Şu dropbar merakı bisiklet camiasının kırılma noktası oldu yahu. Bunu bize pompalayan da yine her zamanki gibi ABD tabi. Adamlar tur bisikletine bile drop bar takıyorlar. Oysa ki Avrupa'ya gittiğinizde böyle bişey yok. Gerçekten de o koca lastiklerle ve yüksek gidon boğazlı kadrolarla drop bar son derece mantıksız bir seçenek. Drop bar belini kırıp kafasını poposundan aşağıda tutabilen ve rüzgarı gerçekten delebilen insanın gidonudur ve bunu yapmaya niyetlenmiş insan da zaten hafif, karbon kadrolu ve incecik tekerli bisikletlere yönelir. Çünkü dropbarlı sürüş insanı rahat ettirmez tam tersine rahatsız bir sürüş pozisyonudur. Amaç rüzgarı delmek ve hızlı gitmektir.
Bisiklet alırken en çok dikkat edilmesi gereken şey o bisikleti "hangi amaçla" kullanacağınızdır. Ben hem asfaltta basıcam, hem araziye giricem, hem tırmanıcam, hem downhill yapıcam diye bir şey yok. Nasıl ki her arabayla her yola giremiyorsanız, yarışlara katılamıyorsanız, bisiklette de durum böyle. Bu başlık altında kafası karışık çok arkadaş var. Onlara da hak veriyorum çünkü batıdan gelen bir gravel dalgasıdır gidiyor. Kimse bunun ne olduğunu tam olarak çözemedi. Türkiye'de gravel diye satılan bisikletlere bakıyoruz ve çoğunun yol bisikleti kadrosuna (maşa aralıkları biraz daha geniş) ve yol bisikleti grupsetine sahip olduğunu görüyoruz. Sadece kalın tekerlek takılmış hepsine. Ve hepsi de ağır malesef. Resmen küfür gibi bişey. Tırmanırken hamal gibi o ağır kadroyu ve kocaman lastikleri taşıyacağımız yetmiyormuş gibi bir de üstüne taktıkları yol grupseti ile yeteri kadar ufak viteslere de inemeyeceğiz. Gravel bu ise yerin dibine batsın o gravel
Yılların bisikletçisi böyle bir ucubeye para vermek istemeyecektir kesinlikle. Sadece bisiklete yeni başlayacak ve ne almak istediğini bilmeyen insanları kandırır bunlar. Kimse kusura bakmasın. Arkadaş diyor ki "yol bisikleti alacaktım, vazgeçtim gravel'e yöneldim". Şimdi hocam, kusura bakma ama, sen daha bisikleti hangi amaçla kullanacağına karar vermemişsin. Parana yazık etmeden önce sana tavsiyem önce ucuz, boyuna uygun bir ikinci el bisiklet alıp nasıl bir bisiklet istediğine karar vermek için onu modifiye etmeyle işe başla.
Google'a gravel yazınca karşınıza çok geniş aralıkta sonuçlar çıkıyor. "Kocaman" tekerlekleri olan traktör gibi bisikletlerden tutun da cyclocrosslara kadar, bence daha bisiklet camiası bile bunun ayırdına tam varamamış. Traktör tekerlekli bisikletler genellikle cross country denilen araziden çıkmayan turcuların bisikletleridir. ABD'de bunlara dropbar takarlar, Avrupa'da ise envai çeşit gidon tipi kullanılabilir. Bu insanlar zaten tamamen kendine münhasır, yalnız takılan bisiklet ve doğa aşıkları, eğer gravel bu bisiklet ise, zaten dünya turuna çıkmayacaksanız o traktör tekerleri kesinlikle almayın.
Kısaca en önemli şey "amaç". Bisiklet alırken o bisikleti hangi amaçla kullanacağınıza karar verin, öyle seçin. Pazarlama rüzgarlarına yem olmayın.
