Teknoloji bağımlılığının çocuklarda yol açtığı 4 hastalık

İçinde bulunduğumuz teknoloji çağı hem hayatımızı kolaylaştırıyor, hem de yeni sıkıntıları beraberinde getiriyor. Yetişkinlerin uzun saatler meşgul olduğu cep telefonu, tablet, televizyon, elektronik oyunlar çağımızın kaçınılmaz zorunlulukları gibi gözükse de, sadece yetişkinler için değil çocuklar için de yarattığı bağımlılıkla birlikte sakıncalar doğuruyor. Teknolojik aletlerin bağımlılık yapıcı etkileri güçlü. ‘Teknolojik bağımlılık’ denilen tanımlamada çocuk gittikçe daha çok zamanı söz konusu teknolojik aletlerle geçiriyor. Toplumsal yaşamdan
kaçma, içe kapanıklık, bu aletleri kullanması anne ve babası tarafından engellendiğinde aşırı tepkiler verme gibi belirtiler psikolojik travmanın yarattığı etkiler arasında sayılabiliyor. Bu grup çocuklarda depresyon, otizm, dikkat eksikliği ve bipolar bozukluk daha fazla görülebiliyor.



Fiziksel zararlar da veriyor Yüksek teknolojik hız ile gerçek hayat arasındaki farklılık çocukların davranışlarına hoşgörüsüzlük, empati yapamama, olaylar karşısında çözüm üretememe olarak yansıyor. Çocuklar zamanla agresif kişilik yapısına sahip olabiliyor. Toplumda iletişim kurmakta güçlük çeken çocuklar hayal ile gerçeği ayırt edemeyecek kadar teknolojik aletlerden etkileniyor. Teknolojik aletlerin çocuklarda yarattığı fiziksel olumsuzluklar da şöyle sıralanıyor: • Görme sorunları.
• Duruş ve iskelet bozuklukları.
• Radyasyon alımı.
• Hareket kısıtlılığının getirdiği kas ve eklem problemleri.
• Obezite riski.
• Uyku kalitesinde bozulmalar ve uykuya dalış sorunları.



Anne babalar neler yapmalı? Öncelikle çocukların nelerle ilgilendikleri konusunda ebeveynler bilgi sahibi olmalı. Çocuklarla daha çok iletişimde olmak ve onların ilgi duydukları alanları takip etmek güven ortamı sağlıyor. Ailelerin denetim ve gözetimini de kolaylaştırıyor. Çocukların yaşlarına göre saatler, ilgilendikleri alanlar ve içeriklerle ilgili düzenlemeler de getirilmeli. Önce aile bağımlılıktan kurtulmalı Ebeveynler çocuklarına rol model olduklarını unutmamalı ve ilk önce kendileri iş dışında uzun saatler teknolojik aletlerle ilgilenmemeli. Çocuklar sanal ortamlar, şifreler ve güvenli internet kullanımıyla ilgili okul desteğini de alarak bilgilendirilmeli. Şiddet içerikli programların izlenmemesi, oyunların satın alınmaması konusunda azami dikkat gösterilmeli. Bilgisayarın ortak kullanım alanında olması da önemli. Bu sayede hem çocukların teknolojik aletleri kullanmaları konusunda anne ve babanın denetimi altında olmaları sağlanmış oluyor hem de bilgisayarın ortak kullanımı nedeniyle, süre konusunda kısıtlama getirilmesi kolaylaşıyor. Aile ile birlikte dışarıda geçirilecek zaman ve çocukların herhangi bir spor dalıyla uğraşması, kitle iletişim araçlarına olan ilgiyi azaltabiliyor ve çocukları daha sosyal kılıyor. Çocuklarımıza güçlü aile ve arkadaşlık bağları kazandırmalıyız ki, sanal ortamdaki hiçbir paylaşımın gerçek hayattaki paylaşımlarımızın yerine geçemeyeceğini anlamalılar. Çocukları teknolojiden uzak tutmak gerçekçi bir yaklaşım değil. Ancak anne ve babaların çocuklarına doğru bir rol model olarak, teknolojik bağımlılıktan uzak kalmaları mümkün olabilir.



Kaynak : Acıbadem Sağlık Grubu
(link)

Bulunduğumuz ortamlarda bile çocuğumuzu susturmak ve oyalamak için tablet yada telefonumuzdan oyun açmak yerine onun daha hoşuna gidecek etkinliklerle onu önemsediğimizi göstermemiz gerekiyor.

Hiçbir bağımlı 'bağımlı' olduğunu kabul etmez.Evet her ne kadar ihtiyaç desekte aslında bağımlıyız ve bunu kabul etmek istemiyoruz.

Bilinçli bir nesil yetiştirmek bizlerin elinde özelliklede biz duyarlı bisikletlilerin.İlk önce kendimizi bağımlılıktan kurtararak bu işe başlayabiliriz.

Çağımızın en büyük tehlikesi bu olsa gerek.Biz mahallede top oynayarak büyüdük. Şimdiki nesil elde tablet minecraft oynayarak büyüyor..

@H.T
ben bu durumu çocuklardan ziyade ailelere mal ediyorum. çocuk sokakta bir başına olacağına evde bilgisayar başına tıkılsın istiyorlar, onların da işine geliyor çünkü daha güvende oluyorlar.
çok değil, bundan 20 yıl önce evden kilometrelerce uzağa giderdik biz ilkokul çağındayken. şimdi orta okulu bitirmek üzere olan çocuklar evinden okuluna yürüyemeyecek şekilde yetişiyor. ya bizim aileler çok ilgisizdi, ya da şimdiki aileler gereğinden fazla ilgili.

@hashus1099 Aynen size katiliyoru.O cocugun eline tableti veren ebeveyn aklinca cocugunu disari salmayarak korudugunu zannediyor.Disarda terorist sapik var devir eski devir degil diye savunmalar yaparak sadece vizdanlarini rahatlatma derdindeler.Dizisini rahat izlemek icin cocugun eline tableti verdigini kimse soylemez elbet.umarim o cocuk sadece minecraft oynuyordur.4 yasinda kuzenimin facebook twitter inatagram hesabi var.sosyal cocuk boyle olur iste..
Benim hayat gorusume gore insanin bu dunyaya birakabilecegi en degerli miras hayirli bir evlattir.
İki ev alim birini kizima birimi ogluma birakim rahat ederler diye dusunen zihniyetlerin yetistirdigi egitimi olmayan babasinin agzina bakan bir cocuk yeri gelir o evi bir gunde yer bitirir..
Cocuk sahibi degilim ama birgun nasip olurda olursam cocuguma tek birakacagim miras aldigi egitimden baska bisey olmayacak.

Bunun için artık yapacak bir şey yok maalesef. Bu teknoloji aynı zamanda aşırı tüketime de sebebiyet veriyor.

@Anonim

Baba büyüksün

konuya donecek olursak cagimizin bu hastaligi icin soyle bi sey kullanabilirsiniz aslinda okul hastane cami vs gibi yerlerde de kullanilsa fena olmaz sanki

Bir cocuk psikiyatrisi olarak belirttilen hastaliklarla internetin kesin iliskisinin kanitlayan hicbir makale arastirma yok. Oyle olsaydi terapi-ilac vs uygulanmaz internet yasaklanirdi. Fakat su bir gercek yakin gelecekte internet bagimliligi diye bir hastalik tanimlanacak.

Malesef günümüzde birçok ebeveyn üç yaşındaki çocuğun eline telefon, tablet verip başından savmayı çocuk yetiştirmek sanıyor. Bu tamamen sosyolojik bir sorun haline geldi ve gelecek nesiller adına çok üzüntü verici bir durum.

@Sefa coskun (link)
(link) (turkiyedeki universite ogrencileri arasinda yapilmis bu calisma)
(link)
(link)
(link)
listeyi daha da uzatabiliriz ama sadece bu makalelerin iceriklerinde ve sonuclarina baktigimizda bile en azindan calismada kullanilan bireyler icinde uzun sureli internet kullanimina bagli bahsedilen hastaliklarla iliskili oldugunu gorebiliriz. kesinlikle bir baglanti yok demek biraz guc ki ayrica internet addiction disorder (IAD) olarak 1996dan beri zaten teknoloji bagimligi ve sornasinda internet bagimliligi hastaligi olarak tanimlaniyor. yakin gelecegi beklemeye gerek yok uzun zamandir yasiyoruz zaten (link) (link)

Verdiginiz butun linklere baktim hic birinde bagimliligin hastaliga yol actigiyla ilgili birsey goremedim. Bazi hastaliklarda internet bagimliligi icin risk faktoru denilebilir fakat herhangi bir hastalik icin etyolojisinde internet bagimliligi yoktur. Internet bagimliligi da bazi cevrelerce kullanilabilir. Bende kendime gore hastalik tanimlayabilirim ama anlami yok. Herhangi bir tanilama sisteminde bu hastalik yok.