Bisikletliler 1 Mayıs alanına alınmadı

@Seymour Glass senli benli konuşmaya geçtiğimize göre askerliğimiz falan birlikte yaptık herhalde. Neyse sorun değil.

Siz anlamamışsınız ben de anlattım. Bisiklet emektir derken bisikletle emek aynı anlama geliyor denmek istenmiyor. @GCSüzgün arkadaiın da dediği gibi domates yetiştirmek de emektir.

@Seymour Glass
bakın ne kadar güzel, bunlar doğru onermeler. ama hiçbiri birbirini yanlışlamaz.

Bisiklet emektir demek, bisiklet kullanırken emek harcarsın o da sana tam karşılığını verir demek. Altını oymaya çalışmanız bu sozu itibarsızlaştırmaya yetmez.
Ha siz aksini düşünüyorsanız bu da sizin fikriniz, katılmam ama saygı duyarım.

@Seymour Glass dostum sloganlar zaten biraz boş olur. Adı üzerinde. Slogan atmak...
Ama yine de ortadaki iyi niyeti gözden kaçırmamak lazım.
Emek ile yürüyen bir taşıtı 1 Mayıs alanına getiren emekçi bisikletseverler bir farkındalık yaratmaya çalışmış. Toplumda dışlanan, hor görülen birçok şeyin böyle günlerde dile getirilmesi gibi.
Yani bisiklet emektir yazmanın ne zararı olur ki?
Bildiri olsa daha spesifik açıklamalar beklenir ancak sonuçta bu 1 Mayıs.
Mesela çocuk bayramı olsa da aynı şekilde bisiklet çocukluktur yazabilirlerdi.
Ya ben 37 yaşındayım, çocuk muyum, bu ne biçim slogan demezdim.
Emek bayramında emeğe dair bir çevreci taşıt için bisiklet emektir yazılmış. Bence olmuş.

İçeri alınmaları daha iyi olurdu.
Devletin böyle zamanlarda ergen egosu var. Dün miting alanına saçma sapan kilometrelerce yol yürüyerek girdik. Yanımızda toplanmışlar insanlar ama arada bariyer var. Bariyerin bitimi 2 kilometre uzakta. Oraya yürüyüp içeri giriliyor.
Neden, çünkü yasakçı bir zihniyet.
Ama ancak burada yasak uygularlar.
Ergen gibi.
Bisiklet olayında da öyle. Pankart yanlış diye alınmamış değiller.
Sırf gıcıklığına böyle bir şey var.

Fabrikalar, tarlalar ve siyasi iktidar her şey emeğin olacak! (Slogan oldu ama olsun, en azından niyetimiz bu)
Onlar ancak şimdi bisikletçiye bariyer çeksinler

Sn @Ahmetgitar müsaadeniz ile bir konuya açıklık getirmek istiyorum.
Devlet aklı, vatandaşına "ergen egosu" yahut "gıcıklık" yapmaz.

Şu bir gerçek ki; gerek ülkemiz, gerek içinde bulunduğumuz coğrafya, gerekse küresel dünya,ciddi anlamda yayılım gösteren, yoğun bir terör sarmalından geçmekte. Bu terör fırtınasının asıl nedeni ise, küresel denklemin, kripto güçler tarafından yeniden yapılandırılması.

Jeo/Politik ve Jeo/Stratejik öneme sahip ülkemizin, küresel olarak gerçekleştirilen denklem operasyonu sırasında etkilenmemesi mümkün değil.

Ülkemiz,tehditten ziyade fiili terör saldırıları ile karşı karşıya. PKK,KCK,Dhkp-C,FETÖ,DAEŞ+ yabancı istihbarat örgütlerinin elit suikast timleri (BND-GSG9 bu konuda uzmandır) ülkemiz üzerinde derin operasyon+sabotajlar gerçekleştirdi,gerçekleştiriyor (Ankara Garı saldırısı hala taze)

Yüce Devlet, kritik günlerde olası terör tehditlerine karşı önlemler alır. Almak ve uygulamak zorundadır.

Bu önlemler ile ilgili bütün istihbarat-plan-icra, devletin istihbarat+emniyet (kolluk) teşkilatları tarafından organize edilir.

1 Mayıs, olası terör saldırı+provokasyon için potansiyel tehdit oluşturmakta, olası bir saldırıda yaratacağı sosyal travma için bütün kritik öğeleri bünyesinde barındırmakta.

İşte bu günlerde vatandaş olarak şartları gereksiz yere zorlamak yerine, devletin istihbarat ve kolluk kuvvetleri ile işbirliği yapmak, yetkililerin işaret ettiği, istihbarat ve kolluk kuvvetlerince güvenliği sağlanmış, güvenlik seviyesi yüksek alanlarda bayramı kutlamak, bilinçli ve sorumlu vatandaşların asli görevidir.

Aksi durumda devlet aklı, vatandaş ile güvenlik arasında seçim yapmak zorunda kalacak,kesinlikle güvenliği tercih edecektir.

Esen kalın.

@Kazuya aramızda artık bir samimiyet oluştu diye düşünmüştüm
@Kazuya, @Ahmetgitar dostlarım, hassasiyetinizi anlıyorum ancak eylemler doğru olmalı. Haklı zeminde, yararlı ve sınırlı olmalı. Bu eylem tarzı ne doğru ne de haklı. Çık sokağa bisikletlinin sağ şeritte hakkı olduğunu haykır! Oturma eylemini bisikleti kullanamadığın yerde yap. Kullanmaman gereken yerde değil. Eylemdeki çelişkiyi bir kaç yorum önce yazmıştım. Tekrara lüzum yok. Ancak şunun tekrara lüzumu var: Bisikletin 1 Mayıs alanında işi ve yeri yok. 1 Mayıs alanında bisiklet vurgulu sloganlar yanlıştır. Yersizdir. Tabanda karşılıksızdır. 1 Mayıs marşında Sarper Özsan ne demiş: "1 Mayıs işçinin, emekçinin bayramı." Ne bisiklet bayramı diyor ne de bisiklet için harcanan emeğin.

Sonra ne oluyor biliyor musunuz? Tamamen zıt görüşteki bir insanla tartıştığımızda doğru eylem yapamayanları, yersiz eylem sahiplerini bize karşı örnek gösteriyorlar.

@Seymour Glass
ya biraz abartmışım, tamam doğrudur samimiyet oluştu

Sizi anlıyorum ama yine de katılamıyorum
Hani dediniz ya el arabası copcu vb. Onlar da onlarla gelsin. Yani ne var ki bunda, isteyen istediği kostümle, araçla gelsin. Bana kalırsa bu 1 Mayısın anlamını daraltmaz genişletir.

Zaten oraya bisikletle gelen de kendini o sekilde ifade etmeyi sevdiği için geliyor. Yoksa bisiklet yolu yapılsın diye orada bulunmuyor. Hani nasıl maden işçileri baretle geliyor, ne bileyim avukatlar cubbeyle, bisikletle gelen de bisikletiyle geliyor işte. Ha ben bisikletimle gitmedim, ama gelen de hoşgeldi.

@Ahmetgitar
Sebep bu veya daha fazlası olabilir mi acaba?
İstanbul’da “1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü” sürecinde yaşanan olaylarda 165 kişi gözaltına alındı. TEM birimleri ise provokasyon hazırlığı yapan 18 şüpheliyi yakaladı. Aramalarda, 85 molotof kokteyli (Sıvı bomba), 25 havai fişek ele geçirildi.
(Gazeteden alıntıdır)

İktidarın mitingi olduğunda tüm ulaşım araçlarının son durağı miting alanı olur. Herkes rahatça, ücretsiz ulaşır. İş 1 Mayıs mitingine geldiği zaman küresel güçler devreye girer, her tür komplo teorisi silah olur. Ulaşım araçlarına kısıtlamalar gelir. İnsanların ilk buluştukları Mecidiyeköy, Şişli gibi yerlerden metrobüsler transit geçer, adam almaz.

"Bisiklet, emektir" gerçekten. Ulaşım deyince motorlu taşıtları aklına getiren bir topluma iyi bir cevaptır. Hem emekten yana olup hem de gaza bastıkça birilerine para vermenin emekle ilgisi olmadığını vurgular.

@Mesut DOĞRU
Darbenin ardından gerçekleştirilen nöbetlerde 81 ilde insanlar bir ay boyunca meydanlarda toplandı. Herhangi bir saldırı yaşanmadı. Demek ki necip devletimiz güvenlik önlemini "keyfi" yasaklara başvurmadan da alabiliyor. Ha velev ki 1 Mayıs alanında bir saldırı gerçekleşti, olay yeri hemen gaza boğularak ölenle kalanın ayrışması sağlanır. Bunlar, en nihayetinde alışık olduğumuz uygulamalar.

@Kazuya
o zaman elektrikli bisiklet komünizm oluyo gibi, herkesten yeteneğine göre (ortalaması 15 km/h olan biri düşünün) herkese ihtiyacı kadar saatte (40 km/h ile işine gitmeye ihtiyacı var) ayrıca elektrik enerjisi için ödenen değer hali hazırda çalıştığı fabrikada harcadığı emek üzerenden birimlendirilmiş.
o zaman özetle e bike: komünizm, yol bisikleti elitizm, mtb sosyalizm, city bike liberalizm, unicycle anarşizm. 3 tekerlekli bisiklet (bir tekerin diğer iki tekere tahakküm etmesi) faşizm olarak değerlendiriyoruz bundan sonra, yanlışım varsa düzeltin.

bu da bisiklet emekçisi bi arkadaşım, eski SSCB'den

"emeğin gücü sermayeyi ve patronları devirecek, "
P. Sagan, Speşılayzıd emekçisi...

*bende Seni Seviyorum Canım Benim

"Bisiklet Emektir" lafına neden bu kadar takıldı bazıları anlamadım. Şaka yapıyorlar galiba. Derin felsefi tartışmalar yapılsın diye yazılmamış o yazı.

"Sevgi Emektir" lafını duyunca,
"yok kardeşim ne alakası var emekle, bak ben seni seviyorum, şimdi bu emek mi oldu?"
Demiyoruz bence.

Uçurun güvercinleri ,uçurtmaları.Binin kas gücüyle çalışan araçlara, bize dayatılan herşeye karşı alternatif eylemler iyidir.
Dünya nelerle uğraşıyor,biz nelerle..
Emekçi kadınlar gününü o zaman kimse kutlamasın, çünkü kadın çalışan sayısı yerlerde geziyor...

Emek insana ait en iptidai değerdir ve her bireyin yaşama tutunma aracıdır. Neden bu mefhumu yabancılaştırmaya, öcüleştirmeye çalışıyorsunuz anlamadım. Ekonomik değeri, metalaşması vs. çerçevesinde konuşmuyoruz zaten bisiklet emektir derken, onu yazan yazdı, çizen çizdi.

Polis bir vatandaşın elindeki BirGün Gazetesini yasaklı yayın olabilir diye amirine sordu. Böyle olaylar yaşanan bir yerde daha ne bekleyebilirsiniz ki?

Beyler dün Ankara da 1 Mayıs Gosterılerıne Baktım da Ya Bır tane doğru durust gurup yok hep marjinal karışıklık çıkartan tipler.. Lenin Stalin resimleri dolu alanda Türk bayrağı Bı kaç tane gördüm onlarda bu gurupların arasına neden girmişlerse.. Zaten Nevruz 1 Mayıs ülkede belli hangi gruplar tarafından duzenlendiği...

Osmanlı da ilk işçi bayramı 1908 yılında kutlanmıştır 1923 yılında toplanan 1. İzmir kongresi n de 1 mayıs işçi bayramı olarak kabul edilip,tarım dışındaki işçilerin çalışma zamanı da sekiz saat ile sınırlandırılır .aynı yıl İstanbul ,Ankara ve Adapazarı nda işçi gösterileri düzenlenmiş .1925 de çıkarılan takrir-i sukün kanunu ile 1 mayıs kutlamalarına bir süre ara verilmiştir .1935 yılında ise 1 mayıs bahar bayramı olarak kabul edilmiştir lakin .1925 /1975 arası Türkiye de 1 mayıs kutlamaları yapılmamıştır .1979/1987 arası 1 mayıs kutlamaları tekrar yasaklanmıştır..hangi devlet işleyişi olursa olsun bulundukları coğrafya ya göre hareket ederler dünyadaki bir kaç toz pembe görünen ülke dışında bu böyledir ki onlarda gelirlerini nasıl ve nereden sağladıkları tartışılır ..dünyanın neresine girderseniz gidin devlet vatandaşını vergi mükellefi olarak görür bu kesin ve nettir (istisnalar kaideyi bozmaz)yaşadığımız coğrafya zor bunla ilgili yapabileceğimiz bir şey yok toplum olarak birbirimizi ötekileştirmediğimiz sürece işçi bayramını işçi bayramı gibi kutlamak , siyasete alet etmeden. toplum olarak eleştirmek ve ön yargılı olmak bizde had safhalarda .birini veya birşeyi eleştirirken acımıyoruz , ön yargılarımıza gem vuramıyoruz benim gibi düşünmüyorsa doğru değildir anlayışı nasıl yanlışsa ortak bir noktada buluşamamak o kadar acı .nihayetinde insanız dünyanın bizim etrafımızda döndüğüne inanıyoruz .çirkin olanı sevmiyor güzel olan herşeye bayılıyoruz ..hee kim suçlu derseniz küresel egomanya derim...bu yazılanlar kimseye cevap niteliği taşımamaktadır herhangi bir tartışmaya neden olmak istemem sadece kendi bilgim ve fikrimden ibarettin .....ibarettirden geriye bakınca emeğin küçüğü büyüğü olmaz diyerek klavyede baya bir harfi parmaklamışım emekse sonuna kadar emek .

1 mayıs 1977 de ne olduğunu bilmeden 1 mayıs hakkında yürüttüğünüz fikirler kifayetsiz kalır. 1 mayıs 77'de 500 bin civarında insan eyleme katılır, dönemin marmara etap hotelinin çatısından silahsız kalabalığa uzun namlulu silahlarla ateş açılmış, ardından kazancı yokuşunda kamyonlarla yol tıkanarak arbede oluşması sağlanmış ve polis tarafından yapılan müdahale sonucu kaos ve izdiham ortamı yaratılmıştır. Olayın failleri resmi ve gayri resmi tetikçiler, kendilerine sembol olarak köpek seçen parti sempatizanları ve tabii ki devlettir. amaç hep aynı, kalabalıkların eyleme geçmesinden korktuklarından engellemeye çalışmak, susturmak, sindirmek. şu anda da aynı sebeple taksim dışındaki alanlara yönlendirilmiştir. İşte bu resmi terör devam ettikçe 1 mayıs'ta eyleme duranların öfkesi dinmez. umarım olan biteni, dayılarından duydukları haliyle, "provakasyon" sananlar için araştırabilecekleri ve anlayabilecekleri bi alana ışık tutmuşumdur.

@Tasogare
Öfkeyi öfkeyle mi yok edeceksiniz.
"kendilerine sembol olarak köpek seçen parti sempatizanları " bu biçimsiz benzetmeniz hiç hoş olmamış. Burası bir bisiklet forumu.
Siyasi düşüncenizi hem de hakaretamiz bi şekilde aktaracağınız bir ortam değil.
Kaos ve karışıklık yaratmak isteyen gruplar ve istihbarat örgütleri istedikleri kılığa girerler inanın. Lüfen siyaset ve hakaretten bıktık artık. Bari bura da dostça arkadaşça paylaşım yapsak olmaz mı?

@yanık_orhan
+

Bana göre:Traktör ile kurban bayramında öküz, dana, koyun taşımak da yassah olmalı gardeş. Bayramlarda doblolara 15 kişi binip el öpmeye gitmek de yassah olmalı ölebilirler..

Hoş görü olmadan hayatımızdaki her şeyi zihinde bir takım olumsuz kalıplara koymayı adet haline getirdik.