Gürsel bey
Geçmiş olsun…
Hani derler ya “verilmiş sadakanız varmış”...
Allah sizi sevenlerinize ve bisikletsever dostlarınıza bağışlamış…
Bu olay üzerine sadece geçmiş olsun deyip , içimden geçenleri yazmadan geçemeyeceğim……
Adrenalin diye diye, kafa –göz yarmak , sakat kalmak ya da candan olmak pahasına , fotoğraftaki gibi taşlı-kayalı yolları 40-45 gibi bi hızla inmeyi düşünen arkadaşlar varsa lütfen iyi düşünsünler…!
1- Kendilerine %100 diyelim, bisiklete ne kadar güveniyorlar..?
Spor aracı, alet, makine, ne derseniz deyin adına ; sağlamlığı ne kadar test edilmiş olursa olsun, sonuçta kırılabilirliği, parçalanabilirliği, kopabilirliği olan parçalardan oluşuyor..!
2-Neyi kanıtlamak istiyorlar…?
(Güç-kuvvetlerini mi..? Dayanıklılıklarını mı..? bunları sadece yokuş aşağı giderek değil, tırmanarak da yapabilirler…riskde yok denecek kadar az.. )
3-(en önemlisi )Sonucuna değer mi..?
Fotoğrafa baktığım da ; o hızla inerken bisikletimin kırıldığını ve dönüşümü bekleyenlerin olduğunu ..düşündüm bi an… Siz de düşünün ….!
Sevenlerinizi , gözü yaşlı, boynu bükük bırakmaya değer mi..?
Şimdi bütün adrenalin tutkunları , deli-kanlılar benim yazdıklarıma karşı çıkacaklar, belki de kızacaklar ..
Burada söz düellosu yaratmak istemiyorum ben …
sadece benim kadın yüreğim, anaç yüreğim böyle hissediyor..
Hiç kimsenin canı yanmasın, sevenleri ağlamasın istiyor..
Gürsel bey, daima sizden iyilik-sağlık ,aktivite, gezi-lerinizin haberlerini alalım, bilgi dağarcığımıza ekleyeceğiniz yeni yazılarınızla bilgilenelim diyerek tekrar geçmişler olsun .........
Tüm bisikletsever dostlara da kazasız , daima keyifli sürüşler diliyorum….