normalde sevmediğim halde sakız çiğnemek, düz yolda ani manevralarla sağ-sol yapmak, lastiklerime bakarım sürekli yere yapıştılar mı diye tedirginim sürekli, motorcuların bakışları sonrası pedala kuvvet basarım daima
sürekli maksimum gücün % 80'ininde çevirmek. yokuş aşağı allah ne verdiyse gitmek. topluca giderken vıdı vıdı konuşmak. birde vites ayarlarıdaki en ufak ayarsızlığa tahammül edemem.
aynısını ben yapıyorum bazende dibine kadar gidonu kırmadan gidiyorum çekilmezsse ben çekilmiyorum kafa kafaya gelinceye kadar yavaşlıyorum dibinde duruyorum kızıyo ama haksız
eldiven kask takmak ön kaldırmak arka kaldırmak ama arka kaldırmada çok iyi değilim bazen refleks freni bırakmıyorum sonrasını siz düşünün
birdeeee cruise control; düzlüklerde hız sabitlemek. çok takılıyorum buna
örn:düzlükte 25.4 ile gitcem illaki
bisikleti aldıgından sonraki iki gun iki sefer aynı lastik patlayınca o lastiği devamlı kontrol ediyosun ister istemez. bide sahilde bisiklet yolunda kimseyi takmadan ozellikle karsımdan gelen yayaları dümdüz yolumda gitmek.
ön frene asılıp arka tekerleği kaldırmak, düz olsun yokuş aşağı olsun hep ön tekeri zıplatıp zıplatıp durmak. zıplaya zıplaya gidiyorum resmen trfikte sağ taraf boş olmasına rağmen nispet eder gbi arabaların arasından arasından geçip gitmek. birde müzik dinlemenin harcinde kendim sessiz sessiz şarkı söylemem
geçenlerde cadde bisiklet sürüyordum kırmızı yandı belediyeotübüsünün yanınıa yaklaştım durdum.Tüm otobüs bana baktı kafamı kaldırdım hafif gülümsedim çok gariplerine gittiler kırmızı ışıkta durmam
vazgeçemediğim huy kızların yanından geçerken bir ıstık çalarım onlara bakarım, nese nese ben tüyüm anlatmaya gerek varmı bilmiyomda bi kere bakarken düştüm elim çatlamıştı kızlar bana yardım edip yerden kaldırmıştı yanlış hatırlamıyosam bide elimi ovmuşlardı