Başıboş köpeklerle mücadele ve kurumların sorumluluğu

deneyimsizler için tam bir kabus

@İsa DEMİRKOL Gördüğüm görselin "dediğin saçma" demekten bir farkı yok. Forum kuralları içinde birbirimizin dediğine "saçma" diyebiliyoruz. Bir sıkıntı olmuyor. Bir üyeye "maymun" demek gibi bir hakaret değil bu.

Bu hayvanların sokaklarda yaşaması kabul edilemez. Bazı arkadaşlar devlet veya belediye barınak yapsın orada bakalım gibi fikirlere sahipler. Bu hayvanların sokaklarda olmasının ve sayılarının inanılmaz şekilde artmasının sebebi ben değilim. Kendini hayvansever olarak gören bazı çevrelerin kısırlaştırılmamış hayvanları mamaya boğması yüzünden oluştu bu durum. Ben kendi hatam olmayan bir durum için bir köpeğin 15-20 yıllık mama, aşı, barınma vb. masrafını ödemek istemiyorum bir vatandaş olarak. Neden benim vergilerim ile yapılacak bu durum ? Çok köpek bakmak istersem giderim genetik havuzu düzgün ne yapacaği belli olur ve harcadığım paranın somut karşılığını alırım. İsteyenler dernek vb. organizasyonlarla barınak yaptırabilirler. Bu hayvanlar ne sokaklarda olmalı ne de vergiler ile bakılmalı. Mesela kaldığımız kyk yurduna dişi bir köpek geldi yavruladı. Yaklaşık 8-10 adet yavru var. Doğan her yavru yeterli yemeğe ulaşabiliyor. Sanırım hepsi yaşadı ve 3-4 aylık oldular. 1 ay dönem arasından döndükten sonra yurt içerisindeki 3-4 tane kediyi hiç göremedim mesela. Büyük olasılıkla ya parçaladılar ya da kovalayıp kaçırdılar hayvanları. Kısırlaştırılma gibi bir işlemin yapılacağını düşünmüyorum. 1-2 sene içerisinde o yavrular yetişkin olup yine çoğalacaklar sayı belki 30-40 olacak. Şimdiden geceleri havlama sesinden dolayı rahatsızlık vermeye başladılar. Biraz daha büyüyünce yine pencere açamamaya başlarız. ( Pandemi öncesinde yurtta 10-15 köpek vardı ne etüt odasında ders çalışabiliyorduk ne de geceleri camları açıp uyuyabiliyorduk ) Birilerinin vicdanını tatmin etmesinin sonucu olarak 4200 öğrenci ders çalışırken ve uyurken köpek havlaması duymak zorunda. Isırma ve kovalama ihtimallerini söylemeye bile gerek yok. Bu tedirginliğin hiç olmaması gerekli. Ben bu mesajı bu başlığa göndermiyor olmalıyım. Bu mantıksız durum için zaman harcamıyor olmalıyım.

Atakan K. demiş ki:

Kendini hayvansever olarak gören bazı çevrelerin kısırlaştırılmamış hayvanları mamaya boğması yüzünden oluştu bu durum.

Hepsini görüntüle...

Hayvanları besleyenlerden dolayı oluşmadı. Çünkü bir hayvan açlıktan ölme sınırında olmadıkça, ürer. T.C. devletinin başına başıboş köpek varlığını "sonlandırılması gereken bir sorun" olarak gören bir iktidar gelmedi şimdiye kadar. 90'larda göz açtırmayan bir şekilde kısırlaştırmaya başlansaydı şu an ortalıkta böyle bir köpek popülasyonu yoktu.

Ayrıca, ben bu hayvanları doyurmakla mükellef olduğumuzu düşünüyorum. O hayvanlar devletin vurdumduymazlığı sonucunda dolayı oluştu, yani sonucunda insanın. Nasıl "ben yapmasam olmayacaktı" diyerek kendi çocuğumuzu aç bırakarak öldürme hakkımız yoksa, bu hayvanlara da yok diye düşünüyorum.

Avrupada başıboş köpek sorunu yok, bakın aynı Avrupa'da bisiklet yolları, bisiklet kültürü vs ovuyoruz, ama başıboş köpekler deyince inanılmaz bir reaksiyon var. Şaşırıyorum

Bugün Antalya da 10 yaşındaki kız çocuğu sokak köpeginden korkup yola kaçtı. Gelen kamyon bacağını ezip parçaladı. Durumu ağır büyük ihtimalle bacağı kesilecek.

Maalesef kızcağız sol beyin ölümü gerçekleşmiş.Allah ailesine sabır kızımıza açil şifalar nasip etsin..

@Esatesat Çok üzücü, Mahra'nın kendisine sağlık, ailesine de sabır dilerim..

Ben de çok üzüldüm moralim bozuldu bisikletten hayattan soğudum zira ben dahil koskoca bir toplum bu sorunu çözüm bulamıyor.. insan kendini aciz hissediyor.bunu hissettiren yöneticiler benim kadar umursasaydı sorun çözülürdu ama neyse...

Toplayın artık şu köpekleri gözünüzü seveyim.

Ankara/Ataparkta öğrenci evindeyken köpekler her gece birbirine dalaşır akşam köpek sesinden uyutmazlardı. Sürü halinde sizi görürlerse saldırırlardı. Tandoğanda yurtta kalırken akşamları Anıtkabir etrafında koşu yapardım oradaki köpekler de beni kovalardı 😁.
Şuan bisiklet sürerken bazen birden kenardan köşeden fırlıyorlar insan ister istemez sağa sola kırıyor birkaç kez ezilmekden son anda kurtuldum. Keza medyadaki haberleri de görüyoruz. En son küçük bir kız çocuğunun bacağı kesilecek.
İş yerinde 2 kedi 3 köpek besliyorum sokakta köpek görmek isteyen evinde, bahçesinde, damında beslemeli.
Ben bir hayvansever olarak bu durumdan rahatsızım.

Esatesat demiş ki:

Ben de çok üzüldüm moralim bozuldu bisikletten hayattan soğudum zira ben dahil koskoca bir toplum bu sorunu çözüm bulamıyor.. insan kendini aciz hissediyor.bunu hissettiren yöneticiler benim kadar umursasaydı sorun çözülürdu ama neyse...

Hepsini görüntüle...

Cozumu var fakat herkes basindan gecen hikayeyi anlattigi icin sira henuz cozume gelemedi.

Köpek kovaladığında kaçmayın, Sevin!

Oldu dişlerini gösterdiğinde de ölü taklidi yapalım belki gelip yalar falan hoş olur. Bağ bahçe çevresine salınan 2 metrelik kangalları gör de sev sevebiliyorsan

Arkadaşlar Kızcağızın sağlık durumu üzerinden polemiğe girmek çok doğru olmadı. Bu nedenle silmek durumunda kaldım Allah şifasını versin Bir daha böyle olaylar yaşanmasın.

(link)

Bisikletforum moderasyonundan kim bu haberin linkinden rahatsız oldu acaba?

Dün yazdığım mesaj saldırganlık bahanesiyle silinmiş, köpek insana saldırıyor bunun haberini verip daha fazla insanın bu duruma düşmemesi için yazı yazan ben saldırgan oluyorum. Köpekçi tayfa işine gelmeyen eleştiriyi dahi kabul edemiyor, bugün burda 1 tane köpeğe birisi tekme atsa yırtınırlardı, hergün kesin bir çocuk saldırı sonucu ya hayatını kaybediyor ya ağır yaralanıyor bunlarda söylenen üsluba takılmış. saldırganda saldırgan, yahu saldıran köpekler yem olan çocuklar siz neyden bahsediyorsunuz bu nasıl vicdansızlık??

köpekler bile bu köpekçiler kadar kendini savunmaz.

Devlete ait çok geniş araziler var bu hayvanların yaşadıkları bölgelerde. Tek yapılması gereken geniş alanları yüksek ve sağlam kafes tellerle çevirip hayvanlar için güvenli ekosistemler oluşturmak.

Besleme işlemi bu alanlarda yapılabilir, basit bir künk bile bu hayvanların barınakları olabilir ve şu ankinden çok daha konforlu bir hayat bulurlar.

Harekete geçmek için beklenen her gün bir insanın hayatına mal olabilir. İşte o çocuk örneğin.
Burada tartışmanın başladığı gün o köpekler toplanıp böyle bir alana taşınabilseydi şu an sağlıkla okuluna gidiyor olacaktı.

Yalnız şunu fark ettim ki bisiklet camiası en fazla zararı görenlerden biri olmasına rağmen bu konuda hiç bir şey yapamaz. Cılız bir kaç sesin dışında en küçük bir kamuoyu oluşturamaz durumda.


O kadar birbirini anlamaktan uzak ki dinlemiyorlar bile. Başka bir konuda bu konuyu ve konu altında kendi düşüncesinin dışında fikir belirtenleri engellediğiyle ilgili espri yapanlar oldu.

Bir başka insanın endişesini, kaygısını korkusunu anlamak bu kadar zor olmamalı.

(link)

(link)

(link)

phrygian demiş ki:

köpekler zaten kısırlaştırılıyor, zamanla git gide azalacaklar. bundan öte önlem olarak ne öneriyorsunuz? toplanıp uyutulsunlar mı, ya da barınaklara mı hapsedilsinler? hassasiyetleri anlıyorum, fikirlere de yukarıdaki şimano isimli insanları kategorize edip ötekileştiren kişi hariç saygı duyuyorum. o boş konuşuyor ve bu konu üzerinde sınıfsal nefretini de araya sıkıştırıyor. konumuza dönersek insanlık tarafından evcilleştirip dilenciliğe alıştırılan ve artık doğal bir yaşam alanı olmayan köpeklere de biraz haksızlık yapıldığını düşünüyorum. on binlerce yıldır insan türünün yoldaşı olan bu hayvanların rehabilitasyonu türümüzün onlara borcudur,. kentli insanın köpeğe ihtiyacı sadece son yüzyılda azaldı ve yok oldu, köylünün ise hala en büyük yardımcısı. ayrıca ben de on yıldır tur bisikleti kullanıyorum binlerce köpekle karşılaştım, gündüz bile yüzüne ışık tutulduğunda ya da köpek kovucu çalıştırıldığında kaçmayan köpek görmedim. ısırıldıysanız yeterince önlem almamışsınız demektir.

Hepsini görüntüle...

Korkumuzun maliyeti ne olacak?Gerçi insanlar duyduğuma göre korkmak için para veriyorlarmış galiba!
(link)

Şimdi bu çağda bu çözüm gibi gözükmüyor..

Hayvanları çok seviyorum, köpek korkum yok, köpekleri okşayarak mayıştırmayı, oynamayı, boğuşmayı çok severim. Hatta çocukken sevmeye çalışırken ısırıldım. Demem o ki köpeklerle derdim yok.

Bisiklet turlarında en azılı köpek sürülerinin bile içine dalar dağıtırım. Şehir içinde, bulunduğum bölgede çok olmalarına rağmen pek saldırgan olmasalar arada saldırganlaşan köpekleri yoruncaya kadar kovalarım ki gözlemlediğim bunu yapınca artık saldırma cesaretleri kırılıyor. Özel bir eğitim almadıkları sürece hayvanlar savaşmayı seçmez, kaçarlar.

Hatta daha pazar günü Kalabak köyünde havlayarak, hırlayarak etrafımızı saran Akbaş sürüsünü dağıtırken, genç bir Akbaş kuyruk salla salya gelip sırnaştı, böylede şapşikler.

Ben ittapar demeyeceğim ama durumu bu yönde abartan köpek severler, benim gördüğüm dağ başına terkedilmiş bir birini yiyen köpekleri görseler ne düşünürler acaba.

Bireylerin aldıkları kararların sorumluluklarını üstlenmesi gerekli. Ben sokak köpeklerinin uyutulması gerektiğini düşünüyorum. Bunun bende ağır bir vicdani sorumluluğu olacak. Peki tersini düşünenler, bunun sorumluluğunu alıyor mu? alabilecek mi? Köpeklerin uyutulmamasını isteyen biri toplam sokak köpeği sayısının kendisi gibi düşünen kişi sayısına oranınca köpeği (atıyorum kişi başına 100 köpeği), köpeklerin hayatlarının sonuna kadar barındırıp, besleyip, ilgilenebilecek mi? Bu hayvanların uyutulmamasını istiyorlarsa bu sorumluluğu almaları gerekiyor.

Belki oranla çok düşük ama bu hayvanlar birilerinin yaralanmasına, sakat kalmasına veya ölmesine yol açıyor. Birilerinin almadığı sorumluluk yüzünden bırak ölmeyi engelli olarak yaşamlarını sürdürmek zorunda olan insanlar var.

Kendi yaşadığım şehirden örnek vereyim. Kırsala, doğaya çıkmayan insanlar Eskişehir'de sokak köpekleri ne rahat yedikleri önlerinde yemedikleri arkalarında sıcak sıcak kafelerde mekanlarda yatıyorlar diye bilirler. Ama kırsala bırakılan onlarca köpek açlık sefalet içinde. Yolun hemen kenarında derisinin kemiklerine yapıştığı bir köpeğin başka bir köpeği yediğini ilk gördüğümde dehşete düşmüştüm. Bu durumdaki köpekleri uyutmak mı, yoksa uyutmamak mı?

Bir defaya mahsus, en sıkı eleme sistemiyle (en az sayıda) sokak köpekleri uyutulmalı. Mevcut köpek sahipleri ve gelecekte köpek edinecekler ise her ne şartta olursa olsun sahiplendikleri hayvanın ihtiyaçlarını hayvanın yaşam süresince karşılayacaklarını devlet denetimi altında taaddüt etmeli. Sahibi hayvanı sokağa mı attı, devlet barınağa alıp hayvanın hayatı boyunca ihtiyacını sokağa atan sahibinden tahsil etmeli.

Samet M. demiş ki:

Devlete ait çok geniş araziler var bu hayvanların yaşadıkları bölgelerde. Tek yapılması gereken geniş alanları yüksek ve sağlam kafes tellerle çevirip hayvanlar için güvenli ekosistemler oluşturmak.

Hepsini görüntüle...

Bu dediğin mantıklı geldi, can almadan çözüm ancak bu şekilde olabilir sanırım. Ama sorun şu ki, o arazileri çevrelemek için kilometrelerce çelik telden yapılma çit gerekir.

can_celik demiş ki:

Bu dediğin mantıklı geldi, can almadan çözüm ancak bu şekilde olabilir sanırım. Ama sorun şu ki, o arazileri çevrelemek için kilometrelerce çelik telden yapılma çit gerekir.

Hepsini görüntüle...

Buda kolaylıkla çözülür aslında bir çok mama toplayıp dağıtan farklı STK lar var bunlar bir süre mama yerine bu yerlerin kurulması için yardım toplayabilirler ve herkeste yardım eder ortam hazırlandıktan sonrada rahatlıkla herkes maması alır gider hayvanları besler şu anki gibi yerlere dağlara taşlara mamalar dökülüp ziyanda olmaz hem hayvanlar sağlıklı bir ortamda özgürce yaşar çözüm aslında basit ama her iki tarafta bunu uzatmaktan zevk alıyor sanki bir konuda ortak noktada buluşmak kimsenin işine gelmiyor gibi