Scudo Sports

Enflasyon son 14 yılın en yüksek seviyesinde

@mtsemiz

Bakın, mesela kimse Milli Eğitim Bakanı'nın liyakatini sorguluyor mu? Gerçekten yıllarını bu işe vermiş, kendisini fazlasıyla ispat etmiş değerli bir hocamız.

Ekonominin başına getirilebilecek bu seviyede kişiler yok muydu? Bkz. Daron Acemoğlu. Bkz. Özgür Demirtaş. Emin olun bu adamlar işi biliyor, her kim kazanmış olursa olsun, "partililik ayrı, ülke yönetimi ayrı, ben işi uzmanına veririm arkadaş" dese, hayat çok daha güzel olabilirdi. Ama maalesef amiyane tabirle ahbap çavuş ilişkisi veya "dur kasaya oğlanı oturtayım da para kaçıran olmasın" esnaf mantığı ile ülke yönetimi olur mu? Bunu söylediğinizde de "bak, iyi iş başaracağı için dış mihraklar çekemiyor" deyip geçiyor.

Bence kim olursa olsun, kilit nokta "işi uzmanına bırakmak". Daha nasıl anlatılır, bilmiyorum.
 
Scudo
@hamlet2006bunun adı katiline aşık olmak..

F8331 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
 
  • Beğen
Tepkiler: hamlet2006
@Kerem Özbayrakkarbonhidrat agırlıklı beslenmenin sonucu oluyor sanırım...

F8331 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
 
@hayriünal
Stockholm sendromu diyebilir miyiz?
 
@hamlet2006

Diyemeyiz! Stockholm - sendrom, bunlar dış mihraklarin oyunu! Ne diyor TDK sozluk;
sendrom
isim, tıp (***) Fransızca syndrome
1. isim, tıp (***) Belirge
2. Sıkıntı

O zaman ''Stockholm sıkıntısı'' diyebiliriz ama dememeliyiz. Sıkıntıyı kafir Fransızlardan ve/veya Stockholm'lulerden ogrenecek degiliz!
Atalarimizin degisik sozlerini kullanabiliriz ama buraya yazsam yakisan bir tanesini kıyamet kopar :cool:
Ulkemizde sıkıntı yok iddialari bolca geciyor pek cok kisinin agzinda ve en durust!?! medya kanallarında. O zaman neyin sendromu/sıkıntısı var?
Dış mihraklar, fetöcüler, balyozcular, ve Reis-AKP karsiti olan herkesin basinin altindan cikiyor bunlar!
Hadi dagilalim simdi 15 Temmuz'da toplaniriz. Bangir bangir bagirdilar hoperlorlerden ''anma etkinliklerine tum halkimiz davetlidir'' seklinde.
Ben o gun isten firsat bulursam bisikletime binip kus ucmaz kervan gecmez, insan yurumez bir yerlerde tas toprakta hoplayip ziplayacagim. Belki o arada duser kafayi vurur aydinlanirim ulkenin diger kalani gibi :asik:
 
Enflasyonun kabul edilmiş en genel tanımı; bir ülkede mal ve hizmetin satın alındığı fiyatın, sürekli olarak artış göstermesidir. Diğer bir tanımda ise fiyatlar genel düzeyinin sürekli artmasından ve paranın değerinin düşmesinden bahsedilir. Fiyatlar genel düzeyi de piyasada alım – satıma konu olan mal ve hizmetlerin belli bir dönemdeki ortalama fiyatlarıdır.

Yukarıdaki tanıma bağlı olarak enflasyonu, tek bir ürünün fiyatının artması veya fiyatın bir kereliğine yükselmesi olarak anlamamalısınız. Çünkü enflasyondan bahsederken, tek bir maldan değil, bir mal ve hizmet grubundan bahsedilir. Bu mal ve hizmet grubu, ülkemizde Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından belirlenmektedir.

Anlaşılacağı üzere enflasyondan bahsedebilmek için 2 unsur gerekiyor. Bunlardan biri; fiyatların değil, fiyatlar genel düzeyinin artmasıdır. İkincisi ise bu artışın sürekli olmasıdır. Türkiye’de Eylül ayında enflasyon yüzde 6 arttı dendiği zaman anlamanız gereken; belirlenen mal sepetinde fiyatlar genel düzeyinde sürekli bir artışın söz konusu olduğudur.

Enflasyon genel olarak fiyat artışı ve hayat pahalılığı ile karıştırılmaktadır. Fiyat artışı dediğimiz şey, bir malın fiyatının sürekli artması veya genel olarak malların fiyatlarında bir kereliğine artış gözlenmesidir. Bu enflasyondan farklı bir durumdur. Hayat pahalılığı da aynı şekilde enflasyondan farklı olarak, bir yerde fiyatların başka bir yere göre yüksek olması şeklinde tanımlanır.

Örneğin; İngiltere’de ayakkabı fiyatları, Türkiye’ye göre yüksek olabilir. Bu, İngiltere’de enflasyonun Türkiye’den yüksek olduğu anlamına gelmez. Ayakkabı fiyatları geçmiş enflasyon oranlarına göre artmış ve günümüzde bu oran yüzde 2 civarında olabilir. Bu durumda, İngiltere’de enflasyondan değil, hayat pahalılığından söz edilebilir. Aynı şekilde İngiltere’de ayakkabı fiyatlarının artması, sadece fiyat artışıdır.

Enflasyonun en önemli özelliği; toplam mal ve hizmet arzının, toplam talebi karşılayamaması durumudur. Merkez bankalarının öncelikli görevleri arasında olan enflasyon, alım gücünü düşüren bir orandır. Hedef olarak belirlenen enflasyon oranı ise fiyat istikrarını göstermektedir. Yani insanların tüketim, yatırım ve tasarrufa yönelik yararlarında dikkate almaya gere duymadıkları ölçüde düşük bir enflasyon oranının sürekliliğine ifade etmektedir.

(link)
 
  • Beğen
Tepkiler: Taygun Kon
Firsatcilar zam ustune zam yapiyor hala ve mudahale eden yok mustehak bize ne diyorduk, koyduk muu?
 
Enflasyon,sen kimsin ya?!
Enflasyon şöyle böyle diyorlar..Tamam da ekmek almıyor musunuz?Alıyorsunuz..Demek ki enflasyon filan fasa fiso..

Enflasyon dediğiniz şey,bu kadar etkili olsaydı,ekmek bile alamazdınız..Ekmek sıralarına girerdiniz,bekleye bekleye sırada ölürdünüz..Bugün Yeni Türkiye'nin duble yollarından ya da Arnavut kaldırımlarından ilerleyip,Bim'e ya da A101'e girip,elinize poşet giyip,raftan istediğiniz ekmeği seçemiyor musunuz?
İnkar mı edeceksiniz,tüm bu lüksü/şatafatı/rahatı?
Elinize dizinize dursun o zaman..
 
"Milliyiz" diyerek şirketlerini, gemiciklerini Malta, Hollanda gibi ülkelerde kuran, memleketi damat, gelin, oğlan, akraba vs..hanedan şirketine çeviren Neo Osmanlıcılar şimdi de "Enflasyonla Topyekün Mücadele" yazdırarak milim milim sokmaya devam ediyorlar.

Celladına aşık olmuşsa bir millet
İster ezan, ister çan dinlet
İtiraz etmiyorsa sürü gibi illet
Müstehaktır onlara her türlü illet..

Hayyam
 
Geri