Mustafa Zeybek
Bike destroyer
- Kayıt
- 10 Aralık 2016
- Mesaj
- 2.870
- Tepki
- 5.704
- Şehir
- Denizli
- İsim
- Mustafa
- Başlangıç
- 2016—17
- Bisiklet
- Diğer
- Bisiklet türü
- Dağ bisikleti
Herkese merhaba pedaldaşlarım. Benim de sürekli sorduğum bir soruyu cevaplamak için eski sistemim (tourney-altus-acera) ile yeni sistemim (slx-xt-xtr) karşılaştırmasını yapacağım.
2 hafta önce kelepir fiyata slx xt xtr karışık set görmüştüm ve gördüğüm gece bile uyku tutmamıştı. "Bu set benim olmalı" diye düşünerekten sabah 5' e kadar setin parçaları hakkında araştırma yaparak düşündüm. Set 450 liraaa, benimkini 150 ye satsaaam, şöyle etsem böyle etsem diye diye pazartesi' yi ettim. (seti cuma akşam görmüştüm) param olmadığı için kapalı tuttuğum kredi kartı özelliğini açtırıp seti bir şekilde aldım. Seti alış aşamam: Mercedes Benz şehir tur bisikleti
Daha da uzatmadan karşılaştırmalı incelememi yapayım
Vites kolları: (altus-xt)
Öncelikle set kurulana kadar yaptığım modifiyeden bahsedeyim:
Vites kolunda şöyle bir şey vardı;
Bunu kim napsın kelepçenin içinde diyordum ama çok hoşuma giden bir özelliği çıktı kolun
Meğersem o parça gösterge kısmını söküp kapak olarak kullanmaya yarıyormuş. Önceki vites kolunun göstergesini bozduğum için bu şekilde kullanmaya alışıktım. göstergeyi iptal ettim. Hem daha şık oldu
Burdan da 20 gram gitmiştir
kolu aldığımda sanıyordum ki tek kol ile hem vites küçülecek, hem büyüyecek. Oysa sadece vites büyütme tuşunun hem çekme hem itme ile çalışmasına yarıyormuş
ben 4 er 4 er vites büyütüp küçülmeyi hayal etmiştim 
Araştırmaya devam edince ilginç bir "bike hack" gördüm. Shimano XT kol ile xtr ı ayırmak için(xtr da vites büyütürken birden fazla büyütülebiliyor) kapağın içine engel koymuş. Şu video sayesinde vites kolunu xt görünümlü xtr yaptım diyebilirim. Artık vites büyütürken 2şer 2şer atlayabiliyor
Tabi bende neşter olmadığı için yarım saatten fazla uğraşmam gerekti.
Ok yönü vites çevirirken mekanizmanın hareket ettiği yön. Daire içindeki L şeklindeki yer sayesinde xtr gibi çoklu vites atmanın önüne geçmişler
L kısmını jiletle kesip dümdüz ettim ve xtr mekanizmasını elde ettim. Şuan vites küçültürken kolu 2 defa sonuna kadar ittiğimde zincir 9lu rublenin tümünü dolaşıyor(bu aynı) vites büyütürken ise 8 yerine 4 hamle ile 1 den 9 a geçebiliyorum.
Açıkçası vites kolunun daha yumuşak olmasını bekliyordum. Yine yumuşak ama beklediğim seviyede değil. Tek hareketle 4 vites değişimini göz önüne alırsak oldukça iyi. Altusta 2 vites değişimi için harcadığım güçle 4 vites değişimi yapılabiliyor. Bunun en güzel yanı ise yokuş aşağı vitesi hemen büyütebilip, rampaya gelmeden 100 metre önce değil, rampaya geldiğin an vites değişimi yapabilmek. Sonuçta 2 kola 2 defa basıp son vitesten ilk vitese geçebiliyorsun.
Orta göbek(? - xt)
Önceki göbeğim adeta öğütme makinasıydı. Hem pedal çevirirken verdiği hissiyat, hem çıkardığı ses bana tam olarak bunu hissettiriyordu. Akıcılık mı? Neme lazım. Ayrıca bakımını yaptırdıktan sonra 50 km kullansam yine öğütücü moduna geçiyordu.
Yenisi ise hem varlığını unutturacak kadar pürüzsüz ve sessiz, hem de içine toz ve su geçirmeyecek yapıda. Artık pedal çevirirken görünmeyen bir güce karşı çeviriyormuş gibi hissetmiyorum.
Aynakol(tourney-slx)
Bariz bir şekilde esnemiyor. Acaba ne zaman kırarım diye düşünmeden kullanıyorum.
Ön Aktarıcı(tourney-xt)
O kadar seri ki bazen vitesin geçmediğini düşünüp aşağı bakınca hayrete düşüyorum. Öncekinde vitesi değiştirmek için pedal çevirmeyi bırakmam gereken durumlar bile oluyordu. Ayrıca tourney' de yay kabak gibi ortadayken, xt' de yay kapalı gibi bir şey. Bu da tozdan çamurdan az etkilenmesi anlamına geliyor.
Şöyle anlatayım; yenisinde tempomu hiç bozmadan değişim yapıyorum, Öncesinde ise pedal çevirme hızımı azaltmak zorunda kalıyordum. Yani vites değiştirirken ivme kaybettiğim için değişim yaptığımda eski hızıma çıkmak için daha fazla güç harcıyordum. Gücüm hizlanmak yerine eski hızımı yakalamaya gidiyordu, bu da insanın şevkini kırıyordu haliyle.
Ruble: (altus 11 32- slx11-32)
Burada önceki sistemimin vites sayısının 24, yenisinin 27 olduğunu belirtmem gerek. Artık vites geçişleri daha yumuşak. Örneğin önceden dişliler 11-13-15-17 şeklinde diziliyken artık 11-12-13 şeklinde dizili. Bu dizilim sayesinde vitesin değiştiğini bile hissettirmiyor. Koldan gelen tak sesini duyduğunda zincir diğer dişliye oturmuş oluyor.
Ayrıten slx' te abanmayacağımız dişliler ile abanacağımız dişler ayrı maddelerden yapılmış.
Arka aktarıcı(acera-xtr)
Bu bambaşka bir olay. Xtr o kadar stabil çalışıyor ki anlatamam. Vites geçişlerinde Düz yol ile ağır arazi arasında hiç fark yok. Bahane üretmeksizin işini aynı şekilde yapıyor. 30 kilometrelik arazi sürüşümde zincirin kadroya çarpma sesini neredeyse hiç duymadım. Önceki ortalama kullanıcıya yeterli geliyordu ama arazide aktarıcı kafesi oldukça sallanıyordu. Ayrıca 2şerli 4erli vites geçişlerine pek dayanabileceğini sanmıyorum.
Vites geçişi olarak daha sert ve net bir hissiyatı var. Mesela öncekinde "vites değiştir" dediğimde "vites mi? Haa, vites. Tamam" diyerek geçiyordu. Şimdikine vites değiştirir diyorum, tak diye "emret sahip" dercesine geçiyor
özellikle çoklu geçişlerde çevredeki insanları dönüp baktırıyor ama şikayetçi değilim
Önceki aktarıcıda ayakta geçiş yapamıyordum, pedal resmen tepiyordu. Şimdikinde en ufak aksaklık hissetmeden takırt diye 2li dahi değiştirebiliyorum.
(arazideki fotoğraf bulanık çıkmış maalesef)
Son olarak arkadaşımla bisikleti sürekli arka aktarıcının üstüne yaslamamın üstüne yaptığımız "karbon içerir, üstüne yaslamayınız" adlı geyik:
(gerçekten de biskleti aldığımdan beri her zaman aktarıcının üstüne yaslardım
)
Bana başından beri her yükseltmemde satıp yenisini almam söylendi. Aslında haklılardı da... ancak baştan bu sete sahip birisi böyle karşılaştırma yapamazdı. Bu sete sahip olmanın muhteşemliğinin de bu denli farkına varamazdı. O yüzden bu yolu izlediğim için mutluyum. Okula gitmek ve ufak arazi sürüşlerinde kullanmak için aldığım bisikletin bu seviyeye geleceğini düşünmezdim. Tabi kendimin de
Şu dandik elcikler ve sele sırada. Ondan sonra bisikletin ilk halinden kalan kadro (umarım) enduro ya da trail kadroyla, maşa ise ilk etapta kalburüstü bir maşa ile değişecek. Umarım bu konuyu bisikletin çift süspansiyon i haliyle güncellemek kısmet olur.
Sorunun cevabını ise direk veremem. 450 liraya elbette değer. Gerisi kullanış biçimine ve bütçeye bakar. Nasıl asgari ücretle çalışıp en yüksek telefonu alınca mutlu olunamıyorsa bunda da aynı şey mümkün. Ya da toprak yolda süren birisinin xtr stabilitesine ihtiyacı olmaz. Aktarıcıyı tam kapasite kullanamadığı için parasına değmeyeceğini düşünür. Benim için kesinlikle değdi
Bu da ilk günden
Satın alım sürecinde yardımcı olanlara tekrardan teşekkürler, iyi forumlar.
2 hafta önce kelepir fiyata slx xt xtr karışık set görmüştüm ve gördüğüm gece bile uyku tutmamıştı. "Bu set benim olmalı" diye düşünerekten sabah 5' e kadar setin parçaları hakkında araştırma yaparak düşündüm. Set 450 liraaa, benimkini 150 ye satsaaam, şöyle etsem böyle etsem diye diye pazartesi' yi ettim. (seti cuma akşam görmüştüm) param olmadığı için kapalı tuttuğum kredi kartı özelliğini açtırıp seti bir şekilde aldım. Seti alış aşamam: Mercedes Benz şehir tur bisikleti
Daha da uzatmadan karşılaştırmalı incelememi yapayım
Vites kolları: (altus-xt)
Öncelikle set kurulana kadar yaptığım modifiyeden bahsedeyim:
Vites kolunda şöyle bir şey vardı;
Bunu kim napsın kelepçenin içinde diyordum ama çok hoşuma giden bir özelliği çıktı kolun
Meğersem o parça gösterge kısmını söküp kapak olarak kullanmaya yarıyormuş. Önceki vites kolunun göstergesini bozduğum için bu şekilde kullanmaya alışıktım. göstergeyi iptal ettim. Hem daha şık oldu
Burdan da 20 gram gitmiştir
Araştırmaya devam edince ilginç bir "bike hack" gördüm. Shimano XT kol ile xtr ı ayırmak için(xtr da vites büyütürken birden fazla büyütülebiliyor) kapağın içine engel koymuş. Şu video sayesinde vites kolunu xt görünümlü xtr yaptım diyebilirim. Artık vites büyütürken 2şer 2şer atlayabiliyor
Tabi bende neşter olmadığı için yarım saatten fazla uğraşmam gerekti.
Ok yönü vites çevirirken mekanizmanın hareket ettiği yön. Daire içindeki L şeklindeki yer sayesinde xtr gibi çoklu vites atmanın önüne geçmişler
Açıkçası vites kolunun daha yumuşak olmasını bekliyordum. Yine yumuşak ama beklediğim seviyede değil. Tek hareketle 4 vites değişimini göz önüne alırsak oldukça iyi. Altusta 2 vites değişimi için harcadığım güçle 4 vites değişimi yapılabiliyor. Bunun en güzel yanı ise yokuş aşağı vitesi hemen büyütebilip, rampaya gelmeden 100 metre önce değil, rampaya geldiğin an vites değişimi yapabilmek. Sonuçta 2 kola 2 defa basıp son vitesten ilk vitese geçebiliyorsun.
Orta göbek(? - xt)
Önceki göbeğim adeta öğütme makinasıydı. Hem pedal çevirirken verdiği hissiyat, hem çıkardığı ses bana tam olarak bunu hissettiriyordu. Akıcılık mı? Neme lazım. Ayrıca bakımını yaptırdıktan sonra 50 km kullansam yine öğütücü moduna geçiyordu.
Yenisi ise hem varlığını unutturacak kadar pürüzsüz ve sessiz, hem de içine toz ve su geçirmeyecek yapıda. Artık pedal çevirirken görünmeyen bir güce karşı çeviriyormuş gibi hissetmiyorum.
Aynakol(tourney-slx)
Bariz bir şekilde esnemiyor. Acaba ne zaman kırarım diye düşünmeden kullanıyorum.
Ön Aktarıcı(tourney-xt)
O kadar seri ki bazen vitesin geçmediğini düşünüp aşağı bakınca hayrete düşüyorum. Öncekinde vitesi değiştirmek için pedal çevirmeyi bırakmam gereken durumlar bile oluyordu. Ayrıca tourney' de yay kabak gibi ortadayken, xt' de yay kapalı gibi bir şey. Bu da tozdan çamurdan az etkilenmesi anlamına geliyor.
Şöyle anlatayım; yenisinde tempomu hiç bozmadan değişim yapıyorum, Öncesinde ise pedal çevirme hızımı azaltmak zorunda kalıyordum. Yani vites değiştirirken ivme kaybettiğim için değişim yaptığımda eski hızıma çıkmak için daha fazla güç harcıyordum. Gücüm hizlanmak yerine eski hızımı yakalamaya gidiyordu, bu da insanın şevkini kırıyordu haliyle.
Ruble: (altus 11 32- slx11-32)
Burada önceki sistemimin vites sayısının 24, yenisinin 27 olduğunu belirtmem gerek. Artık vites geçişleri daha yumuşak. Örneğin önceden dişliler 11-13-15-17 şeklinde diziliyken artık 11-12-13 şeklinde dizili. Bu dizilim sayesinde vitesin değiştiğini bile hissettirmiyor. Koldan gelen tak sesini duyduğunda zincir diğer dişliye oturmuş oluyor.
Ayrıten slx' te abanmayacağımız dişliler ile abanacağımız dişler ayrı maddelerden yapılmış.
Arka aktarıcı(acera-xtr)
Bu bambaşka bir olay. Xtr o kadar stabil çalışıyor ki anlatamam. Vites geçişlerinde Düz yol ile ağır arazi arasında hiç fark yok. Bahane üretmeksizin işini aynı şekilde yapıyor. 30 kilometrelik arazi sürüşümde zincirin kadroya çarpma sesini neredeyse hiç duymadım. Önceki ortalama kullanıcıya yeterli geliyordu ama arazide aktarıcı kafesi oldukça sallanıyordu. Ayrıca 2şerli 4erli vites geçişlerine pek dayanabileceğini sanmıyorum.
Vites geçişi olarak daha sert ve net bir hissiyatı var. Mesela öncekinde "vites değiştir" dediğimde "vites mi? Haa, vites. Tamam" diyerek geçiyordu. Şimdikine vites değiştirir diyorum, tak diye "emret sahip" dercesine geçiyor
Önceki aktarıcıda ayakta geçiş yapamıyordum, pedal resmen tepiyordu. Şimdikinde en ufak aksaklık hissetmeden takırt diye 2li dahi değiştirebiliyorum.
(arazideki fotoğraf bulanık çıkmış maalesef)
Son olarak arkadaşımla bisikleti sürekli arka aktarıcının üstüne yaslamamın üstüne yaptığımız "karbon içerir, üstüne yaslamayınız" adlı geyik:
(gerçekten de biskleti aldığımdan beri her zaman aktarıcının üstüne yaslardım
Bana başından beri her yükseltmemde satıp yenisini almam söylendi. Aslında haklılardı da... ancak baştan bu sete sahip birisi böyle karşılaştırma yapamazdı. Bu sete sahip olmanın muhteşemliğinin de bu denli farkına varamazdı. O yüzden bu yolu izlediğim için mutluyum. Okula gitmek ve ufak arazi sürüşlerinde kullanmak için aldığım bisikletin bu seviyeye geleceğini düşünmezdim. Tabi kendimin de
Şu dandik elcikler ve sele sırada. Ondan sonra bisikletin ilk halinden kalan kadro (umarım) enduro ya da trail kadroyla, maşa ise ilk etapta kalburüstü bir maşa ile değişecek. Umarım bu konuyu bisikletin çift süspansiyon i haliyle güncellemek kısmet olur.
Sorunun cevabını ise direk veremem. 450 liraya elbette değer. Gerisi kullanış biçimine ve bütçeye bakar. Nasıl asgari ücretle çalışıp en yüksek telefonu alınca mutlu olunamıyorsa bunda da aynı şey mümkün. Ya da toprak yolda süren birisinin xtr stabilitesine ihtiyacı olmaz. Aktarıcıyı tam kapasite kullanamadığı için parasına değmeyeceğini düşünür. Benim için kesinlikle değdi
Bu da ilk günden
Satın alım sürecinde yardımcı olanlara tekrardan teşekkürler, iyi forumlar.








