Brompton P6R

İyi forumlar,

İngiltere'den alıp sürerek getirdiğim bisikletim ile ilgili izlenimlerimi sizlerle paylaşmak istedim. Ortalama 9000km kadar yol sonunda beğendiğim ve beğenmediğim yönlerini değerlendirip anlatmaya çalışacağım.



Öncelikle P6R yi açmak gerekirse, Buradaki "P" handle bar türünü belirtir. 6 sayısı vitesdir. "R" ise Rack (Bagaj) anlamına gelir. Bromptonlara ayrı olarak bagaj takabileceğiniz gibi "R" olan seriler fabrika çıkış olarak bagajlıdır.

Brompton M H S P olmak üzere 4 handlebar üretmektedir ve "P" aralarından en fazla tutma açısına sahip olanı ve genel olarak uzun tur yapacaklar için önerilir. Ben bu handlebar dan aşırı derece memnunum sünger olması bir avantaj, çok rahat yolda hiç eldiven takma gereği duymuyorum. Fakat yağmur yağdığı zaman sünger bütün suyu emiyor ve bu hiç güzel bir his vermiyor tuttuğunuz her yer vıcık vıcık.



Başta fren kolu açılarını yadırgıyorsunuz böyle nasıl tutarım, bileklerim acırmı, uzun yolda başıma dert açarmı gibisinden. Hiçbir endişeniz olmasın bunlara alıştıktan sonra normal 28" bisikletimin daha çok ağrı yaptığını fark ettim. Vitesler de tam olması gerektiği yerde, elinizi frenlere göre yerleştirdiğinizde vitesler tam elinizin altına geliyor.

Arka Bagaj'ın 430 gram kadar bir extra ağırlı var ve katlı halde çekmek(ittirmek) için 4 adet tekerleği bulunmaktadır. Ayrıca Eşyalarınızı sabitlemek için 2 tane bungee lastiği var. 20 kg yi rahat bir şekilde taşıyacağını yazıyor, ben bütün yol arkada 25kg gibi bir ağırlık taşıdım hiçbir sorun yaşamadım. Bu bagajda tek sorunum tekerleklerin ufak olması, biraz pürüzlü zeminlerde ittirirken sorun oluyor, fakat daha bütün tekerlekler satılıyor. Alıp upgrade yapmayı düşünüyorum.



Bisikletin destek ayağı olmadığından bu görevi arka bagaj görmektedir. Bisiklet boşken bu çok güzel bir çözüm ve de inanılmaz güzel duruyor. Fakat bisiklet yüklüyken tam bir baş belası, ayak olmadığından bisiklet ayakta durmuyor. Bir yere yaslamak zorundasınız.




16" tekerlekler dışardan baktığınızda gerçekten çok ufak duruyorlar, çocuk bisikletiymiş gibi bir his veriyor. Ön tekerim hala orjinal Brompton'un üretmiş olduğu Kevlar lastik, arkadaki ise orjinalin üstüne takmış olduğum 2. Schwalbe Maraton Plus. Önceki 2 lastik de kötü yollarda yanlardan parçalandı. Yüzeyi ufak olduğundan sürtünmeden oluşabilecek parçalanmalara karşı direnci çok az ve bu lastikleri her yerde bulamıyorsunuz. Ben ne olur ne olmaz deyip İngilterede yola çıkmadan önce almıştım ve Hırvatistan da değiştirmek zorun kaldım. Hırvatistan dan sonra her ne kadar aradıysam da yolda bulamadım.



Jantlar ve teller gerçekten kaliteli lastikleri parçalayan o derece kötü yollarda beni bir kere bile yolda bırakmadılar sorun yaşamadım. Önde bulunan Shimano dinamo dan hiç memnun değilim. Aşırı derecede sürtünme yaratıyor zaten yavaş gittiğim durumlarda işleri daha da fazla zorlaştırıyor. Fakat şehir içi kullanımlar için gayet ideal aydınlatması yeterli.



Çamurlukların her ne kadar metalimsi bir görüntüsü olsa da kendileri plastik ama çok iyi iş görüyorlar. Çamurluk tozluğu da aynı şekilde çok başarılı her ne kadar bana eski model arabaları hatırlatsa da bu bisiklete yakışıyor. Bu tozluğunda sorunu yumuşak materyal den yapılmış olması, 25km üzeri hızlarda rüzgara direnemeyip geriye doğru katlanıyor.

Göbekten vitesli olduğundan dolayı bakım yapmak zor, vites sistemi kapalı olduğundan dış etkenlere maruz kalmıyor. 9000km oldu daha bakım yapmadım normalde 5000km de bir yağ değişimi yapılmasını öneriyorlar. 10.000 km olunca yapacağım o işi.



Değişik bir yapısı olduğundan kendi başınıza herşeyi yapmayı öğrenmeniz gerekmektedir. 1 kere acelem olduğundan bisikletçiye lastiği değiştirmek için gitmiştim, baktı baktı lastiği bile çıkaramadı anahtarı alıp kendi işimi kendim gördüm. Lastiği değiştirmek için bile 15lik bir anahtar taşımanız gerekli.

Brompton diyince çoğu kişinin aklına katlanma mekanızması gelmesi gayet normal. Diğer katlanırlardan kendisini ayıran olay da bu.Katlanmış haliyle 585mm yükseklik x 565mm uzunluk ve 270mm genişliğe (23" x 22.2" x 10.6") sahip.





Nasıl güzel mi?, Rahat mı?, Uzun yola çıkılır mı?, Memnun musun?, Sence almalımıyım, değer mi? gibi sorulara çok maruz kaldım. Kendi tecrübelerime dayanarak bunlara cevap vermek istiyorum.

Bu bisikletin asıl yapım amacı uzun yol değil, şehir içi rahat bir şekilde dolaşmak amaçlı yapılmış. Fakat ben daha uzun turlara böyle bir bisiklet ile çıkmak istediğimden dolayı kendisini seçtim. Pişman mıyım? kensinlikle hayır. İnanılmaz derece de memnunum. Uzun tur yapabilmek adına Brompton aldım.Eğer şehir ya da ülke içinde kullanacaksanız önermem. Her hangi bir katlanır ile sorun yaşarsanız, otobüs ya da bir araca koyup en yakın yerleşim yerine zaten gidebilirsiniz. Herhangi bir bisiklet de aynı işi görüyor,çünkü azımsanmayacak bir fiyat etiketi bulunmakta. Bu paraları vermeden önce hangi amaçla kullanmayı düşündüğünüzü belirlemelisiniz. Ben bu parayı vermeyi gözden çıkardım derseniz kesinlikle öneririm.

@Enki İngiltereden alıp sürerek getirdim deyince soluksuz okudum.
Çok güzel bir değerlendirme olmuş. Evet brompthonlar görece pahalı ama hakkını veriyor sanırım.
Almak isteyenler için çok güzel bir yazı olmuş.

Paylaşım için teşekkürler.9000 km'nin tecrübesi, bundan daha iyi bir inceleme olmazdı.

Çok başarılı bir inceleme olmuş. Özellikle yüklü hali oldukça şaşırtıcı.

Katlanır sahibi olduktan sonraki görüşüm, bisikletin sadece katlanmasının yeterli olmadığıdır.
Katlanınca birarada durmalı, katlı halde sürülebilmeli ve olabilecek en küçük şekilde katlanmalı.
Katlanırı işe giderken servis noktası ve ev arası kullanıyorum. Volt, sprinter modellerinde kapı önüne rahatlıkla koyduğum bisiklet, servis midibüse dönüşünce olmadı.
Hem katlanır yatırımı yapmış oldum, hem de toplu taşıma kullanmak zorunda kaldım.

Brompton pahalı evet ama benim derdimin dermanıydı. Belki bir gün edinme şansım olur.

@Enki Yakın zamanda katlanır bisiklet almış biri olarak yazdıklarınızdan inanılmaz keyif aldım, elinize, ayağınıza sağlık. Bisikleti yükleyip tura çıkasım geldi ne yalan söyleyeyim. Özellikle gidonu çok beğendim, hali hazırda Dahon kullanıyorum ve böyle bir şey arıyorum, umarım benzerini bulurum. Turla ilgili başka fotoğraflar var ise görmek isterim. Selamlar, saygılar.

@Enki uzun bir aradan sonra forumda eli yüzü düzgün, derli toplu bir inceleme görmek keyif verici. Elinize sağlık, kazasız belasız nice turlarınız olsun.

@Homer

Brompton o kadar pahalı ki, bir tane alınca ingiltere den buraya getirmek için para kalmamış. süre süre getirmişsiniz.

Bi kaç sorum olacak üstadım:

1. 9000 kilometre yolu katetmek ne kadar sürdü toplamda?

2. 16 inç tekerli ve sanırım üç vitesli bir bisikletle Avrupayı boydan boya geçmek için bir insanın kafayı yemiş olması gerekiyor mu gerekmiyor mu?

3. Issız yollarda, sisli/puslu dağ yollarında, bayırda, kamyonlar tırlar yanınızdan geçerken hiç tırsmadınız mı?

4. Bazen yeterince hızlı gitmediğinizi düşündüğünüz oldu mu? Çünkü büyük bir bisikletle çok daha hızlı gidebilirdiniz diye düşünüyorum özellikle düz yollarda ya da yokuş aşağı. Ya da yokuş çıkarken bol vitesli büyük bir bisikletle çok daha rahat etmez miydiniz?

5. Hiç sıkılmadınız mı? Ya da yol ortasında hiç yorulup otostop çekmediniz mi?

6. Son olarak Brompton'u tur bisikleti olarak tavsiye etmişsiniz. Hatta şehir/ülke içinde katlanır almayın sorun yaşarsınız demişsiniz. Katlanır bisiklet mantığına tamamen ters bir sav bu, bunu biraz daha açıklayıcı biçimde ifade edebilir misiniz acaba? Ben çünkü pek anlamadım.

1. 9000 km yi 10-11 ay içerisinde yaptım bunun 4500 km ilk kısmı zaten tur sırasında 50 gün içerisinde oldu.

2. Geçen sene bundan daha uzun mesafeyi 28" bisikletim ile yapmıştım, bundan daha fazla zevk aldığımı belirtmek isterim.

3. İngiltere den İtalya ya kadar her yerde bisiklet yolları mevcut. İtalya'dan sonra adriyatik boyunca tır ve kamyon gibi araçların geçişinin yasak olduğu tatil yerlerinden geçtim.

4. Amacım hızlı gitmek değil mümkün olduğunca yavaş gidip bütün güzellikleri görebilmek. 6vitesim var fakat 11-34 lük bir aralığa sahip, hatta grimsell pass ın ilk 8km sini tırmandım, sonra yol kardan kapalı diye geri çevirdiler ama gerçekçi olmak gerekirse kalan 17km yi çıkamazdım.

5. Hiç sıkılmadım hatta bazen yol bitmesin diye saçma sapan yollara girdim. Çünkü gezmeyi çok seviyorum, her yolculuk bitişinde kendimi boşlukta gibi hissediyorum. Öyle ki uçak mühendisi olduğum halde 10 senedir uçak üzerine eğitim aldığım halde işten çıkıp gezme olanağım olmadığı için kendi işimde çalışmıyorum. Otostop çekmedim fakat İsviçre de yollar kardan kapalı olduğundan 1 kere 100km lik tren yolculuğu yapmıştım.

6. Özür dilerim yanlış anlaşılmışım. Demek istediğim Türkiye içinde ya da dilini bildiğiniz bir yerde tur yapmak için brompton almaya gerek yok, herhangi bir katlanır bisiklet de işinizi görür. Sorun yaşadığınızda otobüs e atlayıp en yakın yere gidebilirsiniz. Ben Hırvatistan Arnavutluk Slovenya gibi dilini bilmediğim yerlerde sorun yaşamaktan korktuğumda dolayı kalitesine güvendiğim bromrpton u seçtim.

@Enki Arka ruble 2 li mi ben mi yanlış görüyorum göbekten vitesli le re 2 li ruble takılabiliyor muydu

@hidromek

Evet 11-13T olmak üzere 2li ruble bulunmaktadır.

Teşekkürler, güzel bir inceleme yazısı olmuş. Tecrübe üzerine kurgulanmış.

inceleme güzel hakkıyla yapılmış. ama biz altındaki canavarı istiyoruz TUR YAZISI.

Güzel bir yazı. Ama ben anlatılacak daha çok şey olduğunu düşünüyorum. Dile kolay 50 gün. Bagajı nasıl yerleştirdiğinizi de anlatırsınız sevinirim. Nasıl denge sağladığını merak ediyorum.

Mükemmel bir gezi-tur-inceleme yazısı olmuş. Ellerinize sağlık.
Bende epey uzun ara verdiğim bisiklet macerama katlanır bisiklet ile tekrar başlamıştım. konu bu sebeple ekstra ilgilimi çekti. (bu arada yol bisikletine geçtim)
Geçen günde youtube'da Brompton ile ilgili bir inceleme videosu vardı. Bisiklet çok ama çok hoşuma gitmişti.
Eğer bir gün katlanır bisiklete geri dönersem ya da ekstra satın alabilecek maddi durumum olur ise bu marka kesinlikle Brompton olacak

Peki sınırlarda geçiş sıkıntısı oldu mu? Yani bisikleti bir araç mı yoksa eşya olarak mı saydılar? Üzeriniz arandı mı gümrüğe aykırı ürün var mı yok mu gibisinden? Ve Bisiklet fiyatı harici toplam harcamalarınız ne kadar oldu? @Enki

@D.Mustafa Bulgaristan vatandaşlığım olduğumdan hiçbir sorun yaşamadım. 50 gün içinde gezdiğim parklar dahil 450€ gibi bir para harcadım.

Ya bisiklet istediğiniz gibi çıkmasaydı ne olacaktı acaba? 9000 km az değilmiş..

@Enki Hocam cevaplar için teşekkürler. Ben de bu gezinin bu kısa yazı ve bu kadar az fotoğrafla bitirilmemesi taraftarıyım. Bence bi blog açın hem uzun uzun yazın başınıza gelenleri, sıkıntıları, sürprizleri vs, çektiğiniz fotoları da yayınlayın ki biz de sizle gezmiş kadar olalım

Son bir sorum olacak, aslında yeri değil ama, şu vites sistemini bi türlü anlamadım ben. Şimdi iki ruble dişlisi var ama bisiklet göbekten 6 vitesli. Göbekten vitesli ise neden iki ruble dişlisi var? Yani mesela rubledeki dişlilerden birisi 3 vites diğeri 3 vites şeklinde mi çalışıyor? Göbekteki mekanizmanın son derece karmaşık olduğunu biliyorum. Onunla ilgili videolar filan izledim ama hala anlayabilmiş değilim, gerçekten bir mühendislik harikası, tam bir "clockwork". Bir katlanır kullanıcısı ve fanı olarak, ve bir Brompton takipçisi olarak (o kadar pahalı ki ancak takipçi olabiliyoruz ) ilgi ile izliyorum. Teşekkürler.