Scudo Sports

Bisiklet sektöründe satıcıların kârlılığı ve olaya bakışı

@Murat B. Neden? 200 bin TL bisiklet almışsa %40 karla satarsa 280 bin TL ye satacak 80 bin TL brüt kar, 50 Bin TL aksesuar almış %100 karla 100 bin TL 'ye satarsa 50 bin TL brüt kar elde edecek toplam brüt karda 130 bin TL. Neyi neden bedava alacakki?

Ali bey, 1- Sizce bilinen "bizler gibi amatörlerce bilinmeyen şeyler bunlar. Hangi satıcıya gitseniz %7 nakit tek çekim indirimi dışında bişey demiyor, çoklukla konuşulanda "kaliteli ürünlerde %12 kar marjı var" lafı. Herkes bilse müşterilerin gözünün içine baka baka bu kelam edilir mi.. Hayatın gizemini çözdüm iddiam olmadı zaten.Bilinen şeyi yazdıysam oralı olmaz kimse, bu tavır niye? Bilimsel yeterliliği mi olacak yazdıklarımızın?

2- "Yukarda sıraladığın kar oranlarının bize ne faydası var o kısmını anlamadım, bu mesajını neden yazdın orası da açık değil."

Bisiklet satıcısı mısınız? Çok agresif bir yorum yapmışsınız... Senli benli konuşmanız bir yana ajan provakatör muamelesi de yapmışsınız. Sizden sonra yazan arkadaşlar ne güzel artı eksi fikirlerini yazmışlar. Algıladığınızın aksine hiç kimseye kızgın ve öfkeli yazmadım. Satıcıların fiyat belirleme noktasındaki bakış açılarını maliyet ve zorluklarını da detaylı yazdığım ortada,bence objektif bir yazıydı.

"Bir mal alırken en önemli kural aldığınız malın maliyetini/karlılığı bilebilmektir yoksa pazarlıkta satıcının çizdiği çerçevede kalırsınız." Konunun amacı buydu, hiçbir kişi ve markayı hedef almadığımda ortada

Satıcıların maliyet anlamında kar oranı veya alışlarını söylememek hakları/ticaretin raconu ama "gerçek dışı beyan olmasın" istiyorum. %500 kazansınlar isterse, beğenen alır beğenmeyen yurtdışından getirtir.

3- Bakkaldaki arpa şehriyeyi 25 kuruşa alıp 50 kuruşa satmaktaki %100 karı anlarım ama satılan ürünün fiyatıyla kar marjı biraz uyumlu olsa bisiklet sporu bu kadar pahalı bir hobi olmazdı.
50 TL lik tekstil ürünü 100-125 TL'ye, 65 TL'lik kask 155 TL ye satılmasın,bizlere de yazık. Trek fx4 Türkiye de 940 Euro, Amerikada 770 usd

4- Pahalılığın gerekçesi olarak bir garanti lafıdır gidiyor (kadro noktasında bişey diyemem ama) bisikletin kadro dışındaki herşeyi (kastikler jantlar aktarıcılar vb.) kullanım hatasına sokulmaya çok müsait,uygulama da ağırlıklı bu yönde. Satılan bisikletlerin % kaçında kadro arızası oluyor veya kadro değişimi talep ediliyor ve bu talep kabul görüyor ki şeytani(!) kar olmadan garanti maliyetlerinin altından kalkılamıyor?
 
Son düzenleme yönetici tarafından yapıldı:
Scudo
O zaman 280 binlik bisiklet, 100 binlik aksesuar satmış olacak. "200 bin TL lik bisiklet 50 bin TL'lik aksesuar" değil. Bisiklet satıcılarının anormal karlılık oranları olduğunu düşünüyorsanız, siz de bir dükkan açıp bu işten fahiş paralar(!) kazananlara katılabilirsiniz. Ya da düşük kar marjı ile satarsınız, hepimiz sizden alışveriş yaparız.
 
Arz - talep sorunu ve tuketicinin sorgulama egilimi de var biraz. Onceki yorumda yazmamistim buraya not duseyim.
Bir mal ne kadar talep gorurse ar-ge ve toplu uretim maliyetlerinin sagladigi birim basina maliyet dususu ile o oranda ucuzlar.
Bir mal kendi ulkenizde uretiliyor ve tesvik ile uygun fiyata mal ediliyorsa, nakliye ve gumruk avantaji, vergi duzenlemesinin uretimi ve tuketiciyi desteklemesi durumu ile fiyat ucuzlar.
Bir mal ithal urunse ve yuksek talep nedeni ile yuksek miktarlarda aliniyorsa, malin ureticisi distrubitore uygun fiyat saglar ve son tuketiciye yansitilabilir.
Urun talep goruyorsa ve uretim yetismiyorsa karsilanamayan asiri talep nedeni ile fiyat dusmez, hatta yukselir!

Neyse gelelim ornegimize:
Bir bisiklet hacimli, agir ve pek cok bileseni olan bir urundur. Dolayisi ile nakliye ve depolamasinda maliyeti arttiran etki olusur. Bu bilesenlerin kalitesine gore fiyat degisir. Birden cok firmada uretilir ve bir araya getirilirki ara alimlar, nakliyeler ve montaj fiyati arttirir. Iyi bir bisiklet, iyi bakilirsa yillarca, iyi bir kadro 10 yillarca dayanir. Ve biz butun bunlar uzerine konduktan sonra 2500.-TL olan bir bisiklete "iyi ama cok para hocam" diyoruz.
Boyle bir bisikletten toplasan Turkiye'de 1000 tane satilmazken, dunyada da olsun olsun 2 milyon satilsin. Dünyada 193 ülke var bunlarin cogu bisiklet kulturune uzak. Ama cok iyimser olarak her birinde 10 bin adet tek bir model bisikletin satıldıgını varsaysak (imkansiz ama :) ) butun dunya icin neredeyse 2 milyon bisiklet eder.

Cep telefonu!
Herkes 1000 TL lik bisiklete "pahali" diye burun kivirirken ar-ge ve yazilim haricinde plastik malzemesi, ekrani, anakarti ile fiziksel bedeli 10 TL maliyeti belki bulan telefonlara 1000 - 2000 TL bayiliyor. Nakliyede birim basina agirligi ve depolamada yer kaplama orani bir bisiklet ile kiyas bile goturemez. Bu telefonlarin omru tas catlasa 2-3 yil. Zaten cogu kisi 1 yil dolmadan degistiriyor "eski model" gerekcesi ile.
I-phone 6 Turkiye'ye geldi! Fiyat 2.800 TL adet, millet kuyrukta on rezervede... Kimse telefon icin pazarlık etmiyor!?!?!
Apple firmasi 2013 yılında I-phone modellerinden tum dunyada 65 milyon adet satmıs :eek: Karlari bol olsun ne diyeyim :p
Burada tek bir marka ve modelden ornek verdim.

65 milyon nerede, bizim cok iyimser dunyada 2 milyon satan utopik bisiklet modelimiz nerede :)
Simdi varin tuketici aliskanligi, arz - talep beklentisi, surum sayisi avantajini siz kendinizce irdeleyin ;)
Sonrada sorumluyu bayi ilan edelim...
Suclu bayi yok mu var elbette! Ama tum sektore yaysaniz pek o kadarda onemsenecek kadar degil ve fiyat sorununun sebebi onlar degil...
 
İyiside var dostum kötüsüde ..neside var dostum ..şt tuda. bak mesela bizde biz ayhan vardır dün internet piyasasında en ucuzu 26 tl olan xlc elciği bana 20 tl den verdi. Adam sürümden kazanma derdinde dükkanında mal beklemiyor. gelen gidiyor. Piyasanın % 10 u bir tenzilatı vardır her zaman. Bu adamda kazanıyor burnundan kıl aldırmıyan sanki bisiklet değil de jean paul satre ın felsefe kitaplarını satar gibi ağır kabız halleriyle hareket eden kiteleyici takımıda kazanıyor. Sanki bana babannesinin elmas broşunu satıyor. Ulan eni konu bisiklet iki demir boru neyin piyarını yapıyorsun.
Bu konu uzar gider. Birincisi yerli ve kaliteli bir üretim ve marka şart. Bir ağzı mürekkep yalamış arkadaşımız vardı burada bir paylaşım yapmıştı. 1900 yıllarda bisiklet katalogu basılmış. Ne güzel ve detaylı çizimler. İşte sektör olmak böyle bir şey. Basit bir şey değil mühendislik ürünü bu bisiklet. Hemide ince mühendislik. Bu işi başaran uçak bilem üretir bana göre. Ne demek istediğimi anlamayanlar shimanonun elektronik aktarım sistemlerine veya göbek vites sistemlerine bir baksınlar. Açıkcası elimden geleceğimi bilsem el yapımı bisiklet üretimi işine başlardım. Çokda zevk alarak bu işi yapardım. Senede 100 bisiklet yapsam yeter.
Birde vergi teşviği gerek. Bisiklet ve yan ürünleri pahalı ama geri dönüşümü çok. Bunu kullanmalı karar vericiler. O kadar sosyal güvenlik sistemine para dökülüyor. Sağlık kartalleri, ilaç şirketleri paranın anasını....Neden bisiklet için bir teşvik sistemi getirilmez anlayamıyorum. Millet hareketsiz kalsın genç yaşta kalp hastasımı olsun isteniyor.
 
@nazmi bilmez

hatay antakyada oturan bir arkadaşım var serkan küçük diye tanıyormusun :D
 
@Çağatay Y.

Yok valla tanımıyorum kusura bakma :D
 
@nazmi bilmez

nazmı kardesım aldın mı bısıkletını?geldı mı:)
 
bu işi genelde zengin paraya ihtiyacı olmayan kişiler yapıyor pazarlık sevmiyorlar dükkana girip alıp alıp hiç fiyat sormadan kredi kartını verip çıkanları çok severler pahalı olan kalitelidir ben ucuz mala para vermem bana yakışmaz diyen kişilerdir müşterileri, genelde fiyat sormayan müşteriye istediğin fiyattan satarsın ürünü zaten. insanın tipinden anlarlar ne olduğunu ona göre muamele yaparlar uğraşmamak için yok, kalmadı demek daha kolay gelir bizim gibi fakir, yoksul, varoş kesime dükkana girersin selam verirsin allahın selamını bile almazlar burunları bu kadar havadadır ben Bursa'daki büyük bisikletçilerde bunları gözlemledim onun için yurt dışı sitelerine yöneldik ebay gibi mesela İngiltere kaynaklı bir siteden avid bleed kit ve yağ siparişi verdim. ve tecathlon ve ebay candır
 
  • Beğen
Tepkiler: koray kalay
@Murat B.


"200 bin TL lik bisiklet 50 bin TL'lik aksesuar bağlantısı yaptım. Bu seneki brüt karım 130 bin TL; (80 bin TL bisikletten + 50 bin TL aksesuardan)" yazdığım buydu; hata yok (200'de seksen, 50'de 50 brüt kar)

Kıyamam :) Ne bileyim ben bu kadar zülfiyare dokunacağımı...

Sayın bisiklet satıcıları, Türkiyede bu kar oranlarıyla çalışılan sektörler azaldı, sakın branş değiştirmeyin hiçbir sektörde mutlu olmazsınız :)
 
çok güzel bir konu olmuş bütün bisiklet ihtiyaçlarını yurtdışından karşılayan biri olarak kafaya göre yuzde 2oo karlara çıkan yerli bisikletçilere dur demek gerek. bu aralar enflasyonun en cok vurdugu gıda sektöru de dikkatimi cekmiyo değil yurtdışından uygun urunler toplu alınabilir gibime geliyor
 
  • Beğen
Tepkiler: koray kalay
@koray kalay


Eğer sorunun fiyatların yüksekliği ise bunda dükkancıların neredeyse hiç payı yoktur. Dükkancının yapacağı indirimle de alakası yoktur. Yüksek fiyatlarda ithalatçıların ve sürekli vergi sömüren devletin suçu vardır. Dükkancı en son sırada gelir. Türkiye'de dağıtım zincirlerinde aşırı yüksek maliyetler var. Bunlar haliyle satış fiyatlarına yansıyor.

Ben dükkancıları savunmuyorum, sonuçta ben de gidip o dükkanlardan ürün alıyorum. Ama dükkancıya indirim yapmıyor diye kızmayı anlamsız buluyorum. Zaten dükkanlardan ancak mecbur kalınca alıyorum, mümkün olduğu kadar internetten en ucuz bulduğum yerden alıyorum.

Ama fiyatların yüksekliğine konu gelecekse bunun sorumlusu dükkancılar değil. Türkiye'de birçok ürünün fiyatları yüksek ama bunun sebepleri dükkancılar değil. Mesela bazı dönemlerde Migros, Carrefour, Teknosa gibi yüksek cirolu dükkan zincirlerinin zarar ettiğini hiç duymadınız mı? İnsan Migros'un nasıl zarar ettiğini anlamakta zorlanıyor. Türkye'de hiçbir sistem optimum işletilmiyor, bu da fiyatlara yansıyor.
 
Benim gördüğüm şu arkadaşlar: 80'li yıllarda ortadirek kavramını duyanlarınız, bilenleriniz hatırlar (şimdi neden yok merak ettiniz mi?); ortadirekle ilgili şarkılar, filmler, karikatürler, fıkaralar vardı ana tema 'ortadirek çöküyor' du hep.

Ülkemizde bugün zenginle fakir arasındaki fark uçurum seviyesinde. İstanbul'daki küçük bir azınlık, Anadolu'daki büyük bir çoğunluktan daha fazla alım gücüne sahip. Özetle, bir ürün alınırken markasının yerli mi yoksa yabancı mı olacağını belirleyenler azınlıkta kalıyor. Yerli üreticileri korumak zorunda olan devlet, yabancı ürünlere yüksek vergi ekleyerek caydırma politikası uyguluyor ve bunda haklı. Bu vergilere rağmen yabancı tüketim halen çok fazla (yerlisi olduğu halde) ve yeni gördüğüm habere göre ithal lüks tüketim ürünlerinde vergiler daha da artacak. Bisiklet ve parçaları da buna dahil. Ortadireğin beli kırılırken eğlenerek şarkılarını söylüyorduk o zamanlar.
 
@Cuneyt Erkman

Aman Cüneyt bey bayilerin kol gezdiği bir forumda karlılık bahsi açmışım,can güvenliğim yok :)
Zaten bizim toplumda işgüzarı oldum olası sevmez maalesef...

Bayilerin kusuru tembelliği şu;
*6 ay sezon, 6 ay iş yok,
*gelecek sezona ait siparişi sezon içi arttırıp azaltamıyoruz
*Banka finansman maliyetleri vb. şikayetlerine çözümler aramalılar
yoksa "madem sürüm olması gerekenden az, satsam yerine mal bulamıyorum" o zaman adet başına kar marjını yükselterek ayakta kalayım demek kolaycılık. Şeye benziyor bu, vergiyi tabana yayamayıp (kayıtdışını azaltamayıp) eldeki mükelleflerden alınan vergileri ve "şeytani(!)" oranları artırmaya :)
 
Bence her sektörde aracı çok fazla, üretici/ürünü getiren, bölge bölge toptancılara satıyor, onlar her ildeki toptancılara, onlarda bize en son ulaşan bayilere. Ürünleri direk üreticiden alıp, tüketiciye satan firmalar hem sürümden hem de aracı olmadığı için daha yüksek kardan para kazanıyorlar, birde sadece bisiklet değil bir çok alanda satış yapıyorsanız, daha da avantajlı.
Yakın zaman arabamın ön disk frenlerinden gelen sesten şikayetçiydim, balatalar değişti ama ses kesilmedi, bende disklerimi ve balatalarımı değiştirmeyi düşündüm ve fiyat araştırması yaptım. Yerli üretimi yapılan bir araç kullanıyorum, yetkili servisi sadece disklerin bir tanesi için 180 çifti için 360lira, parçacıya sordurdum çiftini 160lira dedi, internetten çiftini 35liraya aldım, tabiki markaları farklıdır ama aralarında baya fark var.
 
Bugün birisi Twitter'da şunu paylaşmış:

"Amerika'da sanayicinin ödediği 100 liranın sanayiciye maliyeti 116 lira ilen, Avrupa'da bu 130 lira, Türkiyede ise 184 lira."

Türkiye'de fiyatların neden yüksek olduğunu gayet iyi açıklıyor. Yani 100 TL ödeyebilmek için 184 TL'lik satış yapması gerekiyor. Korkunç bir yük.
 
@Muhiddin K.

30 dk sonra elimde inşallah verdik siparişi kuruyorlar bakımlarını yapıyorlar :)
 
  • Beğen
Tepkiler: muhiddin
@VolkanS

Konu dışı olacak biraz ama uyarmadan geçmek istemedim. Aman diyim, fren şakaya gelmez. Uzun bi inişte doğru bi fren yapmazsnız veya ani bi fren yapmanız gereken bi durum olur ciddi tehlikeler yaşayabilirsiniz. Ben yan sanayi parçaların böyle hayati önem taşıyan kısımlarda kullanılmasını hiç tavsiye etmiyorum..
 
@U BoRa

Bende çok düşündüm ama inanın aralarında fark yok, farklı bir araca dünyaca meşhur bir firmanın disk ve balatasını aldım, bundan birkaç ay sonra da kendime bizim markayı aldım. Benim aldığım ürünü kimi yer 110liraya satıyor, yerli ürünlerin parçalarını hatta bir çok firmanın yedek parçasını bizim yedek parça üreticileri yapıyor hatta bana yanlış gönderikleri balatanın üzerinde(benim aracın orjinal yedek parçacısı) yan sanayi bir marka üretim yapmış ve üzerine yazmışlar.
 
Geri