Scudo Sports

Bisikletten düşüş anılarınız

önceki yaz crosswaye kalpiye pedalı ilk kez takmışım. Bir cumartesi akşam üzeri maltepeden fenerbahçeye kadar gidip geri döneceğim, büyük bir hata yaparak Bağdat caddesini tercih ettim. Tabii cadde çok kalabalık her yer araba, sürekli durma bazen aralarından geçme mümkün değil. Neyse öyle bir anda, geniş kaldırım boştu ve kimseyi rahatsız etmeden kaldırımdan geçerim dedim ve kaldırıma çıkmak için ayağımı attım. Ama kalpiyeyi unutmuşum , ayak pedaldan çıkamadı :D ve ayağımı koymaya çalışmamla birlikte gülle gibi düştüm kaldırıma, herkes bakıyor kimi pis pis sırıtıyor.

Şimdi sabah erken saat olmadıkça asla Caddeye girmiyorum :(
 
Scudo
Sulama hortumunu görmeyip paralel girince düştüm bir kaç sıyrıkla atlattım
 
  • Beğen
Tepkiler: Tasogare
sonunda market bisikletinden kurtulup düzgün birşey almıştım. 45 km hızla yokuş aşağı giderken ön freni sıktım. takla atıp baya bi sürüklendim. şuan sağ kolum komple alçıda :)
 
En son 8 yaşında filan düşmüştüm ama baya sağlam düşmüş olmalıyım ki ondan sonra nasıl dikkatli kullandıysam Allaha şükür dahada düşmedim, düştüğüm günü hatırlarımda dirseğimin baya eti kalkmıştı kemiği filan gözüküyordu babam tentirtiyot filan sürmüştü acısı halen aklımdadır :)
 
T420 Click'r sdp pedaldan mtb m520 ye geçtim ilk deneme de 10 metre sonra olduğum yerde sağa doğru ağır çekim düşüş :)

ASUS_T00I cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
 
Evet benim ki çok taze daha bu gün düştümhata ettim durağa yanaşan otobusun solundan geçeyim dedim ve göz ucuyla arkama göz atıyım dedim ve bi daha gözümü çevirdiğimde otobus çoktan durmuştu ondan sıyrıldım fakat kontrolumu kaybettim ve bariyerlere çarptım ve elim kolum ve bacaklarım hafif sıyrık ama omuzum biraz kötü şişti ama bisikletim daha kötü oldu jant yamuldu fren kollarım flan aman allahım anlatamıcam artık...
 
bir kızçeye çarptım
yokuşta ön frene asıldım takla attım
arabaların sağından geçerken birisi kapıyı açtı kapıya çarptım
 
Yakın arkadaşıma ön fren sertçe sıkılıp arkası havalanırsa eğer tekrar geri nasıl inilir hatta yavaş inilir diye öğretiyordum. Bilen bilir arkası çok fazla havalanmadan dengenizi kaybetmezsiniz. Eğer tehlikeli sınırlara gelirse de freni tamamen bırakıp olduğu gibi inebilirsiniz hatta freni önce tamamen bırakıp sonra yine sertçe sıkarsanız yavaş iner. Neyse arkadaşım da deneyeyim dedi. Hız aldı ön frene bir asıldı freni bırak diyene kadar gidon elinde yere düştü.:koptum: Sonrası çok komikti bence direk bana dönüp : ''La oğlum az yapturma daa.'' :D:D
Sonuç olarak kırılan zil, çarpmanın etkisiyle aşağı inen fren ve vites kolu, ön aktarıcının kolunun yay düzeneğinin bozulması. :D
 
Daha acemiyim ama ben de yazayım, geçen 45 km ye yakın bi hızla yokuş inerken aniden yolda dönmeye çalışan bi araba görüp yavaşlayayım dedim, şansa yerler de ıslaktı. Tekerler kaydı bir sağ bir sol derken bisikleti yere bırakıp koşarak dengemi sağladım. Allahtan önümde yayadır arabadır bi şey yoktu da kazasız atlattım. Aynı şekil yine yokuş inerken ıslak zeminde tekerler kaymıştı viraj gibi bi yerde alçak bi duvara tosladım da durabildim biraz hızlı olsaydım büyük ihtimal duvarın üstünden uçardım :)
 
  • Beğen
Tepkiler: AliÇimen
yokus asagi inerken viraji alamayip duvara carptim yaklasik 10 metre uçuşa gecip sonra betona inişimi gerçekleştirdim 3 sene onceydi :p
 
Ben bisiklet sürerken kendi hatam yüzünden pek düşmem. Çünkü eğer durum riskliyse zar atmam, tedbirli olurum. Bugüne kadar tedbirli olduğum için pek çok kez kazadan kılpayı kurtulmak nasip oldu. Ama bir keresinde yeşilin yanmasını beklediğim için kaza yaptım, çünkü yayalara kırmızı yanarken yola atlamakta hiçbir sakınca görmemişti çarptığım kadın. Onu ambulans götürdü ama eğer bisiklet değil de araba çarpsaydı... İşte o riski göze almıştı o kadın. O günden beri kurallara güvenim sıfıra indi. Artık kuralların benim için hiçbir önemi yok, o an için can güvenliğimi sağlayan neyse onu yapıyorum. Gerekirse makas atmak, gerekirse saatte 55 km hıza çıkmak, gerekirse en sol şeridi kullanmak.

Edit: Bir 700×25c kullanıcısı bu mesajı yazdı
 
Bilen bilir eymire TRT tarafından inişi. İnerken yapmıştım kazayı. Hızım 40 civarıydı, sola viraj geldi, alırım diye düşündüm ama öyle olmadı, sağdaki tel örgülere yerde baya sürüklendikten sonra yapıştım. Tel örgüler olmasa Allah korusun baya yüksekti, bi uçurum faciası olabilirdi.
 
9-10 yaşımda ilk bisikleti sürmeyi öğrendiğim yıllar... denge kurmakta zorlanıyorum, geri geri gelen şahine toslamıştım beni 1 2 metre öteye fırlatmıştı:)) kendi kendime öğrenmiştim bisikleti düşe kalka işte bi sürü kaza var dolayasıyla:) bi kerede 2 araba arasında sıkışmıştım:))
 
  • Beğen
Tepkiler: Eroseros
Geçen hafta maltepe sahil bisiklet yolunda önüme aniden çıkan çocuğa çarpmamak için frenlere asıldım (hızlıda değildim halbuki) fakat ön frenini geç bıraktığım için düştüm, sol bileğim burkuldu, biskletinde sele yamuldu. Neyse daha kötüsü olabilirdi...
 
8-9 yaşlarımdaydım ilk ciddi düşüşümü -ki sonra pek hatırlamıyorum ciddi biz kaza yaşamadım- yaşadım. Aslında kazanın oluşu ve tipi ciddi bir kaza gibi değildi ama hala dizimin üzerinde kocaman yara izi kaldığından benim için hep kötü bir anı olarak duruyor.

O zaman pinokyo bisikletim vardı beyaz renkli ortadan kırılabilen. Hatta dinamosu ile on arka aydınlatmaları da vardı (Belki bu yüzden kem gözlere gelmiş olabilirim :D). Neyse efendim işte bu beyaz ve güzel pinokyomla lojmanın bulunduğu sitede her zamanki turlarımdan birini gerçekleştirirken, viraja hızlı girmemle yerdeki mıcır tabakasının beni kaydırması bir anda oldu. Kaza kayma sonucu yere kapaklanma, sürtünme şeklinde gerçekleşti. Lakin dizimi önce vurunca diz odluğu gibi parçalandı. Yani derisi tabi ki kırık çıkık yok. Hastaneye gittik içinde taş ıvır zıvır bir sürü şey temizlediler. Baya da kanadı. Sonrasında hatırladığım doktorun dizi dikememesi. Bir sürü yerinden yırtıldığı için dikemeyiz böyle bandaj yapacağız demişti. Öyle de olunca büyük bir yara izi dizimde kaldı. Beraber yaşlandık bile :D
 
15-16 Yaşlarında arkamdan gelen arkadaşlara bakacağım derken bir anda bisikleti belediye çukuru içinde içinde bulmuştum. Ben ise 2-3 metre ötede yatıyordum :) Dil dışarıda, ağız burun kanlar içinde. Kendime geldiğinde üstüm başım hep kan içindeydi. Başta panikledim sonra bisikleti aramaya başladım. Bisikleti çukurdan çıkarttım. maşa eğilmişti. Evden uzakta olduğumdan gidonu ters çevirdim ve ağız kanlı, dil dışarıda eve kadar geldim. Olanı sağlık ocağında öğrendik. Dil ortadan ikiye bölünmüştü. Büyük bir hastaneye sevk ettiler, (tabi bende konuşamayacağım korkusu):aglyrmngaa: orada dikiş atıldı ve birleştirildi dil. Sonrasında 3 hafta süt ile beslenmek zorunda kalmıştım :)
 
Walla bu spd olayı beni test ediyor.. En son, diğer tarafı ağaçlar ve park etmiş arabalar yüzünden görünmeyen bir dört yol ağzına yaklaşırken gelen aracın sesini duydum yavaşladım ama bir türlü çıkmadı o araç lan nerede derken bir anda fırladı önüme ani fren ve ayağı kurtaramama sonuç patlak bir diz..
 
8 ayda toplamda 2 kez düştüm.

İlki tünelde giderken bir arkadaşımın ani fren yapmasıyla panikleyip ön frene basıp takla atmıştım. Bisikletin ben düştükten sonra üzerimden geçişini hala hatırlıyorum. Yaklaşık 1 ay kadar omuz ağrısı çekmiştim :)

İkinci düşüşümde ise sağa dönen bir teyze sağolsun beni de götürmeye niyetlenmişti, hoop diye bağıracakken düşüp hoppaaaaaa diye bağırmıştım. Resmen komediydi :) Teyze benden daha çok korktuğu için acımı yaşayamamıştım :) Ama ufak bir dokundurma olduğu için çok şükür büyük bir acı da olmamıştı.
 
Geri