Karabük-Yenice-Devrek-Çaylıoğlu (4. Gün: 10 Ağustos 2009, Pazartesi)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/Karabuk-Gunesli-Harita.jpg

Orta Karadeniz’den Batı Karadeniz’e…
4. Gün (10 Ağustos 2009) : Karabük-Yenice-Devrek-Çaylıoğlu Güneşli (Çaylıoğlu)

Tur arkadaşım Ramazan Kuruçay ile birlikte gerçekleştirdiğimiz 7 Ağustos 2009’da Kastamonu'dan başlayan turumuzun dördüncü gününde izlenimlerimizi anlatmaya devam ediyoruz. Yazı serisinin ilk bölümünde Kastamonu-Daday, ikinci bölümünde Daday-Azdavay-Pınarbaşı-Eflani, üçüncü gününde Eflani-Safranbolu-Karabük etaplarını anlatmıştık…

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/251.jpg

Turumuzun bu bölümünde Karabük-Yenice-Devrek güzergahını takip ederek, Çaylıoğlu Köyü’ne kadar olan bölümü keşfedeceğiz… Bir önceki bölümde Karabük’te Tuncer Bayık’ın evine konuk olduğumuzu anlatmış, Tuncer Bayık ve arkadaşları Kemal Faruk Doğan ve Emre Güllü ile Safranbolu’yu gezmiş, Konarı Köyü izlenimlerimizi aktarmıştık…

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/251a.jpg

Evet, maceramızı kaldığımız yerden anlatmaya devam ediyoruz… 10 Ağustos 2009, Pazartesi… 08:30’da Tuncer’in evinin önünde bisikletlerimizi yeni bir gün için hazırlamaktayız… Karabük Demir Çelik Fabrikası’nda çalışan Tuncer, sabah 07:30’da işe gittiği için, Faruk’la beraberiz…

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/252.jpg

Bisikletlerimizi hazırladıktan sonra Karabük şehir merkezine doğru gidiyoruz. Karabük büyük bir şehir… İl olmayı gerçekten hak etmiş… İstanbul’da bulunan her şeyi burada da temin etmek mümkün… Bir marketten su, bisküvi gibi ihtiyaçlarımızı temin ediyoruz…

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/253.jpg

Karabük’ten Yenice’ye doğru yola çıkmamız saat 09:00’u buluyor…

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/254-1.jpg

Faruk, bir süre bize eşlik ediyor…

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/255.jpg

7-8 km sonra bir benzin istasyonunda genç arkadaşımız Faruk’la vedalaşıyoruz… Gerçekten gösterdikleri ilgi ve konukseverliğe buradan bir kez daha teşekkür ediyoruz… Umarım tekrar görüşebiliriz… (Saat 09:25)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/256.jpg

Yenice-Karabük arası 30 km… Ama bu yolun bir özelliği var… Yenice’ye kadar bu yolda en uzunu 704 metre olan yaklaşık 20 kadar tünel var… (Saat 09:33)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/257.jpg

Evet ilk tünel görünüyor… Ön ve arka ışıklarımızı hazırlıyoruz… İlk tünelimiz Pirinçlik Tüneli… Araçlarla aynı anda tünellerde olmak istemiyoruz… Yine de birkaç kere tünel içinde yakalanıyoruz… Kamyonlar, TIR’lar, küçük araçlar, tünel içinde o kadar gürültülü ve hızlılar ki, saniyeler içinde arkamızda bitiveriyorlar… (Saat 09:40)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/259.jpg

Pirinçlik Tüneli’nin hemen ardından Yalnızca Tüneli… (Saat 09:42)

Bazı tüneller çok kısa olduğu için aydınlık… Bazıları ise çok karanlık… Tünel içinde, mümkün olduğu kadar tünelin duvarına yakın gitmek istiyoruz.. Ancak tünelin duvarına en yakın yerlerde ağır araçlar yüzünden asfalt yastık gibi olmuş ve yükselmiş… Bu durum çok kenardan gitmemize engel oluyor…

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/260a.jpg

Ulubelen Tüneli bu yoldaki en kısa tünel (Saat 09:43)…

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/262.jpg

Bolkuş Tüneli (Saat 09:46)…

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/261.jpg

Karabük-Yenice yolu, harika görüntüler eşliğinde Filyos Çayı’na ve Karabük-Zonguldak tren yoluna paralel seyrediyor… Yukarıdaki fotoğraflar, Bolkuş Tüneli ve hemen aşağıda akan Filyos Çayı üzerinde bulunan Bolkuş Köprüsü’nü gösteriyor…

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/263.jpg

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/264.jpg

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/265.jpg

Bu fotoğraflar da Ramazan’ın yol kenarında böğürtlen toplamasını konu alıyor… Bu çocuk hemen her yerde yiyecek birşeyler bulmayı başarıyor… (Saat 09:54)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/265a.jpg

Çocukluğumdan beri trenleri severim... Yol boyunca, hep bir trenin geçmesini beklemiştim… İşte bir tane geçiyor… (Saat 09:59)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/266.jpg

Tabela fotoğrafları… Yollarda hemen her tabela önünde fotoğraf çekmeye çalışıyoruz… Bu tabela da nerelerde olduğumuzu bildiren bizim için kıymetli bir tabela… (Saat 10:04)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/268.jpg

Tüm fotoğrafları yine Ramazan çekti… (Saat 10:09)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/269.jpg

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/270.jpg

Ramazan, bitmez tükenmez enerjisiyle her zaman olduğu gibi, yollarda söylediği şarkılarla adeta ortalığı inletti… Özellikle, tünellerden geçerken bu haykırışlar doruk noktasına ulaştı… Her zaman olduğu gibi gezimizin neşe kaynağı oldu…

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/272.jpg

Delgeç Tüneli… (10:16) Delgeç Tüneli’nden önce bir tünel fotoğrafı daha var ama, bisiklet üzerinde çekildiği için flu çıkmış…

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/273.jpg

Yellikaya Tüneli çıkışı… (Saat 10:17) Saatlerden anlaşıldığı gibi tüneller o kadar sık ki, birinden çıkıp birine giriyorsunuz…


http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/277a.jpg

Kısa bir su molası… Bu çeşmeyi bir grup insan kapalı bir minibüsle, seyyar lokantaya dönüştürmüş… Izgara et, pilav, kavun, ne isterseniz yiyebilirsiniz… (Saat 10:25)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/274.jpg

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/275.jpg

Şahinkayası Tüneli… (Saat 10:31)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/276.jpg

Alaçamkaya Tüneli 117 metre… (Saat: 10:36)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/278.jpg

Ezankaya Tüneli… (Saat 10:41)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/279.jpg

Bu yoldaki en uzun tünel… 705 metrelik Suçatı Tüneli (Saat 10:43)…

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/280.jpg

Tünelin diğer ucu… (Saat: 10:49)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/281.jpg

Ramazan’la bu turdan sonra yine pekçok tur gerçekleştirdik… Çanakkale-Balya-İvrindi-Bergama-İzmir, İstanbul-Karamürsel-İzmit-Maşukiye-Adapazarı, İzmit-Kandıra-Kefken-Tuzağzı-Adapazarı, İstanbul-İznik-Orhangazi-Yalova bu turlardan bazıları… Bu turlarda bizlere Ahmet Türkyılmaz, Kemal Tecimen ve Lütfü Çolak da eşlik etti…

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/282.jpg

Bu tabela Yenice Ormanları’ndaki yürüyüş parkurunu gösteriyor… Eğer Avrupa EuroVelo Bisiklet Yolları'nın Türkiye’ye kadar uzatılma projesi gerçek olursa buna benzer tabelaları bisiklet turları yapaken de görebileceğiz… (Saat: 10:51)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/283.jpg

O kadar sık durup fotoğraf çekiyoruz ki, yine de Karabük’ten beri 20 km gelebilmişiz… (Saat: 10:56)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/284.jpg

Tüneller devam ediyor… Balıkısık Tüneli… (Saat: 11:05)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/285.jpg

Balıkısık Tüneli…

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/286.jpg

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/287.jpg

Karabük’ten bizimle beraber gelen demiryolu ile yolumuz zaman zaman kesişti… Bu köprülerden biri… (Saat: 11:11)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/288.jpg

Yenice yakınlarında, Bartın-Karabük-Yenice-Zonguldak kavşağı… Durakta bekleyen bir gence fotoğrafımızı çektiriyoruz… (Saat: 11:16)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/289.jpg

Ve Yenice’deyiz… Km saatime bakıyorum 33 km yol yaptığımızı gösteriyor… Saat 11:36 olmuş… Hiç acele etmeden, gezinin keyfini çıkara çıkara, fotoğraf çeke çeke bu mesafeyi 2,5 saatte almışız…

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/290.jpg

Yenice şehir merkezine girdiğimizde, alt yapı çalışmaları dolayısıyla ortalık toz, toprak içindeydi… Trafik oldukça sıkıntılı, şehir içinde, bisikletlerimizle bile ilerlemekte zorluk çektik… Bu bizim, o gün için şanssızlığımızdı belki ama, Yenice’ye Yenice Ormanları’nı görmek için yeniden gelmek programlarımız arasında yer alıyor… Yenice’de yemek molası veriyoruz… Aynı zamanda yanımızda uzun süredir taşıdığımız konserveleri tüketerek, ağırlıklardan da kurtulmak istiyoruz… Bir kahvehanede kuytu bir köşedeki masada yemeklerimizi yiyoruz…

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/291.jpg

Geçtiğimiz günlerde Tuncer Bayık, Yenice Belediyesi'nin düzenlediği Yenice Ormanları Doğa Yürüyüş Parkurları Açılış Programı çerçevesinde, 17-18 Ekim 2009 Cumartesi-Pazar günleri, Yenice Ormanları içinde kamplı bir bisiklet gezisi için bizi çağırmıştı… Ne yazık ki katılamamıştık… 40-50 kilometrelik gezi amaçlı bu turda Şeker Kanyonu’nu görmek gerçekten büyük keyif olacaktı…

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/293.jpg

Yenice’nin çıkışında YeşilYenice tren istasyonunu görüyoruz… Üstelik istasyonda bir de bomboş bir tren bekliyor… Hemen soruyoruz 13:30’da Zonguldak’a gidiyormuş… Bir an bu trenin dayanılmaz cazibesine kapılıyoruz… Trene binip, koltuklarımızda rahat rahat otururken kendimizi akşama doğru 16:30’da Zonguldak’da bulabilirdik… Hatta bir başka geziye bıraktığımız Zonguldak da bu geziye dahil olmuş olacaktı… Ama hayır, sportmen kişiliğimiz buna izin vermiyor ve bisikletle devam etmeye karar veriyoruz… Üstelik çok merak ettiğimiz Devrek-Ereğli arasını da göremiyecektik…

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/294.jpg

Yeniden yollara düştüğümüzde saat 12:40 olmuştu… Yenice'de bir saat kadar oyalanmışız… Yola çıktığımızda, rüzgar engeliyle karşılaşıyoruz… Rüzgar sol tarafımızdan, zaman zaman da tam cepheden kuvvetlice esiyor… Oysa sabah Yenice’ye gelirken böyle bir problem yoktu… Karabük-Yenice arasının bir vadi olduğunu, bu yüzden rüzgarın bizi rahatsız etmediğini düşünüyoruz… Evet, şimdi rüzgar bizi açık alanda yakalamış oldu… (Saat: 12:50)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/295a.jpg

Bir süre yol aldıktan sonra karşı yönden gelen bisikletlilerle karşılaşıyoruz… Bunları önce bizden birileri olarak düşündük ama, bunlar yabancı… Parça parça üçer, beşer gruplar halinde yanımızdan geçtiler… Biz selam verince, onlar da verdiler… Bir süre sonra bisikletlileri takip eden bir otobüs gördük… Daha sonra, tek tek gelenlerle karşılaştık… Bunlardan birini durdurduk… Aslında adam daha detaylı anlattı ama, biz ancak İspanyol olduğunu anladık (!)… 50 kişiye yakın bir grubun, bir organizasyonla buralara kadar geldiğini zaten görmüştük… (Saat 12:53)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/295b.jpg

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/297a.jpg

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/297b.jpg

Yenice’den Devrek-Bartın Kavşağı'na doğru yol görüntüleri… Bu yol gerçekten güzel bir bisiklet parkuru… Adamlar burada bisiklet sürmek için ta İspanya'dan gelmişler... Tüm arkadaşlarıma bu parkuru tavsiye ediyorum… (Saat: 13:24)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/297c.jpg

Bu arada Yenice’den sonra görmediğimiz Filyos Çayı yeniden ortaya çıkıyor…

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/296.jpg

Rüzgarla mücadelemiz sürerken, YeşilYenice tren istasyonunda binmediğimiz tren, sanki bize nazire yaparmış gibi düdük çala çala yanımızdan geçiveriyor… (Saat: 13:48)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/297.jpg

Yukarıdaki fotoğrafta da giden trenin peşinden Ramazan’ın bağırmasını görüyoruz… Bizi almadan nereye gidiyorsun…

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/298.jpg

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/298a.jpg

Bunlar da yolda gördüğümüz çakma peri bacaları (!)… (Saat: 13:55)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/299.jpg

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/300.jpg

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/301.jpg

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/301a.jpg

Evet bu arada telefon görüşmelerimizi de asla ihmal etmedik… (Saat: 14:04 – 14:10 arası)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/302.jpg

Giderek bu coğrafya tanıdık gelmeye başlıyor… Zaten harita üzerinden bu yolun Devrek yönünden gelen ve Bartın-Zonguldak-Amasra yönüne giden yolla birleşeceğini biliyoruz… Bu geziden bir ay önce, Amasra’ya giderken Karabük'ten beri birlikte geldiğimiz Filyos Çayı üzerindeki bir köprüden geçmiştik… Ahmet Türkyılmaz ve Ramazan Kuruçay’la birlikte aynı karede yer aldığımız fotoğraf gözümün önüne geliyor… (Saat 14:17)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/303.jpg

Burası da Gökçebey kavşağı… Devrek-Zonguldak yolu çok uzakta değil… Bu arada saat 14:25 oldu bile…

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/304.jpg

Evet, 5 dakikalık bir bisiklet sürüşünden sonra, Çaycuma-Bartın-Zonguldak yoluna ulaşıyoruz (Saat 14:31)…

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/305.jpg

Bu kavşaktan sonra yönümüz Devrek yönüne yani, güneye dönüyor… Bu da öğleden sonra sağ yanımızdan ve zaman zaman ön cepheden kuvvetlice aldığımız rüzgarı artık arkamıza alacağız anlamına geliyor (Saat 14:36)…

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/305a.jpg

Amasra’ya giderken girip çorba içtiğimiz Çaydeğirmeni’nden geçtiğimizi görünce aynı yere tekrar giriyoruz… (Saat: 15:08)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/306.jpg

Çaydeğirmeni molasından sonra Devrek’e ulaştığımızda saat 15:26 olmuştu… Km saatimize göre Yenice-Devrek 33 km, Karabük’ten Devrek’e kadar 66 km…

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/307.jpg

Şehir merkezine doğru girişte çocukların Hello, hello!.. diye bağırmalarından sonra Ramazan’dan money, money diye para istemelerine şahit oluyoruz… Bir süre sonra da, bir adamın Ramazan’a Amerika mı laaa?.. Ramazan’ın hayır biz Türküz cevabına da aynı ses tonuyla Valla mı?.. demesine oldukça gülüyoruz… Bu da yol boyunca aramızda yaptığımız bir başka espri konusu oluyor… Amerika mı laaa?.. Valla mı?.. (Saat: 15:33)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/308.jpg

Bartın yönünden Devrek girişi… (Saat 15:39)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/311.jpg

O gün Devrek’in pazarıydı… (Saat: 15:50)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/314.jpg

Ayaklarımızdaki SPD’leri 10 TL’ye verip, yepyeni bir ayakkabı sahibi olabilirdik… (Saat: 16:03)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/310.jpg

Yol planımıza göre Devrek’ten Karadeniz Ereğli yönüne döneceğiz… Yaklaşık 60 km kadar daha yolumuz var… Biz bugün Ereğli’ye kadar ulaşabilir miyiz bilmiyorum ama, önümüzde 10 km kadar sıkı bir tırmanış olduğunu biliyoruz… Yanımızdaki tüm yiyecekleri tükettik… Ramazan bir markete giriyor ve yine eli kolu dolu dönüyor… Allahtan benim çantalar büyük… Fazla oyalanmadan Karadeniz Ereğli’ye doğru yola çıkıyoruz ve tırmanış da hemen başlıyor…

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/316.jpg

Tabela Ereğli yönünü gösteriyor ama, ne kadar yolumuz var hala bilmiyoruz…(Saat: 16:16)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/317.jpg

Çabucak yükselmeye başlıyoruz… Biraz önce alışveriş yaptığımız Devrek, aniden yükseldiğimiz için artık ayaklarımızın altında… (Saat: 16:26)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/318.jpg

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/319.jpg

Tırmanış devam ediyor… (Saat: 16:34)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/320.jpg

Yol içerilere dönmeden Devrek’e doğru bulunduğumuz tepeden son bir kez daha bakıyoruz… (Saat: 16:39)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/321.jpg

Yokuşu kısa molalarla bitirmeye çalışıyoruz (Saat 16:50)…

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/322.jpg

Bu engebeli coğrafya’da Ereğli 60 km tabelası, bu akşam Ereğli’ye ulaşamıyacağımız anlamına geliyordu… (Saat 17:07)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/323.jpg

Üç gündür bisikletlerimizde taşıdığımız çadırları, bu gece kullanacağımız kesin gibi görünüyor… (Saat: 17:18)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/324.jpg

Rakım yükseldikçe, akşam serinliği de etkili olmaya, hava sıcaklığı düşmeye başlıyor. Yokuşu yavaş yavaş tırmanırken, uzaktan evler görüyoruz… Ramazan’a diyorum ki; şu evlerden birinden bizi çağırsalar, siz tanrı misafiriniz deseler, bize yemek verseler, bir çorba içsek… Çadırda kalmayın burada kalabilirsiniz deseler, bize yumuşak bir yatak gösterseler… Valla, başka şey daha dileseymişiz olacakmış... Yokuşu tırmanırken, ilerdeki evlerden Muharrem Ağabey'e o anda sanki mesaj göndermişiz... (Saat: 17:30)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/325.jpg

2-3 km daha tırmanıp, evlere ulaşıyoruz ve beklediğimiz o sesi İngilizce olsa da duyuyoruz… Hello, Come, Come, Come!.. Biz de hiç düşünmeden, balıklama dalıyoruz… Bizim Türk olduğumuzu anlayınca daha sıcak davranıyorlar… Muharrem Ağabey, yıllarca Almanya’da çalışmış, emekli olmuş, kesin dönüş yaparak köyüne dönmüş… (Saat: 17:50 ve 98. Km’deyiz)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/326.jpg

Bize, sıcak su ve nescafe getiriyorlar… Biraz önce çorbadan söz ettik ya, Ramazan da sıcak suyu görünce, çantalarımızdaki hazır çorbaları getirsek mi acaba diyor… Ama biz yine kahvelerimizi içiyoruz… Artık bize müsaade diyoruz ama, evin hanımı çorba hazır, yemek hazır demesin mi.. Mütevazi bir sofrada, güzel bir çorbanın ardından, güzel bir yemek yiyoruz… Böylece, bir süre önce konuştuklarımız gerçekleşmiş oluyor…

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/327.jpg

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/328.jpg

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/329.jpg

Bir ara ellerimi yıkamak için, sofradan kalktığımda Muharrem Ağabey, isterseniz burada da kalabilirsiniz demiş… Ramazan rahatsız etmiyelim diye, reddetmiş… Aslında Ramazan, yokuşu tırmanırken düşündüklerimizden birinin daha gerçekleşmesine engel olmuş… Ama evet, evet, ben de o anda orada olsaydım aynısını söylerdim…

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/330.jpg

Muharrem Ağabey’e çok teşekkür ediyoruz… Canı gönülden Allah razı olsun diyoruz… Yaklaşık bir saat kadar kaldığımız Muharrem Ağabey’in evinden ayrılıyoruz… (Saat 18:40)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/331.jpg

Muharrem Ağabey’e göre 3-4 km sonra zirveye ulaşacaktık… Ondan sonra hep iniş demişti… (Saat: 18:52)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/333.jpg

4 km sonra zirveye ulaşmış olduk (Saat 19:07)…

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/334.jpg

Artık kendimize hava kararmadan meskun bir yerde, çadır kuracak bir yer bulmamız lazım… (Saat: 19:15)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/335.jpg

Bu fotoğrafları çekip, Devrek’ten beri bastığımız pedalların acısını çıkartıyoruz ve yokuş aşağı bisikletlerimizi kendi haline bırakıyoruz… (Saat: 19:17)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/336.jpg

Bu tabelayı görüntülemeden de geçmiyoruz… (Saat: 19:24)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/337.jpg

Hava kararıyor ve biz çadır kuracak müsait bir yer arıyoruz… Derken adını hatırlamadığımız bu köye geliyoruz… Herkes aslında ilgili ama, ilgisiz görünüyorlar… Hele çadır kuracak, kalacak bir yer aradığımızı anlayınca kimsenin ağzını bıçak açmıyor… İçlerinden birisi oyundan başını kaldırarak, İstanbul’da nerede kalıyorsunuz diye soruyor… Hemen konuşmayı uzatacak şekilde ben Fatih’te, Ramazan da, Boğaz’da Yeniköy’den diyorum… Adam ben de Sefaköy’deyim diyor… Ve ardından suskunluk… Ben üsteliyorum… İstanbul o kadar genişledi ki… Yine hiç cevap yok… Çaylarımız daha bitmeden Ramazan’a hemen gidelim diyorum… Çay paralarımızı ödedikten sonra hemen bu köyden ayrılıyoruz… (Saat: 19:35)

Ramazan, bu adamla olan konuşmamızı tur boyunca espri konusu yaptı, durdu… İstanbul o kadar genişledi ki… Valla bu köyde, Muharrem Ağabey’in misafirperverliğinin zerresi yok…

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/338.jpg

Ereğli 40 km tabelasında hava artık iyice kararıyor… (Saat: 19:59)

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/339.jpg

Yeni adıyla Güneşli, eski adıyla Çaylıoğlu’na ulaştığımızda saat 20:45 olmuştu… Köyde Jandarma Karakolu var… Çadır kuracağımızı söylemek için gidiyoruz… Sohbet havası içinde geçen bir kimlik araştırmasından sonra, karakol komutanı bize Belediye’nin otoparkına çadır kurabileceğimiz konusunda izin veriyor…

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/340.jpg

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/341.jpg

Bu bölümde, Orta Karadeniz’den Batı Karadeniz’e diye adlandırdığımız bisiklet turumuzun 4. gününde Karabük-Yenice-Devrek-Çaylıoğlu (Güneşli) güzergahındaki izlenimlerimizi aktarmış olduk…

http://i729.photobucket.com/albums/ww296/sinemam/Sinema/Yol-Hikayelerim/Karabuk-Yenice-Devrek-Caylioglu/Yukselti.jpg
Grafikte 114,8 km yazıyor ama, bizim km saatimiz 121,65 km yol yaptığımızı gösteriyordu...

Orta Karadeniz’den Batı Karadeniz’e…
4. Gün (10 Ağustos 2009) : Karabük-Yenice-Devrek-Çaylıoğlu Güneşli (Çaylıoğlu)

Yapılan km: 121,65 km
Ortalama hız: 16,94 km.
En yüksek hız: 54,69
Bisiklet üzerinde geçen süre: 07.10.37

Devam edecek...

Sevgili Süleyman abi..
İmrenerek,gıpte ederek izliyorum turlarınızı..
Harika rotalar ve harika aktarımınızla sizlerle beraber turlamışım gibi hissediyorum her seferinde.
Bisiklete yeni başlayan bir çocuk gibi özeniyorum sizlere..
Sevgili Ramazan ve seninle birlikte pedal basmak,tekerlek izinizi takip etmek
ay ışığı altında yan yana kurmak istiyorum çadırımı.Umarım 2010'da bu şansı yakalarım. Sevgiyle,saygıyla kucaklıyorum sizleri.Rüzğar hep arkanızda olsun..

Ayaklarınıza sağlık, harika bir gezi ve fotoğraflar...teşekkürler paylaşım için..

Muhteşem ikiliden , muhteşem bir gezi daha. :in:
Tebrikler , teşekkürler.:in:
Selamlar


Not : İznik'e kadar gelip de uğranmaz mı ?

çok beğendim..harika bir tur olmuş...dört dörtlük:in:

@ibrahim Kızılkaya
İbrahim Bey, çok teşekkür ediyorum… Önümüzdeki turlarda muhakkak size de haber vereceğiz… Hep birlikte bir turda olmaktan ben de çok memnun olurum…
Tekrar teşekkürler… Görüşmek dileğiyle…

@Soner Sarihan

Soner Bey çok teşekkürler… Ağustos ayında geçekleştirdiğimiz gerçekten keyifli bir turdu… Zaten Ramazan da iyi bir yol arkadaşı… Bu arada sizin ben İznik’de olduğunuzu gerçekten bilmiyordum… Ramazan ve Lütfü de bilmiyordu sanırım, yoksa muhakkak söylerlerdi… İznik'de sizlere bir merhaba derdik... Neyse artık bir dahaki sefere…
Tekrar teşekkürler…

@ugurcuum
Biz de teşekkür ederiz…

@burhan ceylan
Çok teşekkür ederim…

geziye imrenmemek elde değil, ne de olsa bir karedeniz turu, hem bisiklet üzerinde, hem de kamplı.

Karabük-Yenice arası... Hep hayalini kurdum bisikletime atlayıp bir tünel bitmeden diğerinin göründüğü o muhteşem yoldan geçmenin. (Bir tanesi de Gökova'dan Marmaris'e uzanan okaliptüs ağaçları arasındaki yoldu. İlk turumda oradan geçmiştim. ) Araçla 2 kez geçtim o yoldan hatta ikincisinde yolumu uzatmak pahasına. Turunuzu da bu anlamda imrenerek okudum. Çok güzel bir rotada çok güzel bir tur. Ve yine çok güzel ve detaylı bir anlatım.


Ne güzel !

Çok teşekkürler.

Kazasız turlar

five

@ibrahim Kızılkaya

Bu güzel yazıyı bende şimdi okuyabildim Süleyman abi ellerine sağlık..
İbrahim abi merhaba...O kadar dingin bir turdu ki.Tüm dinginliği içinde hareketi de mutluluğuda yaşadık birlikte..Umarım birlikte yolların tozunu alacağımız günler gelecek..
Fotoğraflara bakınca ben mi pedal bastım oralarda dedim kendi kendime..İnsan bisiklet üzerinde bol vakit geçirdikçe unutup gidiyor herşeyi..Yapmış olduğu turları bile..
Masamın üstündeki ajandamın son sayfası ''Türkiye Haritası'' na baktığımda her şeyi hatırlamasamda bir resim geliyor gözümün önüne.. 'oradaydıK' diyorum..
Bizim için mutluluk bu sanırım..
Akşam cadırın içinde bacaklarımız kaskatı olduğundan dönüp durmak,saat kaç güneş ne zaman doğacak demek,sabah çivi gibi kalkmak,derin bi nefes almak içine, bi çok şeyi geride bırakmak daha da fazlasının önümüzde olduğunu bilerek yüklenmek pedallara..Bir yere varmanın değil yolda olabilmenin mutluluğunu yaşamak...

Sevgiler Herkese...

Tekrar teşekkür ederim Süleyman abi..Arkadaşlığın,abiliğin ve tecrubeni benimle paylaştığın için...

Ne güzel bir ikili oluşturmuşsunuz. Gezinin ve anlatımın güzelliği herkeslerin malumu zaten. Ayaklarınıza sağlık...

süleymancığım merhaba gezinizi takip ediyorum ne güzel yerler geziyorsunuz size imreniyorum fakat bir türlü gezilere dahil olamıyorum en çok özlediğim çadırda yatmak ve sizlerle beraber olabilmek inşallah 2010da birkaç geziye dahil olmak istiyorum teşekkürler görüşmek dileğiyle


kemal tecimen

@k.tecimen

Kemal abi..Hepsini yapmak için yeterince vaktimiz var...Çadırın naylonları birbirine yapıştı vallahi onları bi havalandıralım..
2010 da senin planlayacağın gezilere katılmak dileğiyle

gerçekten imrenilerek okunan ve takip edilen bir tur.Devamını bekliyoruz

Selam Suleyman Bey,
Inanin o kadar imrenerek okudum ki yazinizi .Bu zevki bize tattirdiginiz icin cok tesekkurler. Sizden kopye cekebiliriz rotalariniz da.Resimlerle birlikte bizlerde sanki o yolu yapiyormus hissine kapildik.Baska gezilerinizi de okumak dilegi ile.

Süleyman abi,harika esprili bir anlatımın var.Gülmekten öldüm. Yeni gençlik "koptum" diyor ya,aynen Ben defalarca o yollardan geçmiş olmama rağmen,senin bakış açınla o yollar bambaşka güzel geldi.Muzaffer abiye de (ulaşmaz ama ) teşekkür ediyorum. Yolculukları keyfe dönüştüren böyle sıcak ilişkiler,tanışıklıklar ve yeni arkadaşlıklar işte.Biz de birdahaki sefere Ereğli'ye giderken Devrek yolunu deniycez. Geçen sefer Zonguldak üzerinden gitmiştik.Değişiklik olur. :in: Belki Muzaffer abiye de teşekkürümü kendim iletme şansı elde ederim.
Bu arada bizim ekip de ağustosda Trabzon-Karabük turunun hayallerini kurmaya başladı bile. İnşallah siz de olursunuz bizimle.
Kucak dolusu sevgiler

@tuncer bayık

Tuncer abi selamlar..

Trabzon turu hakkında bi saniye bile durmayın..Çok güzel rotalar çıkartabilirsiniz.. Samsundan sonra da sahilden geniş bir yoldan devam edeceksiniz.. Aslında içeriden gitmektense ineboludan tura başlamak ve abana çatalzeytini takiple sinop gerze istikametinde gitmek daha zevkli olabilir.

Sevgiler...

güzel bir tur olmuş ayaklarınıza saglık

@precipice
Ramazan, ben de teşekkür ederim… Her zaman söylediğim gibi, sen de çok iyi, bir yol arkadaşısın… Önümüzdeki günlerde yeni turlarda birlikte olmak dileğiyle…


@Erol KOLAS
Karadeniz denilince hep Karadeniz sahil yolu akla gelir ama, iç kısımlarda da harika bisiklet parkurları var… Hep merak ettiğim bir cağrafyaydı… İyi bir yol arkadaşı da olunca, harika bir gezi oldu… Yorumunuz için teşekkür ederim…

@five
Bir tünelden çıkarken, bir diğerine girilen tüneller burda olduğu kadar çok olmasa bile Hopa’dan Sarp sınır kapısına giderken de var… Sarp’a doğru sıra sıra 8-9 kadar tünelden geçtiğimi hatırlıyorum… Ancak o tüneller, sınırdan geçmek için sıra bekleyen TIR’ların park alanı gibiydi… Çok teşekkürler…

@ta650
Çok teşekkürler… Görüşmek dileğiyle…

@k.tecimen
Kemal Bey, yeni turlarda sizi de görmek istiyoruz… İlkbahara doğru Yedigöller, çadırlı kamp için çok uygun bir tur olacak… Ahmet Türkyılmaz, Lütfü Çolak, Ramazan Kuruçay turun muhtemel kahramanları gibi görünüyor… Şimdiden söylüyorum...
Görüşmek üzere…

@aliko
Çok teşekkürler…

@Timukan Karaca
Timukan Hanım teşekkürler… Herkese tavsiye ettiğim güzel bir parkur… Üstelik rota üzerinde Safranbolu gibi turistik bir ilçe de var… Bu tür yazı ve fotoğrafların, bisiklet turlarının yaygınlaşması için teşvik ve rehber olacağı kanısındayım… Bundan da çok mutlu oluyorum…Tekrar teşekkürler… Görüşmek üzere…

@tuncer bayık
Tuncer merhaba… Yorumların için teşekkürler… Devrek üzerinden Karadeniz Ereğli’ye giderseniz de muhakkak Muharrem Abi’ye uğrayın… Zaten sizi görürse, muhakkak çağıracaktır… Evi, Devrek’ten sonra 9 km kadar tırmandıktan sonra karşısınıza çıkan ilk köyde… Köyün hemen girişinde solda olan evin bahçesine yoldan bir-kaç basamak inilerek giriliyor… 9-10 yaşlarındaki torununun adı da Burak Ulupınar… Verdiği mail adresine resimleri gönderdim ama gitmedi, hata mesajı verdi… Selamlarımızı muhakkak iletin…

Karabük’ten Trabzon turu ise çok cazip görünüyor… Kimbilir o günler gelsin, bir düşünürüz… Biz de sizlerle pedal basmaktan büyük keyif duyarız…

Tuncer görüşmek üzere… Selamlar…
@mete aygul
Çok teşekkürler… Görüşebilmek dileğiyle…