Olay biraz siyasiye dönmüş, metro filan denmiş, İzmir metro hattı ile ilgili Hatay çabuk unutuldu. İzmir için doğru düzgün çalışmayan basiretsiz belediye başkanları zaten UNUTULMAZ. İzmir'liyim ama Ankara kentsel dönüşümde 1. Sırada idi bir dönem. İzmir'e uçan yol yapıldı, o bile trafiği azda olsa rahatlattı. Bisiklet yoluna dönersekte, konak vapur iskelesinden Cumhuriyet meydanına gidişteki klasiklerimiz, Konağın çiş kokusu, kantara yaklaşırken MAVİ bisiklet yolundan yürüyen insanlıktan nasip alamamış ve bir gün bisikleti savura savura denize dökmeyi planladığım o serseri tayfası ve kafası güzel ablaların hiç birşey yokmuş gibi salınarak yürünesini atlattığımızda Alsancak Kordon girişinde ikinci bir süpriz beklemekte. Kordon boyunca gruplar halinde sabahın 4-5 hatta gün ağırana kadar içen ve ağız yolu kullanmayan, iki ve daha kalabalık gruplar halinde yanyana ve yalpalayarak yürüyen arkadaşların varlığıda değişik bir sürüş tecrübesi kazandırmakta. Limana kadar kazasız sürüşünüz Karşıyaka istihkametine meyil ederse, ana yola çıkmanız şart, liman gümrük kapısının önünden devam edemiyorsunuz, bisiklet yolu diye kullandığınız yolda habire kazılmış alanlar mevcut, hadi diyelim MTB var ve gittiniz, en sonunda refüj ve büyük betonlar arasında daralan alan yüzünden yine ana yola çıkıyorsunuz. Bunları atlattıktan sonra var olan yolunuzda Delta girişinden Karşıyaka ya kadar yol insan nüfusunun azlığı ile eşdeğer olarak güzel olsada, Karşıyaka Donanmadan Bostanlıya kadar yine büyük bir zulüm sizi beklemekte. Oradan ver elini Sasalı. Kesinlikle Bostanlı dan Sasalıya kadar olan güzergah laf söz edilemeyecek kadar güzel (bir sürü olay atlattıktab sonra mükemmel) tabi birde dönüş var, İnciraltına kadar gitmeyi planlıyorsanız, Konak vapur iskelesinden, Göztepe üst geçit arası yol çalışmalarından önce ideal bir yoldu, her daim yoldan bir araba üzerinize uçacak korkusunu yendiğinizde rahat rahat kullanabilirsiniz (sahil yolundaki hızlı ve öfkeli arkadaşlar genelde yan bisiklet ve yaya yoluna uçarlar) Göztepe üst geçitten sonrası ise tam bir rüya, muhteşem bir bisiklet yolu ve yine sağına bakmadan arabasını yol kenarına park edip deniz kenarına giden atarlı ergenleri takmazsanız. Geldik İnciraltına, Levent marinayı geçer geçmez başlayan köpek hırlama ve hareketlenmesi bir nebze yavaşlarsanız saldırısız geçiyor, düz yoldan devam etmeyelim ve Kent ormanına girelim derseniz işte o zaman keyifle biniyorsunuz bisikletinize, ormanın içinde Ağustos ayında bile (gece için söylüyorum) üşüyorsunuz. Deniz kenarında banklarda oturup biraz dinlenip devam edebilirsiniz sürüşünüze. İnciraltı-Sahilevleri gidersiniz daha ama sahilden bir yol bağlantısı olmadığı için oradaki yolunda dar olması yine sıkıntı yapacaktır. Kısacası İzmir belediyesi yol yapsada (konu 3 yıl önce açılmış) insanlarımızında bisiklet kullananlara saygı göstermesi şart.