Scudo Sports

Bisikletli ölümlerindeki artış

Geçen yılın aynı dönemine göre %2.7 daha az ölüm diyor başlıkta.
Hürriyet'teki haberin ilk cümlesi de "bu yılın ilk altı ayında genel (link) kazalarında ölümlerin azaldığını" söylüyor. Ölümlerin azalma oranının %2,7 olduğunu belirtmemiş olmasına mı takıldınız?
 
Scudo
Hürriyet'teki haberin ilk cümlesi de "bu yılın ilk altı ayında genel (link) kazalarında ölümlerin azaldığını" söylüyor. Ölümlerin azalma oranının %2,7 olduğunu belirtmemiş olmasına mı takıldınız?
Konu başlığındaki yazıda " Bu rakam bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 11.3 artış demek. Geçen yılın ilk beş ayında bisiklet kazalarında ölenlerin sayısı 142 olarak kayıtlara geçmişti. " diyor. Ona istinaden dedim.
 
İyice basitleştirerek anlatıyorum bakın:

Trafiğe 2 bisikletli çıksa ve 1'i ölse, ölü sayısı 1, ölüm riski %50 olur.

Ertesi yıl 4 bisikletli çıksa ve 2'si ölse ölüm sayısı %50 artmış, ölüm riski değişmemiş olur.

Trafiğe 23 milyon bisikletli çıkar ve 200 bisikletli ölürse, ölme riski 100 binde 0,87, milyonda 8,7 olur (Hollanda).

Hollanda'da Türkiye'dekinden daha fazla sayıda bisikletli yolda hayatını kaybetmektedir. Ama bu, Hollanda'nın bisiklet sürmek için Türkiye'den daha güvensiz ve riskli olduğunu, Hollandalıların bir an önce harekete geçip güvenli bisiklet yolları ağı inşa etmesi için siyasilere baskı yapması gerektiğini anlatmaz. Onu 50 yıl önce yaptılar zaten, sıra Türkiye'ye geldi, 50 yıl geridesin ve herkesin bisiklet sürmekten ödü koparken her sene 100-150 bisikletli trafikte hayatını kaybetmekte. Avrupa hayranlarının sesinin kesildiği anlar nihahoho diye çığlık atacağına, doğruyu iyiyi güzeli takdir edip örnek gösterenlere saldıracağına, okuduğunu doğru anla, düzgünce tartış.
 
Avrupa hayranlarının sesinin kesildiği anlar nihahoho diye çığlık atacağına, doğruyu iyiyi güzeli takdir edip örnek gösterenlere
saldıracağına, okuduğunu doğru anla,
Bisikletli ölümlerindeki artış düzgünce tartış.
Benim ne kast ettigim, neye vurgu yaptigim gayet nettir.
Mesnetsiz saldirmakta senin gibi oryantalist arkadaslarin işi oluyor genelde. Vizyonun ve misyonun "sadece benim bakis acim-benim dogrularim" ise bir zahmet sahneden in çünkü yeterince var senin modelinden forumda. Arz -talep bollugu sonucta
 
@Haggard1963 Mahkemede anlatırsınız şimdi ekran görüntüsünüde aldım.

Önce geliyorsun kendi görüşünü yazıyorsun. Ardından görüşünü söyleyen bir üyeye bak geldi hemen bir tane deyip aklın sıra dalga geçiyorsun. Sonra üyenin mesajına hem alıntı yapıp cevap veriyorsun, hem şikayet ediyorsun hem de mahkemede görüşürüz diyorsun hem de ilk mesajını düzeltiyorsun. Şikayet işi böyle olmaz. Bizi durup dururken uğraştırıp canımızı sıkma. Bir mesajı şikayet ediyorsan alıntı yapmayacaksın. Bunu yaptığın zaman mesajları zincirleme silmek gerekiyor. Bu da foruma zarar veriyor. Bu forumdaki sanıyorum 1 milyonuncu üyeliğin falandır. Artık nasıl bir kafa yapın varsa, defalarca kez buradan uzaklaştırılmana rağmen benim üyeliğimi iptal edin deyip bir sürü üyeliğini iptal ettirmene rağmen hala buraya gelip ortalığı karıştıyorsun. Bence artık dursan iyi edersin çünkü sıkmaya başladın.
 
Benim ne kast ettigim, neye vurgu yaptigim gayet nettir.
Mesnetsiz saldirmakta senin gibi oryantalist arkadaslarin işi oluyor genelde. Vizyonun ve misyonun "sadece benim bakis acim-benim dogrularim" ise bir zahmet sahneden in çünkü yeterince var senin modelinden forumda. Arz -talep bollugu sonucta

Bu forumda "Avrupa'da bisikletli ölümleri azalıyor" diyen mi oldu? Bisikletli ölüm sayısındaki artışın Avrupa'da bisikletli ulaşım hakkındaki olumlu algıyı tartışmalı kıldığını söylemek yanlıştır diyoruz. Bunun için de risk kavramından söz ediyoruz. Hayır bunun riskle ilgisi yok, ölüm sayısının artışı Avrupa'nın bu konuda o kadar da başarılı olmadığını gösterir diyorsanız buyrun anlatın.

Hatanızı kabul edecek yerde, konuyu daha üçüncü mesajda hayranlık polemiğine kaydırarak zaten başlık konusunun dışına çıktığınızı anlamanız gerektiği hâlde hâlâ ithamlara karalamalara devam ediyorsunuz. Amacınız bisikletli ölümlerinin dünyadaki artışının sebeplerini konuşmaksa kimseye "hayranlık" ithamında bulunmanız gerekmiyor. Bu başlıkta hayranlık tartışması yapılsın diye bir ima ya da unsur mu var? Oryantalizm tartışması için başka bir başlık açın, görüşlerimi ben size anlatayım, bu konuda neler okuduğumu ve neler yazdığımı söyleyeyim, oradan devam edelim. "Senin gibi oryantalistler" diyerek "ad hominem" safsatası üretiyorsunuz. Açın başlığı, Edward Said, Osmanlı-Türk Modernleşmesi, Aydınlanmacı Kemalizm, Tanpınar, Oksidentalizm, İdris Küçükömer, Şerif Mardin falan konuşuruz, çok da güzel olur. Safsatalar en çok önyargılardan kaynaklanır.

Konuyu konuşmaya çağırıyorum, ölüm riski ve ölüm sayısı arasındaki ilişkiyi, Avrupa ve Türkiye'de bisikletli ulaşım altyapısını, Almanya'nın bisiklet anayolunu, Avrupa'nın neden bisikletli ulaşımı bu kadar gündeme aldığını, iklim kriziyle ilişkisini, Türkiye'deki trafik istatistiklerini, verilerin güvenilirliğini falan konuşalım. Bağlam nedir, kavram nedir, ilişki nedir, veri nedir, istatistikler nasıl yapılır, nasıl okunur, bilerek öğrenerek konuşalım.
 
Yazdiklarim baslik disina cikmak degil, tam göbegidir sayin bisiklet gundemi. Başligi acan zaten polemikleri , Seda Sayan sabah kusagi tadinda agiz dalaşlarini seven bir arkadasimiz. Her ama her konuda mutlaka gordugumuz " mutlak avrupa haklidir, kusursuzdur, bal dök yaladır" argumanlarina bir gönderme yaptim. Tekrar soyluyorum ;

"Kimse lafimi yanlis anlamasin. Herhangi bir kulture yada ulkeye körü körüne hayran olmayı yada nefret duymayi eşit duzeyde gereksiz buluyorum. Oyle insanlar var ki batiyi kulaktan dolma bilgilerle duyup ölümüne savunma kafasina giriyor. Ozellikle bu forumda cok var oyleleri"
 
Yazdiklarim baslik disina cikmak degil, tam göbegidir sayin bisiklet gundemi. Başligi acan zaten polemikleri , Seda Sayan sabah kusagi tadinda agiz dalaşlarini seven bir arkadasimiz. Her ama her konuda mutlaka gordugumuz " mutlak avrupa haklidir, kusursuzdur, bal dök yaladır" argumanlarina bir gönderme yaptim. Tekrar soyluyorum ;

"Kimse lafimi yanlis anlamasin. Herhangi bir kulture yada ulkeye körü körüne hayran olmayı yada nefret duymayi eşit duzeyde gereksiz buluyorum. Oyle insanlar var ki batiyi kulaktan dolma bilgilerle duyup ölümüne savunma kafasina giriyor. Ozellikle bu forumda cok var oyleleri"

Başlığı açanın kim olduğuna bakacaksak forum başka bir mecraya kayar. Ad homineme devam ediyorsunuz. Ben de üslubunu sevmem ama bu onun açtığı başlıkta konuyu mecrasından saptırmama gerekçe olmaz. Konunun göbeğinde falan değilsiniz. Avrupa hayranlığının Avrupa'daki bisikletli ölümleriyle ilgisi yok. Biz daha az hayran olursak orada daha az bisikletli ölmüş olmayacak. Biz hayranız diye de ölmüyorlar. Konuyu konuşmamız için de ille ağız dalaşını sevmeyen bir arkadaşımızın açması gerekmiyor. Tam göbeğinde falan değilsiniz, gereksiz bir atakta bulundunuz ama tevazuyla hatanızdan dönmek yerine inkâra ve karalamalara devam ediyorsunuz. Başlık konusu önemlidir, Avrupa'da bisikletli ulaşım güvenliğinin ülkeden ülkeye değiştiğini de konuşmamıza vesile oluyor, Dublinliler feryat figan ediyor mesela, Londra'da durum her şeye rağmen pek iç açıcı değil, her yer Hollanda Danimarka gibi değil, ama ölüm sayısı ile ölüm riski de aynı şey değil.

Dert ettiğiniz şeyin yeri bu başlık değil, açın başka bir başlık, oradan devam edelim. "Özellikle bu forumda çok var öyleleri" gibi sözler ağız dalaşıdır, düzgün bir tartışma arzunuzun olmadığını gösterir. Sokak köpeklerini neden toplamıyorlar başlığını açanın niyetini mi sorgulayacağız konuyu tartışmak yerine mesela, toplatalım kapatalım öldürelim diyenlerden geçilmiyor başlık, buna rağmen sayfalar dolusu bilgi belge veri var o başlıkta. Kapatsak yazık, silsek günah, köpekleri bırakıp başlığı açanın niyetiyle mi uğraşalım... Bu başlıkta da bisikletli ölümlerini bütün yönleriyle konuşmak için bir fırsatımız oldu, bunu hayranlık ithamlarıyla ve polemiğiyle heba etmeyelim, onu serbest kürsüde başka bir başlıkta yapalım. Konunun göbeğinde değilsiniz, kıyısında bile değilsiniz.
 
Peki haklisin.
Gerekli önlemler bizim açımızdan : Görünürlük, dikkatli ve kurallara uygun sürüş, doğru lastik ve basincinda kullanim, fren vs tertibatini sürekli bakimli ve kontrollu tutmak.
Bu kadar kolay aslinda.
Ama gerceklere dönersek ;

-Şöför instagraminda arac surerken gunun popüler muzikleri esliginde hikaye cekmekle meşkul.
- Ortalama bir hizdayiz, dikkatliyiz , lastik basincimiz dogru ama oda ne? Katil bir çukur yada kolumun gireceği boyutta bir mazgal.
-Tv de "Çukur " dizisini izleyip , kahveci Recep'den hapini almis sevgili Keko altinda modafiyeli sahini ile , basslari tam acmis vaziyette trafikte teror estirmeye yemin ederek yola çıkmış.

Buyrun simdi çozunuz trafikteki bisikletli ölümlerini
 
Bir Avrupa ülkesine göre, küçümsenmeyecek derecede önemli bir sayı bu.
 
Avrupa hayranlarinin sesinin kesildigi anlar. . .
Kaldato, olaya önyargı oğlu önyargı ile yaklaşmışsın. En az
1-Trafikteki araç sayısı
2-Trafikteki bisikletli sayısı
3-Trafikte bisiklet kullananların oranı
4-Kazaya karışanların uyruklarına ait veriler
olmadan evropelileri tezkir ve tezyif ediyorsun.
 
Peki haklisin.
Gerekli önlemler bizim açımızdan : Görünürlük, dikkatli ve kurallara uygun sürüş, doğru lastik ve basincinda kullanim, fren vs tertibatini sürekli bakimli ve kontrollu tutmak.
Bu kadar kolay aslinda.
Ama gerceklere dönersek ;

-Şöför instagraminda arac surerken gunun popüler muzikleri esliginde hikaye cekmekle meşkul.
- Ortalama bir hizdayiz, dikkatliyiz , lastik basincimiz dogru ama oda ne? Katil bir çukur yada kolumun gireceği boyutta bir mazgal.
-Tv de "Çukur " dizisini izleyip , kahveci Recep'den hapini almis sevgili Keko altinda modafiyeli sahini ile , basslari tam acmis vaziyette trafikte teror estirmeye yemin ederek yola çıkmış.

Buyrun simdi çozunuz trafikteki bisikletli ölümlerini

Bisikletlilerin kendi güvenliklerini kendi başlarına ve ellerindeki imkânlarla sağlaması yeterli olamaz elbette. Fosforlu yelek, kask gibi aksesuarları bisikletlilere dayatıp bunu yapmayanları başına geleceklerin müsebbibi ilan etmek adaletsizlik. Bisikletlileri bu aksesuarları kullanmaya çağıran bisikletli dernekleri de bu adaletsizlikte suç ortağı oluyorlar.

Bisikletli ölümlerini azaltmak için çok yönlü bir politika uygulanması gerekiyor. İsveç hükümetinin bisikletli denince aklına gelen imgeyi ve yaptığı tanımı paylaşayım, ki ülkeyi yöneten siyasi iradenin bisikletli ulaşım güvenliğindeki asli rolünü daha iyi görelim:

"Bisikletliler seyahat alışkanlık ihtiyaç ve şartları tıpatıp aynı homojen bir grup değildir; bisikleti kullanma tarz ve amaçları değişen, farklı yaş ve yaşam evresindeki kadın erkek kız ve oğlanlardan oluşur."

(link)

Bu tanımı yaptıkları sayfanın başlığı da şu: Daha fazla ve daha güvenli bisikletli ulaşım için ulusal bisikletli ulaşım stratejisi.

Yani ne desem bilemiyorum, gel de "hayran" olma! Bisikletli güvenliğinin sadece altyapıyla ve kurallarla ilgisi olmadığına, bisikletli deyince akla gelen tipolojiyi de sorgulayarak bisiklet kullananların aralarındaki farklılıkları ve çeşitliliğe dikkat çekip bir tanım yapmak ve bu tanımdan hareketle ülke ölçeğinde bir strateji belirlemek. Sanki hükümet değiller de aktivistler.

Her fırsatta söylüyoruz, zihnimizdeki bisikletli imgesini değiştirelim, bize empoze edilen bisikletli tipolojisine itiraz edelim, çocuklardan kadınlardan yaşlılardan engellilerden emekçilerden emeklilerden söz edelim, herkesin aynı ihtiyaç ve amaçlarla bisiklet kullanmadığını, kullanmayacağını anlatalım, bisiklet yollarının teknik standartlarını bu bakış açısıyla belirleyelim, şehir trafiğiyle entegrasyonunu bunu bilerek sağlayalım, bisiklet sektörünü ve piyasasını da buna göre yönlendirelim, bisiklet tüketimini ve kültürünü bu hassasiyetle tartışalım, okullara gidelim, işyerlerine gidelim, çarşıya pazara gidelim...

İyi güzel anlatıyorsun da İsveç'te bisikletliler ölmüyor muymuş? Ölüyordur elbette. 10 milyon küsur nüfusu var ülkenin, trafikte ölen toplam insan sayısı 2018'de 383. Bunun kaçı bisikletli? EU kaynaklarına göre 2007'de 33 iken 2016'da 22 olmıuş.

(link)

Başka mesajlarda devam ederim, çenem durmaz benim.
 
Yine bir pazartesi sabahi, yine ortalik karismis. Su tektuze hayatimda ihtiyacim olan kaosu saglayan bisikletforum'a bir kez daha tesekkur ediyorum. Baska mecralarda da var kaos ama bana fazla geliyor, buranin kivami cok iyi cok guzel.

Pek cok farkli ulkede az da olsa bisiklete binme sansi edindim, kimisi karsilastirma yapmak icin yeterli kimisi sadece bir kac saatlik surusler. Londra'da bisiklete binmeyi denedim, sadece denedim. Sunu diyebilirim ki cok buyuk kaos var. Istanbul'da bisiklete binmekten biraz daha guvenli diyebiliriz.
Londra'nin sokaklarinda, koselerde bir direge ya da agaca baglanmis fotograflar altinda cicekler, ufak tefek kisisel esyalarin oldugu yerler var. Bunlar genelde orada yasanan bir kaza sonucu hayatini kaybeden insanlar icin birakiliyor. Ben bunlari Hollanda'da cok sik gormuyorum, belki senede bir kac kez ama Londra'da cok fazla vadi.
Londra malesef bisiklet altyapisi guvenli bir sehir degil. Almanya'da biraz daha fazla bisiklet kullanma sansim oldu, altyapisi daha iyi Ingiltere'ye gore.

Simdi bu guvenli altyapi meselesine gelirsek, nedir bu. Bence en onemlisi arac/bisiklet yollari arasinda entegrasyon saglanmasi. Kavsaklarda, donuslerde hem arac hem de bisiklet suruculerinin uygun bir altyapi ve bilincli sekilde trafikte seyretmesi. Bir ornek vermeye calisayim.


Burasi standart Hollanda kavsagi. Hem araba, hem bisiklet hem de tramvayin gectigi bir yer.
Videoda gorulebilecegi gibi devlet altyapiyi saglamis, 3 farkli tasit yolunu birbirine entegre etmis, suruculerin hepsi de bilinci ve bu yuzden olum orani cok dusuk.

Olumlu bisiklet/arac kazalarinin cogu benim gorebilgidim, okudugum kadariyla en fazla arac - bisiklet yolunun kesisim yerlerinde oluyor. Eger bisiklet yolu yoksa ya da bisiklet yolu olsa dahi arac suruculeri donuslerde aynalari kontrol etmeden donmeye calisiyor. Ozellikle Londra'da otobus, kamyon gibi araclarin donusleri sirasinda carptiklari bisikletli sayisi cok fazla.
Bununla beraber diger major sebeplerden birisi de bisiklet yolu olmayan paylasimli yollarda 1.5 metre kuralinin ( bu kurali Turkiye'de 1 metre olarak uygulamaya calisan bir bisiklet camiasi var ki onlarin tekrar gozlerinden opuyorum buradan ) uygulanmamasi.

Turkiye'de olan kazalar neden oluyor, sebepleri nelerdir bu konuda istatistiki bilgilere dayanan bir arastirma vs. varsa bilen varsa burada da paylassin lutfen.

Avrupa hayranligi meselesinden yine ortalik karismis, diyebilecegim tek sey yillardir Hollanda'da yasiyorum. Bisiklet altyapisina, yollarina her gun tekrar tekrar hayran kaliyorum ve bunun neresi yanlis anlamiyorum. Gonul isterdi ki Turkiye'de de boyle guvenli, kaliteli altyapi olsaydi, bisiklet kullanimi yayginlassaydi.
 
Şu forumda yemin ederim trollükten bıkkınlık geldi. Forum yöneticilerinden ricam, üyeliğimi siliniz.
 
Konuyla ilgili çok güzel paylaşımlar var. Arkadaslar, birbirimizi kırmadan, incitmeden, sakin bir şekilde konuşsak ne güzel olur. Şu üç günlük dünyada bu kadar nefret niye...
 
Bisikletli Ölümlerindeki Artış Nasıl Oluyor ? Aşamalarla İnceleyelim:
1) Biri bu foruma Bisikletli Ölümlerindeki Artış veya Vitesimde Sorun Var vb. bir konu başlığı açar. (Burada başlığın adı, içeriği, üslubu vb. etkisiz eleman çünkü her tür başlık itinayla polemiğe dönüştürülür.)
2) Bir diğeri sırf muhalefet olsun diye ilk mesaja tam zıt bir mesaj atar.
3) Ya sen ne diyorsun cahil, asıl sen ne diyorsun beyinsiz, klavye delikanlılığı yapma, asıl sen yapma, erkeksen özelden yaz da göreyim, dur bekle geliyor cevabın vb. şeklinde atarlanma başlar.
4) Birbirlerinin telefonunu alır tartışıp kozlarını paylaşmak için bir yerde buluşurlar.
5) Tabii iki taraf da boş değildir. Çakı, bıçak vb Allah ne verdiyse donanmislardir.
6) Netteki tartışma ve hakaretler yüz yüze yapılır.
7) Birbirlerine dalarlar. Ya biri ya da ikisi birden ölür. Yani bisikletliler ölmüş olur.
8) Bu tartışma ve hakaretleşme sürdükçe bisikletlilerin ölümlerinde artış görülmeye devam eder.
 
  • Üzgün
Tepkiler: specific
Savcının işi gücü yok bununla uğraşacak. Gülerim.
 
  • Hahaha
Tepkiler: Adil ÜNALDI
Geri