Fotoğraf çekim teknikleri ve pratik bilgiler

@Turan Babacan

Güzel anıymış Turan, en çok da eminönü civarında gezerken anutçuların dükkana çağırırken veya bir şey satmak için ingilizce hitap etmeleri oluyor; "yok kardeş lazım değil" deyince de "abi sen Türk müydün yaw" durumu yaşanıyor.

@halil ibrahim duran

hahahaha.

Bir kaç hafta önce DESEM de 3 günlük Japonya Festivali vardı. 3 gün boyunca oradaydım. Bizimkiler daha yeni yeni dışarı açılmaya başlamış bu nedenle melezlik yok. Haliyle gözler hafiften çekik. 3 günlük etkinlikte Türkiye de kalan Japonların çoğuda aynı dil gurubundan olduğumuzdan çok güzel Türkçe konuşuyorlar. (Japoncayı en hızlı ve en iyi Türkler, Türkçeyi de en hızlı ve en iyi Japonlar öğreniyor.) Orada dernek için baya bir fotoğraf çektim. Bir bayan geldi fotoğrafları yayınlayacakmısınız nereden alabilirim diye sorarken biraz da muhabbet ilerledi. Derken bayan durdu. Bir şey soracam ama yanlış anlamayın. Türkmüsünüz? dedi. Evet Türküm. Gözler hafif çekik Japonlarda çok iyi Türkçe konuşunca yabancı oldukları anlaşılmıyor. O yüzden sordum dedi. ^^

@halil ibrahim duran

"kanka bi lens istiyorum şöyle arkayı bulanık yapsın" --> bu cümleye bayıldım

Söylediklerinize bir ekleme de ben yapayım.
Sizin de açıkladığınız gibi "bokeh" konu objenin arka planında oluşturulan "bulanık" alan için kullanılır. Bu bulanık alandaki renk geçişlerinin "yumuşak" olması genellikle daha makbuldür.
Arka planda oluşan bulanıklıklarda, köşeli, sert ve belirgin (beşgen, yedigen) bulanıklıklar komposizyonu kötü şekilde etkiler ve incelereken gözün arka plandaki hatlara takılmasına neden olabilir.

Bokeh'in yumuşak geçili olması için faktörlerden birisi de, kullandığımız objektifin içinde yer alan diyaframın kaç adet bıçaktan oluştuğu ile alakalıdır.
Genellikle 7 bıçaklı diyaframlı lensler piyasada çoğunlukla kullanıcılara sunulur ve oluşturdukları bokeh 5 bıçaklı diyaframlara göre çok daha iyidir. 9 bıçaklı uzak odak lensleri gerçekten çok başarılı sonuçlar verebilir.

Sonuç olarak, full diyafram açıklığında, bahsetmiş olduğum diyafram bıçaklarının oluşturacağı beşgen veya yedigen şekiller zaten ortadan kalkacak ve dairler halinde ışık hüzmlerinin girişi sağlanacaktır.
Ancak full diyafram açıklığı olmayan ve özellikle açık havada yapılan çekimlerde bu hususlara da dikkat etmek gerekebilir. Bazen, küçük bir zum yapılarak çarpıcı farklar elde edilebilir.

Hazır diyafram bıçaklarından bahsetmişken diğer bir konuya da değinmek isterim. Tek sayılı diyafram bıçakları gece çekimlerinde çarpı 2 sayıda köşeli yıldızlar oluştururken, çift sayıda bıçağı olan diyaframlar ise sayısı kadar yıldız oluşturur.
Örnek olarak gece lambalarını, 7 ve 8 bıçaklı objektiflerle çekersek, 7 bıçaklıda 14 köşeli ve daha az parıldayan ışıklar, 8 bıçaklıda ise 8 köşeli ve daha çok parıldayan ışıklar görebiliriz.

@halil ibrahim duran

size kısmen katılıyorum, ben yorumu şahsen doğa portre ve obje fotoğrafları için söylemiştim,mesela doga fotoğraflarında veya denizde güneş batımı gibi fotoğraflarda dediğimiz oran olmayınca çokda güzel durmuyor fotoğraf.. sonuçta bende fotoğraf çekimini amatör olarak yapıyorum kurslarda hocalar tarafından söylenen 1-kompozisyon 2- bu oran olayına dikkar gerisi zaten makinayı kullanma becerisi..ıso su enstantanesi vs. tabiki fotoğraf görme işidir sen neyi nasıl görmek istiyorsan öyle çekersin..bunun bir kuralı olamaz tabiki..ancak dediğim gibi bir sergi yarışma vs gibi durumlarda bu bahsettiğimiz konular öne çıkmakta..

@hasan akgül

Kurslarda anlatılanlar işin ve kompozisyonun temeli, bu temelleri kafada oturttuktan sonra klişelerden kurtulup daha yaratıcı çözümler veya hiçbirine bağlı kalmayan çekimler de yapılabilir. Yine de yanlış fotoğraftır denmez. Önemli olan işini yapabiliyor mu?

Benim fotoğraf çekme becerilerimi geliştirmek için çocukluğumdan beri kullandığım ve çok basit bir yöntem var. Bu yöntemi bana profesyonel bir fotoğrafçı tavsiye etmişti.

Bana, "tek yapman gereken çekilen fotoğraflara bakmaktır" demişti. Konunun ne olduğu önemli değil, "sadece insanların çektiği fotoğraflara bak", demişti.

İnternetin bu kadar yaygın olmadığı dönemlerde, sürekli fotoğraf dergilerine ve sadece çekilen fotoğraflara bakardım. Sonra internetin de yaygınlaşması ile bu iş çok daha kolay bir hal aldı.
Sonuç olarak, ben bu güne kadar ne öğrendiysem, insanların çektiği, ve kendi çektiğim fotoğraflara bakarak öğrendim. Tabiki yanımda profesyonel birisinin olması, teknik bilgimi artırdı ama "fotoğraf böyle çekilir" cinsindeki kurallara kaidelere asla riayet etmedim.
Dünyanın dört bir yanından çekilen fotoğrafları inceledim.
Tüm bunların yanında aklımda her zaman fotoğraf kelimesinin ne anlama geldiği vardı. Foto=Işık, Graf=Yazmak. Işığı Yazmak.

Aynen en temel öğrenme şeklidir: taklitçilik.

Evet, "taklit" aynısını yapmaya çalışarak öğrenmek demektir.

Ama sadece taklit yeterli olmayabilir. Çünkü sadece taklit etmeye çalışırsanız günün sonunda elinizde benzemeye çalıştığınız şey kalır. Makineyi tutuşu, vizörden bakışı, hatta çekilen fotoğrafın aynısını, taklit ederek çekebilir ve öğrenmeye çalışabilirsiniz.
Bu yöntemle çok şey öğrenebilirsiniz ama öğrenme faslı bittikten sonra kendinize özgün tarzınızı oluşturmak için başka şeyler de yapmanız gerekir.

Bu nedenlerle ben, fotoğrafı elime alıp baktığım zaman, ben bunun aynısını nasıl yaparım diye asla düşünmedim. Bu fotoğrafın sahibi ne yapmış diye bakarak, anlamaya çalıştım.

Katılıyorum Onur bey.

Teşekkürler.

Bu başlığı biraz daha aktif tutmak için çaba sarfetmemiz gerekebilir. "Pek ilgi görmedi", gibi geldi bana?

@Onur Kuzik

Bu kadar bisiklet odaklı insanın arasında bu kadar alakasız teknik bir konu olunca normaldir

@Onur Kuzik

biz kendi aramızda bilgi ve fikir alış verişi yaptıkça konuya ilgisi olanlar artacaktır.

Yowamushi Pedal animesini 18 Aralık 2013, 23:18 açmışım. 27 Şubat 2014, 21:37 de bir kişi mesaj atmış sayfa bir anda 6 sayfa olmuş. Bence bu konu daha çok ilgi görecektir zamanla. ^^

@halil ibrahim duran

@Turan Babacan

Evet bencede.
Biz en iyisi, keyif aldığımız şeyleri yapmaya ve yazmaya devam edelim. Merakı kabaranlar ve varsa diğer ilgi duyanlar zamanla bize katılacaktır.

Iste simdi mertlik bozuldu

(link)

Linkteki makina, fotografi cektikten sonra, odak degisikligine imkan taniyor. Bunu ne boyutta yaptigini gosteren ufak bir ilustrasyon da mevcut. Ayrica, makale de bunu nasil yaptigi da anlatilmis.

(link)

Ayrica kendi internet sitesinde ise tanitim videosu var. ben gercekten hayran kaldim.

Benim bir sorum olacak, fotoğrafla 1-2 yıldır ilgilenmeye çalışıyorum, bisiklete ise yeni başladım. Derdim dslrı ve tripodu bisikletle taşımak çekim yerine gidene kadar. Yada taşımayıp farklı alternatifler bulmak.
Örneğin bisikleti tripod olarak kullanmayı sağlayacak bir düzenek (kardoya bir gorillapod yerleştirilebilir belki çekim yaparken ama dslrı ve lensi (geniş açı - canon 10-22) taşıyabilir mi bilemedim. Hele ki şu an bir crop body kullanıyorum ve ilerde full frame'e geçmeyi düşünüyorum. Gerçi bir yandan da dslr makineyi taşımak pek pratik değil gibi bisikletle. Dslr gövde, lens, çantası vs bir sürü ek ağırlık. Aynasızlara mı geçsem diye düşünmedim değil, raw çeksin diyorum yeter ki. Ama son seçenek olarak saklıyorum onu. Baya uğraştırıcı çünkü. Elimdeki seti (body-grip-4-5 lens) elden çıkarmam gerekir onun için. Ben elden çıkarmadan bir çözüm bulmak istiyorum. Var mıdır bunun bir yolu acaba. Tripod konusunda ısrarcı olamın sebebi ise sabah erkenden sahile inip uzun pozlama yapmak istemem. Ancak elimdeki manfrotto tripod 2.5 kilo ve kapalı uzunluğuda ortalamanın üzerinde. Taşıma çantası var ama taşıması dert olur bisikletle.

Fotoğraf ve bisikletin tadını birlikte yaşayıp tecrübe kazanan abilerimin, kardeşlerimin yorumları çok sevindirecek beni

Abicim,
Tripodu kadro üst demirine velcro cırtcırtlarla bağlayabilirsin, bağlamadan önce kadro demirini nalburlarda satılan yuvarlak koruma süngeri ile kaplarsan çizilmez.
Çanta olarak da ben her ikisini de ebayden aldığım arka bagaj üzerine taktığım çanta ile taşıyorum. Çantanın bizim fotoğraf çantaları gibi ayırıcı gözleri yok, bunun için ya çanta içi için satılan ayırıcı iç tkımı y da lens çantası alman gerekiyor. Ben lens çantası kullanıyorum. Bisikletin vibrasyonunun makineye zarar vermemesi için tabandan 3cm kalınlığında esnek sünger kapladım.

Örnek çanta:
(link)

http://img.tapatalk.com/d/14/05/19/2a4eme2e.jpg

Örnek bagaj:
(link)

http://img.tapatalk.com/d/14/05/19/dutebyja.jpg

Tapatalktan gonderdim Turkce karakter varsa "tepetaklak" olmus olabilir

Ben retrospective çantayı en kısa askı şekliyle boyundan atıp sırtta taşıyorum çok rahat oluyor Yalnız biri eşşek şakası yapıcam diye çantayı tutsa çekse boğulma tehlikesi olabilir

Sırt çantası hariç; omuz vb taşımalar bisikbetle ani yön değiştirmelerde makinede istenmeyen çarpmalara neden olabilir


Tapatalktan gonderdim Turkce karakter varsa "tepetaklak" olmus olabilir

Aynen dönüşlerde problem. Aslında bisiklet için faspack250 iyi olur. çantanın üst fermuarlı gözü çok kullanışlı olacaktır. Kullandım sattım ama yeniden almayı düşünüyorum.