dediğine katkı olsun diye söylüyorum karşı çıkmak için değilİlkel demeyelim de, az gelişmiş diyelim. Çünkü ilkel deyince akla uganda, somali, zambia, sudan falan geliyor
Aslında insanların toplu taşıma kullanmaktan kaçınmalarının birçok sebebi var. Bunlardan biri de hijyen. Bizim toplumumuzda hijyen hala büyük bir kesim tarafından bir gereklilik olarak görülmüyor ve bu konu çok önemli.Otomobille işe gitmek toplu taşımadan ucuz şu an benim için.
evli barklı işli güçlü bir insanın istanbul ulaşım deneyimi daha iyi özetlenemezdi.Araba sevdası olayını, araba sevgisinianlamam çok zor. Ancak hiç sevmememe karşın epey araba kullanmak durumunda kalıyorum. İnsanları İstanbulda arabaya iten faktörler:
- toplutaşım alternatifinin olmaması: şehrin aşırı yayılmış ve plansız olması nedeniyle yerleşim merkezlerinin kendi arasında ve işyerleri ile arasında büyük mesafeler var. Bazen arada hiç otobüs yok. Bazen de saçma sapan süreler ve aktarmalar söz konusu. Taksi bile problem. Kısa mesafe diye almaz, dönemem oradan diye almaz, karşıya gitmem der almaz, bebek arabası var diye almaz.
- alternatifinin güvensiz olması: özellikle kadınlar ve çocuklar için geçerli. Kitap yazılabilir. Ben sadece durmaya üşenen dolmuşlar ve durağa yanaşmadan yolcu alan otobüsler ve de tabi herkesin şoför olabildiği taksileri örnek verebilirim. Bir de kaldırım olmadığı yada araba park ettiği için yoldan gitmek zorunda kalan yayaları.
- alternatifinin pis veya konforsuz olması: Müşteriye giderken, dışarı çıkarken, düğüne, kutlamaya vs giderken taksi pis, otobüs dolmuş sıkışıklıktan terletir (Hele çocuklar için yoğun saatlerde nefes bile almak zor). Bisikletle veya yürüyerek medeni bir şekilde ulaşım ise hayal gibi bir şey. Bu da ayrı bir kitap olabilecek konu.
- alternatifinin pahalı olması: çocuğun servis taksiden pahalı, kendim götürüyorum.
- alternatifinin toplumsal statü açısından durumu: her ne kadar hoşlanmasak da bu böyle arkadaşlar.
Somali Afrika'nın doğusunda 3300 km kıyıya sahip, dünya ticaretinin büyük bir bölümünün yapıldığı Babülmendep boğazına hakim bir yerde. Balıkçılık açısından zengin. İslamın ilk yayıldığı ülkelerden biri. Habeşistan göçü ile İslamla tanışan bir bölge. ABD nin keşfinden sonra köle ticareti ile tanışan bir yurt. 1895 de İngiliz işgali başlar. 1920 ye kadar ingilizlere karşı salihiye Tarikatının şeyhi Seyyid Muhammed bin Abdullah bin Hasan' ın başkanlığında teşkilatlanan halk, ingilizlere adım attırmıyor. Osmanlı eserlerinin bolca bulunduğu ülkede bu eserleri yok etmek için SUUD un desteklediği Şebap yıkımlar yapmakta. 1960 larda soğuk savaş döneminde Libyada kaddafi, ırakda saddam, mısırda Nasır, Somalide General siad başa geliyor.dediğine katkı olsun diye söylüyorum karşı çıkmak için değil
Somali halkı bence dünyadaki en cahil en aptal ırk çünkü dünyada bu kadar okyanus kıyısında verimli sahil şeridine ülke çok az vardır. Eğer balıkçılık yapsalar o ülke ciddi manada zengin olur. Ama neden yapmıyorlar biliyor musunuz ? Somali halkı müslüman olduğu için deniz ürünü yemenin günah olduğuna inandırılmış ve kandırılmış bir halk. Onları yönetenler dinle uyutup islamiyetle uyutup kasten fakir bıraktılar o ülkeyi. Halk balık tutmuyor ve yemiyor. Araştırmıştım ordan biliyorum. Yanlık hatırlamıyorsam 5-6 bin km kadar okyanusa kıyısı var ve bakir vaziyette duruyor. Yani sözün özü kafalarını çalıştırsalar geri kalmazlar
iyi ki araştırmışsınız, ya bir de araştırmasaymışsınız?dediğine katkı olsun diye söylüyorum karşı çıkmak için değil
Somali halkı bence dünyadaki en cahil en aptal ırk çünkü dünyada bu kadar okyanus kıyısında verimli sahil şeridine ülke çok az vardır. Eğer balıkçılık yapsalar o ülke ciddi manada zengin olur. Ama neden yapmıyorlar biliyor musunuz ? Somali halkı müslüman olduğu için deniz ürünü yemenin günah olduğuna inandırılmış ve kandırılmış bir halk. Onları yönetenler dinle uyutup islamiyetle uyutup kasten fakir bıraktılar o ülkeyi. Halk balık tutmuyor ve yemiyor. Araştırmıştım ordan biliyorum. Yanlık hatırlamıyorsam 5-6 bin km kadar okyanusa kıyısı var ve bakir vaziyette duruyor. Yani sözün özü kafalarını çalıştırsalar geri kalmazlar
@umutcelikMerhaba,
Trafik icin cozumun sadece bisiklet oldugunu dusunen cok arkadas var. Bunlar genelde hardcore bisikletci diyebilecegimiz senede 10 bin km uzeri yapan, iyi kondisyona sahip, her turlu hava kosulunda surus yapan arkadaslar. Fakat ulasim icin, ozellikle de ise gidip gelmek icin bisiklet kullanilmaya kalkinca ortalik biraz karisiyor.
...
- En onemlisi, bisiklet kullanirken insanlar kendisini guvende hissetmeli. Kolluk kuvvetleri, merkezi ve yerel yonetimle bisikletlilerin hakkini korumali. Bu da mevcut iktidar degismeden mumkun degil gibi geliyor bana.
Merhaba,@umutcelik
dediklerinizle hemfikirim. Bir tek iktidar kısmı hariç. Ben bunun herhangi bir siyasi iktidar ile ilgili olduğunu düşünmüyorum. Bu kültürel bir olay. Toplumsal bir dönüşüm gerekir. O da zaten genç nesil ile yavaş yavaş oluyor. Genç insanlar daha talepkar ve ihtiyaçlarının peşinden gidiyor. Martı gibi uygulamaların yayılması bunu gösteriyor. 15-20 yıl önceye göre motosiklet kullanımı nasıl yayıldı ve yaygınlaştı, az çok toplum tarafından kabul gördüyse, bu dediklerinizin de bir kısmı olacaktır.
ev seçimi için tek kriter çocuğun okuluna olan mesafe olamıyor malesef@BF Okuru öylesine bir fikir yürütmek adına söylüyorum. evi çocuğun okuluna yürüme mesafesinde bir yere taşısan, daha rahat etmez misin mesela? özelini ihlal etmeyecekse, çocuğun okulu ve işin nerde söyler misin mesela? ortak bir yol bulunur bence.