Bisiklet neden akla gelmiyor?

Çocuk sporu, maaş az, dayanıklılık çok fazla gerektiriyor. Kolay para kazanma arzusu gençleri sürekli oyuncu olmaya itiyor. Hobi olarak bile yapamıyoruz mahalle baskısından, denizde cıbıl giriyoruz ama tayt erkekliği bozuyor ! ....

@Kuzey Ege

istanbul çok göç aldı,şehire gelince baktı ooooooo millette araba bende alacağım dedi,zincirleme reaksiyon oldu,herkes herkesi taklit etti,ondan sonra trafik durdu,
bu araba budalalığının derinlerine bakalım,
neden amsterdam halkı işine yaz kış bisikleti ile gider ?
sosyolojik açıdan durum nedir?
bir milyon demirbaş bisiklet kullanıcısı var,bu ülkeyi otomobil ile yıkabilirmisiniz,danimarkada otoban bisiklet yolu düşünülmekte,danimarkayı otomobil budalalığı ile yıkabilirmisiniz
norveçte iken adamın altında araç varken iyi havalarda işine bisiklet ile gitmesinin izahını verirsek,
bunun adına kültür denir ,hollanda petrolmü çıkarıyor ,petrole niye ödesin onca milyar dolar
bu ülkede araç kullananlar şunu bilecek petrol dışardan geliyor kontağı çevirdiğin an 65 milyar dolar ülkeden 1 yılda gidiyor,
alternatifler var tabi,tasarruf etmek,devletin insanlarını eğitmesi,işine bisiklet ile git kampanyaların mütemadiyen tekrar edilmesi,alternatifin biride artık fosil yakıtlardan kaçınılması,elektrik motorunun yerli üreticiler tarafından sağlanması,ve ilk yerli otomobilin üretilmesi,içten yanmalı tüm araçların trafikten men edilmesi,ya da dönüştürülebiliyorsa elektrikli motorların montesi,böylelikle temiz hava soluruz karbonmonoksit değil,
konu derin olduğu için amaç milleti araç kullanmadanda işe bisiklet ile gidilebilirliğinin kampanyalarla anlatılması.

@Kuzey Ege

mesajlarım bu gün hep iki kez çıkıyor tekrar sildim

@Taxonera arkadaşın değindiği olay çok doğru rant olayı, Sabri, Selçuk Şahin gibiler ülkede milyonlar kazanıyor, yorum yapanlar dahi çok kazanıyorlar, o yüzden kimse futbolu kenara atamıyor. Bazen siyaseti bile yeniyor. Her yerde futbola stadlara deli para girerken, koca ülke bir velodromu hala yapamıyor. Para yok, arsa yok yalanları...
@katran Katılmıyorum, işin içinde küfür varsa o spor değildir, spor insanı rahatlatan ve topluma kazandıran bir olgu olmalıdır, ülkemizde ki futbol spor değildir. Bisiklette rekabet yok diyorsanız fazla yarış izlemiyorsunuz demek ki diye düşünüyor insan. Tenis , golf elit sporlar küfür yoksa futboldan daha az izlendiği anlamını mı geliyor ?
Ayrıca kış, sporları, bisiklet, tennis, golf gibi sporları toplasak futbolu çoğu konuda geçer. Türkiye de sadece futbolu değer verilmesi , futbolun güzelliğini değil bizim ülkenin spor konusunda az geliştiğini gösterir. Avrupa ülkeleri her spora önem verir sadece futbol yoktur o yüzden seyirci sayıları bölünür.

amsterdam-frankfurt hattı tur ,helal olsun size.

@Hasan Saylık hocam yorumum şahsidir. Bağlayıcı niteliği yoktur.

@Kudret Kurtcebe
Sistem isi biliyor sizin gibi degerli bir abimizin mesajlari degil iki, 20 kere de ciksa sorun degil, yine de okuruz hepsini tek tek

"Bisiklet spor değildir"
Bir yaşam biçimidir.

@Soner Sarihan

anlayışım sele üstünde pedal kesmeden 33 km eğimlerde basmakda olsa, (bu tür idmanları çok yaptım)
kesin katıldığım düşüncedir

bisiklet bir yaşam biçimidir

sonuçta yaşamı ve hayatı boyunca sele üstünde olan insan bir nevi spor yapmış olur,ve tabi diğerlerine nazaran sağlıklı olacaktır,ama sigara ve alkol alışkanlığı fazla olur ise bisiklet pek panzehir olamıyor.

@emre_s
Benim şahsi görüşüm televizyon gazete radyo vb. gibi yayın kuruluşlarıdır. Eğer onlar şimdiki gibi sürekli olarak Futbol, Basketbol ve Voleybol gibi sporları yayınlamayı bırakıp Bisiklet, Wushu(Kendi yaptığım spor branşım bu branşta pek bilinmez) ve Beyzbol gibi az bilindiğini düşündüğümüz sporları medya kuruluşlarında sürekli ama sürekli yayınlarlar ise toplumumuz "Aa bu burada sürekli yayınlandığına göre vardır bir bildikleri" der ve o spora yönelirler veya o spor hakkında araştırma yapıp hiç değilse bilgi sahibi olurlar.

Bence bir spor kanalımız olmalı, hatta her branşın ayrı kanalı olmalı. Mesela bisiklet kanalında yarışlar dışında da çok şey yayınlanır.. Bisiklet kullanırken kendi çektiğimiz videolar vs.. Şehirlerarası geziler, mtb turları vs... İnsanlar bunları gelince daha çok "Ben de mi yapsam?" moduna girer gibi geliyor bana.

Her branşın ayrı kanalı olursa Wushu hakkında çok geniş bilgiler yazabilirim, yönetime duyurulur

@emre_s ülkemizde bisiklet sporuna verilen önemden kaynaklanıyor,nasıl verilsin ki? yeterli bisiklet yolları antrenman sahaları vb.eksiklikler var ülkemizde bisiklet binmenin spor olduğunu bilmeyen hatta bir ulaşım aracı olduğunu bilmeyen yüzbinlerce insan var,bisikleti çocuklara verilen karne hediyesi modundan çıkardığımız zaman , devletin bisiklet sporunu teşvik edici yatırımlar yaptığı zaman ve bizler kullanıcı olarak çevremize bu algıyı üzerimize düştüğü kadarıyla aktarabildiğimiz zaman bisiklet sporuna yeterli önem verilmiş olacaktır.

Bisikleti küçümseyen çok insan tanıyorum 400 liraya claud butler aldığımda " yuh ne para vermişsin " diyenler oldu şimdi fuji touring alıcam diyorum delisin sen diyorlar gerçekten delilik bu mu . Yada bu insanlar halt etmiş olmalı.

Insanlarin buyuk sehirlere akin etmesiyle, nufusun onemli bir kisminin metropollere goc etmeye basladigi bir ulkede yasiyoruz. Maalesef istanbul, bursa, izmir gibi cazibe merkezleri metropol halini almis durumda ve buralardaki insanlar da gerek ev is arasi mesafelerin uzun olmasi, gerekse trafikteki akis hizinin yuksekligi nedeniyle bisikleti tercih edemiyor, korkuyor.
Oysa ki ilcelerde veya koylerde ulasimini bisiklet ile saglayan bircok insan var. Ve de kucuk yerlesim yeri oldugu icin sehirlere gore cok daha guvenli. Yoksa bir cok insan var bildigim, korktugu icin bisiklete binemeyen, ki Istanbula ilk yerlestigimde ben de bunlardan biriydim.
Guvenli kosullar saglandiginda nispeten kullanici sayisinin artacagini dusunuyorum. Zira istanbulda insanlar trafikten, ulasim araclarinin kalitesizliginden ve zorlugundan yilmaya basladilar. Bu bir surec. Ozellikle arabaya alismis insani indirmek bir hayli zor bir surec.
Metropolde hayat hizli, hayat acimasiz, zaman degerli, isler zor. Bu faktorler bireylerin kendilerine guvenli yasam ve ulasim alanlari saglamasi ihtiyacina yonlendiriyor ki bu baglamda bisikleti buyuk sehirlerde "guvenli" olarak lanse edebilmek adina elimizde yeterince donemiz yok.
Bu durumda aslinda bizlerin yapabilecegi cok fazla sey kalmiyor. Merkezi destekli olacak sekilde yerel yonetimlerin bir atakta bulunmasi gerekiyor. Bir genelge yayinlandi bakalim ne olacak.
Ben olumsuz dusunmuyorum. Yerel yonetimlerin bisiklet yollari konusundaki hamleleri gelirse iste ondan sonra asil bizlere buyuk is dusecek. Gordugumuz tanidigimiz herkese yilmadan bikmadan usanmadan anlatacagiz. Ikna edemesek bile bir sekilde kafasina sokacagiz. Ozendirecegiz. Baska yolu yok bunun.
Isimiz zor. Sunu iyice kavramanizi istiyorum ki, atacagimiz her adim, aramiza katilacak her kullanici, bizlerin degil, gelecek nesillerin rahati icin elverisli ortam hazirlayacaktir. Bizler cocuklarimizin, kardeslerimizin, hatta torunlarimizin bize emaneti olan bu yasam alanlarini guzellestirmekle, onlara saglikli bir dunya birakmakla yukumluyuz.
Umutsuz olmayin ve gordugunuz konustugunuz herkese yaptigimiz seyin guzelliklerini anlatmaktan vaz gecmeyin. Konustugunuz insanlarin, yolda bir bisikletli gorduklerinde sizi hatirliyor olmasi bile, basariya giden yolda dogru bir adim attiginizin gostergesidir.
Sevgi ve saygilarimla.

@SerkanH galiba oyle oldu

Cevap basit,yaygın olmadığı için akla gelmiyor. Bisiklet kullanıcısı olmayan birisinin gözünden bakıyorum şimdi :" yav iki saatte gidiyoruz işimize alayım 10-15 liraya bir şahinde rahatlayalım " anlayışı hakim. Günde adam bisikletli görmüyor ne yapsın bisikleti. Birazda heves meselesi tamam ama etrafta bisiklet yolları,bisikletliler görmüyorsa adam ne yapsın,şans bile vermiyor bisiklete. Burada asıl görev biz bisikletçiler ve ilgili devlet makamlarına kalıyor ama maalesef icraat göremedik daha.

Bende daha 14 yaşındayım fakat şuan firmek için kulüp arıyorum sakaryada

Bisiklet ilk 5 spor arasında neden akla gelmiyor?

Neden olabilir diye baktığımda ilk önce tarihimizdeki spor dalları aklıma geliyor. Osmanlı döneminde bisiklet sporumuz var mıydı? Son dönemlerde bisiklet yarışlarının yapıldığıyla ilgili birkaç şey okudum ama emin olamadım (bisikletin ilk kullanımı 1800'lere denk geliyor). Osmanlı'ya yani ata sporlarımıza bakınca güreş, okçuluk, at sporları gibi şeyler görüyorum, yani bisiklet yok. Bu dönemde bazı ülkelerde ulaşım yollarının iyileştirilmesi ve coğrafyanın uygunluğu nedeniyle bisiklet yarışları da yapılıyormuş. Çünkü kültürlerine işlemeye başlamış.

Osmanlı'nın son dönemlerinden itibaren işgalci ülkeler topraklarımıza futbolu getirmişler (başka bazı sporlar da var ama bu kadar tutmamış). Hem işgal ülkelerinin etkisiyle, hem de dünyadaki sömürü sisteminin aleti olduğundan futbol bizde daima ön planda yer almış (aslında futbol, sömürgeci ülkelerin ele geçirdiği toplumlarda adeta bayrağı olmuş).

Bir ilginç nokta ise, bugün ülkemizde en fazla lisanslı sporcusu olan spor dalları arasında dövüş sanatları var. Özellikle hem sinemanın ve medyanın uzak doğu filmlerini ve sporunu tabak gibi karşımıza getirmesi, hem de ata sporumuzda güreş gibi bir dövüş sanatı olması ve bana göre en önemlisi; gelişmemiş ülkelerde güçlünün güçsüze kuvvet yoluyla üstünlük sağlaması bir genel kültür olduğundan ülkemizde dövüş sanatları çok tutuldu ve en fazla lisanslı sporcu sayısı bu nedenle dövüş sanatlarında var. Bir örnek vereyim; belki adını bile duymadığınız dövüşün alt dalındaki lisanslı sporcu sayısı bile lisanslı bisikletçi sayısından fazla.

Ülkemizde basketbolun neden sevildiğini (futbol kadar olmasa bile) görmek için Beyaz Gölge günlerini hatırlamak yeterli. Bir dizinin (yine medyanın körüklemesi) ne kadar etkili olabileceğini gösteriyor; tabii ki Amerikan özenticiliğinin etkisini de yok sayamayız.

Bilmeyenlere belki ilginç gelebilir: Türkiye'de bisiklet sporu eskiden daha aktifti, çok fazla takım vardı ve her yerde yarışlar düzenlenirdi. İstanbul'da bile çok sayıda takım vardı. Ama Özal döneminin kendi çıkarlarını düşünen kuşakları yetiştirmesi nedeniyle, kapitalist sistemin de bunu kullanmasıyla ve Federasyonun da elbirliğiyle İstanbul'da bisiklet ayaklar altına alındı.

Vallahi yurt dışında yaşayan biri olarak size, özellikle İstanbulda yaşayanlara sormak isterim. Gönül rahatlığıyla çocuğunuza bisiklet alıp, sokağa salabilirmisiniz. Ben çocukluğum dışında İstanbul'da bir defa sahil yolunda bisiklete bindim, araba girmeyen yolun bittiği yerde caddeye 5 dakikalığına çıktım ve bir sarı dolmuş bana küfrederekten üzerime sürdü! Burada (Romanya) insanların maddi durumları Türkiye'den daha vahim olmasına rağmen tüm arabaların üzerinde bisiklet taşıma aparatları var, bisiklet yolları ver, parklar var. İnsanlar araba ile dibinden geçmiyor. Senin arkanda gidince sinir olup ezmeye çalışmıyor...

Bu yüzden işte ne yazıkki