ag249
Forum Bağımlısı
- Kayıt
- 8 Temmuz 2018
- Mesaj
- 828
- Tepki
- 1.715
- Şehir
- İstanbul
- Başlangıç
- 2018—19
- Bisiklet
- Diğer
- Bisiklet türü
- Dağ bisikleti
Emperyalist veya değil. Batı veya doğu. O veya bu farketmez. Sen güçlü olmazsan, eğitimin/ekonomin/üretimin olmazsa, kendi kendine yetebilen bir ülke olmazsan, diğer ülkeler sana değil, sen diğer ülkelere muhtaç olursan; daha güçlü olan bir ülke, bir gün gelir toprağına çöker. Buradaki "çöker" kelimesi tam anlamı ile kullanılmıştır.
Bu işin doğusu, batısı yok. Artık su/toprak/yeraltı ve yerüstü zenginlikleri önemli. Eskiden olduğu gibi "hadi yeni kıta keşfedelim oraya yerleşelim ordan bize kaynak gelsin" durumları yok.
Alt insan olayı söylemi için de yukarıdakiler geçerli aslında.
Batının bizi nasıl gördüğünden ziyade bizim dışarıya kendimizi nasıl gösterdiğimiz önemlidir. Eğer eğitimimiz, üretimimiz, ekonomimiz olması gerektiği gibi olsaydı emin olun, o "alt insan" söylemini biz batı için yapıyor olurduk. Örn: Fransa da kadınlar seçme seçilme hakkını 1945 yılında alabilmişti. Biz öndeydik Hemde çok öndeydik. Açık ve net. Sonra bir sürü şey değişti. Burası ayrı bir sohbetin konusu olur.
Kısaca; batı bizi alt insan olarak görüyor diye batıya kızmak düşman olmak yerine, "neden bizi alt insan olarak görüyorlar" sorusunu kendimize sormamız gerek. Türkiyede bu soruyu sorsanız sokakta, büyük çoğunluk "Çünkü bizi kıskanıyorlar" diyecektir. Sebep/Sonuç ilişkisi zaten olduğu gibi ortada.
Bu işin Doğu/Batı'sı var. Çünkü şu an Batı'nın hegemonyası altındayız. Batı'nın yayılmacılığı ve sömürgeciliğini, ve kesinlikle rakip tanımaz şiddet yeteneğini yok sayıp, onların ahlaki olarak daha üstün olduğunu iddia eden dur durak bilmez propagandasından bahsediyorum. Batı'nın bizi alt insan görmesinin bizim sorunumuz olduğunu söylemeniz tam bir aşağılık kompleksi yansıması. Hitler'in Yahudileri alt-insan görmesi aslında Yahudilerin suçu yani. Bu sonuca ulaşıyor. Victim-blaming yani kurbanı suçlama. O saatte orada ne işi varmış demek gibi bir şey. Yakıştıramadım açıkçası.
İkinci olarak, Batı bizi kıskanıyor demedim. Batı yönetimleri üçüncü dünyanın kaynaklarını şiddet ile çalarken uydurdukları insancıllık kılıfları arkasına saklanıyor, aslında özünde "manifest destiny" ya da "lebensraum" görüşleri, ne kadar inkar etseler de yaptıkları bu.
Batı topyekün bir homojen organizma olmadığı için Batı'ya kızmak mümkün değil zaten. Ancak Batı'nın hegemonya oluşturan güç odaklarının ikiyüzlülüklerine kızıyorum insani olarak. Taktir edersiniz ki bir taraftan Suudi Arabistan'ın Yemenli aç ve fakir çocukları bombalayan uçaklarını satan ve bakımını yapan, aynı anda Ukraynalı siviller için yas tutan timsah gözyaşları dökenler bir tepki uyandırıyor kişide.






