SametAksuoğlu
Forum Demirbaşı
- Kayıt
- 30 Nisan 2005
- Mesaj
- 595
- Tepki
- 434
- Şehir
- istanbul
obez kişiler, bize oranla misliyle yağ depolarına sahip olduğundan, obez birini 40km üstü eğimsiz rotalarda sınarsak(örneğin kadıköy-kaynarca-kadıköy), obez kişinin vücudu ilk başta karbonhidrat depolarına saldıracak, bunlar bittiğinde de yağ yakmaya başlayacaktır.
Benim tezim, uygun dişli oranıyla, bir obezi saatlerce bisiklet tepesinde tutabiliriz çünkü develerin hörgüçlerinde olduğu gibi, obez birinin de vücudunda bitmek tükenmek bilmez bir yağ deposu bulunmaktadır.
Örneğin ben zayıf biriyim; vücudumdaki yağ oranı %3,5 civarlarında. Dolayısıyla karbonhidratı tüketen bünyem, saldıracak başka bir şey bulamadığımdan, 100km ve üzeri rotalarda bittiğimi/tükendiğimi açıkca hissedebiliyorum. Ancak obez biri, bu duyumsamayı zengin yağ depoları sayesinde çok daha geç ya da hiç hissetmeyecektir.
kendini yorgun hissederse, uygun dişli oranına geçerek pedal çevirmeye devam edebilir. bu da beraberinde zayıflamayı getirecektir.
yukarıdakiler benim şahsi görüşlerim ve doğruluğu hakkında en ufak bir fikrim yok. bilen biri varsa, ya da bir fikriniz, aydınlatabilirseniz sevinirim.
Benim tezim, uygun dişli oranıyla, bir obezi saatlerce bisiklet tepesinde tutabiliriz çünkü develerin hörgüçlerinde olduğu gibi, obez birinin de vücudunda bitmek tükenmek bilmez bir yağ deposu bulunmaktadır.
Örneğin ben zayıf biriyim; vücudumdaki yağ oranı %3,5 civarlarında. Dolayısıyla karbonhidratı tüketen bünyem, saldıracak başka bir şey bulamadığımdan, 100km ve üzeri rotalarda bittiğimi/tükendiğimi açıkca hissedebiliyorum. Ancak obez biri, bu duyumsamayı zengin yağ depoları sayesinde çok daha geç ya da hiç hissetmeyecektir.
kendini yorgun hissederse, uygun dişli oranına geçerek pedal çevirmeye devam edebilir. bu da beraberinde zayıflamayı getirecektir.
yukarıdakiler benim şahsi görüşlerim ve doğruluğu hakkında en ufak bir fikrim yok. bilen biri varsa, ya da bir fikriniz, aydınlatabilirseniz sevinirim.


