Scudo Sports

Bisiklet yolu isteyenlere akord anahtarı ile ince ayar

@uğur kocaağa

Hertürlü sey yapılabilir elbette ama önce kişiler bilinclenmeli yada cezalar daha caydırıcı olmalı vs. Cunkü dediginiz gibi yapıldıgında yolar genişletildiginde suanda bile cok sık rastladıgımız manzaralar olacak. Adamlar geliyor cift gidip cift geliş yola tek seride indiriolar.

Gidiş yönünde 1 şerit boydan boya park gibi kulnılıyor diger yönde aynı. Hatta oda yetmiyor bazıları tek kalan seride bile yer yok diye bırakıyor.Bunların genelide park yapılmaz tabeası altında.

Şimdi polis gezse hepsine 100 lerce tl lik ceza yapıstırsa 2.3. tekrar yapıstırsa , bu takip hep sürse cok cok caydırıcı olur. Ama memlekettede herkes para almasını biliyor işe gelince kimse yok.

O yüzden 10 seritte olsa , kullanılacak serit gene 1 e iner diye düşünüyorum.

Sadece buda degil yeni kaza gecirdim yine belediye yüzünden anlatayım.

Motorlaydım kız arkadasım arkamda kasklarımız kafamızda. Gece 11.30 civarı bir yere gidiyorduk. Gectigimiz yolda hiçbir aydınlatma yoktu hızım 50-60 civarı. Bir viraja geldim sola dogru. Girdim viraja oda ne 20 metre kadar uzun 10-15 cm derinliginde 30 cm kadarda darlıkta kazılmıs asfalt. yolda zaten ısıklandırma yok ve tam viraz . Herhangi uyarı tabelasıda yok. Sözüm ona kazan kişi memleketteki araclar nasılsa 4 teker ya gecer gider kafasında. 2 tekeri düşünen yok.

Ön tekerim girdi daha ne oluyorum demeden tabi tam virajda o tekerin ordan cıkması imkansız gibi birseydi , yavaslayım demeye kalmadan cıkmaya calısıp cıkamayan lastik cukur içinde sürterek direksionu cevirdi ve devrildik.

Sonuc olarak heryerimizde ezikler cizikler sürtünmeden kaynaklanan yanmalar olustu. Kolum iyileşiyor bikelten kötü durumda. Kız arkadasımın kolu bilekten kırıldı . Bunun sorumlusuda belediyeler.

Tabi o karanlıkta canımızı kurtarmayamı tutanak flana tuturup polis cagarmayamı calısıcaksın. Sonradan gitsen nerde ıspatın dicek bi ton ugrasıp sinir olacaksın falan filan.

Yani kısacası motor bisiklet gibi aracları 2. sınıf olarak bile saymıyorlar gerek trafikte gerekse yol yaparken ve bunun düzelecegini sanmıyorum bu zihniuyette insanlar varken. Allah korudu kaskta yardımıyla ucuz atlattık diyebilirim. Ama benim yasadıgım sadece ufak bir örnek .
 
Scudo
@Mustafa ÖZKARA

Musatafa çarşamba perşembeyi ben yazdığım için cevap vereyim.Sende beni anlamamışsın :) oradaki amaç perşembe akşamı bisikletçilerine laf dokundurmak değil haftada bir gün bisiklete binmeyi bekleyenlere sitemdi. haftasonu pazar olabilir hafta içi çarşamba perşembe olabilir bir gün ile sınırlamamak lazım amacıyla yazılmış cümlelerdi.Üstelik ben Perşembe akşamı bisikletçilerine de katıldım sen katılmadan desteklemişsin :)
Bisiklet yolu muhabbetinde de Aliyi anlamamışsın ben yardımcı olayım:
herkesin örnek gösterdiği avrupadaki bisiklet yollarını hadi bisiklet yolu yapalım diye yapmadılar.İnsanlar o kadar fazla bisiklete binmeye başladı ki devletler desteklemeye bisiklet yolu yapmaya mecbur kaldırlar.
Şimdi ben bunları yazıyorum çünkü hakkım var.Bisiklet yolu yapılsın diye birtakım etkinliklere koşmuyorum fakat senelerdir arabam ve iş yerimin servisi olmasına rağmen işime bisikletimle gidiyorum.Yani yollardayım sürekli insanlar beni ve benim gibi arkadaşları görüyor sabah otobüs beklerken görüyor işe gittiğimi anlıyor akşam eve dönerken görüyor işten eve geçtiğimi anlıyor.İş yerimde ise zaten ben ve benim gibi yuzlerce(çalıştıgım iş yerinde 2500 personel var hergün 100-300 arası ınsan bisikletiyle gelir) arkadaş var hepimiz ilimizin bir yerlerinden bisikletlerimizle geliyoruz.
Şimdi soruyorum akşam saatlerinde 200 taytlı ,kasklı tam teşekküllü insanın topluca gezmesi mi bisiklet yolu isteme durumunda faydalıdır yoksa benim gibi her sabah işine gidip akşam dönen insanların sayısının artmasımı.
Kısacası isteyen istediği şekilde binsin bisikletine ister kaskıyla ister parmak arası terlikleriyle, sadece binsin. emin ol yeterli sayıya çıkıldığı zaman zaten yapılması gerekenler yapılacaktır.Bu döneme kadar insanları yelek giymelisin kask takmalısın tayt mecburi gibi kısıtlamamak lazım diye düşünüyorum.Şu an üst seviye kullanıyorum çok da keyif alıyorum küçükken mahalle arasında teker kaydırırdım kask yok tayt yok yine keyif alırdım .Önemli olan bu keyifin devam edebilmesidir.

Bütün bunlar benim şahsi düşüncelerimdir kimseyi bağlamaz.Katılmak veya karşıt olmak size kalmıştır.Ben kimsenin fikrine birşey diyemem lütfen kimsede yanlışsın diyerek bana birşey söylemesin :) herkese iyi forumlar....
 
Merhabalar yeniden arkadaşlar.

Burda bir çok arkadaş değerli düşüncelerini bizimle paylaşıyor, konuyu daha fazla kimseninokuması için sosyal ağ hesaplarınızdan da paylaşabilirsiniz.

Düşüncelerinize paylaşmış olursunuz. Hissettiklerimi iyisi kötüsüyle eksikleriyle( hissettiklerimi hissedip daha iyi dillendiren arkadaşlar var sağolsunlar:) ) Paylaşınız.

Bisiklet konusunda konuşmak her türlü konuşmak için sosyal ağ hesabımı ekleyebilirsiniz.
 
Ağzına sağlık kardeşim, çoğu bisiklet dostunun düşüncelerini çok güzel toparlayıp aktarmışsın. İşyeri 5 değil 30 Km olsa yine bisikletimle gider gelirdim. Saygılar
 
  • Beğen
Tepkiler: Ali AKTAŞ
İklimi, doğası, tarihi ...cennet olan bir ülkede yasıyoruz.Ancak buna ragmen hava sartlarını bahane ederek bisiklete binmemek için bir sürü bahane uyduruyoruz.Bisiklete binmek için havanın 25 derece, yağışsız, yerlerin kuru, güneşsiz , yaz akşamı vb. olması gerekmiyor.

Avrupada bisiklet kullanımı vs. deyip dururuz , ancak onların bisiklet zihniyetinin 10000000 da birine sahip degılız.Oradakiler 365 gün 7/24 hava şartlarını bahane etmeden bisiklete biniyorlar.

Ancak iş şekilcilik oldumu üstümüze yok maşallah.
 
Burada yazılanlar bana yaşamakta olduğum bir durumu hatırlattı:

İşte yan yana masalarda çalıştığımız bir arkadaşım yeni bisiklet aldığım gün bana şunu sormuştu:

-Hayırlı olsun kaç kilo?
-12.5 - 13 civarı
-Ama çok ağırmış.. Benimkisi 9.5 kilo
-Güzelmiş


Başka bir gün ben:

-Bak, kargo ile farım geldi nihayet, geceleri biraz rahat ederim artık
-Bu ne abi? Neden ağırlık ekliyorsun bisikletine?

Bisikleti aldığımdan beri haftada dört kez (ramazan dahil) "gezmeye" çıkıyorum. Bazen yarım saat, bazen üç saat sürüyor. O gün canım nasıl isterse.

Bu öğütleri veren arkadaş 9.5kiloluk bisikletine en son iki yıl önce binmiş durumda.
 
@Ali AKTAŞ

Katıldığım nokta şu: Bağıra bağıra tekrar üzerinden geçmek isterim ki; "BİSİKLET HERŞEYDEN ÖNCE BİR ULAŞIM A-RA-CI-DIIIIIIRR" . O yüzden kalıplara sokmak bence de anlamsızdır. Bisikletin icat amacı zaten ulaşım içindir. İnsanın, kullanırken parçasıymış gibi hissettiği çok keyifli bir araçtır aynı zamanda. Burada anlaştık.

Gelelim katılmadığım kısmına:

Sevgili pedaldaşım, ben Ankara'da yaşıyorum ve 20 yıldır aynı zamanda aktif olarak motorlu araç da kullanıyorum. Kurallara %99 oranında uyduğumu da (% 1 tolerans payı kalsın, hedefim % 100 çünkü) iddia ederim. Ancak, gözlemlediğim şudur ki, Ankara trafiğinde yol alan araç sürücülerinin yaklaşık %70'inin şoförlüğü kötüdür. Sinyal vermezler, kendi şeritlerinin içine aracı sığdıramazlar, emniyet kemeri takmazlar, arkadan gelen araçları takmazlar, araç kullanırken cep telefonu ile konuşmayı veya sigara içmeyi ihmal etmezler (ikisini aynı anda yapmaya çalışan gerizekalı bile gördüm), ayna kullanmazlar, yeşil ışıkta karşıya geçmeye çalışan yayalara karşı "haydi yine iyisin, bu sefer de ezmiyorum seni" türü lütuflarda bulunup, sıyırarak geçerler, vs. vs. En kötüsü de, birçoğu gitmekte olduğu yolun sadece kendisine ait olduğunu zanneder.

Ben işyerimde "La bu bisikletlileri yolda görünce sinir oluyom, var ya arabayla ezesim geliyo. Zaten arabalar sığmıyo yollara, bi de bisikletle mi uğraşcaz" diyen idiot ama ne hikmetse konuşabilen tek hücreli canlı tanıyorum.

Şimdi soru sorayım:

1,5 yaşında küçük bir çocuğu olan, evli ve sırtında bunların sorumluluğunu taşıyan bir insanın yukarıda bahsettiğim şartlardaki trafiğe bisikletle girmesi sence ne kadar sağlıklıdır?

Kendi cevabım: Ben bu riski alamıyorum güzel kardeşim.

Kaldırımdan git desen, yayalara dikkat etmek ve onların hakkını yememek şartıyla olabilir ama Batıkent'ten Ulus'a kadar kaldırım ne kadar gidilebilirdir, kaldırımdan kaç kere inip tekrar çıkmak gerekir, o da işin ayrı bir boyutu.

Sonuç: Üzgünüm ama sevgili pedaldaşım, ben bu şartlarda bisiklet yolu istemek zorundayım.

Görüşmek dileğiyle. :in:
 
  • Beğen
Tepkiler: özgür çelikkaya
oturuyorum adam bisikleti kaça aldın diyor fiyatını söyleyince elektirikli motor parası diyor onları anlamakta şaşırıyrum afedersin ama elektirikli bisikletlemi dağda gezi yapcan diyorum bide derlerki spor yapmaya vaktim yok çalışıyorum spor yapmak için çalışmak bahane değildir asla spor aslında her yerdedir öğlen yemeğini sipariş edeceğine git kendin al işten eve giderken bisiklet kullan (çok uzak diyor 10 km yol aslında yokuş varmı diyorum yok diyor şurdan e5 indinmi düm düz 10 km git hemen e5 in yanında evim diyor (!) neyse kardeş güzel konu açmıssın tebrik ediyorum sana katılıyorum valla benim abiminde dükkanı var ps3 cafe tost nescafe çay falan oluyor onların malzemesini almaya gidiyorum gebzede olanlar bilir mustafapaşa camiden karşıya geçene kadar canımız çıkıyor bide bendede biraz suç var vazla tedbirliyim heralde araba 50 metre ödede koşarsam geçerim ama ben en az 100 metre ödedeyken geçiyorum kötü bir anı yaşamıştım bir kere tam caddenin ortasında düştüm adam zor firene bastı artık önlemimi alıyorum...
 
@ferhat köse

1-) Ali kardeşimiz, anladığım kadarıyla spor dalı konusunu kast etmemiş!
2-) Her gün işine gidip gelmek isteyenler DE bisiklet yolu istese, olmaz mı?
 
  • Beğen
Tepkiler: Ali AKTAŞ
@Gokhan Bektas

Şimdi bu durumda, benim bisikletim yaklaşık 16 Kg. civarında olduğuna göre;

A) En çok söz söyleme hakkına mı sahip oluyorum? Yoksa;
B) Çenemi kapatıp, bisiklete falan da binmemem mi gerekiyor?
C) Pratik olarak iki tekerleğe sahip olan bu bisikletle, teorik olarak yol alamaz mıyım????
D) Jantları söksem, bisikletim daha hafif olur mu??? :) :) :) :D

Çok gülüyorum bu tür beyinsel gelişimini tamamlayamamışlara...
 
Bisiklete tutkun olmak demek, Bisikletçiliğin hayatın ve kişiliğin en önemli parçalarından biri olmak demektir. Her an her saniye çook isteyerek binebilmektir her alanda. Teşekkürler tekrardan muhteşem bir paylaşım olmuş :)
 
Arkadaşlar bırakın herkez istediği şekilde binsin bisikletine. Ağırlıkmış, tekerlekmiş farmış, kaskmış... takılmayın. Canınız neyi istiyorsa onu alın, ona binin.

Bisiklete binmek için illa biskletinin hayatının en önemli parçası olması gerekmiyor. İçinden geldiği için bin. Gezmek için bin. İstersen kız tavlamak için bin. ne farkeder...

Bin ne olursa olsun yine bin. (Mevlana gibi oldu)

Sonuç olarak ben işe bisikletle gidiyorum en iyi bisikletçi benim, yok benim yaşam biçimim binmeye sadece benim hakkım var falan gibi bişey yok. Herkes içinde bisiklet sevgisi varsa istediği gibi biner gezer. İster hergün ister bir gün. ister perşembe ister pazar. İster profesyonel ister amatör.

Yazılanlardan alıntı yapmadım. Benim şahsi görüşüm. Kimse üstüne alınmasın.
 
bisiklet yolu isteme sebeblerim

ihtiyaçlar yaratılır.. Mc Donalds ülkemize geldiğinde hamburger yeme ihtiyacımız yoktu ama şimdi herkes hamburger yiyor.

Bisiklet yolu yapılırsa herkes bisiklete biner...
 
bir şehir düşünün her araba yolunun yanında bisiklet yolu olan.binaların yüksek katlı olmadığı ferah ve yeşilliği bol şehir düşünün .işte böylesi hayalleriniz varsa bir gün o şehirler olacaktır.en azından insana yakışan şehirler bir zaman diliminde inşaa olacaktır.insanlığın gelişimiyle ilgilidir böylesi şehirlere ihtiyaç duymak.eşit insanlığın hayaliyle doğru orantılıdır bu şehirler.işte bu anlamda ben hep bu şehri özleyeceğim ve çocuğumun böylesi şehirleri özlemesini sağlayacağım.tüm çocukların özlemesini arzulayacağım.işte o zaman yaşama tutanabileceğim.saygılar.
 
Bisiklet adına yapılan her şeye olumlu bakar ve yanında yer alırım. İyisi, kötüsü, kurnazı, safı yoktur: bisiklet adına birşeyler yapan bisiklet severler vardır. Olsun varsın haftada bir defa binsin, ayağından çok ağzı konuşsun... Ben saygı duyarım, yanında yer alırım.

Bisiklet severleri hor gören aşağıdaki yazılar, olsa olsa bisiklet severlerin şevkini kırmaya yöneliktir, kamplaşmaya sevkeder. Aslında gizliden gizliye bıkkınlık aşılarlar. Siyasi gruplarda bu oldum olası vardır ve amipler gibi bölünerek çoğalırlar.

Maalesef bu düşünceyi tasvip etmiyorum.

@Ali AKTAŞ
 
bu kadar saçma bir yorum görmedim uzun uzun yazdım sonra sildim böyle düşünen birine yoruma bile gerek yok bence
 
Yaşadığım yer deniz kenarına çok yakın ve sahil şeridi boyunca bisiklet yolu mevcut ama mangalcılar ve yürümek için bu yolu işgal edenler yüzünden durmaksızın bisiklet sürmek neredeyse imkansız. Mutlaka 20-30 mt. de bir frene asılmak yada insanlara çarpmamak için yavaş yada çok dikkatli sürmek zorundasınız.

Yol üzerinde aralıklarla bu yolun bisiklet yolu olduğunu belirten yazılar ve tabelalar olduğu halde insanlar inatla bu yolun üzerinde ve kenarlarında mangal yakarak piknik yapmaktan çekinmiyorlar. İnsanların yürümesi için ayrılan yola zaman zaman girmek zorunda kalıyorum, bunun hoş bir davranış olmadığının farkındayım fakat koskoca bisiklet yolunu kullanmak isteyenlere de hiç kimse saygı gösterip dikkat etmiyor.

Sözün özü yolumuz olduğu halde istediğimiz gibi rahat kullanamıyoruz. :(
 
Geri