Scudo Sports

Okçuluk dünya kupası şampiyonumuz

Abdülkadir Ergin

Forum Bağımlısı
Kayıt
31 Ocak 2012
Mesaj
2.324
Tepki
7.159
Yaş
45
Şehir
Manisa
İsim
Abdülkadir Ergin
Başlangıç
1984—85
Bisiklet
Carraro
Bisiklet türü
Yol bisikleti
Mete Gazoz kardeşimiz Almanya'da düzenlenen dünya kupası erkekler klasik yay finalinde mükemmel bir atışla altın madalyayı Türkiye'ye kazandırmış. Allah yolunu açık etsin kardeşim. Attığı mesafe 70 metre, hedefi vurduğu ortadaki sarı halka ise 12,2 santimcik. Varın siz hayal edin..

 
Scudo
@Anonim efsane gerçekten. Şu mesafeye ve attığı noktaya bakar mısınız:

d7840664c37.png
 
  • Beğen
Tepkiler: wakizashi ve Ozicu
Okçuluk da spor mu ya? Spor dediğin koşma, atlama, sıçrama, uçma-kaçma vs. içerir.

At üzerinde hareket halindeyken ok atılsa anlarım da, böyle ne yani durarak?

Satrança bile spor deniyor. Ne alaka yahu?
 
Mete Gazoz benim çok takdir ettiğim bir sporcu. Anne babası da öyle. Tebrik ediyorum canı gönülden.
 
  • Beğen
Tepkiler: Batuhan Yıldız
@berberciOto yarışı spor mu?
Dağcılık spor mu?
Araç modifiyeleri neden var?
Solcular fakir mi?
Sağcılar gerici mi?

Hepsi ln bir cevabı var ve evet, Okçuluk da dünya çapında bir spor dalı olarak kabul görür. Sen istesen de, istemesen de.
 
  • Beğen
Tepkiler: Anıl Erdoğan
@berberci


Sen o yayı 10 kere çekip bıraka sonra gel burada konuş ne kadar kolay bir spor olarak görünse de o yayı sürekli çekmek ve bunu istikrarlı bir şekilde yapmak sandığından daha zor ve profesyonel sporcuların yaylarını gerebilmek için 27 kg lık bir çekiş gücüne ihtiyaç duyarsınız yanı bir damacanadan daha fazla yani işin özeti şudur ki bilip bilmeden konuşmayın
 
Aslında bilmek başka bir şey, bize öğretilmeyen başka bir şey.

Okçuluk dünya üzerinde toplum olarak en fazla ama en fazla bizim uzmanlık alanımız. Fakat o kadar çok oynadılar bizimle ve o kadar çok tarihimizi değiştirdiler ki. Hiç bir yazılı eser kalmadı.

Dünya çapında ünlü olan Osmanlı yayını yapmayı bilen kimse yok. Yazılı kaynak yok. Eski yayaların ultrason bilgileri ele alınıyor gene de yapılamıyor. Şu anda standart bir Osmanlı yayının ulaştığı mesafeye makaralı yüksek teknoloji yaylar sadece yaklaşıyor. Yaklaşıyor diyorum evet. İyi bir yaya değil, standart bir yaya ancak 200 metre mesafe kalana kadar yaklaşabiliyor.

Tüm dünyayı sadece ok ve yay ile dize getiren, yüzlerce yıl hüküm sürmüş bir ordudan, bir imparatorluktan geriye hiç yay yapımı bilgisi kalmaz mı ya? Kaldı tabii. Kaldı ama o konuya hiç girmeyelim, ne oldu o kitaplar belgeler diye. Sonuç? Sıfır.

Okmeydanı diye bir semtimiz var bizim. Nedendir?
Sağda solda gördüğümüz ve pek de fark etmediğimiz dümdüz dikili duran taşlar nedir, ne işe yarar? .

Osmanlı yayı nail yapılır bilen yok.
Osmanlı mutfağında bahsedilen yemeklerin hemen hemen hiç birinin tarifi yok.
Osmanlı'dan bize kalan ne varsa sadece yüzde 10-15 dir.

Kendi tarihine bu kadar yabancı olan başka bir ülke de toplum da yok.
.çok üzülüyorum.

Mesela bilir misiniz çile çekmek nedir? Çilekeş nedir? Dünyanın ilk organik tutkalını kimler bulmuştur? Nedir, Nerede kullanmıştır?
 
Gazoz olma efsane ol diye boşuna mı diyorlar. Yaşa yiğidim tebrik ederim , Allah başarılarının devamını getirsin
 
@Şeffaf
Çok haklısınız hocam, bir insan neden tarihine düşman olur? Bunu genellikle çakma solcular yapıyor. Nasıl bir kafadır atalarımıza hakaret etmek yahu?
 
@Şeffaf

Burak Bey, Şunu belirtmek isterim ki okçuluk spor mu diyen arkadaş ne kadar hatalıysa sizde bu sözlerinizle o kadar hatalısınız. Ben Tarih Yüksek lisans öğrencisiyim ve son dört yıldır Geleneksel Türk Okçuluğu yapıyorum. Hatta sadece bununla kalmıyorum aynı zamanda Geleneksel Türk zırhlarının replikalarını da yapmaktayım. 15. 16. yüzyıl Osmanlı Piyadesinin canlandırmasını yapmaktayım. Benimle birlikte tarihi canlandırma yapan onlarca insan var. Dünya da Organik Türk yayını yapmayı bilen onlarca insan var. Türkiye'de de Organik Türk yayını eski usullere göre yapan ustalarımız mevcut. İstanbul'da, İzmir'de, Tekirdağ'da, Tokat'ta, Ankara'da var. Laminasyon olarak yapan usta sayısı daha da çok. Bugün Okmeydanı'nda bulunan Tarihi Okçular Tekkesi Okçular Vakfı adı altında yıllardır faal halde ve düzenli eğitimler verilmekte. Türkiye'nin dört bir tarafında İstanbul'dan Antalya'ya, İzmir'den Diyarbakır'a, Samsun'dan Elazığ'a kadar memleketin her yerinde Geleneksel Türk Okçuluğunu icra eden kulüpler, dernekler ve sporcular mevcut. İçlerinde Güney Kore'de, Japonya'da, Polonya'da düzenlenen Geleneksel Okçuluk müsabakalarında hem yaya hem de atlı okçuluk dallarında dünya şampiyonlukları yaşamış dostlarımız, hocalarımız mevcut. Yazılı kaynak konusunda ise hem yabancı hem de Türkçe kaynaklar mevcut. Buna Osmanlılardan kalan yazılı metinlerde dahil. Bu metinlerin günümüz çevirileri mevcut ve satılmakta. Hatta yurt dışında ve yurt içinde yazılmış makalelerde mevcut. Kimsenin size tarihinizi unutturma gibi bir gayreti yok. Etraf kaynak dolu, müzeler tarihi eserler ile dolu, arşivler araştırmanız, incelemeniz, öğrenmeniz için açık. Her yerde devlet ücretsiz Eski Türkçe (Osmanlıca) eğitimleri vermekte ve öğrenmesi son derece kolay. Gidip öğrenin, arşivlere girin eski metinleri çevirin o zaman yok dediğiniz şeylerin var olduğunu göreceksiniz. Yok okumam, araştırmam vaktim yok diyorsanız eğer araştıran tarihçilerin kitaplarını, makalelerini okuyun. Okuduğunuz eserlerin kaynakçalarını inceleyin oralardan da daha fazla esere ulaşın. Çıkıp da kimse bilmiyor, kaynak yok, insanlar tarihine yabancı demeyin. Ortalık da bunca çalışan, gayret gösteren, ailesinden sevdiklerinden feragat edip de bu tarihi kültürü yaşatmaya çalışan insanların hakkına girmeyin.

Türkiye'de günümüz menzil okçuluğu rekoru 505.1 metredir. her geçen sene bu rekor daha da ileriye taşınmaktadır. Yaylar öyle hafif değildir. Türkiye'de 140 librelik (63 kg) yaylar geren okçularımız mevcuttur.
 
@Batuhan Yıldız


Öncelikle şunu belirtmeliyim ki, vay efendim bana kötü yazdılar hemen lafı yapıştırayım, bana bilmiyorsan oku dediler, bak biz varız sen bilmiyorsun dediler hemen laf çakayım ... Siz her ne kadar benim yazdıklarımın hepsine yanlış biliyorsun deseniz de, sizin bildiklerinizi ve benim bildiklerimi kaç kişi biliyor?

Şimdi, ülke olarak Osmanlı torunuyuz madem, kaçımız bu işi biliyoruz? Bir kaç araştırmacı, benim şahsen tanıdığım geleneksel yay yapan, eğitim veren, Osmanlıca eserleri kendisi bizzat inceleyen ve uygulamaya çalışan bazı meraklı ve doçent kişiler dışında kaçımız varız bu işte? Osmanlı yayı gerçekten yapılabiliyor mu? Eskiden bir aceminin attığı 800 metre mesafeye şimdi hangi profesyonel ulaşabiliyor?

Benim bilmediğimi, anlamadığımı düşündüğünüz konuda size ufak bir örnek vereyim. Sayın Murat Özveri hocamız Osmanlıcasına ulaşamadığı bir kitabı Almanyadaki bir müzede Almanca olarak çevirisini buluyor. Almanca bilmediği için İngilizceye kendisi bizzat çeviri yaptırıyor. Oradan da okuyup kendisi Türkçeye çeviriyor. Bakın, eser Osmanlı, kişi Osmanlı torunu. Adamın çektiği çileye bak.

Bu ve benzeri şeyler benim canımı sıkıyor.
Replikaları yapıyor olmanız, tarihimize sahip çıkmanız açısından umut verici ve sevindirici, tebrik ederim.
Umarım bir gün birileri benim de fikirlerime saygı gösterir.
 
@Şeffaf

Size hakaret etmiyorum lakin o yok, bu yok, şu yok demenize cevap veriyorum. Sözlerim size sert gelmiş olabilir lakin bu kültürün doğru dürüst yapılması için gayret gösterenlerden birisi olduğumdan dolayı haliyle yazma ihtiyacı hissediyorum. Bu arada Murat Özveri hocayı tanıyor olmanıza kendi adıma sevindim ki Türkiye'de bu işe gönül verenlerin, en çok çalışanların başında geliyor kendisi. Evet eski usulle boynuz, sinir, akçaağaç ve tutkal ile yapılan organik yaylarımız mevcut ve hatta bunlardan birisi Harbiye Askeri Müzede sergilenmekte. Bilgilendirme kartında 21.yy Türk diye de yazılı. Cumhuriyet devrinin başlarında kurulmuş olan Okspor kulubü sporcuları son geleneksel okçularımızdı ta ki 2000'li yılların başına kadar. son 18 yıldır Bu konuyu araştıran üzerine düşen emek sarf edenlerin sayısı gittikçe artmakta. Ben de ileri de, bir tarihçi olarak bu alan üzerine çalışıp bu kültürü yaşatacak olan eserler üretme gayreti içerisindeyim. Bunu hem yazılı hem de uygulamalı olarak yapma arzusundayım. Çeşitli sıkıntılar var yok değil diyemem lakin bu sorunlar her geçen gün daha da aşılmakta. Son olarak gittikçe bu alan üzerine çalışan tarihçilerimiz sayısı artmakta ve bahsettiğiniz kaynak problemlerini de gittikçe çözüme kavuşturacaktır.
Sizden ricam şudur ki yok deyip de bir kenara atmak yerine olağan gücünüzle çalışmanız çok daha faydalı olacaktır. Siz çevreniz de bir kişiyi bile buna meraklandırsanız o ileri de daha fazla insanın da bu alana merak duymasına sebep olacaktır. Konuya bu mantıkla bakarsak daha faydalı ve yararlı olacağımız kanaatindeyim.
Esen kalın.
 
@Batuhan YıldızSizin kadar bilgili olmadığımı, işin içinde olmadığımı üzülerek belirtiyor, sizi tebrik ediyor, başarılarınızın devamını diliyorum.

Belki bir gün bir yerde tanışmak, görüşmek, bilgi alışverişinde bulunmak dileğiyle...
Esen kalın.
 
2013 Yılında Antalya'da açık hava da yapılan yarışmada benim attığım hedefin yanındaki hedefe atıyordu.Hakem sürekli hedef kağıdını değiştirmek zorunda kalıyordu çünkü sürekli 9 10 X atıyordu
Not:(yılı yanlış hatırlıyor olabilirim)
 
  • Beğen
Tepkiler: Rocketman
helal olsun kardeşimize. Spor dallarından okadar kötüye düştük ki. Böyle tek tük haberlere mutlu olmaya başladık.
 
Geri