Scudo Sports

Patenci gençler tehlike oluşturuyor!

@Mali DENiZ

Mali bey,

Öncelikle edebinizi takının. Paten camiasının aklı başında bir örneği olarak adlettiğiniz sizi gördükçe, geneli hakkında tahmin bile yürütemiyorum! Serkan bey'e karşı öne sürdüğümüz patencilerin adap ve muaşeretleri ile ilgili çekincelerimizin canlı bir örneği gibisiniz adeta!

Murat beyin babasının yolu mu bilemem. Ama orası "Bisiklet" yolu. Siz istediğiniz kadar aksini hayal edip, algı yönetimi yapmaya çalışsanız da, bu böyle. Laf yetiştirmeye çalışıp yazı yazacağınıza, mevzuata baktınız mı bilmiyorum. Bakmadıysanız tekrar size yazayım: Karayolları Trafik Kanunu'nun 3.maddesinde terimlerin tanımında "Bisiklet yolu; Karayolunun, sadece bisikletlilerin kullanmalarına ayrılan kısmıdır." şeklinde belirtilmiştir. Paten, bisiklet değildir. Nokta.

Biz burada kanuna göre bisiklet yolunu kullanamayacağı kesin olan bir zümrenin, ki patenciler oluyor bu konuda, bisikletler için tehlikelerini tartışıyoruz. Bir kere siz öncelikle bunu kabul etmiyorsunuz, size göre en az bisiklet kadar hakkınız var o yolu kullanmaya. Siz önce bu "kabul"ünüzü değiştirin.

"Sizin keyfiniz" için demişsiniz. Birincisi bu bizim keyfimiz değil. Yukarda da göreceğiniz gibi kanunun emrettiği. İkincisi evet, bisiklet yolunda keyifli şekilde kullanabilmek için nasıl yayaların, mangalcıların varlığını istemiyorsak, elbette bisiklet olmayan patencilerin varlığını da tartışacağız.

Bisiklet yoluna girsin ne olacak diyorsunuz. Ne olacağını sayfalardır tartışıyoruz. Her birine cevaplarınız var, masal çıkıyor. Arkanızı nasıl kontrol edeceksiniz diyoruz, 5 MT'de bir arkasına bakar her patenli diyorsunuz, sonra da ben herkes demedim, ben dedim, zaten ben de 5 MT'de bir bakmıyorum belki (fizik ve anatomiye aykırı zaten)" diye kıvırıyorsunuz. Kask diyoruz, kulaklık diyoruz, evet yanlış, eee bunla ilgili ne yapıyorsunuz peki diyoruz, gene biz mi öğreteceğiz, siz hiç söylüyor musunuz gibi kendi sahanızda top çeviren cevaplar veriyorsunuz. Fitness için kullananlar var diyorsunuz, sanki en başta "paten kullansanız o artistik hareketleri siz de yaparsınız, patenin doğasında var onlar" diye patencilerin bisiklet yolundaki hareketlerini haklı çıkartmaya çalışan siz değilmişsiniz gibi.

Sizle aynı hızda giren birisi de girebilsin mi o zaman bisiklet yoluna, kullandığı ne olursa olsun, ona cevap yok; fitness için koşanlar da girsin mi mesela bisiklet yoluna, ona da cevap yok. Siz ne yapıyorsunuz kendiniz için, ona da cevap yok. Hiç bir argümanınız yok, bizi ikna edebilmek için en ufak bir tavrınız yok, sürekli şikayet ediyorsunuz. Sanki o bisiklet yolu size ait de, biz gelip size "aynı yerde olmuyor o zaman siz çıkın" diyoruz.

Bize laf atan bisikletliler, önümüze kıran, arkadan tutup çeken bisikletliler için kalkıp neden laf etmiyoruz.

Buna çok güldüm. Önce siz biraz bisiklet camiasını tanısanız iyi olur. Değil patene binen, "bisiklet yoluna mangalını koyanın mangalını devireceğim" diyene bile "o zaman benzer hanzoluk biz de yapmış oluruz, yakışır mı" diye eleştiriyoruz burda. Varsa bisiklet yolunda veya değil, patenciyi, kaykaycıyı, yayayı taciz eden bir öküz, elbette en şiddetli şekilde eleştiririz. Siz bizi birbirine ne yaparsa yapsın herşeyi mübah gören haydut sürüsü falan mı sanıyorsunuz?

Kimse çok sevdiği bisikletini riske atıp size kasti olarak çarpmaz merak etmeyin. Ama bir gün birisi bisikletiyle size arkanızdan kazara girer, buyurup çıkarsınız.

Şu saygısız mesajınız ve yarattığınız tüm olası tehlikelere rağmen "buyrun çıkarın yiyorsa" postasını koyup bisikletlileri benmerkezci görmek çok değişik bir kafanın ürünü.
 
Scudo
Bir şey demem lazım, kanundan bahsediyorsunuz da bence paylaşım noktasında kanunların içine sığınmak her seferinde kanunları ileri sürmek ne derece doğru bir davranış olur ki? Bence bunu sosyal normlarla halledebiliriz. Tekrar ve tekrar yazıyorum ben şuana kadar hiçbir bisikletliyle sorun yaşamadım bu sosyal normlar sayesinde. Her seferinde öne kanun nizam sürmek zaten devletin hiçbir kademesince bilinmeyen, bilenlerin de kenardan köşeden duyduğu ve tamamen tehlikeli bir çocuk oyuncağı olarak görülen PATEN için ne kadar sağlıklı bir değerlendirme olabilir ki?
Karayolları kanunlarından bahsediyorsunuz da sahil şeridindeki yani kordonda yaya yoluna entegre bisiklet yolu da karayoluna dahil midir? O yaya yoluna entegre bisiklet yolu, karayolu kanunu içerisinde mi değerlendiriliyor? Ben bilmediğim için soruyorum bunları. Belki farklı bir durumu vardır bilemiyorum.

@Murat B.

O kast ettiğiniz yolun kaldırım olduğunu ve trafiğe ne kadar yaklaşmış olduğu ve sahilden neredeyse tamamen soyutlanmış bir yol olduğunun farkındasınız umarım.

Sırf trafiğe bu kadar yakın olması açısından bile paten için inanılmaz bir tehlike. Orada insanların paten kayması, yeni başlayanların paten kaymayı öğrenecek olması son derece tehlikeli. Yine sahil yolundan soyutlandırıyorsunuz patenlileri. Belki de farkında değilsiniz ama inanın bu soyutlandırmanın ta kendisi. Ben yolu paylaşalım diyorum ama çoğunuzun tavrı ''hayır bizim girmeyin yola ya da işlek saatlerde kullanmayın'' oluyor.

Caddebostan sahilde yıllardır hem bisikletli hem de patenli aynı yolda geziyor. Gayet güzel şekilde geçip gidiyorlar. Ben bir sorun da görmedim.

Babalarının malı gibi kullanma durumuna kısmen katılıyorum. Bahsettiğim gibi bu da saygısızlıktan ileri geliyor. Aynı saygısızlığı o yoğunlukta yan yana giden bisikletliler de oluşturuyor. Ben bisikletle sahile gezinti amaçlı çıktığımda bundan son derece rahatsız oluyorum. Ve o yoğunlukta sanki antrenman yaparmışçasına bisiklet yolunda hız yapan bisikletlilere hayret ediyorum.

Gördüğünüz gibi sorun yalnızca patenlilerde değil. O yolu yoğun saatlerde rahatlıkla kullanamamanızın bir başka sebebi yine bisikletliler oluyor. Sorun burada kullanılan gereçte değil, zihinde. O nedenle paten, bisiklet ya da longboard veya kaykay benim için fark etmiyor. Zihin önemli. O nedenle eleştirilerinizi belki de bu yönde getirmelisiniz. Sadece bisiklet yolunda insanların altındaki araca odaklanarak değil.
 
  • Beğen
Tepkiler: Burçak Erbil
@Serkan TAŞKIN

Söylediklerinize katılıyorum, ayrıca bisiklet de pek çok kişi tarafından çocuk oyuncağı olarak görülüyor.

@Serkan TAŞKIN

Evet, karayollarının sınırı dışında kalmasına rağmen sahildeki bisiklet ve yürüyüş yollarında da Karayolları Trafik Kanunu geçerli. Söz konusu kanunun 2. maddesinin bir kısmı şöyle: ...Karayolu dışındaki alanlardan kamuya açık olanlar ile park, bahçe, park yeri, garaj, yolcu ve eşya terminali, servis ve akaryakıt istasyonlarında karayolu taşıt trafiği için faydalanılan yerler ile,
...
Bu Kanun hükümleri uygulanır.

@Serkan TAŞKIN

Bahsettiğim yol ile cadde arasında yola en yakın olduğu yerlerde bile 3 metrelik kaldırım var, ama patencilerin güvenliği için daha fazla mesafe olması gerektiğini bilmiyordum. Uygulanamayacak bir fikri ısrarla öne sürerek zamanınızı aldığım için kusura bakmayın.
 
Konu çok tartışılmış, ben de fikrimi sunayım istedim..

Sonuçta bisiklet de olsun paten de olsun spor yapmaya çalışıyor. Eminim iki taraf da benzer sıkıntıları yaşıyor. Serkan Bey'in dediği gibi hoşgörü ile bu sorunların çözülmesi işten bile değil.
Tehlike yaratıyorlar mı patenliler? Büyük ihtimalle yaratıyorlar ama aynı şey bisikletliler için de geçerli. Patenliler de anladığım kadarıyla bisikletliler gibi sosyal bir grup, yolda durup selamlaşıyorlar. E arada bir iki tane çürük domates elbet olacak. Onlar da, belki de şu anda azınlıkta olan ve bu işi düzgün, kurallarına göre yapanlar arasında yoğrulacak ve insan gibi kullanmaya başlayacak.

Bisikletliler arasında yok mu tehlike yaratan? Hiç mi görmediniz yolda serseri mayın gibi bisiklet kullanan birilerini? Veya ağzında sigara, bir elinde telefon, bir eliyle de gidonu tutmaya çalışan? Bu tip insanlar da düzgün ve kurallarına uygun şekilde bisiklet kullanan insanların arasında doğruyu öğrenecek.

Kavga etmek yerine yolda bu tip hareket yapan insanları gördüğünüzde (gördüğümüzde) üstlerine sürmek veya kavga çıkarırcasına davranmak yerine (hem bisiklet hem paten için söylüyorum) insan gibi anlatıldığında niye anlamasınlar ki? Belki ilk seferinde "Hee evet evet" deyip geçecek ama bu sayı 2, 3, 5, 10 olduğunda durup bir düşünecektir "neyi yanlış yapıyorum acaba" diye ve az da olsa dikkat etmeye başlayacaktır.

Sonuçta hepimiz spor yapmaya çalışıyoruz, karşılıklı biraz hoşgörü ve destekle çoğu şeyin düzene gireceğine eminim..
 
@Edip Dinçer

Edip bey,

Aynı soruyu size de sorayım. Spor yapmaya çalışıyoruz diye mesela kaykaycı da bisiklet yolunda gitsin mi? Veya hızlı tempoda koşan bir koşucu ayrıca koşu/yürüyüş yolu yoksa, yayaları rahatsız etmemek için bisiklet yoluna girebilir mi?

Hoşgörü kısmına tamamen katılıyorum, ama ikna olamıyorum bu konu hakkında. Açıkçası net bir ikna çabası da "ne olacak ki?"den öteye yok zaten.
 
@Mert E.

Mert Bey,
Eğer ben bahsettiğiniz kişilere yaklaştığımda yavaşlıyorsam ve o da beni fark ettiğinde bana yol hakkı veriyorsa benim için hiç bir sakıncası yok :).
Ki Avrupa Yakasındaki çoğu koşan kişiyle bu şekilde selamlaştığım bile olmuştur.
 
Valla neyi tartışıyorsunuz anlamıyorum ben. Bir bisikletli olarak, diğer bisikletlilerin benim kullandığım bisiklet yoluna girmesine bile karşıyım ben. Neden mi? Bisiklet yolu diye yapılan saçma sapan patikalar çok dar ve düşünülmeden, kopyala yapıştır gibi yapılmış çünkü. Göstermelik hepsi. Yaptık demek için yapılmış. Sanki insanlar böyle forumlarda sokakta falan birbirini yesin biz de oturup bu gergin ortamın tadını çıkaralım diye yapılmış yollar. Başka bir amaç göremiyorum ben bu saçma yapıların altında.

5-10 sene önce olsa bisiklet yollarına karşı çıkacağım aklıma gelmezdi ama şimdi anlıyorum ki ben arabalarla beraber giderken bisiklet yolunda gitmekten daha çok haz alıyorum, daha hızlı gidiyorum ve daha az tartışma yaşıyorum.

Aslında tartışmamız gerekenin bisiklet yoluna patenci, mangalcı, yaya, köpek vs. girip giremeyeceği değil, yapılan yolların bizim ihtiyacımıza ne derece uygun olduğu olmalıydı. Bu nedenle hiç kimseye katılmıyorum, kusura bakmayın.
 
@Serden Us

Bu konuya da çok katılıyorum..
Örneğin Bakırköy - Yenikapı sahil yolundaki bisiklet yolu. Bilen bilir Zeytinburnu'nu geçtikten sonra neredeyse bisiklet yolunun ortasına kadar gelmiş banklar var. E insanlar buraya oturacak. Belediye koymuş sonuçta. Gidip o insana "oturma burada" diye kızamazsınız ki. Bu tamamen belediyenin yaptığı bir hata.. Hiç düşünmeden, planlamadan bu tip uygulamalar yapılması hata.
 
  • Beğen
Tepkiler: Murat B.
@Edip Dinçer

Çok basit bir şey söyleyim. Bu konuda ahlanıp vahlanmak yerine twitter'dan ibb beyaz masa'ya soru yazdım. İlgileneceklerini söylediler. Genelde de aksiyon alıyorlar, en azından müspet menfi cevap yazıyorlar.

(link)

Demeye çalıştığım bu. Bu bisiklet yolları yetersiz, kötü vs. kabul ama bisikletlilerin ben bu konuda çok yoğun çaba sarfettiğini gözlerimle görüyorum.

Bu yüzden "siz bisikletliler n'apıyorsunuz ki hak iddia ediyorsunuz, sizin babanızın malı mı?" iddiasına kesinlikle katılmıyorum.

Denemesi bedava: Sahil yolunda pazar günü tur atın, gördüğünüz bisikletlilerin kaçı "arzulandığı" şekilde ve kıyafetle bisiklet sürüyor, patencilerin kaçı.


Mert Bey,
Eğer ben bahsettiğiniz kişilere yaklaştığımda yavaşlıyorsam ve o da beni fark ettiğinde bana yol hakkı veriyorsa benim için hiç bir sakıncası yok .
Ki Avrupa Yakasındaki çoğu koşan kişiyle bu şekilde selamlaştığım bile olmuştur.

Şu ortak paydada buluşacaksak eyvallah. Yalnız yarın bir gün yaşanabilecek (ki hepi topu 3 haftadır sahilde bisiklet sürüyorum, en bariz dertlerimden birisi fdikkatsiz patenciler) nahoş bir olayda ne diyeceğiz?
 
  • Beğen
Tepkiler: Murat B.
@Mert E.

Ben de ilettim Mert Bey 2012 yılında sadece ahlanıp vahlanmak yerine;

Gelen cevabı da paylaşayım;
"Başvurunuzda yer alan diğer hususlar hakkında gerekli işlem ve değerlendirilmeler yapıldığında, konu içeriği ile ilgili yetkili personel tarafından bilgilendirileceksiniz. Şikayetinize konu olan alandaki bankların kaldırılması Müdürlüğümüzce uygun görülmemiştir. Bilgi için ; Avrupa Yakası Park ve Bahçeler Şube Müdürlüğü Başvurunuzda yer alan diğer hususlar hakkında gerekli işlem ve değerlendirilmeler yapıldığında, konu içeriği ile ilgili yetkili personel tarafından bilgilendirileceksiniz."

Herkes topu kendi üzerinden atmaya çalışıyor;
"Başvuru iletinizde yer alan konulardan Park Şikayetleri ile ilgili işlem işlem İstanbul Büyükşehir Belediyesi yetki ve sorumluk alanında olmadığından, gereği ve değerlendirilmesi için İstanbul Emniyet Müdürlüğü yetkililerine iletmeniz mümkündür. Konu ile ilgili bilgi, itiraz veya görüşleriniz için İstanbul Emniyet Müdürlüğü (155 ) ile iletişime geçmeniz mümkündür. Başvurunuzda yer alan diğer hususlar hakkında gerekli işlem ve değerlendirilmeler yapıldığında, konu içeriği ile ilgili yetkili personel tarafından bilgilendirileceksiniz."

Eminyet'e de aynı başvuruyu yaptım, onlar da "Biz ne bilelim, konu İBB'nin konusu" gibi bir yaklaşım sergilediler.
Sonra ne oldu? Süreç buradan sonra durdu. Cevapsız kalan bir başvuru daha...
 
@Edip Dinçer

Ahlanıp vahlanmayı nezdinizde söylemedim, umarım yanlış anlamadınız.

İlk ters cevapta yılmamak gerekiyor. Zorlu Center'ın orda Trafik düzenlemesiyle ilgili yapılan bir düzenlemeyi ben de yazdığımda "ibb değil trafik sorumlu" diye mesaj atmışlardı, ben de "o tabelaları ve kavşağı oraya fen işleri dikti, ben trafiği bilmem, sizi muhattap bilirim" mealinde sert bir twit daha atınca ilgileneceklerini söylediler, hakikaten bir kaç hafta sonra düzenleme değiştirildi.

Yılmayın. Tekrar tekrar sorun. Bunun örnekleri çok. Metro'ya, Metrobüs'e öyle kolay girmedi bu bisiklet :) (hala da tam anlamıyla girmiyor, BUP hala bunun için uğraşıyor)
 
Edip Bey bisiklet yolu ile ilgili çok güzel açıklama yapmış. Geri kalanı hala bisikletlilerin olsun diye sızlanıyorum. Ya soruyorum size. Trafiğe çıktığınız zaman arabalar size "burası araba yolu buradan gitme" dedikleri zaman hemen kaldırıma mı çıkıyorsunuz? hayır. Aynı şey patencilerden neden bekliyorsunuz. Edip bey ne güzel söylemiş. Karşılıklı anlayış olduğu sürece sorun olmaz. Size en başta söyledim. İlk mesajımı okuyun. Aradaki bir kaç insan için genelleme yapmayın. Bisiklilerde de çok maganda insan olduğu kesin ki buraya da yazmışlar çarpıcam diye.

Birde Mert bey bana üsluptan bahsetmiş. Ben çok sakinim bir insanım. Ama orada ki "babanızın malı mı?" tabiri insanı çileden çıkartır. Ki ben yine mesajımda pek bir şey yazmadım. Bana kalkıp burada kimse saygısız diyemez çünkü her ters cevaba sükunetle cevap verdim hala öyle yapıyorum.

Tamam bisiklet yolunda bisikletliden başka birilerini istemezsiniz, ama kullanılan üsluplara dikkat ediniz. Yoksa iş çirkinleşecek biliyorum. Burada da bir kaç arkadaş var fazla hareketli çarparım, ederim tarzında konuşan bunların gerçeğe dönüşmemesinden yanayım.

Edip Bey' in dediği gibi, yolda görüp uyardıktan sonra ilk başta takmaz söylediğinizi ama bu sayı fazla olunca mecbur dinlemek zorunda kalır veya bir daha o yola girmez. Girdiği zaman tedirgin olur. Neden insanlara her defasında uyarmak varken, bütün herkesi saf dışı bırakmaya çalışıyorsunuz ki. Sabrınız mı yok? Yoksa ben ne dersem o olur? diyorsunuz. Ben 3 yıl boyunca çok bisikletlinin karşıdan gelip bana çarptığını, arkadan ittiğini, önüme kırıp laf söylediğine şahit oldum. Bunların hiç biri bisiklet yolunda olmadı. Geçen pazar 1 saat için 5 bisikletlinin bisiklet yolunda yan yana gitmesi yüzünden kaza tehlikesi atlattım. Siz hep kendiniz açısından bakıyorsunuz biraz da diğer insanların gözünden bakın.

Edip Bey bisiklet yolu ile ilgili çok güzel açıklama yapmış. Geri kalanı hala bisikletlilerin olsun diye sızlanıyorum. Ya soruyorum size. Trafiğe çıktığınız zaman arabalar size "burası araba yolu buradan gitme" dedikleri zaman hemen kaldırıma mı çıkıyorsunuz? hayır. Aynı şey patencilerden neden bekliyorsunuz. Edip bey ne güzel söylemiş. Karşılıklı anlayış olduğu sürece sorun olmaz. Size en başta söyledim. İlk mesajımı okuyun. Aradaki bir kaç insan için genelleme yapmayın. Bisiklilerde de çok maganda insan olduğu kesin ki buraya da yazmışlar çarpıcam diye.

Birde Mert bey bana üsluptan bahsetmiş. Ben çok sakinim bir insanım. Ama orada ki "babanızın malı mı?" tabiri insanı çileden çıkartır. Ki ben yine mesajımda pek bir şey yazmadım. Bana kalkıp burada kimse saygısız diyemez çünkü her ters cevaba sükunetle cevap verdim hala öyle yapıyorum.

Tamam bisiklet yolunda bisikletliden başka birilerini istemezsiniz, ama kullanılan üsluplara dikkat ediniz. Yoksa iş çirkinleşecek biliyorum. Burada da bir kaç arkadaş var fazla hareketli çarparım, ederim tarzında konuşan bunların gerçeğe dönüşmemesinden yanayım.

Edip Bey' in dediği gibi, yolda görüp uyardıktan sonra ilk başta takmaz söylediğinizi ama bu sayı fazla olunca mecbur dinlemek zorunda kalır veya bir daha o yola girmez. Girdiği zaman tedirgin olur. Neden insanlara her defasında uyarmak varken, bütün herkesi saf dışı bırakmaya çalışıyorsunuz ki. Sabrınız mı yok? Yoksa ben ne dersem o olur? diyorsunuz. Ben 3 yıl boyunca çok bisikletlinin karşıdan gelip bana çarptığını, arkadan ittiğini, önüme kırıp laf söylediğine şahit oldum. Bunların hiç biri bisiklet yolunda olmadı. Geçen pazar 1 saat için 5 bisikletlinin bisiklet yolunda yan yana gitmesi yüzünden kaza tehlikesi atlattım. Siz hep kendiniz açısından bakıyorsunuz biraz da diğer insanların gözünden bakın.
 
@Mali DENiZ

Mali bey, bakın. Burada bir tartışma yapıyoruz. Tartışmayı destek argümanlarla yürütürseniz, karşınızdaki kişiyi ikna etme gücünüz artar. Edip bey'in yazdığından da ikna olmadım. Bu konuda benim ikna olmam için de siz dahil, hiç bir soruma düzgün bir cevap alamıyorum. Sürekli bizleri bencillikle suçlamanız bir argüman değildir.

Bakın hala diyorsunuz ki, "trafiğe çıktığınız zaman arabalar size "burası araba yolu buradan gitme" dedikleri zaman hemen kaldırıma mı çıkıyorsunuz? hayır." Elbette bunu yapmıyoruz, çünkü 10 kere yazdık, trafiğe çıkabilmek bisikletin hakkı! Bunu diyene, ki diyen oluyor, "git trafik kanunu oku" deyip geçiyorum. Kıvranmıyorum, "ne olur be biz de şuracıkta sürsek" demiyorum. Zaten tam tersine kaldırımdan gitmemesi gerekiyor bisikletin. Ha, eğer bisiklet yolu olduğu halde bunu diyorsa da, bunun yanlış olduğunu en azından biliyorum, "ne olur ki" gibi bir iddiam yok. Bunu üstelik bu ortamdaki hepimiz kabul ediyoruz.


Birde Mert bey bana üsluptan bahsetmiş. Ben çok sakinim bir insanım. Ama orada ki "babanızın malı mı?" tabiri insanı çileden çıkartır. Ki ben yine mesajımda pek bir şey yazmadım. Bana kalkıp burada kimse saygısız diyemez çünkü her ters cevaba sükunetle cevap verdim hala öyle yapıyorum.

Tamam bisiklet yolunda bisikletliden başka birilerini istemezsiniz, ama kullanılan üsluplara dikkat ediniz. Yoksa iş çirkinleşecek biliyorum. Burada da bir kaç arkadaş var fazla hareketli çarparım, ederim tarzında konuşan bunların gerçeğe dönüşmemesinden yanayım.

Murat bey'in söylediği kalıpta niye bu kadar alındınız anlamak güç. Yerden göğe kadar da haklı. Söylediği de çok normal birşey; aynı kalıbı bir bisikletçi için de kullanabilirsiniz. Sürekli zigzag yaparak gelen, etrafını dikkate almayan bir bisiklet için de "babasının malı gibi bisiklet yolunu kullanıyor" denir. O kadar defansif ve kapalısınız ki bu eleştirilere, direkt sanki size hakaret gibi algılıyorsunuz basit bir deyimi.

Edip Bey' in dediği gibi, yolda görüp uyardıktan sonra ilk başta takmaz söylediğinizi ama bu sayı fazla olunca mecbur dinlemek zorunda kalır veya bir daha o yola girmez. Girdiği zaman tedirgin olur. Neden insanlara her defasında uyarmak varken, bütün herkesi saf dışı bırakmaya çalışıyorsunuz ki. Sabrınız mı yok? Yoksa ben ne dersem o olur? diyorsunuz. Ben 3 yıl boyunca çok bisikletlinin karşıdan gelip bana çarptığını, arkadan ittiğini, önüme kırıp laf söylediğine şahit oldum. Bunların hiç biri bisiklet yolunda olmadı. Geçen pazar 1 saat için 5 bisikletlinin bisiklet yolunda yan yana gitmesi yüzünden kaza tehlikesi atlattım. Siz hep kendiniz açısından bakıyorsunuz biraz da diğer insanların gözünden bakın.

Çok net bir fark var: Biz size bisiklet yolunun haricinde gelip taciz eden birisi varsa suçlu olduğunu yüzde yüz kabul ediyoruz. Bunun üstelik sizin paten kullanmanızla da alakası yok, yaya da olsa, aynı şey geçerli. Sizse, "ne yapalım kardeşim sizin keyfiniz için yayalarla mı tartışacağız, evet yanlışımız var ama biz o yolu kullanacağız, çok istiyorsanız uyarırsınız, yoksa bizim çıkacağımız falan yok o yoldan, yiyorsa çıkartın" mantığı güdüyorsunuz. Bu düşünce yapısının savunulacak hiç bir tarafı yok. Kaldırımda gidip "kusura bakmayın, sizi itip çeken öküzler var, ama biz öyle değiliz, bırakın biz de bisikletlerimizle yayaya açık kaldırımda volta atalım" demiyoruz biz, mesela.

Bisiklet yolunda yanyana giden beş (o bisiklet yoluna beş bisiklet nasıl yanyana sığar o da ayrı mevzu) bisiklet yüzünden tehlike yaşamışsınız geçmiş olsun. Bu söylediğiniz "TEM'de emniyet şeridinde giden hıyar yüzünden az daha ölüyordum" demek gibi birşey bizim için.

Ve biliyor musunuz, biz yalnız o hıyarı değil, "TEM'e bisikletle girmek yasak zaten birader" diye bisikletçiyi de eleştiriyoruz burda.

Kolay gelsin. Umarım başıbozuk bir patenli yüzünden burda orası burası yaralanmış, berelenmiş birisiyle karşılaşmayız.
 
kalamış-caddebostan-bostancı arasındaki bisiklet yolunu düzenli olarak kullanıyorum. Haftasonları yayalar zaten rahatsızlık veriyor, bunun dışında az sayıda yanlış yönde giden, yan yana giden, yol üstünde duran bisikletliler de denk geliyor... Fakat her seferinde sağdan soldan yola dalan, ters giden, sağ sol kayarak yolu kapatan patencilere illa ki rastlıyorum. Sıkıntı hareketlerinin tahmin edilemiyor olması. Düzgün bir formda saygılı bir şekilde ilerledikten sonra patencilerin de yolu paylaşmaları konusunda bir sıkıntı görmüyorum şahsen. Ama bisikletliyi engellemeyi geçtim, tehlikeye atmaları çok can sıkıcı. Son 3 aydır her çıktığımda buna mağruz kalıyorum. Bisikletin yoldaki durumundan da örnek verilmiş. Trafiğin işleyişini bozmadıktan ve araçları tehlikeye atmadıktan sonra burada da bir sıkıntı yok. (yasa vs olayına girmeyeceğim) Önemli olan sorumlu bir şekilde hareket etmek. Zaten bu sorunarın tamamı göstermelik yapılan bisiklet yolları yüzünden. Trafikteki bisiklet sayısı arttıkça, daha fazla insan yollarda oldukça sürücüler de duruma daha aşina olacaktır fikrindeyim. Kadıköy-Tuzla sürüşlerimde fark ettiğim şeyler bunları destekler cinsten... Bostancı'dan sonra çevrenin değişmesi (daha az kişi bisiklete biniyor), yabancı plakalı araçların daha yakınımdan geçmesi, bazen yanımda giderken bana bakıyorlar istem dışı yanaşıyorlar (41,06,35), grup halinde çıkıldığında ya da en azından iki kişi yan yana ya da art arda gittiğinde araçların yanımızdan yarım şerit bırakıp geçiyor olmaları gibi gözlemlerim var. Ama bisiklet yolunda ya da yanında insanların arasında slalom yapıp yola fırlayan çok sayıda durum yaşadım, bir kaç defa yoldan çıkarak kurtulabildim. Olay saygıda ve sorumluluk duygusunda bitiyor...
 
@Serden Us

Ortada olan bir sorunu tartışıyoruz bunun neresi yanlış anlamadım. Ayrıca sizin bu yorumunuzdan anladığım kadarıyla bir soru sormak istiyorum lütfen; ''bisiklet yolları sizin bahsettiğiniz kadar yeter bir potansiyele sahip olsaydı bunu patencilerle paylaşır mıydınız?'' bana hayır gibi geliyor.

Biz burada elimizde olan bir materyalle sorunu nasıl aşarız diye tartışıyoruz. O materyali geliştirmek hepimizin en büyük dileği zaten.
 
@Edip Dinçer


Benim de mücadelem başından beri budur. Bazı şeyleri aslında hiç devletin iradesiyle kanunla nizamla değil de direk sivil iradeyle çözülebilir. Hem daha pratik, hem de daha kalıcı çözümler değil midir bunlar :) Sağduyunuz için çok teşekkür ederim.
 
Paylaşmak isteyip-istememek ile paylaşmak farklı şeyler. Dolayısıyla sorunuza cevabım hayır değil, evet olurdu. Tıpkı şu anda yayalarla paylaştığım gibi. Önyargılı olmazsanız sevinirim. Yayalarla ne şekilde paylaştığımı ben ve yayalar dışında bilen yok çünkü.

Yanlışlığı konusunda dediklerim ise açık ve arkasındayım. Eldeki materyal dediğiniz külliyen yanlış bir materyal. Bu, başka taraflara; belediyecilik anlayışına ve dolayısıyla partilere (siyasi konuya) çekilebilir. Ancak öyle bir amacım yok çünkü bisiklet yolunu yapan tam zıt parti belediyeleri de var, hepsi de aynı veya benzer yapıda yollar yaptı.

Ben bisiklet sürücüsüyüm ama patencilere veya bisikletlilere bir taraf değilim. Serseri mayın gibi dolanan bisikletli de çok görüyorum etrafta. Ama bunlar benim dediğim ile ayrı şeyler. Ben, yapılan işin kökten yanlış olduğunu söylüyorum. Siz patenle o yolda kayarken tıpkı bisikletliler gibi yayalar ya da mangalcılar nedeniyle tehlike atlatmıyor musunuz? Ya daha düzgün bir yol yapılmış olsaydı yine de aynı risk oranıyla mı kayacaktınız? (cevapları bilmiyorum belki de tehlike atlatmıyorsunuzdur sürüş tekniği vs. gereği...)

Neyse, işin özütünde insanların birbirine saygısı yatıyor ama bu yolun dar ve yetersiz olduğu gerçeğini değiştirmiyor.
 
@Edip Dinçer

Edip bey cevap gelmis :) Gordugunuz gibi o kadar da ilgisiz degiller aslinda, biraz zorlamak gerekebiliyor kimi zaman. Ve bu konuda yilmadan ustumuze duseni surekli olarak yapmamiz gerekir diye dusunuyorum.

https://pbs.twimg.com/media/BoW2vTSIAAArbqk.jpg

Tabii cevap dogruysa olay iyice trajikomik bir halde diyebiliriz.
 
@Mert E.

Gidip bir ara kontrol edelim bakalım :)
Kusura bakmasınlar ama o banklar altları kocaman taş olan banklar, vatandaşlar tarafından çekildiğini hiç sanmıyorum :)
Ayrıca o banklar 1 gece önce yoktu, 1 gece sonra 20-30 tanesi birden vatandaşlar tarafından mı oraya çekilmiş...
Mert Bey size söylüyorum ama tabi lafım size değil, direk Beyaz Masa'ya söylüyorum aslında bunları :)

Bu arada benim dedikler Zeytinburnu sahilindekiler tabi ki..
 
@Edip Dinçer

Valla isin o kismini ben de anlamadim. Ayni seyi ben de dusundum, o yuzden zaten "dogrulugu" biraz su goturuyor cevabin. Ama herhalde "evet biz biraz maliz" diyemeyecekleri icin oyle bir bahane uydurdular :)

Sonucta, netice onemli. Onlar veya bir baskasi, bu sacmaligi duzeltirse iyi olacak. Takipcisi olalim.
 
Geri