bugün bisiklet hırsızlığıyla ilgili öğrendiğim bir kaç şeyi yazmak istiyorum .
alsancakta bir kız arkadaşımızın dükkanın önünden gece bisikleti çalınıyor. güvenlik var diye elektrik direğinde bağlı bırakmış o gece. neyse polise bildirmişler falan kamera görüntüsü de mevcut. 2-3 saat sonra bulmuş polis. bu kız arkadaşın söylediği (tabi o da polislerden öğreniyor) polisin artık 'bisiklet nerde, ne yaptınız' deme yetkisi yokmuş. o yüzden sadece karakolda yapılması gereken işlemleri yapıp, savcılığa sevk ediyorlarmış. çalan çocuğu o gün içerisinde denetimli olarak salmışlar. yani bisikletinizi aramıyor polis, bisikletle yakalanırsa geri alabiliyorsunuz yalnızca.
biraz yırtık bi çevresi olan bu kız arkadaşımızın bi kaç arkadaşı çocuğu buluyor getiyorlar. çocuk özürler diliyor kızdan falan neyse demiş ki abla ben o akşam haplıydım, bisikletin sadece rengini hatırlıyorum iki sokak ötede başkaları elimden almış bisikleti. ama ben seni çok sevdim söz demiş sana ayarda bi bisiklet getireceğim. arkadaşımız kabul etmemiş tabi. şimdi bisikleti arıyorlar basmanede falan.
bu mevzuları öğlen konuşmuştuk ki eve gelince facebookta izmir bisiklet alım-satım grubuna girdim başka birisi (yine bir bayan) bisikleti çalınmış 3 gün önce. bugün basmanede sokak sokak gezerken bisikletiyle karşıdan gelen çocuğu görüyor. bisikletin önüne geçip çocuğu deviriyor, çocuk kaçıyor bisikletine kavuşuyor.
neyse yazı çok uzadı, kendi önleminizi kendiniz alın, bulacaksanız da kendiniz bulmak zorundasınız. maalesef sistem bu hale gelmiş durumda.
