Scudo Sports

Elektrikli bisiklet devri

Olumlu olumsuz yorum yazan herkese tesekkurler. Bu kesinlikle tercih meselesi. Arazi, asfalt her yol da tek bir arac kullanmak istiyorum. Hatta ofise bisikletimle gitmek istiyorum kimi zaman..

Isim evim arasi 6 ve 15 km olmak uzere iki nokta var. Genelde 6 km`lik noktadan geliyorum her gun. Ise surekli aracimla da gelmek istemiyorum. Hareket istiyorum fakat kan ter icinde kalmak hic istemiyorum. Ofisimde rahat bir ortamimiz var fakat dus alabilecek bir duzenegimiz yok.

Haliyle ne ben terli terli tum gunu gecirmek isterim, ne de calisma arkadaslarima bu nahos durumu yasatmak isterim. Hal boyle iken bana gayet mantikli gelen pedelec`e yoneldim. Kesinlikle iyi bir tercih yaptigimi dusunuyorum. Yurt disinda insanlar islerine e-bike`lari ile gidip geliyor.. Adamlar da oturmus bir kafa yapisi var. Devlet tesvigi, ebike ozel yollari vs. biz de olmayan turlu rahatlik var. Bence her ulkede olmali da..

Hatta yurt disi forumlarinda oldugu gibi bisiklet turleri kismina bence Pedelec eklenebilir.. Eminim forumda olan, olmayan bir cok pedelec sahibi arkadaslar vardir veya olacaktir.

Yorumlariniz icin tekrar tesekkurler. Esen kalin : )

***Not: Bu arada hafiflik ve agirlik uzerine yapilan yorumlar icin soyleyebilecegim sey; eger butcenizi biraz daha arttirirsaniz karbon kadrolu modellere yonelebilir bu handikapi kolaylikca egale edebilirsiniz.
 
Scudo
@Jandero

Ghost teru lc10 sadece 16.8 kg..
Ama henüz ülkemizde yok.

Ama görüldüğü yeni ürünler çıktıkça faha hafifi çıkıyor.
Benim 2006 model 26" mtb 18 kg idi.
Dolayısı ile 16.8 kg oldukça iyi elektrik desteği olmadan da kullanılabilir.:)

(link)
 
@anti panik
Bende rockrider 580 var 12.8 kilo MTB yanlışınız var sanırım bide ben yeniyim bu agirlik MTB için iyi bi agirlik dimi.
 
@Jandero

Selamlar,

Öncelikle hayırlı olsun...

Haibike'ın Yamaha motorlu olanı bu sanırım, tam olarak hangi model? Biraz daha deneyimden sonra detaylı bir inceleme yapma imkanınız olursa harika olur. Motor tork gücü, destek modları, batarya menzili vs.
 
@Kurtuluş E.

Tesekkur ettim hocam.

Evet Yamaha motorlu olan modeli.. Haibike Sduro Fullnine SL tam olarak modeli. Kagit ustundeki verilerden yola cikarsak %280 assist, Tork 80 nm ve 3 mod sunuyor kullaniciya. Eco,Standart ve Performans modu. sirasiyla 130/ 85 / 70 km asist edebiliyor full dolu bir batarya ile. Yaklasik 3 saat icinde full sarj oluyor. Fabrika cikisi motoru 25 km/h ile sinirli (tum avrupada pedelec`lerin yasal siniri) Fakat cesitli firmalar tuning icin dongle vb cihazlar piyasaya surmus. Hemen arka tarafta bulunan tork sensorunun ustune monte ediliyor bendeki. Yaklasik 5 dk surmuyor montaji. Bu dongle ile bu hizi ikiye katlayabiliyor. Bu kagit ustundeki rakam.. Acikcasi ben 45 km civarini gordum. 10 vites olusundan kaynakli tabii bu. Biraz alistiktan sonra birbirimize, dual chain ring siparis edip on tarafa aktarici almayi dusunuyorum.

Kask siparisim geldikten sonra sehir ici ve arazi testi, menzili vs. gibi detaylari da aktarmaya calisirim.

Esen kalin.

@YASİN07

Hocam selamlar. Bu agirlik degerleri e-bike`lar icin yazilmisti. Uzerinde ki motor, batarya gibi agirligi buyuk olcude degistiren etkenler var. Sizin bisikletinizin kilosu idealdir.
 
@YASİN07
Bisikletiniz hafif ve iyi sınıfa girecek ağırlıkta.
16.8 kg ise batarya ve motor kumanda ünitesi dahil olan mtb dir.
Kabaca 4..5 kg civarı artı getiriyor.:)
 
@uguryilmaz144

Hocam öncelikle yorumunuz için çok teşekkür ediyorum.
Teknolojiye, yeniliklere, innovasyona, farkılılaşmaya oldukça yatkın ve sıcak bakan bir yapım olduğunu ifade etmek isterim. Mühendislerin ve üretenlerin de başımızın üzerinde yeri var. Onlar olmasa birçok şeye ulaşamazdık. Hep hayran oldum bu tarz işler yapan zeki ve çalışkan insanlara.
Ancak,
yaklaşık 200 yıldır aynı mantıkla, insan gücüyle hareket eden bir araçtan bahsediyoruz. İnsanların gezegenimizi karış karış gezdiği, sporcuların yarışlarda inanılmaz performanslar sergilediği, çoğu kullanıcının bir ömür boyu üzerinden inmediği, sevdasıyla, şiiriyle, müziğiyle, edebiyatıyla, aşkıyla bütünleştirdiği bir kavramdan, bisikletten bahsediyoruz.
Bunun dünya üzerindeki en mutlu eden 5 şeyden bir tanesi olduğunu biliyoruz. Teknoloji ve yeni buluşlar ne kadar gelişse de, binlerce yıl geçse de buna binecek insanların var olacağını biliyoruz. Bunun, gelişen ve insanı hapseden makineleşmeye karşı bir direnç, bir devrim, bir karşı duruş olduğunu biliyoruz. Çünkü bu insanları gerçekten mutlu ediyor, binerken kafada hiçbir sorun kalmıyor, kullanım sonrası verdiği ferahlama ise paha biçilemez.
Bu kadar teknolojik gelişmeye rağmen hala birçok bilim otoritesine göre insanlığın en büyük buluşlarından biri olarak nitelendiriliyor bu güzide araç. Ve bu araç, ilk üretildiği günden beri hemen hemen en az evrimleşmiş olan sade ve basit bir nesne. Dokunulmamış, dokunulmasını da pek istemediğimiz bir parçamız.
Tüm bu güzel şeylerin yanında "elektrikli bisiklet" kavramı ne kadar basit, itici, soğuk ve anlamsız geliyor. Tamam yapsınlar, yapmasınlar demiyorum ama elektirik motorunu taktın mı ona benim gözümde bir bisiklet değildir artık. O artık başka bir şeydir.

Bir de yaşlılar falan demişsiniz, ama benim gördüğüm tüm elektrikli bisiklet kullanıcıları, bazı arkadaşlarımız tarafından "apaçi" diye tabir edilen, kasksız, ışıksız, ters yönden gitme meraklısı ve parayı bulduğu ilk fırsatta bir motorsiklet veya hedef yükseltip bir şahin alacak kimseler tarafından kullanılıyor. Tam aksine yaşlı bisiklet kullanıcıları kendi kendine sürmeye, rampadan eline alıp da çıkmaya daha meyilli kimseler. Çok görüyorum onlardan. Ben onların ellerinden öperim.

Hayatımızdaki her şey, her kavram iyice cozuttu, bisikleti bırak, dünyada yaradılıştaki bitki tohumlarından bile kalmadı, herşey endüstriyel, her şey hormonlu, modifiyeli, bu bizim göz bebeğimiz ve şans eseri deneyip yanılarak bulmuşuz bir şekilde işte. Bırakalım da bu bari bakir kalsın. Bunu da kaybettik mi, kapatalım bu dünyayı, çekip gidelim.
 
  • Beğen
Tepkiler: uguryilmaz144
Güzel sözleriniz için ben teşekkür ederim. Temelde anlaşsak da olaya farklı perspektiflerden bakıyoruz. Elektrikli bisiklet kavramının ortaya atılması yeni birşey değil, uzun süredir inceden inceden hayatımıza giriyor. Bisiklete bile benzemeyen, bisikletten ziyade "scooter" görünümünde, plakasında da elektrikli bisiklet yazan araçlar çok yaygınlaştı. Ama bu scooter'ları kullanan insanları analiz ettiğinizde, sizin ortaya koyduğunuz tablo ortaya çıkıyor. Peki elektrikli bisikletler olmasaydı ne olacaktı? Bu sefer de apaçilerimiz egzozları sökülmüş motorsikletlere binecekti, ki bir çoğu biniyor. Bu konuya yanlış örneklerden bakmayı pek mantıklı görmüyorum. Yani elektrikli üstünde apaçiler var diye, elektrikli bisikletlere tümüyle karşı olmanın bir anlamı yok. Diğer bir yaklaşımınız da bisikletin en sade biçiminde kalması yönünde. Bu konuda hem fikiriz. "Simplicity is happiness" diye bir söz vardır, bisiklete cuk oturuyor...

Sanırım elektrikli bisikletlerde beğenmediğiniz bir diğer özellik ağırlık konusu. Akü teknolojisi geliştikçe, ağırlıklar da azalacak. Malzeme mühendisi bir arkadaşım grafen teknolojisinin akülere uygulanmasıyla akü hacimlerinin ve ağırlıklarının ciddi anlamda azalacağını söylemişti. Ama bu teknolojiler ne zaman çıkar? Bulunduğu zaman mı? Hayır. Eldeki mevcut teknoloji satıldıktan sonra.

Sonuç olarak, ben elektrikli araçlara sıcak bakıyorum. Bisiklet bizim için bir tutku olabilir. Bisikletin basit oluşu, belki de bisikletten bu kadar haz almamızın en büyük sebebi olabilir. Ama bisikletin, aynı zamanda bir ulaşım aracı olduğunu unutmamamız lazım. Eğer toplumumuzda bisikletin yaygınlaşmasını istiyorsak elektrikli bisikletin de gezintiden ziyade ulaşım aracı olarak kullanılmasından rahatsız olmamak lazım. Ne de olsa elektrikli bisikletler yaygınlaşıyor diye, insan gücüyle çalışan bisikletler komple piyasadan kaybolacak değil. Tıpkı bir zamanlar 26mtb kullanıcıların, "29 26'nın yerine geliyor diye 29'dan nefret etmesi gibi. Ama daha iyi oldu çeşitlilik oldu, daha fazla insan özellikle uzun insanlar bisiklette daha rahat etti.

Biraz uzun yazdım kusura bakmayın... @Kuzey Ege
 
@Kuzey Ege Her konuda katılmakla birlikte terleme konusunda size katılıyorum illa ki terleniyor maalesef ve iş yerinde vs. duş imkanı olmadığından gayet mantıklı bir tercih. Ben de doğasına aykırı diye düşünüyorum ama boşveriyorum artık millet bisiklet sürsün de nasıl sürerse sürsün herkes nasıl mutluysa onu kullansın o keyfi rüzgarı tatsın.
 
Ramazan ayında işe bisikletle gitmeye ara vermiştim. Bayram sonrasında tembelliğim bir de memleketimizde yaşadığımız olağan dışı gündemle birleşince uzadı da uzadı. Nihayet geçen hafta tekrar pedal başı yaptığımda uzun süre hareketsiz kalmanın kötü etkilerini hissettim. Yokuşlar ilk 2 gün büyük eziyet olsa da 3. Gün eski performansıma geri dönmüştüm.

Elbette bizim gibi hızlı kilo alan bünyeler için pedal çevirmek bir anlamda şart oluyor. Cumartesi dahil belli bir tempoda çalıştığım için sporu işe geliş gidişi bisiklete yükleyerek spor ihtiyacını gidermek durumundayım. Lakin elektrikli bisikletin de ayrı bir pazarı olacağını, ağırlıkların azaltılmasıyla bu işte bir geleceğin olduğunu kabul etmeliyiz. İnsan, şartlara göre ihtiyaçlarını belirliyor. Şu an kendim için elektrikli bisiklet düşünmeyen biri olarak, şartlar değiştiğinde buna sıcak bakmayacağımı söyleyemem. O zamana kadar baldırlarla pedala kuvvet....
 
@Melih Demir
Araçsız işe gitme hakkında bugünkü Dünya gazeresinde ekstra elinde Kezban karaboğanın araştırma yazısı var.
İnternette henüz yok maalesef.
(link)
Dünyanın büyük kentlerinde arabasız (bisiklet
..toplu taşıma) ulaşım oranı:
Elektrikli bisikletler yaygınlaştıkça bu oran daha da artacaktır.:)

(link)
 
Merhaba, bu ocakta iş değiştirdim. İşim anadolu yakasında tuzladaydı, iş değiştirince kozyatağına gidip gelmeye başladım. Servisi yoktu ve evime 8km idi. Başta bisikletle 1 2 deneme yaptım. Hem terledim, hem de dizlerimi zorladığımdan hoşlanmadım. İlerisini düşündüm zararlı olur mu diye. Sonra elektrik kiti taktım gözümü karartıp. Haziran başından beri 1000km ye yaklaştım. Çok memnunum yolun %50sinde pedal destekli gidiyorum. Hernekadar elektrikli olsa da son 3 ayda bacaklarımdaki farkı çok net hissettim. Hem de trafik derdim yok, sahil yolundan basıyorum. Yolun %30 u yokuş. Orda da elektrik desteği sayesinde terlemiyorum ve de dizime yük binmiyor. İşe giderken toplu taşıma kullanınca 25 dk da ilte oluyorum. Bisikletle de aynı süre. Kışın yağmursuz günlerde de gitmeyi düşünüyorum. Cidden toplu taşımayı hiç sevmiyorum. Hele ki sabah o deniz kokusunu içinize çekince apayrı bir his oluyor. Sahil yolunda trafik, millete gülüyor geçiyorum. Biz toplum olarak mayışık, üşengeç milletiz. Bakkala bile arabayla gidiyoruz. Neyse ben bu durumdan memnunum, yoksa bisiklet yolu Amsterdamdaki gibi olabilirdi...

Kısaca özetlemek gerekirse elektrik kiti 10 numara, %100 tavsiye ederim. Bisikletim 13 kg idi, şimdi 23 24 kg oldu. Pil bitince sıkıntı oluyor, çok zorluyor pedal çevirmek. Pedal desteğine gelince desteksiz giderseniz 30 40 km gidersiniz,destekler ve destek ölçüsünü en aza indirgerseniz 60 km yi geçersiniz ki ben geçtim.

Son 3 ayda 1000 km giderek 400 tl yol masrafım olmadı, bacaklarım sertleşti, göbeğimin yarısı gitti, trafik çilem olmadı, daha mutluyum...

Elektriğiniz bitmesin :)

ASUS_T00J cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
 
@Jandero Merhaba, bisikletinizi inceleyip bol fotoğraflarla, bizlere bilgi verirseniz çok seviniriz. Çok merak ettim açıkçası.
 
@dethagorf Elbette hocam. Yakin zamanda incelememi yapacagim..

Bu arada cok super bir kurgusu ve fon muzigi olmasa da beni heyecanlandirmaya yetti yeni model tanitimi. Iste hayatin gercekleri :) Daha henuz 2016 modelini alabilmisken akabinde (link)...
 
PENDIX markası 500 Wh yeni geliştirdiği bataryayı 2017 başında piayasaya sürüyor.
Batarya sonradan takmaya uygun.
Linkte türkçe dil seçeneği de mevcut..:):)

(link)


(link)
 
  • Beğen
Tepkiler: Jandero
@Jandero
Evet hocam..
Haberler güzel.
Bu konuda Bosch haricinde sanırım böyle güvenilir firmalar çoğalıyor.

Orta vadede bu pazarda rekabet demek ve fiyatlara olumlu yansır diye düşünüyorum.

Ben de bu tarz bir üniteye yatırım yapmayı düşünenlerdenim ve gelişmeleri takip ediyorum.:):)
 
  • Beğen
Tepkiler: Jandero
Geri