Trafikte bisiklet kullanımı

Selam dostlar, birkaç ay içinde bisikletle trafiğe çıkacağım, bu işin kuralları nelerdir- kafama göre çıkıp sağ şeritten gidebilir miyim? Hangi yollara giremem.. Bu konuda yardımcı olabilir misiniz?

Yok mu yardımcı olacak?

otobana giremezsin diye biliyorum.ayrıca trafik akısının aksi istikametinde gitmen gerek diye biliyorum yanlışsam düzeltin

Trafik akışına ters gitmenizi hiç tavsiye etmem, çok tehlikeli. Karşıdan bir araç çarptığında ölümcül olabilir.
Ama arkadan gelen araba büyük ihtimal sizi görür.
Ayrıca kask-eldiven-gözlük kullanmayı unutmayın. Bunlar olduğunda trafik de şöförlerden ekstra saygı görüyorsunuz.
Yolun sağından mümkünse emniyet şeridinden, mümkün değilse gidilebilecek en sağ taraftan gidilmesi gerekiyor.
Sağdan gidilecek bir alan yoksa, bir şeridin ortasından gitmekten korkmayın. Böyle olunca size çok yakından geçen bir araba olmuyor ve öndeki araç dan fazla geride kalmadığınız sürece arkada ki araçlar da kornaya basıp rahatsız etmez.

Sağ şerit olduğu sürece erişime kontrollü karayolları(otoyollar) dışında yasak yer yok. Hız sınırı şehir içi yollarda 30, kalanında 45'tir. Yasak yerlerde tabela vardır. Girişinde gişe bulunan yollar da genelde girilmez yoldur. dönüşlerden önce döneceğiniz yöndeki kolunuzu sallayarak sinyal vermelisinizi. Kask takmalısınız. Bir aynanız olması iyi olur.(tercihen kask aynası) Şehir içi, yani sağına ve soluna araça park edilen yollarda hız sınırı zaten 30 olduğu için şeridi kapatmalı, ancak trafiği tıkamamak için yeterli bir hızda olmalısınız. Bisiklet yolu olan yerlerde ordan gitmek zorunludur.(ben genelde yenikapıya giderken yolun yarısında bisiklet yolu var, bozuk ise ama kaldırımı tercih ediyorum. Adamlar yaya yolunu kaymak beton yapıp, sağındaki bisiklet yolunu genelde bozuk yapmışlar) Tehlikeli hareketler yasaktır. Geçende bir kişi yüksek desibelli havalı korna yüzünden(maç tipi) 36lira ceza yedi. Aklıma bu kadar geldi. Daha varsa ekleyin.

Bisiklet bir araç olduğu için araçların uymak zorunda olduğu bütün kurallara uymak zorundadır. (Trafik ışıkları, dönüşler vs.)

Karayolları Trafik Kanunundan bir kaç madde;

Madde 37
Sürücü belgesi almaları zorunlu olmamakla beraber;
Bisiklet kullananların 11, motorsuz taşıtları kullananlar ile hayvan sürücülerinin 13 yaşını bitirmiş olmaları,bedensel ve ruhsal bakımdan sağlıklı bulunmaları zorunludur.
(Değişik : 21/5/1997 - 4262/4 md.) Durumları bu madde hükmüne uymayanlara araç kullandıran ve hayvanları tevdi edenler 66,00 Türk Lirası para cezası ile cezalandırılırlar.


Madde 66
Bisiklet,motorlu bisiklet ve motosiklet sürücülerine aşağıdaki kurallar uygulanır.
a) Ayrı bisiklet yolu varsa, bisiklet ve motorlu bisikletlerin taşıt yolunda,
Bisiklet, motorlu bisiklet ve motosikletlerin yayaların kullanmasına ayrılmış yerlerde,
Bunlardan ikiden fazlasının taşıt yolunun bir şeridinde yanyana,
Sürülmesi yasaktır.
b) Bisiklet sürenlerin en az bir elleri, motorlu bisiklet sürenlerin manevra için işaret verme hali dışında iki elleri ve motosiklet sürenlerin devamlı iki eller ile taşıtlarını sürmeleri ve yönetmelikte belirtilen güvenlik şartlarına uymaları zorunludur.
c) Bisiklet, motorlu bisiklet ve sepetsiz motosiklet sürücülerinin, sürücü arkasında yeterli bir oturma yeri olmadıkça başka kişileri bindirmeleri ve yönetmelikte belirtilen sınırdan fazla yük taşımaları yasaktır.
Sürücü arkasında ayrı oturma yeri olan bisiklet, motorlu bisiklet ve sepetsiz motosikletlerle bir kişiden fazlası taşınamaz.
(Değişik: 21/5/1997 - 4262/4 md.) Bu madde hükümlerine uymayan sürücüler 140,00 Türk Lirası para cezası ile cezalandırılırlar.

İncelemek için (link)

Benim de bir sorum olacak. 20 yıl sonra tekrar bisiklet kullanmaya başladığımdan bazen ciddi acemilikler yapıyorum.
Bu aralar Sefaköy-Karaköy arası sahil yolundan işe gidip gelmeye başladım. Sabahları selam veren bir çok bisikletli arkadaş oluyor ama daha sonra sollayıp gidiyorlar hiç acımadan Şimdi bu arkadaşlar kadar hızlı gitmeye kondisyonum yetmediğinden sapak geçişlerinde ciddi sıkıntı yaşıyorum. Örneğin Yeşilköy sapağına yaklaşıyorum ve Eminönü istikametine giden arabaların yanından gitmektense Yeşilköy sapağının hemen girişinde durup arabaları kontrol etmeye başlıyorum. Araba gelmediğini gördüğüm anda Eminönü yoluna girip devam ediyorum. Yalnız bugün bunu yaparken ciddi anlamda hatalar yaptım ve az kalsın kaportayı çizdiriyordum. Siz tecrübeli arkadaşlar burada nasıl hareket ediyorsunuz? Kırmızı ok benim hareket şeklim, yeşil doğrusu mudur? El ile işaret mi vermeliyim?
http://i.imgur.com/mE7IG2H.png

Güzel soru, tecrübeli kişilerden bilgi bekliyoruz

Benim yaptığım, eğer hızım araçların hızına yakın ise, sapağa gelmeden en sağ şeridi ortalayarak gidiyorum. Yani yeşil çizginin alt kısmının da solda olduğunu düşünün. Ve ilerlerken de sol tarafımda ki araçları devamlı kontrol ediyorum aniden önüme geçmemeleri için. Hatta soluma araba varsa, fark etmesi için zili de çalıyorum.

Hızım yeterli değil, trafik çok hızlı ise, mecburi olarak kırmızı çizgide ki gibi gidiyorum.

Eğer sol yola giden araç trafiği yoğun değilse, en sol şeridin ortasından gidip sapağı geçince kontrollü bir şekilde en sağa geçtiğim de oluyor.

@Ahmet Ayaz

Kırmızı ok, Allah korusun, arkada araba varsa kaçınılmaz kaza demek. İşaret vermeniz gerek. Mümkünse yavaşlayıp trafiği kontrol edip en sakin anda geçmeli. Arkanızdaki sürücü, eğer sizi gördüyse tabi, döneceğinizi zannedip hızını kesmeyecektir aksi halde.

Ayrıca şöyle bir şeyler de vardı elimde:

2918 sayılı TC KARAYOLLARI Trafik kanununda Bisiklet için ;


Madde 3 c) Bisiklet motorsuz bir Taşıttır.

Madde 37 Sürücü için Ehliyet ve Taşıt için Plaka gerekmez.

Madde 46 Karayolunda en sağ şeridi kullanır ve diğer taşıtlar ile aynı sorumlulukla hareket eder.

Madde 66 Bisiklet yolu olan yerlerde karayolunda sürülemez.

Madde 66 a) Karayolunda ikiden fazla bisiklet yanyana sürülmez.

Madde 66 b) İşaret verme dışında, çift elle sürülmesi ve genel kurallara uyulması zorunludur.

Madde 66 c) Yük ve eşya taşınamaz. * (Tam olarak bilmiyorum)

Madde 37 Bisikleti karayolunda sürmek için 11 yaşını bitirmiş olmak yeterlidir.

Her gün işe gidip gelirken aktif trafikte bisiklet kullanıyorum. Örnek verdiğiniz sapak için ben yeşil çizgili hattı takip ediyorum. Araçla bu durumda yavaşlıyor ve arkamdan gelyor. Sapağa gelmeden dönmeyeceğimi belirtmek adına bir miktar düz yol çizgisine kayıyorum. El ile yön göstermenin bir faydası olmadığını farkettim. Zira söförlerin %70i sinyallerini kullanmazken benim elimle yön göstermemi selam verme olarak algılayan da oluyor, dur işareti yaptın diyen de ...

Kullandığım yolda ana yol ve yan yol bulunmakta. Birkaç sefer yan yolu kullandım fakat vazgeçtim. Hem köpekler rahatsız ediyor, hem de sürücüler yan yollarda daha dikkatsiz (benim gözlemim ).

Hep trafik ile aynı yönde hareket ediyorum. Eğer araç kullanan biriyseniz az çok tehlikeli yerleri kestirebiliyorsunuz. Bu nedenle bisiklet ile bu noktalarda iki kat daha dikkatli hareket etmeye çalışıyorum.

Hepinize keyifli ve sağlıklı sürüşler.

@Ahmet Abi bence o yolda en dar mesafeden geçmeniz sizin için daha saglıklı olacaktır. bu da ortadaki siyah noktaya gelen en sağ taraftan geçmeniz daha mantıklı olur.

Eğer bisiklet ile hızlı kalkış yapamıyorsanız böyle bir durumda o mesafeyi yürüyerek geçmeniz daha saglıklı olur diye düşünüyorum.

Durarak etrafı kontrol ediyorsanız kırmızı ok daha doğru gibi geldi bana. Sonuçta düz geçmek isterseniz sağa dönmek isteyen araçlar sizin için tehlike oluşturacaktır.

Durarak geçmek ciddi manada zaman kaybettiriyor, diğer yandan kendime güvenemediğim için mecburen duruyorum çünkü arkadan gelen araçların konumundan emin olamıyorum. Bugün yaptığım salaklık ise şöyle, araçlar sırayla geçiyordu ondan sonra belediye otobüsü göründü ve ben ne hikmetse onun benim yolumdan gideceğini düşündüm ve arkadaki araçları ciddi manada kapattığı için hop diye yola atladım. Ne var ki otobüs sapaktan gidiyormuş ve şoför usta birisi olmasaydı bana sağlam bir kese yapmıştı

elle sinyal acemiye gereksiz bence ben de arkama bakarım boşsa sol dönüş şeritini yanaşırım dönene kadar sonuna kadar basarım en güvenlisi durup sağda beklemek ama yol hiç boş kalmıyor ciddi zaman kaybı ama önce can

Yol boşsa illa sağda beklemeye gerek yok geçip gidin, diyeceğim ama İstanbul'da yaşayanların yolu boş görmesi mümkün değil.

Hocam bölünmüş yol olduğunu tahmin ettiğim 70km/h hız sınırlı Yeşilköy caddesinde kendi kapasitemle ilerlerken yeşil çizgiye göre daha soldan gitmiştim. Sonra fark ettim ki takip ettiğim kesikli çizgi, sağa doğru genişleyen çıkış yolunun başında. Yani, yolun dar olduğu kısımda, sağa dönecek araç mecburen kesikli çizgiyi takip edecek ki bu da yavaş ilerleyen ben için bir sorun. En azından seyrek bir dönüştü ki sorun olmadı. Bu açıdan bakarsak en mantıklısı ya kırmızı, ya da çıkış yolunun başında sağ şeridi ortalayıp emniyet şeridine paralel giderek en sonunda ok işaretinin sonundaki noktaya varmak. resmedeyim:
Aşağıdaki duruma göre
yol soldan sağa
Hızlıyken c-b-a
yavaşken c-e-d-a
benim tedirgin bir şekilde yaptığım c-a
sağa dönüşte c-e-d-ş
____ ____ ____ ____ ____ ____ _
.................b
c__________ __ __ __ __ __ a__________
................\e________d
..................................\_________ş________

@Ahmet Ayaz

Benim de sıkıntı yaşadığım durumlardan biri.Yollar boş olduğunda çok problem olmuyor ama trafiğin kalabalık olduğu saatlerde yeşil çizgiyi takip etmek imkansız hale geliyor.Arabalar önünüze kırıveriyor. Ben de çoğu zaman kırmızı oku takip ediyorum.Hızı yavaşlatıyor,can sıkıyor ama yapacak bir şey yok gibi.Bu konuda tecrübeli arkadaşların tavsiyelerine açığım.

ben de bi'şeyler yazıyım...

bana çok ilginç gelen bi nokta, her yolun kendine has bi trafik dinamiğinin olması... uzaktan tehlikeli gibi gelen bi yol aslında bisikletliler için güvenli olabiliyo ya da çok güvenli gibi görünen bi yol tehlikeli.. zamanla hangi yol nasıldır nerelerden nasıl gidilir, öğreniyo alışıyo insan... kendine uygun yol alternetiflerini seçmeye başlıyo

ikinci önemli nokta, performans düşükse, kaderiniz diğer araçların elinde oluyo... özellikle de sağa ayrım olan yollarda, düz devam edecekseniz... sonuçta dönecek araç yavaşlıyo, siz o noktada birden hızlanıp ondan hızlı gidebilecek durumdaysanız (özellikle de rampa çıkarken; rampa aşağı hızlanmak kolay zaten), aracın size yol vermesine muhtaç olmuyosunuz ya da aracın geçip gitmesini beklemek zorunda kalmıyosunuz... basıp geçiyosunuz...

dolayısıyla, bazı yollar performans geliştirmeden riskli iken, belirli bi performansı yakaladığınızda çok daha güvenli oluyo...

üçüncü nokta, her daim dikkat... sadece önü değil yanları, arkayı... sürekli takip etmek gerekiyo... çünkü sürücüler bizi görmüyo... bizim onları görmemiz gerekiyo...

bence önemli bi başka nokta, hiçbi zaman araç sürücünün sizi gördüğü varsayımıyla hareket etmeyin... örneğin siz düz giderken sağdan yola çıkacak bi aracın sürücüsü bakıyo, sizi gördüğünden emin oluyosunuz, ama aslında o sizi görmemiş oluyo.. çünkü sola bakarken sadece 4 tekerlere odaklanmış durumda oluyo... ya da sizin hızınızı tahmin edebilecek ve ona göre hareket edebilecek öngörüye sahip olmuyo... burda ben selam kullanıyorum... elimle/başımla selam veriyorum, karşılığını aldıysam illaki görmüştür

başka bi önemli nokta... size yol veren araç sürücülerine teşekkür etmek, selam vermek... çok olumlu bi pekiştireç... hem onlar hem biz mutlu oluyoruz

Trafikteki araçların yanlarından geçerken varsa düdük yoksa zil çalın bazı araç şöföleri nerede boş yer görürse oraya giriyor geçen gün başıma geldi.

Umut'un söylediği gibi zil inanılmaz faydalı. Sayesinde otobüsler bile bana yol veriyor artık
Hatta alışkanlık oldu, sağa park etmiş arabalar varsa, yanlarından geçerken düşük şiddette zili çalıyorum, bu sayede 1 günde 2 defa kapı açma vakasından kurtuldum.
Bir de herhangi bir arabanın yanında aynı hızda gidiyorsam da beni fark etmesi için 1 defa zili çalıyorum. Yan aynadan da bakıp görüp görmediğini kontrol ediyorum.

Bir de ek olarak taksilerin ani kapı açma olayından kurtulmak için Acil Teslimat filminde ki gibi üstlerinde ki ışığa bakmayı denedim birkaç defa. Ancak hiç işime yaramadı