Scudo Sports

Corona virüsü (Covid-19)

Scudo
29762 yeni pozitif vaka sayımız hayırlı olsun,146 kişi vefat etmiş Allah rahmet eylesin,bugünkü Ankara'da yaptıkları kongreyi görünce,uzun zamandır fasa fiso niteliğinde uyarılar yapan sağlık bakanının yapacağı uyarılar tarafımca kaale alınmayacaktır! Kalkıpta savunanlarada yanımda fırıncı küreği taşıyacam ve ağzının üstüne vurucam!
Abi uymayacaksın da ne olacak, yandaşına kesmediği 3000 küsür lira cezayı sana bana kesecek olan gene bize olacak. Aklı selim insan kendini zaten öyle bir ortamın içine sokmaz...
Ben bu tip şeyleri görünce kendimi daha çok eve kapatıyorum, belki böyle böyle azalırlar diye :)
 
Sövmemek için kendimi zor tutuyorum,elim ayağım titriyor. Türkiye Cumhuriyeti Devleti,tarihi boyunca hiç bir zaman vatandaşıyla böyle dalga geçmemişti.

''İlim'' kelimesini TDK sözlükte belirtildigi ve bizim bildigimiz şekilde ''bilim'' ile eşanlamlı kullanmıyorlar bunu biliyoruz.
Zaten ruhlarında ''bilim'' oldugunu söylüyorlarsa; ne bileyim gülemedim... Üzüntü ile yutkundum ve bogazim dugumlendi.

Hadi 2023'ü anladık. Cumhuriyetin 100. yılı. Acaba surekli agizlarindan düşmeyen ama bir turlu ne oldugunu açıklamadıkları bu büyük hedefte , 100. yılda ulaşılacak hedefte planlanan ne ola?

Peki 2053 neyin sembolik hedefi? Hani 2054 olsa birisinin doğumunun 100. yılı olacak onuda anlayacagim

Malazgirt'e öykündükleri 2071 gercekten güldürdü ama :)

Ayrıca Türk siyasi tarihi göstermiştir ki; Türkiye'de hiçbir parti kurucu lideri öldükten sonra iktidar olamamış ve varlığını sürdürememiştir. AKP bu konuda bu kadar iddialı ise sanırım ölümsüzlüğü keşfettiler!
Yok olan lider odaklı siyasi partilerin tek istisnası bu kadar kötü yönetilerek ısrarla ve inatla 1950'den beri ''ebedi muhalefet'' olmasına ragmen, kurucusunun yüzü suyu hürmetine hala destek gören CHP'dir.

Gerci Covid ile alaksız oldu bu durum ve yorum Ama saglik bakanının tweeti işin içinde olduguna göre, bu uzun vadeli hedefler içeren tweeti muska olarak boynumuza asarsak, uzun vadede corona'dan korunabilirz belki :)
 
2 ay önceki alışverişimden sonra yaşadığım durumu anlatmak için hortlatıyorum konuyu.

26/03/2021 günü bir toplantım nedeniyle Ankara'ya gitmem gerekti ve gitmişken de ikamet ettiğim şehir Samsun'da bulunmayan fakat forumlardan vs. almaya niyetlendiğim Kask Mojito ve Oakley Jawbreaker ı canlı görmek ve denemek için arabamdan evden çıktıktan sonra Erdoğanlar Bisikletin kapısında indim. İner inmez kapıda bariyer olarak konulmuş masayı ve cam a asılmış olan 'Covid-19 tedbirleri nedeni ile mağaza içerisine müşteri kabul etmemekteyiz' yazısını gördüm. Yine de şansımı denemek istedim kapıdan içeriye kafayı uzattım.

İçeride yaşı bizlerden büyük abimiz ve genç bir arkadaşı gördüm kapıdan kendilerine yukarıda bahsettiğim ürünlerden görmek istediğimi bulunduğum şehirde hiç görüp denemediğimi fakat (belki de burda kaybettim bilmiyorum) beğendiğim takdirde 1-2 ay içerisinde satın alacağımı söyledim.

Abimiz kendince haklıdır saygı duyuyorum kendisinin rahatsız olduğunu, içeriye uzun zamandır müşteri almadıklarını, internetten alabileceğimi söyledi. Sorun şu ki ben internetten üzerime 50 TL lik bir t-shirt i bile canlısını görmeden alamıyorum ki kask ve gözlük bu alışverişte daha büyük kumar. Sonrasında buruk bir şekilde aracıma bindim sigaramı yaktım ve ayrıldım.

Evet Covid dünyada büyük risk fakat açık olan bir işletmenin bu şekilde bir insanı kapıdan çevirmesi bana ters geldi belki yanlış düşünüyorumdur.
Korona Global Bir Oyundur, Hikayedir!
 
@sirrunu Rahmetli de sollardı :)

121915978-f3.jpg
 
@sirrunu Rahmetli de sollardı :)

121915978-f3.jpg
adamın vadesi gelmiş, her ölen adama covid damgası yapıştırılıyor. madem durum o kadar kritik ne diye hafta içi sokağa çıkma yasağı uygulanmıyor? millet covid den değil korkudan ölüyor. tv de o kadar çok korku pompalandı ki, sağlıklı insan bile nefes darlığı çekmeye başladı. 2019 ve 2020 yılının ölüm oranları neden açıklanmıyor hiç düşündünüz mü?
 
madem durum o kadar kritik ne diye hafta içi sokağa çıkma yasağı uygulanmıyor?

Çünkü maalesef büyük ve güçlü devletimiz, çalışan iş yerlerini destekleyecek kuruş parası olmadığı için ticareti canlı tutarak ekonomiyi ayakta tutmaya çalışıyor. Olması gereken tam kapanma; ama yapamıyoruz.

Bize karşı utanmanız yok, bari ölen binlerce yakını olan insandan, hayatını kaybeden yüzlerce sağlık çalışanından falan utanın. Gencecik insanlar, deha beyinler bile yitti gitti şu salgında, sizin gibi olayuın ciddiyetini kavrayamayan acayip insanlar yüzünden. Hele ki kalkıp bu konudaki kendisi müspet bir otoriteymiş gibi A.Dilipak'ın görüşlerini buraya koymanız tam facia.

Bir de uydurmazlar mı "olom oronloro nodon oçoklonmoyor".. Kim demiş açıklanmadığını? E-Devlet diye bir şey var, sayılar orda.

(link)

(link)

Bu arada site yönetimine tavsiyemdir. Bu konuda ısrarla konu (Covid19 ve Aşılanma) hakkında hiç bir bilgisi olmadığı halde alenen yalan ve yanlış bilgilerle insanları yanlış yönlendiren tipler türedi iyice. Herkesin fikri kendine ama böyle bir konuda fikrini desteklemek için yalan söyleyen insanlara bir çeki düzen getirilmesi kanaatindeyim.
 
Turistlere neden yasak yok. ?
 
  • Beğen
Tepkiler: Ali Eren
Turistlere neden yasak yok. ?

a) Turistlere Covid işlemiyor.
b) Turistler yurda girerken okunup üfleniyor.
c) Turistler gizlice aşılanıyorlarmış
d) Dış mihrakların ülkemiz üzerindeki bir oyunu
e) Turizm ülkenin önemli bir gelir kalemi olduğu için en azından bu şekilde turistleri ülkeye çekmeye çalışılıyor

Süreniz başladı...
 
Turistlere neden yasak yok. ?

Corona akıllı bir virus ve Turkiye'deki tedbirler buna göre özenle hazırlanmıştır:

-Ulke sınırları dışına çıkan kişilere başka ülkelerde bulaşmıyor
-Haftaiçi bulaşmıyor
-Dönemsel olarak Cumartesi gunleri bulaşmıyor (genel sokaga cikma yasagi icin secilen gunlere baglı olarak bazı Cumartesiler zararsız, bazı Cumartesiler son derece tehlikeli)
-20 yasaltına 13:00-16:00arası bulaşmıyor
-65 yas ustune 10:00-13:00 arası bulaşmıyor
-Cuma namazlarinda bulaşmıyor
-Camiye gidip gelenlere namaz saatleri esnasında yaş gözetmeksizin bulaşmıyor
-Ev gezmesinde komsunuza veya arkadasiniza ugrarsanız bulasiyor
-Parti toplantı ve mitinglerinde bulaşmıyor
-Normal gunlerde saat 21:00'e kadar, tum gun yasak uygulanan gunlerden bir önceki gün saat 17:00'ye kadar bulaşmıyor.

Asagi yukari benim fikirlerim belli. Ama neyin ne oldugu ortalama 3 yıl içinde gerçeklik bulacak, açığa çıkmaya başlayacak. HES kodu gibi uygulamalarda erişiminizin kısıtlanması gibi aşı içinde bir sistem yaratılacak ve aşılanması istenen herkese istesede istemesede aşı yapılacak.

Ülke yönetimlerinin, belli bir mevkide olup bundan ayrıcalık ve çıkar saglayabilecek kişi ve kurumların, genel medya akımının söylediklerine hemen inanmamak gerektigini öğrendim artık. Bu şekilde kolayca manüple edilip sorgulamadan hareket edecek kitleler yaratılmasina, toplum baskısı ile susturulup sizinde bir sure sonra dumen suyuna sokulmanıza oldukça aşina oluyorsunuz bir sure sonra.
Ama bu sizin sorgulamanıza, analiz etmenize, kendinizce dogru veya yanlış fikir uretmenize ve bunu dile getirmenize engel olmamalı.

Bazı önerilerde oldugu gibi kimin yalan yanlış bildigini boyle bir platformda sorgulayıp yasaklama getirmek hakkı başlıyorsa, kimin dogru kimin yanlış bildigini saptayacak olan kişiler kim ve bu konudaki ehliyetleri nedir, nereden gelmektedir acaba?

Gerci neye inanip inanmadiginiz ve ne konuda haklı oldugunuz önemli degildir. Cunku mabadinizida yırtsanız en sonunda sistemin iplerini elinde bulunduranlarin istedigini yapmak, boyun egmek zorunda kalirsiniz.

Yakın siyasi tarihimiz bile bunu kolayca ispat etmiştir. Hapislere girersiniz, yaşamınızı kaybedersiniz, kariyeriniz, birikimleriniz buharlaştirilip elinizden alınır... Sonra sistemin iplerini elinde tutanlar Ferhan Sensoy'un ''Pardon'' filmindeki gibi çıkıp; ''yanlış yapmışız, aldatılmışız, kusura bakmayım oldu bir kere'' deyiverirler. Size ne oldugu, sizin ne istediginiz ve gercek önemli degildir.

Çok yaşa sen George Orwell :)
 
adamın vadesi gelmiş, her ölen adama covid damgası yapıştırılıyor. madem durum o kadar kritik ne diye hafta içi sokağa çıkma yasağı uygulanmıyor? millet covid den değil korkudan ölüyor. tv de o kadar çok korku pompalandı ki, sağlıklı insan bile nefes darlığı çekmeye başladı. 2019 ve 2020 yılının ölüm oranları neden açıklanmıyor hiç düşündünüz mü?

Ölüm oranları açıklandı.


2019 toplam ölüm: 297.275
Yıllık beklenen artış oranı %2.2
2020 beklenen ölüm: 303.815
2020 toplam ölüm: 303.262

Sayın bakan devam ediyor:
“2019’a göre 2020’nin ilk 8 ayında ölüm oranları daha düşük”
 
Corona akıllı bir virus ve Turkiye'deki tedbirler buna göre özenle hazırlanmıştır:

-Ulke sınırları dışına çıkan kişilere başka ülkelerde bulaşmıyor
-Haftaiçi bulaşmıyor
-Dönemsel olarak Cumartesi gunleri bulaşmıyor (genel sokaga cikma yasagi icin secilen gunlere baglı olarak bazı Cumartesiler zararsız, bazı Cumartesiler son derece tehlikeli)
-20 yasaltına 13:00-16:00arası bulaşmıyor
-65 yas ustune 10:00-13:00 arası bulaşmıyor
-Cuma namazlarinda bulaşmıyor
-Camiye gidip gelenlere namaz saatleri esnasında yaş gözetmeksizin bulaşmıyor
-Ev gezmesinde komsunuza veya arkadasiniza ugrarsanız bulasiyor
-Parti toplantı ve mitinglerinde bulaşmıyor
-Normal gunlerde saat 21:00'e kadar, tum gun yasak uygulanan gunlerden bir önceki gün saat 17:00'ye kadar bulaşmıyor.

Dahası var. Örneğin bugün dehşet yüksek vaka sayılarıyla karşılaşırken yapılmayan restoran vb. yerlerin kapanması, Ramazan ayıyla beraber yürürlüğe girecek. Demek ki, bugün bulaşmıyor aslında Ramazan'da bulaş tehlikesi çok fazla.

Şaka bir yana, bu örneklerin yanlş olduğu konusunda hemen herkes hemfikirdir. Evet, saçma sapan ve tutatrsız bir kurallar ve önlemler silsilesi yürütüyor hükümet. (gerçi ortadaki yapıda ne hükümet, he meclis de var ya,neyse)

Peki, bu yanlış uygulamalar bize aslında virüsün olmadığını, insanların ölmediğini, hastahane yoğun bakımlarında yer olmadığını, yer olmadığı için başka tedaviye muhtaç hastaların da ölümle tanışmadıklarını gösteriyor?

(link)

Asagi yukari benim fikirlerim belli. Ama neyin ne oldugu ortalama 3 yıl içinde gerçeklik bulacak, açığa çıkmaya başlayacak. HES kodu gibi uygulamalarda erişiminizin kısıtlanması gibi aşı içinde bir sistem yaratılacak ve aşılanması istenen herkese istesede istemesede aşı yapılacak.

Aşıya karşı yürütülen çakma kampanyalar, deli zırvası iddialar (Bill Gates kafamıza çip yerleştirecek) yüzünden en aklı salim insanlar bile saçmalamaya başlıyor. Sanki aşı diye bir şey yeni icat oldu. Oysa aşılama yıllardır gerçekleştiriliyor.

Aşağıdaki resim devletin resmi aşı takvimi.
2020_Asi_Takvimi.jpg

Doğan her çocuk bu aşı takvimine tabi ve zamanı gelince sağlık ocaklarında devet bu aşıyı oluyorlar. Ne oluyor biliyor musunuz? Ortada kızamık, su çiçeği, kabakulak gibi hastalıklar kalmadı! Duyuyor musunuz etrafınızda hiç? Pardon. Artık duymaya başlayacaksınız. Çünkü gerizekalı aşı karşıtları, tam da "ben bu aşıyı sorguluyorum" gibi hangi yetkinliklerle sorgulayacağını bilmedikleri bir hevesle aşılamaya karşı oldukları için bu hastalıklar tekrar hortladı. Bu ülkede yıllardır neredeyse sıfıra inmiş çocuk felci, dizanteri gibi hastalıklardan çocuklar ölmeye başlayacak tekrar. Aşı karşıtlarının umrunda mı? Değil.

Bazı önerilerde oldugu gibi kimin yalan yanlış bildigini boyle bir platformda sorgulayıp yasaklama getirmek hakkı başlıyorsa, kimin dogru kimin yanlış bildigini saptayacak olan kişiler kim ve bu konudaki ehliyetleri nedir, nereden gelmektedir acaba?

Söylediğiniz şey teknik bir konuda "yanlış" denen bir şey için olabilir. Ancak birinin yalan söylediğini belirlemek için bir ehliyete sahip olmaya gerek yok. Açık şekilde iddia edilen 2019 ölüm oranları neden açıklanmıyor, iddiasını çürütmek 45 saniye almıyor. Bu bir fikir değil, bir inanç değil. Mevcut bir fikri desteklemek için alenen yalanla çarpıtılmış bir iddia. Bunun haricinde az biraz kaynak araştırmasını bilen, bu konudaki ehil kişilerin fikirlerine ulaşabilen, biraz da istatistik bilen herhangi birinin kanıt sunması çok da bir iş değil.

Ancak maalesef ülkemizde internet okur yazarlığı oldukça kıt. Keşke insanlar da oto kontrol sistemi daha iyi olsa. Ama değil. A Haber izleyicisi misali "Aaa, bak görüyor musun, 2019 ölüm oranları açıklanmıyor demek" diye inanacak çok insan var.

Örneğin ben burda millete haksız ithamlarda bulunmaya kalksam ne olacak? Buna itiraz edenlerde uzmanlık ehliyeti mi aranacak? Birisine hırsız desem ve birisi onu savunmaya kalksa "sen ceza muhakemesi kanununu biliyor musun birader" mi denecek?

Orwell çok yaşasın. 1984'te insanların manipüle edildiği dünyadaki çoğu şeyin bu aşı karşıtlığı komplo teorilerinden farkı yoktu zira.
 
Son düzenleme:
@Mert E. Bakın ne guzel anlaştık.

Evet, saçma sapan ve tutatrsız bir kurallar ve önlemler silsilesi yürütüyor hükümet. (gerçi ortadaki yapıda ne hükümet, he meclis de var ya,neyse)

Egri veya dogru herkes fikrini beyan edebilir. Karşı kanıtlarla çürütülür. Dayanagini ispatlayamayan veya buna ragmen kesin argumanları kabul etmeyenin kendi tercihidir. İspatı sunana veya sunamayana inanmakta kişinin tercihidir. Terbiyesizlik sınırına varilmadigi surece fikirlerin savunulmasında sakınca görmüyorum.
En kotusu sorgulamadan kabul etmektir. Kaldi ki sorgulasanizda az önce dediğime gelir

Gerci neye inanip inanmadiginiz ve ne konuda haklı oldugunuz önemli degildir. Cunku mabadinizida yırtsanız en sonunda sistemin iplerini elinde bulunduranlarin istedigini yapmak, boyun egmek zorunda kalirsiniz.

Kimya mühendisi olarak uzmanliginiz, okudugunuz kaynaklardaki teknik bilgileri yorumlamanız, anlamanız, dogru kaynaklari secerek ulaşmanız ve bize göre daha dogru yargıya varabilmeniz gayet dogal bir durum. Bunu savunmanizda öyle.
Çocuklara yapılan aşılama programları dunya uzerinde ve Turkiye'de etkilerini, gecerliliğini ispatlamış aşı politikaları olarak insanlara guvenverecek hale geldigi icin kabul goruyor. Buna ragmen aşı karşıtı olanlar var haklısınız.
Covid 19 ve aşılarına dair ise insanlar henuz neyin ne oldugunu sizin gibi anlamadıkları ve guven verici bilgilendirme alamadıkları için çekince var. Çok çeşitli kaynaklarda pozitif ve negatif bilgilerin çarpışmasının devam etmesi bir yana ''guvenilir'' kabul edilen kaynaklarda henuz net bir tavir sergileyemiyor.
Aşı karşıtı degil, nispeten guvenli tedavi taraftarıyız denebilir. Hicbir tedavi ve hicbir aşı %100 guvenli degildir kabul. Az sayida kişide extrem yan etki ve ölüm riski yaratmasida olasidir.

Peki Covid 19 ne derece ölümcül?

TUIK (Turk İstatistik Kurumu) 2017-2018-2019 verileri TUIK sitesinden alınan ekran goruntuleri isteyen girip bakabilir. Ve WHO'nun 2020-2021 Turkiye verilerine bakarsak istatistikler korkunc bir tablo cizmiyor. Elbette her bir can kıymetlidir. Hele size yakınsa cok daha kıymetlidir. Ama global bir sendromda bu kayıplar istatistiksel rakamlar olarak incelenir ve fikir verir.

Turkiye solunum yolu rahatsızlıkları kökenli ölümler 2017 yılı 50224 kişi, 2018 yılı 52568 kişi

2018.png

Turkiye solunum yolu rahatsızlıkları kökenli ölümler 2019 yılı 56391 kişi

2019.png

WHO Turkiye'deki Covid19 vakası kökenli ölümler için 15 aylık dönemde 32078 kişi

WHO_TR.png

Bu istatistikler tam olarak örtüşmüyor ve yine yargıda bulunamıyoruz. Cunku 2020 öncesi TUIK verileri genel olarak solunum yolu hastalıkları kökenli. 2020 WHO verisi ise sadece Covid 19 odaklı. İkisini incelememize firsat veren ve kafa karisikligimizi bir nebze giderecek, sıradan insanın ulasacagi istatistik maalesef bulamadım. Ama 2019 Turkiyesinde 56000 kişi solunum yolu rahatsızlıgı kökenli rahatsızlıktan ölürken, 2020 den itibaren 15 ayda 32000 kişi Covid 19 dan ölmüş ve 3.413.000 kişi iyileşmiş. Demek ki Covid 19'a yakalanan ve ölenlerin istatistiki ÖlümOoranı %0,93
Bunu güvendiğimiz kaynaklar söylerken insan riskleri sorgulamadan edemiyor.

Kabul etmek gerekir; hijyen, mesafe, kısıtlamalar Covid 19 ve mevsimsel grip yayılımını frenlemekte etkili olmasa 2020 rakamlarında durum cok farklı olabilirdi. Veya olmaz mıydı? Bunu ispatlayan bir simulasyon yapmak mumkun degil. Cunku Covid ilk ciktiginda bazı bilim insanlarinin bazı ulkeler ve Avrupa icin öngordukleri simulasyonlar neredeyse Walking Death filmleri benzeri sonuclar öngördü ama oyle olmadı.

Su anda bir virus ve yarattıgı riskleri inkar etmek aptallık olur. Ancak bu virusun yayılım, ölüm, iyileşme, bağışiklık, aşılama ve guvenli aşı konusundaki parametreleri hala bakan kişi ve kaynaga gore spekulatif hatta subjektif. Bu komplo teorisyenleri icinde, diger taraf içinde böyle.

Her görüş ve kanıtı ''bunu cımbızla cekersen tabi ki böyle anlaşılır'' şeklinde yorumlayabilirsiniz. Fakat bunu gunumuz siyasetcileri ve medyasından öğrendik. Pozitif ve objektif bilimsel görüş netlik kazanana kadar herkes kendi tarafi icin cımbızlayacaktır.
Bu salginda basrol oyuncusu ve oyun kurucu WHO sitesi aşı için ne demiş?

WHO_Vaccine.png

Mavi ile secili son satırın son cumlesinde su ifade yer alıyor:
''...çünkü özellikle aşıların sadece hastalığa karşı değil, aynı zamanda enfeksiyon ve bulaşmaya karşı da ne ölçüde koruyabileceği henüz net değildir.''

Kısacasi bakıyoruz , okuyoruz, anlamaya calisiyoruz, aşı karşıtı veya Covid19 komplo teorisyeni degiliz ama ne oldugunu bilmek istemek ve buna göre karar vermek istemek hakkımız olmalı.

Sigara 1940 larda masumdu simdi ise heryerde katı kurallar ile tehlikesi anlatiliyor.
GDO lu gidalar ile ilgili tartismalar hala devam ediyor.
Nukleer santraller bunca kamuoyu tepkisine ragmen tektonik hareketlilige sahip bir ulke olan Turkiye'de hala insaa edilmeye calisiliyor.
Covid 19'u ve asisini neden tartisamayalım?

İlginctir bazı katı islami ulkelerde aşı karşıtlığının (herhangi bir tur aşı olabilir Covid19 şart değil) sebepleri arasinda pork jelatin denilen domuz kaynaklı madde veya eser miktarda alkol içermesi en önemli sebep. ''Çocuk bu hastalıktan ölebilir bu aşı/tedavi kendini ispatlamış yıllarin istatistikleri var'' desenizde ''olmaz helal degil bunu yaptiracagima hasta olsun'' diyen insanlar var.

Ben fırsatım varsa karar verip harekete gecmeden neyin ne oldugunu öğrenmek isterim, baskasi haram diye dusundugu icin reddeder, baskasi yagmurdan kacayiım doluya tutulursam dusunurum diyerek koşarak önden gider.
 
  • Beğen
  • Muhteşem
Tepkiler: Gkgoko ve Ali Eren
Sonunda aynı frekanstan bir yazı ile karşılaştığım için ne kadar memnun oldum @suat akman bey bilemezsiniz. Öncelikle teşekkürler.

Ama 2019 Turkiyesinde 56000 kişi solunum yolu rahatsızlıgı kökenli rahatsızlıktan ölürken, 2020 den itibaren 15 ayda 32000 kişi Covid 19 dan ölmüş ve 3.413.000 kişi iyileşmiş. Demek ki Covid 19'a yakalanan ve ölenlerin istatistiki ÖlümOoranı %0,93
Bunu güvendiğimiz kaynaklar söylerken insan riskleri sorgulamadan edemiyor.

En başta solunum yolu kökenli rahatsızlıklardan ölenlerin sayısı ile Covid kaynaklı ölenleri karşılaştırmışsınız. Çok haklı bir kıyaslama. Ancak Sizin de bahsettiğiniz gibi doğru bir kıyas değil. Zira, Covid kaynaklı ölümler yaşanırken, Covid'e bağımsız olmayan ölümler de yaşanmaya devam etti. Elbette, gene bahsettiğiniz gibi alınan tedbir ve hijyen önlemleriyle solunum yolu hastalıklı kaynaklı ölümlerde azalma bekleniyor. Ama bunların hiç biri Covid sebebiyle yaşanan ek ölümleri perdelemiyor.

Peki, biz bunu nereden anlayabiliyoruz? Şurdan:
(link)

Bizde bu işler biraz gizli kapaklı yapılmaya çalışıldığından, veriler manipüle edildiğinden ancak kestirimlerle ilerleyebiliyoruz. Ancak neyse ki dünyada bu tip bir salgının toplum üzerindeki mortal etkisini gösterecek şeffaflıkta olan ülkeler var ve çalışmalar yapılmış.
İngiltere'deki ek ölümlerin grafiği


Benzer şekilde, bizim ülkemizde de ortalama ölüm sayısında ciddi artış mevcut. Hükümetimizin pandeminin başındaki vefat sayılarında oynaması, bu sayıların belediyelerin verileriyle uyuşmaması vb. şeyler yüzünden Covid etkisini tam bilemiyoruz ama bildiğimiz bir şey var. Daha çok ölüm yaşandı.

Tabii burda, şu da denebilir. Her zamanki ölümler işte, bu sefer de artıvermiş ne olacak sanki. O zaman daha çıplak bir gerçek patlıyor suratımızda. Ailenizde ve yakın çevrenizde bir düşünün, bir sene içerisinde kaç kişinin akut solunum yolu rahatsızlığı sebebiyle hastanelik olduğuna veya vefat ettiğine şahit oldunuz. Şimdi aynı şeyi Covid için düşünün. işte aslında tüm istatistiklerin yalan olup, gerçeğin canımızı sıktığı yer burası.

Benzer şekilde salgının başlangıcından beri 200'ün üzerinde sağlık çalışanı, aktif hasta görevindeyken bu salgına yakalanıp hayatını kaybetti. Ki bu insanların bir çoğu maske, hijyen gibi önlemleri pozisyonları gereği en ciddi şekilde alması gereken insanlar.

Zaten bu bir salgın. Ölüm oranlarını düşük görmek en olmaması gereken tehklike. Alınabilecek tüm önlemlere ve dikkate karşın, ölüm oranı binde 1 gibi ciddi seviyelerde geziniyor. Sadece bu bile aslında salgının ciddiyetini gösteren bir veri elimizde.

Mavi ile secili son satırın son cumlesinde su ifade yer alıyor:
''...çünkü özellikle aşıların sadece hastalığa karşı değil, aynı zamanda enfeksiyon ve bulaşmaya karşı da ne ölçüde koruyabileceği henüz net değildir.''

Yüzde yüz! Ama, ki büyük bir AMA koymak lazım, hala ve ısrarla anlaşılmayan bir şey var gene, bu platformda özellikle. "Maske takmaya devam edeceksem neden aşı olayım, demek ki aşı bir işe yaramıyor"

Bu cümle o demek değil! Bahsettiğiniz cımbızla çekmek ifadesi tam da bu işte.

Ben o mavi cümlenin tamamını tercüme edeyim: Güvenli ve etkin aşılar oyunu değiştirecektir. Ancak öngörülebilir gelecekte, maske takmaya devam etmeli, sosyal mesafeyi korumalı ve kalabalık ortamlardan kaçınmaya devam etmeliyiz. Aşı olmak, üstümüzden tehlikeyi attık diye başkalarını riske atmak demek değildir, özellikle de aşıların ne derecede hastalıktan koruduğu kadar enfeksiyonu ve bulaşmaya karşı koruması henüz bilinmiyor iken..

Zaten tam da bu cümle sebebiyle herkesin aşı olması çok mühim. (En az toplumun yarısından fazlası) Çünkü herkes aşı olmadığı müddetçe aşının etkinliğini tam anlamıyla kullanabiliyor olamayacağız. O yüzden bininci kere gene söylemek durumundayım, bu kişisel bir tercih olmamalı. Bu bir toplum meselesi.

Sigara 1940 larda masumdu simdi ise heryerde katı kurallar ile tehlikesi anlatiliyor.
GDO lu gidalar ile ilgili tartismalar hala devam ediyor.
Nukleer santraller bunca kamuoyu tepkisine ragmen tektonik hareketlilige sahip bir ulke olan Turkiye'de hala insaa edilmeye calisiliyor.
Covid 19'u ve asisini neden tartisamayalım?

Çok basit. Çünkü bahsettiğiniz şeylerin zararı ya kanıtlanmış; ya da yerlerine daha az zararlı muadilleri mevcut. Covid aşısını neden tartışmamalıyız? Çünkü bunu bizim yerimize tartışan bu konuda daha ehil ve yetkin (bilim) insanlar(ı) var zaten. Nasıl, sayısız yan etkisine rağmen reçetenize yazılan ilaçları tartışmıyorsanız (çünkü yan etkisi olmayan, riski mutlak sıfır olan ilaç yok denecek kadar az) Covid'in fayda zarar tartışmasını yapmak da bize düşmüyor.

İlginctir bazı katı islami ulkelerde aşı karşıtlığının (herhangi bir tur aşı olabilir Covid19 şart değil) sebepleri arasinda pork jelatin denilen domuz kaynaklı madde veya eser miktarda alkol içermesi en önemli sebep. ''Çocuk bu hastalıktan ölebilir bu aşı/tedavi kendini ispatlamış yıllarin istatistikleri var'' desenizde ''olmaz helal degil bunu yaptiracagima hasta olsun'' diyen insanlar var.

Benim buna bir itirazım yok zaten. Daha da ileri gidiyorum hatta, insan sadece "keyfimin kahyası değil mi, canım olmak istemiyor" da diyebilir. Benim derdim bunu deme hakkını bulan insanların hala toplumu tehdit edebilmesine olanak sağlanması ve buna izin verilmesi (zira o zaman bu izni herkese vermeniz gerekir, e o zaman topluma karşı sorumluluklarını kimse yapmaz)

Çok doğru bir örnek değil ama şuna benziyor: Kanuni olarak çakar takıp emniyet şeridinden gidebilirsiniz. Kimse gık demez, demiyor. Ha, ama orda tıngır mıngır giden bisikletliyi ezme potansiyelinizi ne yapacağız? İşte ben isteyen çakar takabilir elbette, ama o emniyet şeridine çıkamaz diyorum.
 
Adam reisçi zaten :) İlk başta takipteydim korona ile bilgiler paylaşıyor diye, bir başladı reis diye hemen bıraktım takipi..Sende bırak ne işin var :D
Ben zaten takip etmiyorum da , RT ile önüme düştü tweet :)
 
  • Beğen
Tepkiler: Burak B.
218,4 milyar dolar. 😳
(Hesaplayan adamlar 😆)
 
Kesin bizim yardımlarımızla yatırabilmişlerdir. Biz olmasak napacaklardı yawww
 
Geri