Merhaba arkadaşlar ve abiler, öncelikle yapmış olduğunuz tüm güzel ve yapıcı yorumlar için teşekkür ederim. Normal şartlarda açıklama yapma zorunluluğu hissetmiyorum. Ancak yazılanları her zaman cevaplama yolunu takip etmeyi seçerim ki bu şekilde fikirler ve düşünceler doğru yöne yönelebilsin. Sizlere kısa kısa madde madde tüm eleştirilerinize göre saygıyla cevaplıyorum. Yol çalışmalarına yaptığınız yorumları kale almayacağım. Onlar devletle aranızda olan konular...
Öncelikle ben genç bir arkadaşınız veya bir çoğunuza göre kardeşinizim. Ancak bu demek değildir ki bisiklet adına birşey yapmayacağım. Bursa'da 1996 yılından bu yana yapılan bisiklet yarışlarının sayısı iki elin parmaklarını geçmiyor. Bu konuda yetkililer yetersiz. Ülke genelinde de bu aşikardır. 19 yıldır bir kısmınız gibi hayat şartlarıma rağmen bisiklet yarışları için hazırlanmaya çalıştım, antrenman yaptım yapılan birliktelik organizasyonlara(kar gütmediği sürece) destek verdim vs vs vs. En sonun birşeylerin farkına vardım. Herkesin fikri var. Harika fikirler! Fakat gel uygulayalım dediğinde kimse yok!!! Ben taşın altına elimle değil bedenimle girdim. Kararlılığımı gören başta ailem ve sponsorlar desteklerini esirgemediler. Organizasyon yapmak basit bir iş değildir. Görülmeyen birçok adımı zaman içerisinde farklı şekillenen birçok durumu oluşur. O yüzden burada Sayın Kudret bey'e cevabım şu, "bunları, redbull firması ile görüşürüm,sonuçları buraya yazarım,kendimde 55 yaş üstü yarışırım." dediğiniz an sizin bütün eleştirilerinizi kafamdan sildim. Çünkü siz organizasyonları dışarıdan takip edip içine girmemiş birisi olmalısınız ki hem organizasyonu yapıp hem de tamamen sorumlu olduğunuz o anda bisiklete binmeyi düşünüyorsunuz! imkansız denecek kadar zordur. Ayrıca her durumda Giro D'İtalia, Tour de France'tan örnekler vermeniz bir garip böyle bir organizasyon için... Veloturk ile bile kıyaslamanız doğru değil... Kişi başı 100TL alsaydık Salcano gibi bir sponsora bile ihtiyacımız kalmazdı.(!)

54000 TL sadece kürsüye çıkan sporculara ödül dağıtımı belki birgün olacaktır. Ama daha günleri görmemize çoook zaman bulunmakta olduğu ortadadır.

Siz mükkemmeli düşünüyor ve anlaşılan sadece fikirlerinizi paylaşıyorsunuz. Bir de bisiklete biniyorsunuz. Lütfen yapacağınız proje için etrafınızda destek istediğiniz herkes bir bir çekilirken moral bozup bırakmak yerine projenizi tek başınıza tüm sorumluluğu alarak gerçekleştirin sonra gelin oturalım konuşalım... O güne kadar da nasıl yapıldığından bile bilginiz olamayan ve üstelik gelip katılmadığınız bir organizasyona (Orbea Uludağ Performans Tırmanışı veya Bir Başka Büyük Organizasyon) eleştiri yapmamalısınız.
1-) Öncelikle birisinin karışacağı bir kaza - Organizasyonun en büyük korkusuydu. Hatta benim korkumdu. Çünkü böyle bir durumda ne Orbea ne de bir başkası söz konusu değildi. Her yerde benim imzam ve projem vardı. Ben bu yükü üstlendim. Elimden gelen tüm önlemleri aldım. Polis, jandarma, ambulans... Jandarma ile bir gün öncesinde 13 rütbeli ile güzergah kontrol edildi. Nerede trafik kapatılacak nereden ne yapılacak? İlçe komutanı trafiği kapatamayız dedi. Fakat biz durana kadar arkamızdan organizasyona dahil olan dışında tek bir araç gelmedi. O da bizim birlikteliğimizdendir. Mecbur kapatıldı. Ayırca Uludağ yolunda son yarış 1994 yılında yapıldı. 22 yıldır Uludağ yolunda herhangi bir bisiklet gurubu bırakın yarışı bizim gibi bile tırmanamadı. İzin alınamadı! Bu organizasyonda alınması gereken en önemli konu birisinin ölümü ve ben bunu tek başıma aldım. Hakim karşısına çıkmakta da kendime güveniyordum. Bir başkalarının aksine!!! Çünkü bisiklet içindi. Tour de France'ta bile birisi ölmüşken bizde de olabilirdi.
Not: Yukarı çıkarken bir arkadaşımız düştü. Kalça kemiğini kırmış ve başında iki ambulans bitti. Anında yönlendirdim. Şu an takipteyim. Balat Sahil'de tedavi görüyor. Bir kişide aşağı inerken düşüp kolunu kırdı. Aşağı blok iniş yapılacağını yazmamıza ve yukarıda anons etmeme rağmen herkes kafasına göre indi. Yine de ambulans düşenin başında bitti ve omzunda kırık olduğu anlaşıldı. Kendisi Bursa'da yaşıyor. Tanıdığım bir abim. Görüşüyorum. Bunu hangi organizatör yapar? TUR'da kaza yapan Torku sporcunun başında bile İzmir'den bir başkası refakat etmişken?
2-) ORBEA - Orbea İspanyol dev bir firmadır. Ama Türkiye'de distribütörü vardır. Üretim yapmayan bir salcano veya accell gibi pazara sahip olmayan sadece sattığından komisyon alan bir markadır. Ve böyle bir organizasyona destekte bulunması alkışlanmalıdır. Küçük bütçeyle dev rekabete katılmak gibidir. Toplamdaki harcamaları 20000TL civarındadır. Verdiği bisiklet, ödüller, reklam giderleri, hazırlık aşamaları, personel masrafları vs. Bu yüzden aslında Orbea alkışlanmalıdır. Ve Orbea olması konusunda bana teklif geldiğinde olsun diye de çok uğraştığım doğrudur. Alışılmış markaların dışında bisiklette farklı markaları insanlar tanısın diye...
3-) Yarış mıyız? - Hayır bu organizasyon yarış değildir. Çünkü başlangıç çizgimiz yok. Bitiş çizgimiz yok. Herkes ulaşabileceğini bilsin. Tabularını yıkacağı bir organizasyondur. Yarış yapsaydık lisansı olmayan tek bir bisikletli giremezdi. Hakemlerimiz olurdu. Kimsenin araca tutunmasına izin vermezdi.(Gerçi federasyon yarışlarında araçlara binen bile var ama neyse...) Başlangıçta çizgi, bitişte çizgi olurdu. Ödüller kupa madalya olurdu üzerinde dereceleri yazardı. Evet ilklere ödül verecektik. Bunu da yazdık. Sponsor olanların bu sene için start alan 422 kişinin hepsine ödül verebileceği bir durum söz konusu bile olamazdı. Fakat kendi tanıtımlarını yapmak zorundalar. Benim firmam olsa bende yapardım. Bunu en iyi yapabilecekleri isimler ise bu sporda gerçekten aktif ve yarışan isimler en iyilerdir. Ve kendi ürünlerinden spora teşvik amaçlı kürsüye çıkarılıp ödülleri verildi. (1000TL AYAKKABI, 300TL KASK, WİNDSTOPER CEKET, FAR 270TL, TAYT, ELDİVEN, FORMA VS.) Bunun olması yarış olduğu anlamına gelmez. Sponsorları iyi araştırın. Köklü firma olmadıklarını ve bir zamanlar onlarında yarıştıkları sporcular olduğunu, bisiklete destek için büçelerince bu organizayonun parçası olduğunu göreceksinizdir.
4-) Tüm yapıcı ve uslüplü eleştirileriniz için teşekkürler. Sonuçta Velotürk gibi bir firma değiliz. Tamamen amatörüz. Tamamen yeni başladık. Her sene adım adım büyüdük. Bu sene ciddi büyüdük. Önümüzdeki yılda daha iyi olacağız. Eksiklerimizi gidereceğiz. Çip takacağız. Daha fazla kontrol noktamız olacaktır. İnancı olan tüm bisikletseverlere teşekkürler. Biz bunu bu şekilde başlattık ve aldığımız mesajlar neticesinde bir öncü olduk. Sadece firmaların değil bireysel olarak da bu gibi organizasyonların yapılabileceğini gösterdik.Bunu yaparken bize sözlerini tutmayan Belediyeler, spor kulüpleri oldu. Son dakikada kendi bireysel bütçemizden karşıladık. Sözümüzü tutalım istedik. Yapmasaydık söylediklerinizde sonuna kadar haklıydınız. Sözünü tutmadılar der geçerdik. Ama seneye de yapmazdık. Yıkıcı eleştiriler olduğu sürece de emin olun bu organizasyonları yapmak isteyen insanları bundan soğutacak ve bisiklete aslında asıl darbeyi siz vuracaksınızdır.
Bu organizasyonda devlete bağlı kimse destek vermemiştir. (Nilüfer Belediyesi Dışında) Federasyona bağlı kimse elini sürmemiştir. Engel olmaya çalışan bile olmuştur. Bu yüzden sizlerin bu tip organizasyonlara eleştri yaparken uslubünü koruması ve yapıcı olması gerekmektedir. Aksi takdirde birilerinin ekmeğine yağ süreceksiniz ama o ekmek küflenmiş olacaktır. Candan Biberci'ye yapıcı eleştiriler ve her seneye iyi olacağımıza inancı açısından teşekkür ederim. Bunun için her sene çalıştığımızdan daha fazla çalışacağız.
Burada yazdığınız herşey çok önemlidir. Lütfen dikkatli olalım... Olabildiğince objektif yazamaya çalıştım.
Saygılarımla...
