yaşama sevincime silah doğrultuldu

oysa herşey ne güzel başlamıştı hava güneşliydi, antreman yapmak için harika bir gün dedim çıktım yola.Bu spora gönül vermiş bir arkadaşımla karşılaştım yolda ,ayaküstü sohbet ettik birkaç dk sonra dönüş yoluna koyulmuş turumun 33. kmsinde bir yokuşu tırmanmakta iken yanımda beliren kamyonetin camından bana doğrultulan bir silah..herşey birkaç saniyeden ibaret, silahı görmemle acaba gerçek mi değil mi sorusu ,bütün dikkatim buna odaklandı sonra o lanet silahı tutanın melun suratına bir bakıverdim göz ucuyla ,birşeyler söyledi sanırım bu ruh hastası fakat kulağımdaki müzik sayesinde bunları işitmedim. Yüreğim ağzıma gelmedi ya da korkudan aklımı kaçırmadım ,olayın vehameti o boyutta ki insan olup bitenin gerçekliğine inandırıp zihnini sağlıklı bir tepki bile veremiyor.Bisikletin üstündesiniz ve yanınızdaki araçtan size doğrultulmuş bir silah..ne yaparsınız ya da nasıl bir reaksiyon bekliyordu bu psikopat , panikleyip bisikletten düşmemi mi?
Forumda böyle ekstrem vakalar okudum fakat insan kendi başına gelmeden ..bugüne kadar araba camından havlamalar ve hellolardan daha fazlasını yaşamamış olan benim için tam bir şok..birkaç km sonra 15-16 yaşlarında 4 kişilik bisikletli bir grupla karşılaştım ve onlara sordum size de kamyonetten silah doğrultuldu mu yo hayır dediler.
Bana neden doğrulttun o silahı aşağılık herif sırf kafamda kask var diye mi?Nedir ulan bu kaska karşı allerjiniz onu gördünüz mü kırmızı görmüş öküz gibi hırçınlaşıyorsunuz ,biz bunu güvenlik için takıyoruz ama şimdi kaskın bizzat kendisi güvenliğimizi riske atıyor bu hayvanları mıknatıs gibi kendimize çekerek.
Ne olacak artık bundan sonra içimde hep bir endişe ile mi bineceğim bisiklete ?Acaba yine bir ruh hastası bana silah doğrultur mu , doğrultursa tetiği çeker mi ?Yoksunuz ulan aslında siz ,zihnimin bana oynadığı kötü bir oyunsunuz yoo hayır varsınız ve ne yazık ki milyonlarcasınız ve az önce kaldırıma pisleyen köpeğin dışkısı kadar gerçeksiniz
Neden magandalar rahatsız oluyor ve rahatsızlıklarını bağırarak ,küfür ederek ve benim yaşadığım olaydaki gibi silah doğrultarak dışavuruyor.Benim buna getirebildiğim açıklama şu:İnsan demeye dilimin varmadığı bu yaratıklar bisiklet sporunu bir güç gösterisi bir meydan okuma olarak algılıyor ve bu algıya uygun olarak tepkisini sözkonusu şekillerde ortaya koyuyor ..Evet benim nazarımda bu spor bir meydan okumadır,sukünet içinde gerçekleşen bir meydan okuma fakat dşımızdaki dünyaya değil kendimize yönelen bir meydan okuma ,kişinin kendi sınırlarını belirlemek üzere yürüttüğü bir savaş..Burda "cengaver barış zamanında kendine saldırır" diyen niçeyi anmadan geçemeyeceğim.
Okuma zahmetine katlanan bütün bisikletseverlere teşekkür ediyorum , sıkıntımı paylaşarak azaltmayı denedim , bu forum sayesinde yalnız olmadığımızı bilmenin emniyetini hissediyorum.

Geçmiş olsun dostum, bu tür vakalar herzaman olabiliyor, bizim bir arkadaşımıza bir gece turu esnasında camdan sarkan bir maganda tarafından yumruk atıldı. Yine bir akşam arabayla grubun arasına dalan bir maganda da oldu. Tabi bunlar çok ekstrem vakalar, bunlarla birlikte bizlere son derece saygılı davranan sürücüler de çok fazla. Ben bu magandaların bu ezikliklerini bize gıpta ile bakmalarına bağlıyorum, onların çocukluklarından beri gelen eziklikleri, itilmişlikleri, ilgisizlikleri ile yapamadıkları ve içlerinde ukde olarak kalan birtakım şeyleri başkaları yaptığı zaman onlara öfke ile bakıyorlar, halbuki onalraa şu an belkide engel yok , isteseler onlarda yapabilir, onlar da kask takıp bisiklet sürebilir ama bunu algılayacak beyin yok maalesef. bunlar kaynar suya atılan kurbağa değil, soğuk suya konulup yavaş yavaş kaynatılan ve öldüğünü anlamayan kurbağa. Silah taşıma/gösterme ise, o da korkaklığın, pasifliğin, çaresizliğin bir göstergesi, hayatta hiçbir başarı elde edememiş, hep itilmiş, kakılmış ve buna tepki gösterecek zerre kadar bile cesareti olmayan kişilerin karşısındakine güç gösterisi olarak uyguladığı basit br yöntemdir. Ben senin yaptıklarını yapamıyorum, ben senin kazandığın kadar kazanamıyorum, benim hayatım çok renksiz çok monoton, ben seninle oturup 2 kelime konuşamam, benim eğitimim diplerde, sürünüyorum, hatta kuşum kalkmıyor (çok özür dilerim) bir işi beceremiyorum ama bende silah var , ben senden güçlüyüm psikolojisi..
Ne diyelim bunun gibi öküzler bitmez, cezaların bu kadar suça teşvik edici, suçluyu haksızı koruyan bir sistemin olduğu ülkede bize sadece Allah'a dua etmek ve başımıza kötü bir olay gelmemesi için ona sığınmak kalıyor.

Geçmiş olsun takmayın kafanıza demek istiyorum ama biliyorum insan etkilenmeden duramıyor,Lucescu nun da ''köpekler istedi diye atlar ölmez'' diye bi lafı vardı Türkiye deki spor yourmcuları için.Hayatlarında kendi içindeki rekabet ve meydan okuma duygusunu gerçekleştiremeyen zavallılar kendilerini bu şekilde magandalıklarla tatmin ediyorlar maalesef,umarım en kısa zamanda yaşadıklarınızı unutup sporunuza konsantre olursunuz tekrar.

Çok geçmiş olsun. Plakasını aldıysanız yine de bir başvurun derim.

Hocam keşke o anda plakayı alıp polise haber verseydiniz, silah çekmek kesinlikle bir suç sebebidir. Heleki yolda bisiklet süren birine araçtan bunu yapmak canınıza kastetmeyede girebilir. Bu tür vakaları polise bildirmek en mantıklısı bence. Yoksa eşşekliklerine zevkle devam ederler.

Hocam samsunda mı başınıza geldi bu olay, hangi mevkide

Geçmiş olsun mutlaka şikayet edin ve emin olun edeceğiniz şikayet başka insanların hayatını kurtarabilir.Duyduğum bir bilgiye göre size birisi oyuncak silah bile doğrultsa gerçek silah doğrultmuş kadar ceza alıyormuş.

Bisikletliye saldıran, sümüğünü sokağa atan da, tüküren de, bağıra bağıra şarkı söyleyip gezen de...hepsi bu toplumda yaşıyor, acı birşey, pislik içinde yüzen iğrenç bir toplum. Dimdik ayakta kalmaktan başka çare yok Sallayın, varsayın ki köpek saldırdı size, köpeklerden özür dilerim...

Evet, köpek bile sebepsiz saldırmaz..
Çok geçmiş olsun.. İnsan dediğiniz böyle bir şey, kendine benzemeyeni direk düşman belliyor.
Gözü alışınca ancak kabulleniyor. Türkiye'de bu sürecin kısa olmasını ummaktan başka bir şey elden gelmiyor..

Geçmiş olsun, moralinizi bozmayın. Burada paylaştığınız için çok teşekkürler.

Bunlar gerçekten zavallının da zavallısı, toplumun en dibindeki insanlar.Ne bu topluma, ne insanlığa tuvaletteki bok kadar faydaları yok.Yukarıda bazı arkadaşların yazdığı gibi kendi cahilliklerini, ezikliklerini, görgüsüzlüklerini, kültürsüzlüklerini bu şekilde dışa vuruyorlar.Hayatlarında şiddetten başka bir şey yok.Bırak bir dünya görüşüne sahip olmayı, kendi duygularını bile anlatmaktan acizdirler.Her türlü duygusunu küfür ederek ifade eder.Pisliğin, iğrençliğin sözlükteki karşılığıdır bu tipler.Hamam böcekleri ölse üzülürüm belki, ama bunlar geberip gitse derin bir oh çekerim.Öyle pislik, öyle gereksiz, öyle zararlı canlılar.

@İsa Öcel

evet Samsun'da Engiz den sonra karaköy denen mevkide

Bu 2 ayaklı hayvanlar önceleri tabelalara sıkarlardı şimdi demekki iplerinden iyice boşaldılar ki egolarını tatmin etme adına anlayamadıkları ve hiçbir zaman da anlayamayacakları sporculara yöneldiler. Bu ciddi bir suçtur ve üzerine gidilmelidir. Kask ile alakalı olduğunu sanmıyorum ama her nekadar zor da olsa plakayı alabilseydiniz toplumdan bir süreliğine de olsa soyutlanır devlet tarafından layık oldukları yerde ağırlanırlardı.

Teşekkür ederim arkadaşlar sözleriniz ve bu aşağılık varlıkların doğalarına dair tespitleriniz bozulan moralimi biraz olsun düzeltti.

plakasını almayı tavsiye eden arkadaşlar; ben bu toplumun yarattığı bir hukuk sistemin adalet dağıtabileceğine inanmıyorum.

Çok geçmiş olsun... Ben de yaşadığım şeylerin çok sıradışı olduğunu sanırdım, taa ki sizin yazıyı okuyana kadar. Plakasını almamak ile maalesef ki doğru bir şey yapmışsınız, bir sonuca ulaşılacağını sanmıyorum. Tekrar çok geçmiş olsun ucuz atlatmışsınız

@emir yakup bulut Öncelikle geçmiş olsun ama bürokrasi zor diye kanunlar ve kanun koyucular mantık dışı diye şikayet etmemek uğraşmamak bence hiç bir anlamı yok sen şikayet etme ben etmeyeyim eee ozaman herkes kendi adaletini kendi arasın yada boşverelim gitsin burda size katılmıyorum kusura bakmayın.

Bende neler yaşadım bugün Konaktan bucaya gelirken. Aynı sizink gibi bir minibüs yanaştı ana avrat sövdü kaçtı. daha sonra ben normal seyir halindeyken korna basa basa ben sıkıştırıp geçti birisi. Ondan 1-2 km ileride kavşakta başka bir kişi kornaya dayandı beni kaldırıma uçuruyordu. Sonuncuya tahammül edemedi. Zaten yol boyu dünyanın küfürünü etmiştim. Trafiğinde sıkışıklığından yararlanarak adamı takip ettim evinde kadar. Öyle pişkin ukala pisliğin teki ki kendini haklı çıkarıyor utanmadan. KArısıda arka çıkıyor. Bende de umarım senin başına gelir aynı şeyler. Ardından bana kaybol diye bağırmaya başladı. Ulan altında araba var diye bir bok mu sanıyorsun kendini. Sanki biz hiç bilmiyoruz trafikte nasıl hareket edilir. Biz bisiklet üstündeyiz ya arabadan trafikten hiçbişiden anlamayız.

@oguzhan kadıoglu
Kesinlikle katılıyorum. Kazanılmış çaresizlik yüzünden duyarsız bir toplum olma yolunda ilerliyoruz. Bu tip olaylara karşı haklarımızı bizler alma yolunda çaba safretmez isek başımıza gelenlere şikayet etme hakkına sahip değiliz. Ben hakkın verildiğine şahit olmadım, zira hak verilmez alır.

üstüme doğru araç süren şahinli , doğanlı magandalardan sonra bunu duymak iyice nirvanaya ulaştırdı bizi. daha dün bi kaç apaçi araç camından hareket çekti devam etti sonra. yakında bu da gelirse şaşırmıyım demek ki.

geçmiş olsun..

kesinlikle şikayet edip gittiği güzergahı bildirmeliydiniz 155 e karakola gidipde şikayetçi olmalıydınız. silaha el koyulup 2 milyar ceza yiyip infazıda yedimi bakalım bi daha cıkarabiliomu o silahı.