Küçükken ne zannederdiniz?

Atam izindeyiz.... çok süper haşim sen çok yaşa

Stadyumlarda görürdüm atam izindeyiz diye yazılı pankartlar falan. Ben de aynen Haşim abimin dediği gibi düşünmüştüm fakat sürekli tatil yapıyoruz olrak düşünmemiştim. Yıllar sonra anladık tabi ne olduğunu

@Haşim Okyay

bende tam bunu yazacaktım ortak paydamız yani bende bu yazıyı tatil gününde görmüştüm ve tatile giderken bunu buraya asmanın anlamı ne diye düşünmüştümçok uzun yıllar sonra anladım maalesef.

"Bütün insanlar kardeş " derler ya gerçekten buna inanırdım .Hatta birgün pencereden bakıp hiç görmediğim amcam bunlardan hangisi acaba diye kendi kendime sorduğum olmuştur.

Birde Türk bayrağının rengi kandan geliyor derler ya Yunan bayrağı da mavi olduğu için Yunanlıların kanlarını mavi sanırdım.

Sovyetler Birliğini,ABD'den daha güçlü bir ülke zannederdim

Oda pencereme vuran ağaç gölgesini goril zannedip uyayamadığım geceler olmuştur.

Bende küçükken kendimi hayalet zannederım ciddi ciddi kendimi casper sanardım.

Tarkan'daki ahtapotu gerçek sanırdım. Annem gerçek değil o derdi ama onu gerçek olduğuna dair ikna etmeye çalışırdım

Maske'nin de gerçek olduğunu zannettiğim zamanlar çok olmuştur Hatta korktuğum zamanları da bilirim.

Yonca Evcimik'i Yonca Evcilik zannederdim.

Ağzımda sakızla uyuduğum geceler olurdu, haliyle uyandığımda sakız saçlarıma yapışmış olarak kalkardım... O sakızların uyurken saçlarımın dibinden nasıl çıktığını hiç anlamazdım...

@Süleyman Uzunköprü

İşte buna bayıldım...

Bende bebek yaşlardayken;

Tuvalet deliğinden canavar çıkıp popomu ısırcakmış gibi korkar, bu yüzden tuvalet sefamı çok kısa tutardım.

Haber bültenlerinin de diğer film ve diziler gibi kurgu olduğunu düşünür haber görüntülerine konu olan insanları da haliyle oyuncu sanardım

Şirinleri izlerdim.Orda jenerikteki yaşlı amca "iyi bir çocuk olursanız belki siz de bir gün şirinleri görebilrsiniz" derdi...hiç göremedim

İki evli eş birbirini dudaktan öpünce bebek doğar sanardım.Fakat teorime göre evli olmayan iki kişi dudaktan öpüşürse çocuk olmazdı

Üniversiteyi bitiren "herkes" otomatikmen iş buluyo sanardım gerçi o zamanlar bu kadar işsizlik yoktu sonuç olarak yanılmışım.

Sünnet olmaktan bahsettiklerinde; "hepsini mi ??" diye çıkışmıştım

Odamın ışığını kapayıp diğer tüm arka oda ışıklarının kapalı olduğunu görünce ve herkes salondaysa o korkuyla salona kadar çok heyecanlı bi depar atardım.salon kapısına yaklaştığımda hemen yavaşlardım öyle yürüyerek girerdim salona ki babamlar durumu çakmasın karizma çizilmesin

Rüyalar saatler sürer sanardım; meğersem 7-9 saniyeymiş en uzun rüyam

Çok sevdiğim bi rüyadan uyandırılırsam hemen tekrar uyuyup rüyama devam etmek isterdim

Her çocuk gibi sözde büyüyünce doktor oluyodum bi aralar o iş yalan oldu

Sıhhatler olsunu; saatler olsun sanardım anlam olarak da "saatlerce bu halini korusun" manasına gelir sanardım

Direksiyonun arabaya yön verdiğini anlayamamıştım en başlarda, öylesine çevriliyo sanardım

Çocukken kendi bisikletimin ya da arkadaşlarımın bisikletimin lastiğini şişirir, ya da bi vidasını sıkıp çalışır hale getirdiğimde hemen bisiklet tamircisi moduna girip; ben kesin bisikletçi olurum derdim.

@bryant91

Sünnet düğünümüz iyi hatırlıyorum 21 Ağustos'daydı. Seneye 21 Ağustos yaklaşınca babaanneme "biz yine mi sünnet olacağız?" diyesormuştum

Babam hastanede çalıştığından ve calıştığı hastane benim okulumun karşısında olduğundan çok sık giderdim. Çalıştığı servise giderken ambulansların park ettigi yerden gecerken ambulans kapılarındaki SSK amblemi altında "RESMİ HİZMETE MAHSUSTUR" yazısını gördükce afallardım

http://www.kurumlarrehberi.com/images/ssk.jpg

Bu resim mahsusçuktan yaptıkları hizmeti simgeliyor derdim aklıma hep sehirlerarası yollardaki mola yerleri tabelaları gelirdi; hani üzerinde her biri kare cerceve icinde catal bıcak WC karavan cadır simgesi olanlardan =)

Süperman yada batman ı az beklemedim bir gün camdan gelecekler diye.. birde bulaşık önlüğü takınca uçulamayacağını anlamakta kötü olmuştu benim için... Çocukluğun geri gelmeyeceği o büyüme ve öğrenme mucizesinin geride kalmışlığı acıtıyor insanın içini zaman zaman....

@fatix54

Değil mi? İnsan umutlanıyor umutlanıyor ve fos çıkıyor

Aileme yalan söylediğimde anlaşılmayacağını zannederdim... Çok gülünç bı durum

Bilgisayardaki oyunların kısayollarını diskete atıp okulda denerdim açılmazdı üzülürdüm.
Sıhhatler olsunu saatler olsun sanırdım.
Aklıma geldikçe yazarım.

türkiye sınırındaki yolların çıkmaz sokak gibi bir yerde sonlandığını

annem caddenin diğer tarafına geçmemi istemezdi ben de " annem merak etme bir şey olmaz he-man gibi arabaların altına girer kaldırırım" derdim kadıncağız beni dışarı göndermemekte haklı

Ben hatırlamıyorum ama küçükken elektriğe kapılmak gibi bi alışkanlığım varmış . Elime aldığım herşeyi prize sokmaya çalışırmışım. Hatta bi sefer babannemin örgü şişlerinden birini alıp prize sokmuşum . Allahtan bişey olmamış tabi o zamanlar . O günden beri böyle bi garip hissediyorum kendimi . Bide şaka bi yana ben eve yaklaştığım zaman veya evin içinde farklı bi odadayken tvnin sesini duymasam bile ilginç bi ses duyuyorum ve anlıyorum açık olup olmadığını(eve yaklaşmak derken 2 katlı müstakil evimiz var bahçede felan dururken balkon kapısı açıksa). Ve ortalık çok sessiz olduğunda lambaların cızırtısını felanda duyabiliyorum. Elektriksiz asla dedim ve elektrik elektronik müh. le yola devam ediyorum