Scudo Sports

Contador Lance gibi efsane olur mu?

Abi tamam da, ne deseydi? Herkes kullanıyordu ve kefen yırttı.. eddi Merx, contador, italyan bir bisikletçi vardı ünlü, ismi aklıma gelmedi, o falan.. Yani kabak bu adamın başına patladı.. hadi herşeyi geçtim, temiz haldeyken 4. Lük, 3. Lükleri nasıl aldı? Yukarıdaki mesajımda da yazdım, haksızdı ama %100 de haksız değildi.. şimdi vv aert ın kullanmadığını nereden bileceğiz? Pogacar on kullanmadığını hele? Vingegaard ı takım getiriyor neredeyse son düzlüğe, Pogacar tek başına takım gibi yarışıyor, hatta takım arkadaşları ona yetişemiyor...son turda bilirsin, visma ya karşı tek başına savaştı.. Şimdi bu adam tertemiz mi? Yani sana karşı demiyorum, bu adamlar da her türlü elektrolitler, morfinler, ıvır zıvırlar basıyor...bssmak zorunda.. Amstrong da öyleydi ama abarttı.. Yani şunu demek istiyorum, herkes tertemiz yapıyor bu işi, bir amstrong muydu?

ohoo, bu konu 98 yılından beri tartışıla tartışıla rüyasına girer olmuştu milletin. Olay patladığından beri de 10 seneden fazla olmuştur. Ben zamanında ekşi sözlükte bunlara giydirirdim millet de küfrederdi. 2000'lerin başları. Silindi gitti tabii o muhabbetler.
Şimdikiler bmx için kupon toplarken Riis kimdir lan Zabel adamın cebine kor diye bıçak çekiyordu millet.
Bitmez bu kavgalar.
 
Son düzenleme:
Scudo
Abi tamam da, ne deseydi? Herkes kullanıyordu ve kefen yırttı.. eddi Merx, contador, italyan bir bisikletçi vardı ünlü, ismi aklıma gelmedi, o falan..
Marco Pantani ? Bu adamın doping yaptığı kanıtlamadı. Psikolojik bunalıma girip kokain zehirlenmesinden gitti rahmetli.
 
  • Beğen
Tepkiler: SerdarCYCoo2Bursa
Doğru zamanda doğru mamayı kullanmak ;)

Kimse maden suyu ile 3 haftalık turu bitiremez :komik:
Marco Pantani ? Bu adamın doping yaptığı kanıtlamadı. Psikolojik bunalıma girip kokain zehirlenmesinden gitti rahmetli.

Hematokrit hep yüksekti (50 sınırında), normal dışı, ama o zamanlar doping cezaları caydırıcı değildi. 2 hafta ban yiyordu, sonra devam.
 
Doğru zamanda doğru mamayı kullanmak ;)

Kimse maden suyu ile 3 haftalık turu bitiremez :komik:


Hematokrit hep yüksekti (50 sınırında), normal dışı, ama o zamanlar doping cezaları caydırıcı değildi. 2 hafta ban yiyordu, sonra devam.


Hocam, peki, biz örneğin, elbette profesyonel destek, taktik çalışması, kullanılan araç gereç, bisiklet ve yol kalitesi vs vs elde etme imkanı bulsak da limitlerimiz bellidir yine de, sizin gibi pek çok değerli ve konusunda uzman insanlar da bunu söyler ama bu sporcular hem en iyi yokuşçu hem de en iyi genel klasmancı formaları giyiyor, aynı sene hem Giro hem de TDF yi kazanabiliyor... Yani, ne kadar başarılı sporcular deyip bırakmak mı gerekir yoksa bu konunun üzerine gidilmeli mi? Ama bunu sporcuları (temizse gerçekten) incitmeden nasıl yapmayı başarabilirler? Son tdf de, vismaya böyle bir soru geldi,Aert çok sert küfürle karşıladı...Bu konuda diğer sporlar ile ilgilenenler, film/dizi sanatçıları, devlet yöneticileri "kan değişimi" denilen şeylere bulaştığı konuşuluyor. Bunda öyle böyle değil, çocuk ya da bebeklerin streslerini yükselterek, kan yenileme için gerekli hormonlarını tetiklemek adına onlara işkence yapılarak kanları alındığı falan konuşuluyor.. Bu kazanma hırsı mı yoksa illegal mevzular artık legal oldu mu?
 
  • Beğen
Tepkiler: sccetin
Takdir edersiniz ki büyük iddialar büyük kanıtlar gerektirir. Günümüzde temiz olduklarına inanmaktan başka çaremiz yok, biyolojik pasaport, ADAMS, doping testleri, sabah 5:00'te ansızın çalan kapıyla alınan idrar örnekleri vs. Bir de şöyle düşünün bunlar dünyadaki en iyi 40-50 bisikletçi, olağanüstü farklı özelliklere sahip insanlar, zaten normal değiller. Normal olmayan değerlerde akciğer kapasiteleri, olağanüstü hızlı toparlanma yeteneği, müthiş seviyede enzimler, normalden çok daha büyük aort çapı gibi örnekler onlarca verilebilir. Elbette bunlar ciddi yetenek seçimleri ile ortaya çıkıyorlar. Bizim ülkemizde hiçbir branşta böyle bir seçilim yok. Testlerde çok güzel verileri olan sporcularımız var ama o cevheri parlatmak için de yatırım lazım. Bugün profesyonel bir sporcunun arkasında on yıllık eksiksiz destek var.
Büyük sponsorlar, büyük paralar var. Profesyonel sporcuların bile takımdan ayrı olarak koçları, farmakologları, fizyoterapistleri, diyetisyenleri var. Doping işi de her sporcuda başarılı olabilecek bir konu değil, onu bile özel seçiyorlar. Teksaslı patron başlı başına bir projeydi.
 
Son düzenleme:
Bisikletten bağımsız olarak konuşuyorum; bir hilebaz, yakalanana kadar hilebaz sayılır mı? Bilemedim, masumiyet karinesi geliyor aklıma. Ama yakalandığında da yok öyle iyiydi yok böyle iyiydi, herkes yapıyordu falan diye suçunu hafifletmeye çalışmanın da pek bi manası yok yav. Tabi yakalanmaları için birilerinin şüphelenmesinde fayda var ama WADA'sı olsun, profesyonel camiası olsun, UCI olsun, ellerindeki bi dünya veriyle bu adamları o kadar yakından takip ederken bizim oturduğumuz yerden "o dopingçidir, bu dopingçidir" diye insanların başarılarını gölgelemeye çalışmak de ne bileyim, epey bi haksızlık yapıyoruz gibi geliyor bana.

Benim İrfan abinin arkasından böyle bi konuya yorum yapmam hadsizlik belki o yüzden affına sığınıyorum abi ama burda en büyük sorumluluk sporcunun aklına giren antrenörlerde, bu işe yönelen yöneticilerde sanırım. Sonuçta hiç bir genç spora başlarken doping yapayım da efsane olayım hayaliyle girmez bu dünyaya.
 
Bisikletten bağımsız olarak konuşuyorum; bir hilebaz, yakalanana kadar hilebaz sayılır mı? Bilemedim, masumiyet karinesi geliyor aklıma. Ama yakalandığında da yok öyle iyiydi yok böyle iyiydi, herkes yapıyordu falan diye suçunu hafifletmeye çalışmanın da pek bi manası yok yav. Tabi yakalanmaları için birilerinin şüphelenmesinde fayda var ama WADA'sı olsun, profesyonel camiası olsun, UCI olsun, ellerindeki bi dünya veriyle bu adamları o kadar yakından takip ederken bizim oturduğumuz yerden "o dopingçidir, bu dopingçidir" diye insanların başarılarını gölgelemeye çalışmak de ne bileyim, epey bi haksızlık yapıyoruz gibi geliyor bana.

Benim İrfan abinin arkasından böyle bi konuya yorum yapmam hadsizlik belki o yüzden affına sığınıyorum abi ama burda en büyük sorumluluk sporcunun aklına giren antrenörlerde, bu işe yönelen yöneticilerde sanırım. Sonuçta hiç bir genç spora başlarken doping yapayım da efsane olayım hayaliyle girmez bu dünyaya.

Estağfurullah

Bizim ülkede durum şu: Düzgün beslenme, düzgün test, yeterli dinlenme, doğru antrenman yok. Bunlarla %20 kazanım sağlamak varken hormonla, EPO, ağrı kesici ile %3-5 kazanım peşinde olanlar var. Doping dahi pastanın üstündeki çilek, sen önce pastayı yap hele :)
 
Hocam , bu konuyu irdeleyince sizin doğru olan ifadenizin bir dışavurumu olarak uci ile bu sembol kahramının ortak iş yürüttüğünü ifade eden şu belgeselde, 1 saat, 26ınci dakikalarda anlatıyorlar.. "...uci de kazandı, Trek de kazandı, ben de kazandım, başkaları daha çok kazandı..." diyor.. amstrong 😏

(link)

Ama üzücü tarafı, sporcu harcanırken uci yi denetleyen yok..
 
  • Beğen
Tepkiler: Umur Bora ve lrfan
Açıkcası bu işler çok basit. Arkasında güç olan, para olan işini görüyor, diğerleri enseleniyor. Birkaç örnek:

Armstrong indirildi çünkü ABD politikasına girmek istedi. Texaslı bir kahraman ve tüm dünyada tanınan çok medyatik bir isim olarak cumhuriyetçi partiden işe girişiyordu. Başkan Bush ile görüşmeleri, pozları falan. Bu tabii rakiplerini harekete geçirdi. Anında yargı mekanizması devreye girip kısa sürede işini bitirdiler. O şekilde açıkları olan birinin siyasette hayatta kalması imkansızdır. Yoksa önce senatörlük-valilik ardından iş başkanlığa kadar giderdi. Çok ciddi bir tehditti. Hapse girmediğine şükretsin.

Nasıl oldu derseniz, Armstrong malum US Postal yani devletin posta şirketi sponsorluğuyla yarışmıştı. Bu dönemde eğer doping yaparsan elde edeceğin her tür gelir federal suç kapsamına giriyor. Devlet çalışanı olarak yolsuzluk yapmışsın gibi düşün. Ortada gerçek bir yargı süreci olunca sorgulanan sporcular yemin altında konuşuyor. Bu da şu demek, eğer yalan söylersen ve ortaya çıkarsa hapsi boylarsın. Doğal olarak hepsi bülbül gibi öttü. Bundan önceki konuşmalar, sorgulamalar falan hep doping kontrol otaritelerinin tırışkadan sorgulamalarıydı. Yasal fazla bir güçleri olmadığı için videolarda agresif ve atarlı bir Armstrong ardı ardına yalanları çakıyor. Karşıdaki basit bir organizasyon çünkü.
Bir de işin içine zamanında kendisini destekleyen para babaları girdi. Bu arkadaşlar (Thomas Weisel) Armstrong'un arkasındaki asıl güç ve onun başarısıyla Trek, Bontrager, Nike gibi firmaları kalkındıran, sponsorluk yaptıran güçler. Başı belaya girdiğinde finansal desteği ve baskıyı da bunlar sağladı. Rüşvet, tehdit, baskı vb. Rakiplerinin (Iban Mayo) doping programlarını yakalatan da bu güç.

İşler sarpa sarınca bu destekçiler de mahkemeye dahil oldu. Bazıları ödemelerini geri istedi. Zamanında her bir TDF zaferine katlanarak artan bonus odemeyi kabul eden bir şirket mesela parasını geri istiyordu. Bunun gibi örnekler.

7. zaferden sonra kendini vakfına falan adayıp politikadan uzak dursaydı hala süper kahraman olarak boy gösteriyordu.

Karakteri açısından tam da layık olduğu yerde olduğu söylenebilir. ABD siyasetinin foseptik çukuru kendisine yakıştı. En son Peter Attia ile olan söyleşisinde hala yalan söyleyip millete hakaret ediyor. 2009-2010 geri dönüş yılları temizmiş güya. Peşine düşüp yakalayacak kimse yok nasılsa. Politikadan silinince kimse sallamıyor ne yaptığını. O söyleşiyi izlerseniz hiç değişmediğini görürsünüz. Önce Contador için garsona benzeyen tıfıl ifadesini kullandı (bu kısmı sonradan kesmişler sanırım, bulamadım). Sonrada Attia ile birlikte Kazakistan takımını (Astana) team Borat diye tabir ediyorlar. Saygısız dallamalar.
Videonun altına bakarsanız binlerce amerikalının hala övgü, saygı ve rakiplere saldırı ile dolu yorumlarını görebilirsiniz. İşte bu yüzden siyasette çok tehlikeliydi.
 
@delibalta abi kalemine , klavyene sağlık 👍🏻 çok güzel yazmışsın. Haklısın da , masum kalmaya çalışabilirdi.. Belki de "dopingsiz olmuyor bu işler, isterseniz Armstrong olun " u demeye çalışıyordu ya da herkes için, işinizi yapıyor musunuz federaller? Ara ara Avrupadan denetlemek için gelen adamlar için de, "....Avrupa'daki sporcular bitti, Amerika ya mı sıra geldi?..." Gibi ifadeleri de var.. Hatta".. benim bildiğimden, sizin bildiğinizden çok daha fazlası var ..."diyor.. Karanlık, pis işler ama kimse Lance ın, bisiklet dışındaki kim oluşuyla ilgilenmiyor... Ben biraz buna kafayı takıyorum. Yoksa kanser olduğu da mı düzmeceydi? 😱
 
Bu konuda diğer sporlar ile ilgilenenler, film/dizi sanatçıları, devlet yöneticileri "kan değişimi" denilen şeylere bulaştığı konuşuluyor. Bunda öyle böyle değil, çocuk ya da bebeklerin streslerini yükselterek, kan yenileme için gerekli hormonlarını tetiklemek adına onlara işkence yapılarak kanları alındığı falan konuşuluyor.. Bu kazanma hırsı mı yoksa illegal mevzular artık legal oldu mu?

Buna benzer işleri, dopingli çıkana kadar bayrağımızı gururla dalgalandıran atlet Süreyya Ayhan da yapıyordu diye hatırlıyorum. O da gebe kalıyormuş herhalde, sonra 3-4 aylıkken kürtaj/düşükle çocuktan kurtuluyor ve hormonları tetikliyormuş.

192411.jpg

ama burda en büyük sorumluluk sporcunun aklına giren antrenörlerde, bu işe yönelen yöneticilerde sanırım.

Bence burada en büyük sorumlu sponsor şirketler. Nike'ın bir olimpiyat oyunları reklamını hatırlıyorum. Billboarddaki afişte "Gümüş madalya kazanmadın, altın madalya kaybettin" gibi bir reklam sloganı kullanıyorlardı. İşin içine büyük paralar girince, "kazanmak için yapılacak her şey mübahtır" yasası işliyor. Paraya ve şöhrete aç sporcuları da bu şekilde kolayca manipule edebilmek mümkün oluyor sanırım.
 
Avrupa'daki sporcular bitti, Amerika ya mı sıra geldi?

dediğim gibi Armstrong'un indirilmesi tamamen bir Amerikan operasyonudur ve sebebi de tamamen politiktir. Avrupa'da hiç bir organizasyonda ABD'li bir sporcuya diş geçirecek maça yoktur. En fazla ABD onayıyla operasyon çekebilirler ki ben örneğini hatırlamıyorum.

Bu işlerde esas olan rütbedir. Operation Puerto'yu hatırlayan var mı? İspanyol doktor Fuentes ve doping yaptığı sporcular. Kayıt defterleri, verilen ilaçlar, randevular vb. Bisikletçiler bir bir ifşa olmaya başlamışken birden ses kesildi. Defterleri kedi kaptı durun buluyoruz derken kapandı dava. Niye? Çünkü adam sadece bisikletçileri yemlememişti, listesinde en üst ligdeki futbol takımlarının sporcuları da vardı. Sıra bunlara gelince adalet sistemi kazmayı para babalarına vurdu. Napıyonuz lan siz değişikler diye çektiler bunların kulaklarını. Büyük paranın olduğu futbol, ABD futbolu, basketbol, beyzbol vb gibi sporlarda çok ciddi işler dönüyor ama bırak ses etmeyi imada bile bulunanın sülalesine 100 sene 2-4 nöbeti yazarlar.
Bir kaç sene önce Avusturya'lı kayakçıların odasına polis kamerayla girip çocukları kan torbalarıyla suçüstü yapıyordu. Çok acımıştım elemanlara.
Aynı şeyi süper ligdeki futbolculara yapan polis organizasyonu kendini Afganistan barış gücünde alt devre olarak bulur.
 
@delibalta abi sen neredesin aylardır 😀👍🏻? Bisikletforum un, aylardır "bisiklet" tarafını konuşmuyorduk. Varsa yoksa forum tarafında aktiftik.. sen döşe , kısma, okuruz biz 😁
 
@delibalta abi sen neredesin aylardır 😀👍🏻? Bisikletforum un, aylardır "bisiklet" tarafını konuşmuyorduk. Varsa yoksa forum tarafında aktiftik.. sen döşe , kısma, okuruz biz 😁
her gün giriyorum da benlik konu pek olmuyor. moraller bozuk zaten, içimden hadi pislet sürelim, çok pis basalım demek gelmiyor.
Ben bu işlere yeni başlamışken, 18-20 yaş falan, iş bisiklete gelince epey bir garibanlık vardı. Para yok, dil yok, yayın yok, bilgi yok, rehber yok, yok oğlu yok. Fakir değiliz ha, iyi kötü tokuz, ama iş bisiklete gelince bir şey yok. Lastik alacaksın boğazından kısarsın, televizyonda bisiklet yarışı 30sn görürsün o arada pederden azar yersin.
İlk defa xtr malzeme fiyatını öğrendiğimde bir 0 fazla galiba, olabilemez çünkü diye düşünmüştüm. 2003 kapadokya yarışında full xtr bisikletle gelen yabancılara diğer türk çocuklarıyla beraber imrenerek bakıyordum. Aslında daha yetenekli olduğumu 20 yıl sonra gördüğüm adamlar ben dahil hepimizin üstünden atlıyorlardı.
Sonra yıllar geçti, ben zengin olmadım hiç bir zaman, büyük başarılarım da olmadı. Ama kendi gücümle istediğim malzemeyi kullanır, istediğim bilgiye erişir hale geldim. Sene 2023 olmuştu ve o gereksiz garibanlıklar 20 öncesinde kalmıştı. Kalması gerekiyordu yani.
Ama şimdi buraya geldiğimde o zaman yaşadıklarımın kötüsünü tüm bisikletçilerin yaşadığını görüyorum. Aynı eksikler, ulaşamama, öğrenememe batağına bu sefer herkes birden düşmüş. Üzülüyorum, elimden de bir şey gelmiyor.
Yarışa giriyorsun korku filmindeki moruk teyze gibi "20 yıldır oraya hiç Türk gitmedi" diyorlar. Zwift'e giriyorsun 3 saatte bir, o da ters yöne, bir Türk bayrağı geçiyor. Yarış izliyorsun tek Türk kameraman.
İçimden gelmiyor yazmak, ayıp olacakmış gibi hissediyorum.
 
her gün giriyorum da benlik konu pek olmuyor. moraller bozuk zaten, içimden hadi pislet sürelim, çok pis basalım demek gelmiyor.
Ben bu işlere yeni başlamışken, 18-20 yaş falan, iş bisiklete gelince epey bir garibanlık vardı. Para yok, dil yok, yayın yok, bilgi yok, rehber yok, yok oğlu yok. Fakir değiliz ha, iyi kötü tokuz, ama iş bisiklete gelince bir şey yok. Lastik alacaksın boğazından kısarsın, televizyonda bisiklet yarışı 30sn görürsün o arada pederden azar yersin.
İlk defa xtr malzeme fiyatını öğrendiğimde bir 0 fazla galiba, olabilemez çünkü diye düşünmüştüm. 2003 kapadokya yarışında full xtr bisikletle gelen yabancılara diğer türk çocuklarıyla beraber imrenerek bakıyordum. Aslında daha yetenekli olduğumu 20 yıl sonra gördüğüm adamlar ben dahil hepimizin üstünden atlıyorlardı.
Sonra yıllar geçti, ben zengin olmadım hiç bir zaman, büyük başarılarım da olmadı. Ama kendi gücümle istediğim malzemeyi kullanır, istediğim bilgiye erişir hale geldim. Sene 2023 olmuştu ve o gereksiz garibanlıklar 20 öncesinde kalmıştı. Kalması gerekiyordu yani.
Ama şimdi buraya geldiğimde o zaman yaşadıklarımın kötüsünü tüm bisikletçilerin yaşadığını görüyorum. Aynı eksikler, ulaşamama, öğrenememe batağına bu sefer herkes birden düşmüş. Üzülüyorum, elimden de bir şey gelmiyor.
Yarışa giriyorsun korku filmindeki moruk teyze gibi "20 yıldır oraya hiç Türk gitmedi" diyorlar. Zwift'e giriyorsun 3 saatte bir, o da ters yöne, bir Türk bayrağı geçiyor. Yarış izliyorsun tek Türk kameraman.
İçimden gelmiyor yazmak, ayıp olacakmış gibi hissediyorum.

Abi forumun bir taraflarına yazdığımı hatırlıyorum, "nice bisiklet gördüm, üstünde bisikletçi yok; nice bisikletçi gördüm, altında bisiklet yok.." Buna da her gün şahit oluyorum. Forumda aynı anda hem bilgiye hem tecrübeye, hem bisiklete hem de mekanik bilgisine güvendiğim 10 kişi için her gün yorum yazsın diye yalvarıyorum, bu konu da dahil, o kadar teknik mevzular varmış ki, geç tanıştığım bisiklet ve forumda, malesef açığı kapatmak için aynı anda çok şey yapmak ya da bu sevdayı hiç yaşamadan sayfayı kapatmak gerekiyor. Ben ilk ama zor olanı seçtim.. Keyif de veriyor.. O yüzden, bildiğin ne varsa yaz elinden geldiğince. Çünkü hiç bilmeyen, öğrenir; az bilen de kendisini tazeler...
 
Abi forumun bir taraflarına yazdığımı hatırlıyorum, "nice bisiklet gördüm, üstünde bisikletçi yok; nice bisikletçi gördüm, altında bisiklet yok.." Buna da her gün şahit oluyorum. Forumda aynı anda hem bilgiye hem tecrübeye, hem bisiklete hem de mekanik bilgisine güvendiğim 10 kişi için her gün yorum yazsın diye yalvarıyorum, bu konu da dahil, o kadar teknik mevzular varmış ki, geç tanıştığım bisiklet ve forumda, malesef açığı kapatmak için aynı anda çok şey yapmak ya da bu sevdayı hiç yaşamadan sayfayı kapatmak gerekiyor. Ben ilk ama zor olanı seçtim.. Keyif de veriyor.. O yüzden, bildiğin ne varsa yaz elinden geldiğince. Çünkü hiç bilmeyen, öğrenir; az bilen de kendisini tazeler...
Sen pek zwift falan kullanmıyorsun ama en azından @delibalta youtube kanalını takip et belki sana ilham olur zwifte yaptığı yarışlar. Ayrıca kanalında reel yarışlarının videolarıda var.
 
Lance iyi bir zamana karşıcıyken biraz kilo verip yokuş performansını artırıp genel klasmancı olmuştur. Rogliç, Dumoulin gibi.
Contador ise iyi bir yokuşçuyken zamana karşısını geliştirip genel klasmancı olmuştur.
Üç büyük turu kazanmak istiyorsan temel mantık basittir, iyi yokuşçu olmak ve zamana karşının kabul edilir derecede iyi olması.
Contador dopingten ceza aldı. Ama bireysel dopingten
Lance dopingin kralı diyebileceğimiz kan naklini yapmıştır, daha da vahimi bunu tüm takımına yaptırtmış olmasidır. Bu yönüyle bireysel değil kolektif dopingçidir.
Lance, kanser ile yaptığı mücadele ile bir çok insana umut olmuştur,feyz vermiştir. Ama yaptığı dopingle umut olduğu sevenlerine bisiklet dünyasının en büyük hayal kırıklığını yaşatmıştır.
Ben ikisini de sevmem. Onlar da beni sevmesin yapacak bi şey yok.
@makaram @Can Çelik Neredesin diyordunuz. Lance gördüm mü dayanamam
 
Lance iyi bir zamana karşıcıyken biraz kilo verip yokuş performansını artırıp genel klasmancı olmuştur. Rogliç, Dumoulin gibi.
Contador ise iyi bir yokuşçuyken zamana karşısını geliştirip genel klasmancı olmuştur.
Üç büyük turu kazanmak istiyorsan temel mantık basittir, iyi yokuşçu olmak ve zamana karşının kabul edilir derecede iyi olması.
Contador dopingten ceza aldı. Ama bireysel dopingten
Lance dopingin kralı diyebileceğimiz kan naklini yapmıştır, daha da vahimi bunu tüm takımına yaptırtmış olmasidır. Bu yönüyle bireysel değil kolektif dopingçidir.
Lance, kanser ile yaptığı mücadele ile bir çok insana umut olmuştur,feyz vermiştir. Ama yaptığı dopingle umut olduğu sevenlerine bisiklet dünyasının en büyük hayal kırıklığını yaşatmıştır.
Ben ikisini de sevmem. Onlar da beni sevmesin yapacak bi şey yok.
@makaram @Can Çelik Neredesin diyordunuz. Lance gördüm mü dayanamam

İyi madem, sabah akşam lance konusu açalım da neşemiz yerine gelsin.
 
Ben düzgün bir şekilde bisiklet sürmeye başlayalı 2 sene oldu.O zamandan beri de hergün forumu takip edip birşeyler öğrenmeye çalışıyorum.Aslında koşuyla ilgileniyorum. Özellikle de ultra trail yarışlarıyla.2014'den beri pek çok yarışa katıldım.Ne yazık ki sporda sahtekarlık konusu her branşta en alt seviyeden en üst seviyeye kadar yapılıyor.

Verilecek çok örnek var, bende bir tane yazayım içinde olduğum koşu camiasından.Salomon koşu yarışları için bir takım kurdu ve bayan bir sporcuları vardı.Bu sporcu arkadaşımız yıllar boyu çoğu yarışlara hangi yaş grubunda derece yapabileceğini gözüne kestiriyorsa o yaş grubunda yarışlara kayıt yaptırıyordu..Nasıl olsa denetleyen yok.

Olay en sonunda ortaya çıktı ve film orada koptu.Takım direktörleri hiçbir suçu kabul etmeyip bütün suçu bayan sporcunun üzerine yıktılar.Olan biten hiçbir şeyden haberleri yokmuş gibi.Sporcu devamlı kürsü yaparken herşey iyiydi ve kendilerinin bu olaydan hiçbir haberleri yokmuş gibi sporcuyu takımdan atıp kendilerini akladılar.Çok tartışmıştık bu konuyu o zamanlar.Daha şahit olduğum neler neler var koşu muhabbetlerinde.Kestirme yapıp parkur kısaltan elit atletler,parkur şaşırıp arabaya binip yarışa devam edenler,toplanmayan yarış işaretleri,kötü hava şartlarında hiçbir güvenlik önlemi almadan düzenlenen yarışlarda şans eseri bir aksaklık çıkmadıktan sonra organizatörler tarafından "ne yarış oldu be " diye pazarlanan,yarışçılar tarafından ise "ölüm kalım mücadelesi verdik,ne çılgın insanlarız biz" diye hava atılan yarışlar ve daha niceleri
 
Geri