Taygun Kon
Forum Demirbaşı
- Kayıt
- 12 Temmuz 2018
- Mesaj
- 591
- Tepki
- 1.487
- Şehir
- istanbul
- İsim
- Taygun K.
- Başlangıç
- 2018—19
- Bisiklet
- Giant
- Bisiklet türü
- Şehir - Tur
2018 Ağustosunda Giant Caddebostan mağazasından Escape R3 aldım.
Bisiklet tecrübem daha o günden bu güne kadar. Ancak elimden geldiğince yaşadığım tecrübelere dayanarak bir inceleme yapmaya çalışacağım.
Umarım bu bisikleti merak eden arkadaşlar için bir nebze de olsa faydalı olur.
Haydi başlayalım.
Öncelikle bisiklet üzerindeki grup set Shimano Altus ve Tourney Sis karışımı. Bana sorarsanız gündelik şehir kullanımı için grup set çokta önemli değil.
Zaten Escape serisinin Rx dışındaki diğer bisikletlerinin tamamında en üst set Altus. RX1 de bu Alivio - Tiagra'ya çıkıyor ama o bizim konumuz değil şimdilik.
Bisiklette 3'lü aynakol ve 8'li ruble mevcut. Ön aktarıcı Shimano Tourney Sis. Ben daha önce farklı modelleri pek denememiş bir çömez olarak şunu söyleyebilirim ki aynakol dişlisini yükseltmek için kolu baya bir ittirmek gerekiyor. Ben alışana kadar epey zaman harcadım. Tabi ki bir Deore'de bu nasıldır. tecrübeye sahip değilim.


Arka ruble 11 - 32 dişli oranına sahip, Aynakol ise 28 - 38 - 48 oranlarında. Vitesleri 1/1 kombinasyonunda kullandığım zaman gerçekten bisiklet gitmiyor. Habire pedal çevirmekten patlıyorum Allah düşmanımın başına vermesin. Ancak yokuşlarda kolaylık sağladığı kesin olsa da benimde biraz antremana ihtiyacım var tabi.
Belirtmeliyim ki benim elimdeki model sanırım 2015 ya da 16; 218 ve sonrası modellerinde ön aktarıcı olarakta Altus kullanılmış.
Frenler ise Tektro R1 V fren. Ben 1 kez fren ayarı yaptırdım şimdiye kadar. Ama hunharca asılmama rağmen pabuçları henüz erimedi. Yanlız fren performansından nedense pek memnun olamadım. Zamanla bu konudaki tecrüben geliştikçe doğru bir açıklama yapabilirim diye düşünüyorum. Şimdilik bilinmez bir hoşnutsuzluk olarak dursun burada.
2 - Jantlar:
Bisikletin üzerinde 15 inç genişlikte Escape serisinde kullanılan Giant jantları var. Açıkçası jantlardan çok memnun kaldım, oldukça akıcılar. Ayrıca kesinlikle de çok sağlam olduklarını söyleyebilirim. Bizzat duvara şiddetli bir çarpma ile test etmek zorunda kaldım, bana mısın demedi.
Jantlar sağlam olmasının yanında, 28 tel sayısına sahip. Burada hafifliğin ve akıcılığın ön planda tutulduğunu düşünerek böyle bir seçim yapıldığını düşünüyorum.
Lastik olarak ise benim aldığım Modelde Maxiss detonator 700x28c tercih edilmişti. Yeni modellerde ise Kenda kullanılmaktaymış. Maxiss Detonator hafif bir lastik olmasının yanı sıra o kadar çok patlıyordu ki illallah ettim ve sonunda Vittoria Randenour 700x28c korumalı lastikler ile değiştirdim. Sanırım bu konuda biraz daha rahat edeceğim, keza yeni lastiklerimi sakatlığımdan ötürü pek bir deneme şansım olmadı diyebilirim.
Jant göbekleri hakkında yeterli bilgiye sahip değilim. Rulmanlı, bilyalı tartışmalarına giremiyorum beni aşıyor. Ancak yeni bisiklete başlamış birisi olarak beni tatmin ettiği kesin.



3 - Kadro, Maşa, Gidon ve Sele
Belirtmeliyim ki bisiklet oldukça hafif. Giant Japan'da 10.2 kg olduğu yazıyor. Giant kullanıcıları klübü sayfasında da bir arkadaş 10.5 kilo olarak tarttığını söylemişti. Ben alırken de aşağı yukarı aynı rakamları söylemişlerdi. Her sürüşümün sonunda 3 kat aşağı indirip çıkartıyorum hiç zorlanmadan.
Giant bu modelnde sabit bir maşa kullanmış. Nitekim hafifliğin ön plana alındığı bir bisiklette de zaten böyle olmalıydı. Düz asfalt yollarda benim hiç bir şikayetim olmadı ama arnavut taşlı sokaklardan geçtiğimde kesinlikle amortisör diye söyleniyorum. Tabi bu benzer her bisikletin sorunu.
1.77 boyum var ve S kadro kullanıyorum. Aslında zaman zaman keşke M alsaydım dediğim de oluyor lakin ben bu tercihi yaparken RX3'ün M boyu ile kıyaslama yapmıştım. RX3'ün M bedeni beden tablosuna göre bana uysa da pratikte büyük gelmişti. Bu yüzden aşırı heyecan ve 20 seneyi aşkın bir arzuya kavuşmanın isteği ile S R3'ü tercih ettim. Sonuç olarak pratikte o da bedenime uymuştu... (Bu konuya tekrar değineceğim)
Ancak benim kıyasladığım RX3 modeline göre (grupseti es geçiyorum) fren ve vites kabloları kadronun dışından geçmekte. Bir süre sonra bana Acaba RX3 mü alsaydım dedirten bir detay olarak bunu aktarmak isterim. Çünkü bu durum kadronun tel geçen bölmelerini pompa, çanta vb şeyler bağlamak konusunda kullanamamama sebep oluyor. S kadronun küçük yapısı da hesaba katılınca iki suluk kafesi takmış olan ben için Topeak morph G pompamı bağlayacak herhangi bir yer kalmıyor. Bagaj demirine takılı sırt çantasıyla idare ediyorum şimdilik.
Onun dışında ön ve arkada çamurluk için vida delikleri ve arkada bagaj demiri bağlamak için delikler mevcut.
Kadro içerisinde ise Suluk kafesi bağlamak için 2 adet yer mevcut. Elbet ki pompa vs de takılabilir ama ben suluk kafeslerini tercih ettim. Kadronun altında ise herhanhi biir delik bulunmuyor ve zaten vites telleri alttan geçiyor. Bisikletle beraber ayaklık gelmiyor. Uzun süre ayaklık olmaksızın kullandım ancak her zaman dayayacak bir yer bulamadığım ve yere de koymaya kıyamadığım için Decathlon'dan ayaklık aldım.


Gidondan ve Seleden söz etmek gerekirse bence Sele de beyaz rengin kullanılmış olması, görüntü açısından hoş olsa da temizlik açısından pek hoş değil. Ben 3 gün öncesine kadar bir süre, Decathlon'dan aldığım sele kılıfını geçirerek kullanıyordum nitekim kaybettim ve yeniden saf seleyi kullanıyorum. İlk aldığım zaman mağazada beni uyarmışlardı sele konusunda biraz alışman gerekir ilk zaman ağrı çekersin diye. Açıkçası her sürüşünde ortalama 20 km yapan zaman zaman uzun uzun süren birisi olarak seleden şikayetçi değilim.
Gidon ise 15 km sonrasında "Keşke biraz daha yüksek olsa" dedirtiyor. Muhtemelen bunun benim kadro seçimimle de ilişkisi de var. Yakında yükseltici ve kelebek gidon almayı planlıyorum. Elciklerin rahatlığından da şikayetçi değilim. Keza hiç eldivensiz kullanmadım beni götürüyor..
Ancak ilk aldığım zaman fren ve elcik açısı doğru oranda değildi. Bir süre bilek ağrısı çektim. Bunu öğrendikten sonra düzelttirdim ve şimdi daha az ağrı çekiyorum.
Ve sonuç...
Muhakkak ki yazmam gereken, eksik kalan çok şey vardır. Elimden geldiğince bisikletim hakkında katkı sunmaya çalıştım. Son olarak ise karşılaştığım küçük tecrübelerim de şöyle...
- Bisikletin 15 inç genişlikte jantları var. Akıcı hızlı ancak maksimum lastik genişliği kapasitesi 700x32c. Uzun turlar yapmayı planlıyorsanız dikkate alınması gereken bir husus bu. Hem 700x32c zor bulunan bir ölçü hem de pahalı. Uzun turlara çıkma hayali olan ben 700x35c takmak istiyorum ama jant genişliğim müsade etmiyor. Ayrıca jant tel sayısı 28 olduğu için ağır yüklü bir turda sorunlar yaşamak çok muhtemel. Bu da benim gibi uzun tur hayaliniz varsa bilinmesi gereken bir şey.
Ayrıca ön maşada ön bagaj demiri takmak için uygun delikler yok. Bu da bisikletin uzun tur amacı ile tasarlanmadığını gösteriyor zaten.
- Bisiklet oldukça hafif ve akıcı. Eğer hız, hafiflik, güzel bir görüntü ve eh biraz da marka olsun bari diyorsanız aslında Escape R3 gayet buna hitap eden bir bisiklet.
Ben ilk aldığım zaman dolar patlaması yaşanmamıştı henüz. Güzel bir indirimle iyi bir fiyata aldım. Şu an 2000 - 2200 gibi fiyatlara sıfır bulursanız, paranız da varsa bu şartlar altında havada kapın.
Ve bisikleti alırken ilk bisikletim olmasından ötürü biraz olsun hata yaptığımı, bisikleti kullandıkça kullanım şeklimin belirginleşeceğini ve bana yetmeyebileceğini kulağımın kenarına not ederek almıştım. Eğer benim gibi bisiklet dünyasına yeni adım atmışsanız bunu bilerek hareket etmekte fayda var. Sonuçta kervan gerçekten yolda düzülüyormuş.Zamanla tecrübelerim geliştikçe bu başlığı güncellemeye çalışacağım...
Sevgiler, Kazasız günler.
Bisiklet tecrübem daha o günden bu güne kadar. Ancak elimden geldiğince yaşadığım tecrübelere dayanarak bir inceleme yapmaya çalışacağım.
Umarım bu bisikleti merak eden arkadaşlar için bir nebze de olsa faydalı olur.
Haydi başlayalım.
Öncelikle bisiklet üzerindeki grup set Shimano Altus ve Tourney Sis karışımı. Bana sorarsanız gündelik şehir kullanımı için grup set çokta önemli değil.
Zaten Escape serisinin Rx dışındaki diğer bisikletlerinin tamamında en üst set Altus. RX1 de bu Alivio - Tiagra'ya çıkıyor ama o bizim konumuz değil şimdilik.
Bisiklette 3'lü aynakol ve 8'li ruble mevcut. Ön aktarıcı Shimano Tourney Sis. Ben daha önce farklı modelleri pek denememiş bir çömez olarak şunu söyleyebilirim ki aynakol dişlisini yükseltmek için kolu baya bir ittirmek gerekiyor. Ben alışana kadar epey zaman harcadım. Tabi ki bir Deore'de bu nasıldır. tecrübeye sahip değilim.


Arka ruble 11 - 32 dişli oranına sahip, Aynakol ise 28 - 38 - 48 oranlarında. Vitesleri 1/1 kombinasyonunda kullandığım zaman gerçekten bisiklet gitmiyor. Habire pedal çevirmekten patlıyorum Allah düşmanımın başına vermesin. Ancak yokuşlarda kolaylık sağladığı kesin olsa da benimde biraz antremana ihtiyacım var tabi.
Belirtmeliyim ki benim elimdeki model sanırım 2015 ya da 16; 218 ve sonrası modellerinde ön aktarıcı olarakta Altus kullanılmış.
Frenler ise Tektro R1 V fren. Ben 1 kez fren ayarı yaptırdım şimdiye kadar. Ama hunharca asılmama rağmen pabuçları henüz erimedi. Yanlız fren performansından nedense pek memnun olamadım. Zamanla bu konudaki tecrüben geliştikçe doğru bir açıklama yapabilirim diye düşünüyorum. Şimdilik bilinmez bir hoşnutsuzluk olarak dursun burada.
2 - Jantlar:
Bisikletin üzerinde 15 inç genişlikte Escape serisinde kullanılan Giant jantları var. Açıkçası jantlardan çok memnun kaldım, oldukça akıcılar. Ayrıca kesinlikle de çok sağlam olduklarını söyleyebilirim. Bizzat duvara şiddetli bir çarpma ile test etmek zorunda kaldım, bana mısın demedi.
Jantlar sağlam olmasının yanında, 28 tel sayısına sahip. Burada hafifliğin ve akıcılığın ön planda tutulduğunu düşünerek böyle bir seçim yapıldığını düşünüyorum.
Lastik olarak ise benim aldığım Modelde Maxiss detonator 700x28c tercih edilmişti. Yeni modellerde ise Kenda kullanılmaktaymış. Maxiss Detonator hafif bir lastik olmasının yanı sıra o kadar çok patlıyordu ki illallah ettim ve sonunda Vittoria Randenour 700x28c korumalı lastikler ile değiştirdim. Sanırım bu konuda biraz daha rahat edeceğim, keza yeni lastiklerimi sakatlığımdan ötürü pek bir deneme şansım olmadı diyebilirim.
Jant göbekleri hakkında yeterli bilgiye sahip değilim. Rulmanlı, bilyalı tartışmalarına giremiyorum beni aşıyor. Ancak yeni bisiklete başlamış birisi olarak beni tatmin ettiği kesin.



3 - Kadro, Maşa, Gidon ve Sele
Belirtmeliyim ki bisiklet oldukça hafif. Giant Japan'da 10.2 kg olduğu yazıyor. Giant kullanıcıları klübü sayfasında da bir arkadaş 10.5 kilo olarak tarttığını söylemişti. Ben alırken de aşağı yukarı aynı rakamları söylemişlerdi. Her sürüşümün sonunda 3 kat aşağı indirip çıkartıyorum hiç zorlanmadan.
Giant bu modelnde sabit bir maşa kullanmış. Nitekim hafifliğin ön plana alındığı bir bisiklette de zaten böyle olmalıydı. Düz asfalt yollarda benim hiç bir şikayetim olmadı ama arnavut taşlı sokaklardan geçtiğimde kesinlikle amortisör diye söyleniyorum. Tabi bu benzer her bisikletin sorunu.
1.77 boyum var ve S kadro kullanıyorum. Aslında zaman zaman keşke M alsaydım dediğim de oluyor lakin ben bu tercihi yaparken RX3'ün M boyu ile kıyaslama yapmıştım. RX3'ün M bedeni beden tablosuna göre bana uysa da pratikte büyük gelmişti. Bu yüzden aşırı heyecan ve 20 seneyi aşkın bir arzuya kavuşmanın isteği ile S R3'ü tercih ettim. Sonuç olarak pratikte o da bedenime uymuştu... (Bu konuya tekrar değineceğim)

Onun dışında ön ve arkada çamurluk için vida delikleri ve arkada bagaj demiri bağlamak için delikler mevcut.
Kadro içerisinde ise Suluk kafesi bağlamak için 2 adet yer mevcut. Elbet ki pompa vs de takılabilir ama ben suluk kafeslerini tercih ettim. Kadronun altında ise herhanhi biir delik bulunmuyor ve zaten vites telleri alttan geçiyor. Bisikletle beraber ayaklık gelmiyor. Uzun süre ayaklık olmaksızın kullandım ancak her zaman dayayacak bir yer bulamadığım ve yere de koymaya kıyamadığım için Decathlon'dan ayaklık aldım.



Gidondan ve Seleden söz etmek gerekirse bence Sele de beyaz rengin kullanılmış olması, görüntü açısından hoş olsa da temizlik açısından pek hoş değil. Ben 3 gün öncesine kadar bir süre, Decathlon'dan aldığım sele kılıfını geçirerek kullanıyordum nitekim kaybettim ve yeniden saf seleyi kullanıyorum. İlk aldığım zaman mağazada beni uyarmışlardı sele konusunda biraz alışman gerekir ilk zaman ağrı çekersin diye. Açıkçası her sürüşünde ortalama 20 km yapan zaman zaman uzun uzun süren birisi olarak seleden şikayetçi değilim.
Gidon ise 15 km sonrasında "Keşke biraz daha yüksek olsa" dedirtiyor. Muhtemelen bunun benim kadro seçimimle de ilişkisi de var. Yakında yükseltici ve kelebek gidon almayı planlıyorum. Elciklerin rahatlığından da şikayetçi değilim. Keza hiç eldivensiz kullanmadım beni götürüyor..
Ancak ilk aldığım zaman fren ve elcik açısı doğru oranda değildi. Bir süre bilek ağrısı çektim. Bunu öğrendikten sonra düzelttirdim ve şimdi daha az ağrı çekiyorum.
Ve sonuç...
Muhakkak ki yazmam gereken, eksik kalan çok şey vardır. Elimden geldiğince bisikletim hakkında katkı sunmaya çalıştım. Son olarak ise karşılaştığım küçük tecrübelerim de şöyle...
- Bisikletin 15 inç genişlikte jantları var. Akıcı hızlı ancak maksimum lastik genişliği kapasitesi 700x32c. Uzun turlar yapmayı planlıyorsanız dikkate alınması gereken bir husus bu. Hem 700x32c zor bulunan bir ölçü hem de pahalı. Uzun turlara çıkma hayali olan ben 700x35c takmak istiyorum ama jant genişliğim müsade etmiyor. Ayrıca jant tel sayısı 28 olduğu için ağır yüklü bir turda sorunlar yaşamak çok muhtemel. Bu da benim gibi uzun tur hayaliniz varsa bilinmesi gereken bir şey.
Ayrıca ön maşada ön bagaj demiri takmak için uygun delikler yok. Bu da bisikletin uzun tur amacı ile tasarlanmadığını gösteriyor zaten.
- Bisiklet oldukça hafif ve akıcı. Eğer hız, hafiflik, güzel bir görüntü ve eh biraz da marka olsun bari diyorsanız aslında Escape R3 gayet buna hitap eden bir bisiklet.
Ben ilk aldığım zaman dolar patlaması yaşanmamıştı henüz. Güzel bir indirimle iyi bir fiyata aldım. Şu an 2000 - 2200 gibi fiyatlara sıfır bulursanız, paranız da varsa bu şartlar altında havada kapın.
Ve bisikleti alırken ilk bisikletim olmasından ötürü biraz olsun hata yaptığımı, bisikleti kullandıkça kullanım şeklimin belirginleşeceğini ve bana yetmeyebileceğini kulağımın kenarına not ederek almıştım. Eğer benim gibi bisiklet dünyasına yeni adım atmışsanız bunu bilerek hareket etmekte fayda var. Sonuçta kervan gerçekten yolda düzülüyormuş.Zamanla tecrübelerim geliştikçe bu başlığı güncellemeye çalışacağım...
Sevgiler, Kazasız günler.