz biraz zor dün geceden kalacak yer icin couchsurfingte mesaj yollamistim ama sabah kalktigimda daha kimseden bir mesaj gelmemisti olumlu veya olumsuz olarak
(link)

Havanin durumu düne oranla cok daha kötü yagmur bulutlari Klaipeda'nin üzerinde dolasiyorlar...
(link)

Litvanyalilar basketbol manyagi bir halk oldugundan onunla alakali Elektro-Markt reklami hem de bizden bir reklam
(link)

Neyse Tatjana ve ailesine tesekkür ettikten sonra basladim pedallamaya.Sehrin disina cikip Palangaya dogru yaklastikca yagmur ben buradayim demeye basladi Resimde arkamda dolasan bulutlar biraz sonra bütün yüklerini üzerime bosaltacaklar. Üzerime su gecirmez ceket ondan sonra uzun bir naylon torba almama ragmen sirilsiklam oldum

(link)
(link)

Her zaman oldugu gibi ben Palanga'ya varinca tekrar günes acti. Bu ne bicim bir kader dostum ya yollara düserim siginacak yerim olmaz yagmur yagar, sehre varirim günes acar anlamadim gitti dostum....

Palanga Klaipeda'dan sonra Litvanyanin en ünlü tatil yeri ama cok kücük. Kasabada fazla bir sey yok. Sadece büyük bir kilise bir de plaj hepsi bu. Ama kiliseden plaja giden yaya yolu cok güzeldi...Ayrica bizim kebab olmus burada kebabai Bunlar herseyi litvancalalistirmayi cok seviyorlar
(link)
(link)
(link)
(link)
(link)
(link)

Palanga'da fazla oyalanmadan yoluma devam ettim, 20-30 kilometre sonra Letonya sinirina varmis oldum. Her zamanki gibi yine ayni hatayi yaptim. hep yanima su alma isini yolun sonuna biraktigimdan dolayi yine susuz kaldim. Palanga'yla sinir arasinda bir tane bile benzinlik yoktu. Simdi siniri da gectim artik Litvanya parasi da gecerli degil geri kalan 50km'yi susuz bir sekilde gecirmek zorundayim. Allah'im ben ne zaman adam olacam yaaa Bisikletteki sise son sisem
(link)

Bu karsidan gelen bisikletli arkadaslardan da su istemek aklima gelmedi. Azalan kilometrelerle beraber katlamali artan susuzluk ve rüzgarla artik yolculuk cekilmez bir hale geldi bende, isyanim var arkadas....
(link)

Nihayet uzun ve zorlu bir yolculugun ardindan Liepaja'ya giris yaptim. Simdi sorun kalacak yer. Hemen sehre varir varmaz enisteyi arayip herhangi birisi cevap atmis mi diye soruyorum eger couchsurfing'ten kimse yazmamissa, bana hostel adreslerini yazmasini istiyorum.
(link)
(link)

Eniste kisa bir süre sonra beni arayip couchsurfing'den hicbir haberin olmadigini söyleyip ardindan bana hostel adreslerini verdi. Neyse kisa bir arastirmanin sonunda kendime uygun bir hostel buldum direk eski liman yerinde. Eleman geceligine 30 euro istedi. Ben dedim indirim yap iki geceligine 50 euro olsun bitsin bu is. Yok dedi kahvalti veriyoruz, dedim varmi turkish tea var mi zeytin var mi beyaz peynir ?? yok o zaman kahvalti mahvalti istemiyorum arkadas 50 euro ? ok mi ? ok abi dedi ve attim kendimi odaya hemen bir dus ve yumusacik yatak. Herhalde bu resim herseyi ayan beyan ortaya koyuyor arkadaslar öyle degil mi?

(link)

Allah'a sükür gezinin bu bölümünü de kazasiz belasiz atlatip misil misil uyumaya basliyorum bugünlük bu kadar arkasi yarin :in:

sen bizi BALTIKLI yaptın kardeşşşşşşşşşşş

@erdomsuper

Biraz daha sabir arkadaslar yakinda dünyada ilk görmek istediginiz yer Baltiklar olacak. Ben buraya yaziyorum sonradan demedi demeyin !!!

Gerçekten de güzel yerlermiş. Bana kalırsa Palanga, Liepaja'dan daha güzel. Alman tarzına benzer, tipik bir Protestan kilisesi gördüm sanki. Liepaja'da Stalinist mimarideki binalar, kenti kasvetli kılıyor. Bisikletini çektiğin fotoğrafta Liepaja'nın Rus egemenliği döneminde taşıdığı Libava yazılı yer, sanki bir Ortodoks kilisesi.

çok güzel bir tur yapmışsınız.

Tarih:30.08.2010

Evet sabah erken kalktiktan sonra kendime bir internet cafe aramaya koyuldum. Finli arkadasa kesinlikle ulasmam lazim. Gönderdigim mesajlara cevap gelmeyince iyiden iyi bende kötü düsünceler olusmaya basladi. Cünkü bu normal birsey degildi 3 Eylülde Helsinki'de bulusmamiz lazim ve ben bir haftadan beri ondan haber alamiyorum. Zaten yollarda iki gün kaybettigimden fazlada zamanim kalmadi.

Neyse Liepaja cok kücük bir yer oldugundan heryer ayaginizin altinda. Girdigim internet cafe bir gece klubündeydi. Garson bayanla rusca konusmak zorunda kaldigimdan onda büyük bir merak uyandi ve basladi beni sorgulamaya cat-pat verdigim rusca cevaplarla. Kulaklarina inanamadi türk oldugumu söyleyince ayni sey resimdeki turist danisma bürosunda da gerceklesti. Elemanlarin Letonya'da gördükleri ilk türkmüsüm hem de bisikletle.

(link)

Dedigim gibi Liepaja cok kücük biryer oldugundan hersey iki adimlik uzaklikta pazar yeri, kapali carsisi üniversite bile sehrin göbeginde
(link)
(link)
(link)

Sehrin en önemli tarihi binalari Katolik, Luteryan kiliseleri ve Unesco tarafindan koruma altinda olan Ortodoks Katedrali. Özellikle Ortodoks Katedralinin mozaikleri cidden bas döndürücüydü...
(link)
(link)
(link)
(link)

Turist danisma bürosundan aldigim kitapciktaki tarihi mekanlari gezdikten sonra sehirde görülecek yer fazla kalmadi. Kitapta ek olarak Liman, Sahil ve Rock-Cafe vardi. Zaten kaldigim otel limanda oldugundan limanin bir manasi yoktu benim icin. Bari dedim sahile kumsala gideyim. Burada da Klaipeda'da oldugu gibi bisikletlerinizle kamp yapabilirsiniz.Ayrica sahilde hayatimda en cok nefret ettigim seyi de yaptim ----->en alttaki resim icin "" YORUM YOK ""
(link)
(link)
(link)

LYING ON THE BEACH
(link)


Maalesef couchsurfing sayfasindan kimseye ulasamadigimdan dolayi sehir iyice sıkıcı olmaya başladı. Karnimda iyice acikmisken sehre dönüp birseyler yiyeyim dedim. Daha öncesinden yazmistim Gdansk havaalanindan cikar cikmaz Türkiye t-shirtlü birisini görmüstüm diye. Ana cadde giderken uzaktan yine bayragimizi gördüm. Ana dedim bu ne benden sonra ikinci bir türk gelmis buraya yakinlasmayla beraber genc kizin türk olmadigini anladim. Ilk önce ingilizce sonra almanca ve en sonunda rusca konusmaya calistim ama hicbirini anlamadi ve resim cektirmek istemedi. En son hamleyle cüzdanimdan türk nufüs kagidini cikartinca bir resme razi edebildim
(link)

daha 100- 200 metre ilerlemeden bir sonraki caddede yine ayni sey baska bir bayan Türkiye t-shirtüyle sokakta cocuklariyla beraber yürüyor. Ula dedim ben Türkiye'deyimde haberim mi yok !!!!! Neyse almanca bildiginden anlasmamiz biraz önceki gibi zor olmadi. Kendisi ilk defa gecen sene Türkiyede Alanyaya gitmis ve cok etkilenmis hatira olarak bu t-shirtü almis. Gerci ben türküm deyince üzerindeki yelegiyle t-shirtün üzerini örtmeye calisti ama
NO CHANCE TOO LATE
Negatife dogru ilerleyen moralim gördüklerimden sonra tekrar pozitife dogru yöneldi

(link)

Neyse karnim iyice acikmisken artik su Rock-Cafeye gideyim ve birseyler atistirayim zaten görülecek baska da birsey kalmadi sehirde ve basladim yerdeki isaretleri takip etmeye ..
(link)
(link)


Ben iceride pizza atistirirken televizyonda da Türkiye'deki basketbol sampiyonasi baslamisti...
(link)

Neyse yemek isini de hallettiken sonra geriye de birsey kalmadi.Son bir kac fotografin ardindan otele geri döndüm yarin sabah erken kalkip ekspress otobüsle Riga'ya ulasmam lazim, cünkü Riga-Pärnu Estonya arasi 180 km ve gec yetisirsem Riga'ya bu yolu bisikletle gitmem cok zor olacak...
(link)
(link)

Tarih:31.08.2010
Istikamet:Liepaja-Riga-Pärnu(EST)

(link)

Evet arkadaslar kaldigim yerden devam edeyim. Sabah 7'deki otobüsü alabilmek icin sabah erkenden kalktim. Dogru Gar'in önündeki otobüs duraklarina. Sabah sanki bütün Liepaja Riga'ya gitmek istermis gibi hemen hemen herkes oradaydi. Ve benim ekspress otobüsle Riga'ya gitme hayali böylelikle suya düsmüs oldu, soföre iki kisinin parasini ödeyecegimi söylememe ragmen beni almadi hey gidi Türkiye beee nerdesin??? !!!!!
(link)

Artik cat-pat ruscamla yandaki otobüs soförüyle anlasip ona iki kisilik parasi verip atladim otobüse. Normalde Liepaja-Riga arasi 200km ama otobüs yolda ne kadar köy varsa hepsinde durdugundan 200km'yi 5 saatte gittik ve öglen 12'de Riga'ya ulastik
(link)
(link)
(link)


Simdi Pärnu'ya bisikletle gidip gitmeme konusunda kararsizim en erken kalkan otobüs saat 13'de. Riga-Pärnu arasi 185km. Saat olmus zaten 12:00 bu da demektir ki ancak saat 23 veya daha da gec Pärnu'ya varabilirim eger bisikletle gidersem, buna karsin otobüse binip binemeyecegim bile kesin degil, neyse beklemeye karar verdim.Ben beklerken hayda iki tane bisikletli kiz geldi perona. Ulan sakin haa Pärnu'ya Märnu'ya gidiyoruz demeyin ikinizi de keserim suracikta. Yanlarina gidip hemen sordum nereye gidiyorsunuz diye, demezlermi Pärnu'ya diye ulan ben sizin simdi!!!!! :boese157:
(link)

Neyse otobüs perona yaklasinca hemen soföre kosup biraz Estonca biraz Ruscayla kandirip bisikletimle beraber beni kabul ediyor hemde ekstra para istemeden bisiklet icin. Beni gören kizlar firsattan istifade onlar da bisikletlerini atiyorlar bagaja böylelikle Estonya macerasi iyi bir sekilde basliyor. Estonya bu, beni sasirtmazsa olmaz! Simdi otobüse bindikten sonra orta kapinin önünde sagda bir kiz solda bir kiz tek baslarina oturuyorlar, arka taraflar dolu sagdaki biraz havali görününce soldakine soruyorum yaniniz bosmu diye? O da bos deyince atiyorum kendimi koltuga. Sonra yolda giderken couchsurfingde Pärnu icin gönderdigim istege iki kisi mesajla ok veriyorlar kalabilirsin yanimizda diye. Hatta bir tanesi beni garajdan alabilecegini söylüyor. Hemen yanimdaki kiza soruyorum Eston musunuz ? acaba otobüs Pärnuya ne zaman varacak diye. Kisa bir cevaptan sonra bana kendisi soruyor sen Eston degil misin diye? Bendeki Estonya sapkasini görünce öyle zannetmis. Neyse Türk oldugumu söylüyorum Estonca; basliyor gülmeye :rolleyes: o da bana Türkce Estonya'ya hos geldin diyor. Hayda!!! ulan Estonya yine yaptin yapacagini bana. Isim ? Margit senin ? Mehmet tanistigima memnun oldum. Ikinci sorusu bugün oruclu musun ? Hayda nerden cikti simdi bu, hayir seferi oldugumdan dolayi tutmuyorum. Margit diyor ben bugün orucluyum. Tövbe Ya Rabbi Tövbe Tövbe .. 1 Yil önce Kütahya'da Erasmus ögrencisi olarak okumus. Sonra Islam'i arastirmis ve müslüman olmaya karar vermis Margit. Ve 3 ay öncede kararini gerceklestirmis. Benim icimde yine isyanlar!!! Allah'im yeter ben bu ülkeden böyle seyler görmek istemiyorum yaa !!!!
(link)

Muhabbet iyicene koyulasiyor. Margit bana nerede kalacagimi soruyor, ben de basliyorum couchsurfing'i anlatmaya. Haa couchsurfing mi evet biliyorum!!! Yapma ya. Neyse Tallinn'e gelirken yol üstünde Rapla sehri var gel bende kal deyip beni evine davet ediyor. Normalde bitmek bilmeyen Riga-Pärnu sanki bana 10 dakika sürmüs gibi geliyor ve inmeden önce hemen telefon numaralamizi kaydediyoruz....

Otobüsten indikten sonra Marge beni karsiliyor ve esyalarimi kocasinin ofisine birakip ben kendi basima sehri dolasmaya basliyorum. Simdi iki arada bir derede kaldim. Normalde Indrek de beni kabul etmisti. Ama simdi hangisinde kalacagima bir türlü karar veremiyorum....
(link)
(link)
(link)


Biraz sahilde ve carsida gezdikten sonra saat 6'da Indrek'le de bulusuyorum. Kendisi belediyede calistigindan dolayi Belediyenin Misafirhanesini kalmam icin aciyor. Garajda Marge'ye aksama kendilerine oturmaya gelecegimi de söylemistim. Neyse Indrek ve ailesiyle biraz daha gezdikten sonra. O'na Marge'nin yanina gidecegimi söyledim. Bana kocasinin ismi Toomas olan Marge'nin yanina mi? gideceksin diye sorunca Pärnu'nun ne kadar kücük bir sehir oldugunu iyicene anlamis oldum
(link)
(link)
(link)


Indrek o zaman istersem orada kalabilecegimi söyleyince diyorum ok no problem. Hic olmazsa daha iyi vakit geciririm diye Marge'lerde kalmaya karar veriyorum. Marge'nin esi sehrin sayili mimarlarindan zaten Pärnu'da topu topu 3tane mimar varmis . Simdi Estonlar bos adam olmadiklarindan dolayi muhabbet geliyor Avrupa Birligine ve Türkiye'deki siyasi sistemine. Neyse bu konularda biraz fikir alis verisi yaptiktan sonra soruyorum Toomas'a bos zamanlarinizda ne yaparsiniz diye ?? Bos zamanlarinda sehir korosunda gitar caldigini ve solistlik yaptigini söyleyince, bunu duyan ben hic firsati kacirir mi? hemen veriyorum eline gitari.


Bu sarkidan sonra vakit iyice ilerleyince yatmaya karar veriyoruz. Cok kötü baslayan günüm Estonya sinirlarina girer girmez bambaska bir ruh haline girdi ve iyi bir sonla noktalandi....

hocam varya sayende bu sitede derin bir estonya hayranlığı oluştu vallahi

Forever Baltiklar

çok güzel olmuş valla gıpta ettik