Yol bisikletim yok, hiç olmadı, ve hiç yol bisikleti kullanmadım. Ama mantık ve sağduyu şunları fısıldıyor:
* Sele borusuna takılan bagaj ile max 10 kg civarı taşınır.
* Kelepçeli yüklük 25 kg civarı taşır. Oysa sağlam bir tur yüklüğü 40 kg rahat taşıyabilmelidir.
* Yol bisikletinde alt çatal (chainstay) kısa olduğundan, arka yüklük taksanız bile ökçeniz heybeye çarpar.
* Yol bisikletinin jantı ve lastiği yük ile bozuk yol şartlarına göre değildir. Bol bol arka jant teli kırıp lastik patlatabilirsiniz. Ayrıca, tel sayısı az olduğundan, bir-iki tane eksik jant teli ile "idare etmek" mümkün olmayabilir - bir tel kırınca gerisi çorap söküğü gibi gelebilir, hatta komple teker çökmesi yaşayabilirsiniz.
* Yol bisikleti kadrosu yük taşımaya göre değil, hıza göre (hafif) yapıldığından, yük altında esneyebilir. Bu ise sürücünün performansını düşürür, ayrıca ileri düzeyde esneme olursa, uzun vadede materyal yorgunluğuna (aşırı durumda kadronun/maşanın kırılmasına) sebep olabilir.
Yol bisikletinde -bana göre- tek mantıklı seçenek, Murat beyin dediği gibi römork kullanmaktır. Veya sele borusuna kaliteli ve uzun kollu bir yüklük takıp, yükü 10 kg ile sınırlamaktır.
Bunlar sadece arka yüklük ile ilgili. Geometri, sürüş pozisyonu, konfor, ön yüklük, çamurluk, lastik eni, vites aralığı vb. gibi turu olumsuz etkileyecek faktörleri es geçtim.
Yol bisikletiyle, bu şartlar altında "hafif & hızlı tur" konseptinde orta mesafeli turlar yapılabilir bence.
Düzeltme: Sele borusuna uzun kollu yüklük demişim. 10 kg için heybeye gerek yok (bagaj üstü çanta yeter), ayrıca uzun kol kaldıraç tesiriyle sele borusunu kırabilir. Dolayısıyla bunu "mümkün olduğunca kısa kollu yüklük" şeklinde değiştiriyorum.