Bir çift bisikletle, Samsun – Ordu- Giresun - Trabzon – Rize

Sevgili Soner Abicim. Bu turu sabırsızlıkla bekliyordum. Nihayet okumak ve izlemek bugüne nasip oldu. Birçoğumuzun hayallerini süsler gibisinden bir gezi gerçekleştirmişsiniz. İmrenmemek elde değil. Keşkelerle bitecek belkide benim dünyam.
Gerçekten kah zevkle okudum yazılarınızı kah üzülerek baktım fotoğraflara. Karadeniz sahil yolu, Karadeniz iklimine ve doğa olaylarına çok etkisi olacaktır. Ve şiddetle kınıyoruz o yolu o şekilde yapanları. Güzelim karadenizi yok ettiler.

Paylaşım için çok çok teşekkür ederiz.

Sevgiler...

@Süleyman Şatır


Süleyman abi teşekkür ederim.

Biz doğuya doğru sürerken sizde aynı günlerde batıya doğru geliyordunuz.
Hatta rahatsızlığından dolayı sizden ayrılmak zorunda kalan Özcan bey ile , Ünye de buluştuk. Siz yaylalara doğru çıktığınızdan karşılaşmadık. Bizde düşmeseydik yukarılara doğru gelecektik.
Eşim dizinden yaralanınca, onun büyük fedakarlıkları ile ancak kıyıdan devam edebildik.
Sahil yolunu görmeden anlamak mümkün değil. Sizde şahit oldunuz , zaten dünyada bir örneği de yok.
Tirebolu hatırlatması için teşekkür ederim .
Zaman geçince hatırlayamamıştım.
Mahşeri bir kalabalık vardı.

Selamlar.

@d.berkay

Arkadaşalrın söylediği ve haberlerden öğrendiğim kadarı ile tünel açılmış , ancak buradaki tüm trafik tünelden geçeceği için sanırım buradan bisiklet ile geçmek artık daha zordur.
Ayrıca tünel çok uzun olduğu için , içerideki karbondioksit oranı da fazla olacaktır.
Karanlıkta geçerken , tavanda dev vantilatörler görmüştüm, sanırım onlar havalandırma içindi.

Selamlar

@athletic


Teşekkür ederim.
Aslında ben eşimi tur yapmaya ikna etmiş değilim. Karşılıklı birbirimizi çekiyoruz etkinliklere.
Mesela yapacaksak "torunlara hikayeler" kısmına yazmak için gerçekten zor bir tur yapalım diye şu an Hindistan yollarını araştırıyoruz.
Belki olacak , belki olmayacak ancak konuşması ve planlaması bile güzel.
Bakarız ki yoldayız.

Fotoğraflara dikkat etmeye çalışıyorum.
Yazının tadını bozmayı kesinlikle istemem.
Teşekkürler

@kılıçreis

Merhaba,
Siz her gün görürken nasıl üzülüyorsunuzdur tahmin edebiliyorum.
Bir de üzerine eski halini de biliyorsunuz. Acınız katmerleniyordur.
Doğa kendinden alınanları geri alacaktır.
Onbinlerce yılda oluşan , binlerce parametre sonucu oluşmuş dengeleri bozmak kimsenin haddine değil.
Deniz bu yolu bir gün geri alacaktır sanıyorum.
Belki bu da planın bir parçası. Yol çöktükçe birilerine ihaleler açılacak olabilir.

Artık belaları "Allah" tan değil, onun verdiği akılla kurduğumuz hukuk sisteminden bekliyoruz. Çok şey istemiyoruz sanırım.

Selamalr.
Turumuz boyunca sağladığınız bilgiler için teşekkür ederim tekrar.

@Serkan Taşdelen

Sevgili Serkan,
Bu gezi sırasında seninle telefonlaşmıştık hatırlarsan. Özcan ın benimle buluşmasına aracılık etmiştin uzaklardan.
Keşkelerle geçmediğine eminim yaşamının.
Tek başına neler yaptığını hepimiz biliyoruz.
Seni görüp , izleyip ne keşkeler diyenler vardır.
Pedalla Türkiye projen başarıya ulaştığında , hepimiz keşke diyeceğiz zaten.

Ahhh, doğamız ahhh.
Dünyanın en büyük kaplan ( anadolu parsı ), türünü yok eden bizler iflah olmaz virüsler gibiyiz.
Kendi üretmeyen başkalarını sömüren virüsler gibi doğayı sömürüyoruz.
Bundan bahsetmek bile arabeskleşti aslında.
Tabiat bizi başından atacak yakında.

Editlerin için teşekkür ederim.
Ara ara yazdığım için aynı mesaja ekleyemiyordum.

benim hayalimi gerçekleştimişsiniz çok muhteşem olmuş bende sizinle gurur duydum böyle bir tanıtımınız için size çok teşekkür ederim yüreğinize sağlık yaza bende yola çıkıyorum kib

@kılıçreis


Bu konuda pek çok adımlar atılmaya çalışıldı ama inanın ülkemizde inanılmaz bir bürokrasi var ve bu bürokrasi belki istenerek belkide doğal olarak önümüze çıkarılıyor belki çok geç kaldık ama birşeyler yapmaya çalışıyoruz.Peki bizde hatalar var mı? şüphesiz hatalarımız vardır. :boese157: :boese157: :boese157:

Merhaba,çok güzel bir tur olmuş ayrıca eşinizi cesaretinden dolayı kutlarım.Paylaşımınız ve güzel resimleriniz için teşekkür ederim.Yol yapım çalışmalarından dolayı güzelim sahil şeridinin talan edilmesi içler acısı bakalım dünyamız insan oğluna ne kadar dayanacak.

pedalınıza ve emeğinize teşekkürler.Türkiyede gidemediğim tek yer karadeniz bölgesidir.İnşallah bende sizler gibi bir tur düzenleyebilirsen,yaşamış olduğunuz o güzel duyguları tadacağımdan eminim.Tabi ben bu turu düzenleyene kadar karadeniz sahilleri hala duracak olursa.

sağlıklı pedallar

Sizi tebrik ediyoru bu yapmış oldugunuz geziden.Bence gerçekten de bu tip uzun geziler cesaret istiyor.Ben Ordu'luyum.KEşke bir şekilde o zaman haberim olsaydı da sizi bir agırlasaydım.En azından bir Boztepeye çıkartırdım sizi.Neyse başka sefere inşallah

Yine buradan da sesleniyorum.Yolu Ordu'dan eçecek veya Ordu'yu gezek isteyenler olursa benimle irtibata eçsinler.Yapabilecei ne varsa yapaktan kaçınmam.Sevgiler saygılar......

Bravo olay budur işte. Tebrik ediyorum. En büyük hayallerimden biri ilerde eşimle birlikte böyle uzun turlara çıkmak. İnşallah bize de nasip olur. Sevgiyle kalın...

@bisikletcanavari


Merhaba. Konukseverliğiniz için teşekkürler.
Boztepe den yamaç paraşütü yapanları izlemiştik ordu dan geçerken. Ancak konaklama şansımız olmamıştı.
Ordu kıyıdaki şehirlerden en az tahrip olanı gibi gelmişti bana, yaptığım kısa gözlem sonucunda.

@KevSerSeri


Sadece planlayın ve yola çıkın. Gerçekten çok zevkli. Çok


@simplonmurat


Teşekkürler
Acele etmeniz gerekiyor, fırtına deresine bile baraj yapmaya çalışıyorlar.



@murat52


Yazın belki de biz aynı turu tersine doğru yapacağız, kimbilir karşılaşırız.

Başka bir konu ile gezimize devam edeyim.

Tireboludan önce verdiğimiz bir molada , ben her zaman ki gibi yemek yerken. Uzaktan iki bisikletin yaklaştığını gördüm.
Şehirler arası yolda çok az gördüğümüz bu manzara bir süre sonra açıklığa kavuştu.

Bir çift bisikletli daha bizimle aynı yöne gidiyor muş meğer ?

Bu kişiler Peter ve Sophia ydı.

Hollandalı çift bizimle karşılaştığında 8000 km den fazla yol yapmıştı. Hollanda dan Çin e gidiyorlardı. Vay be !!!

Bizim turumuz onlarınkinin yanında buharlaşıp uçtu tabiki . İşte cesaret ve özgüven varsa burada var. Benim de aklıma bir sürü mazeret geliyor ama hayır. Bunları yazmayacağım.
Mazerete gerek yok biz bunu göze almıyoruz.

Yola çıkıp onları yanımıza çağırdım. Bildiğim biraz ingilizce de anında uçtu tabiki. Çat pat anlaştık ama.

Önce benim Türk olup olmadığımı sordular ve evet cevabına şaşırdılar. Yolda Türkiye sınırları içinde uzun tur ( onlarınkine göre çok kısa ) yapan başka kimse ile karşılaşmamışlar.

Az ilerde oturan eşimi sorduklarında cevabım yine evet oldu ve bu sefer şaşkınlıkları daha da arttı.

Bir kaç fotoğraf çekip , biraz da beraber sürüp ayrıldık.

Haklarında ayrıntılı bilgiyi kendi sitelerinden alabilirsiniz.

www.patensop.6x.to


Bisikletlerde , ekipmanlarda uzun yol için çok uygun hazırlanmıştı. Şu anda 11.760 . km yol yapmış durumdalar. Çok mu zor , bence hayır. 5 günlük bir turda yaşadıklarınızı 2 ay yaşamaya katlanıp katlanamayacağınız önemli.
Everest e çıkan ilk Türk bayan ekibinden olan bir arkadaş şöyle demişti bir toplantı da. 5000 metreden sonra şartlar yaklaşık olarak aynı.
Buna 1 gün katlandıktan sonra yapmanız gereken , 2 ay boyunca her günü tek bir günmüş gibi düşünmek, dünden ve yarından bağımsız olarak.
Bizim için Çin değil belki ama , Hindistan konusunda tilkiler dolaşıyor şu anda kafamızda.




http://i83.photobucket.com/albums/j319/sonatay/DSCI0048.jpg



http://i83.photobucket.com/albums/j319/sonatay/DSCI0049.jpg




http://i83.photobucket.com/albums/j319/sonatay/DSCI0050.jpg

sevgili dostum, şu hayatta göze alamadığımız,elimizde fırsat varken yapamayıp/yapmayıp sonra da pişman olduğumuz o kadar çok şey var ki. peter ve sophia gibi hayatın tadını çıkaran ve tüm bahaneleri arkalarında bırakıp "YOLA ÇIKAN" insanlara imreniyorum.

Ünyeden arkadaşlarımızın evinden yola çıkıyoruz.

Samsun - Ünye arasında makinam olmadığı için fotoğraf çekme şansımız olmadı.
Ünye tüm karadenizde en tatlı ilçe bence.

http://i83.photobucket.com/albums/j319/sonatay/karadeniz/karadeniz%20de%20biz/DSCI0009.jpg


Sabah güneşi ile yollardayız, sakin ve boş yollar, dümdüz akıp gidiyor.
Tabi dümdüz olur yollar "denize sıfır" hatta denizin içinde.


http://i83.photobucket.com/albums/j319/sonatay/karadeniz/karadeniz%20de%20biz/DSCI0011.jpg

Planlarımızı değiştiren ve yolculuğumuzun en kötü anı olarak hafızamıza kazanan anın hemen sonrası. Düştük ve sevgili eşim dizinden yaralandı.
Bu sebeple yaylalara doğru çıkma planımızı da değiştirdik.

Burası düştüğümüz yer, bir anlamda arkamızdaki ailede düşmemizin sebebi.

Olayı anlatayım.

Yolun boş olmasından hareketle yan yana gitmesekte, yarım boy mesafe ile yanyana gitmeye çalışıyorduk. tek çizgi olma kuralını alimizden geldiği kadar bozmamaya çalışıyoruz.

Yukarıdaki aile kahvaltı yapmaktaymış , ısrarla daha biz onlara yaklaşırken , bağırmaya başladılar, hatta yaşlı amca koşarak yol kenarına geldi, elindeki çayı göstererek ( bizi yabancı sandığından ) çay çay diye bağırıyor. Eşim az önde ve iç taraftaydı. Teşekkürler dedi bir iki kere, amca yola doğru koşmaya başlayınca ( abartmıyorum koştu ) eşim biraz yavaşladı 20 km kadar bir hızda olduğumuzu sanıyorum.

Eşim yavaşlayınca yan yana geldik, eşim el sallamak istedi, ben de duracağımızı sandım ve ona doğru yanaştım. Bu sırada gidonlar yaklaşınca , refleks icabı ters yönlere doğru kaçtık, ancak ben sağa kırdıktan sonra sola kaçmaya çalışırken eşimin , sol elciğine çarptım ve onun ön tekerleğini kaldıraç gibi kaldırdım. Eşimin sağa çekmesi işe yaramayınca , sağ dizi üzerine düştü ben bir kaç metre sonra bisikleti altımdan atabildim.
Eşimin düşmesi ( daha önce paraşütle atladığımız için ) elini koymamak için beli ve omuzunu ( sırtını ) yere yere paralel hale getirmeye çalışmasını, ve kaskının yere vuruşunu hala hatırlıyorum. Bu hızda olmamıza rağmen , kaskın sağ tarafı hafif çatladı.
Eşimin yanına gittiğimde sürekli yanımda taşıdığım ( şehir içinde bile ) ilk yardım çantamın elimde olduğunu hatırlıyorum. Ne zaman aldım bilemiyorum. Her zaman çantanın en üstündedir. ( dağcılığın yararları )
Hatta eşim kalkmaya çalışırken onu yerde hareketsiz tutmaya çalıştım ve bir süre öyle bekledik. Sonsuzluk kadar uzun bir süre...
Bu sırada bahsettiğim aile yanımıza geldi , vah vah lar arasında. Tüh keşke bağırmasaydık vs. diye.

Bozuk para büyüklüğünde 3 sıyrık ile atlattık kazayı. Ancak tam diz üzerinde olduğundan , yolculuk sırasında ve sonunda bile , sürekli hareket eden bir bölge olduğundan zor iyileşti.

http://i83.photobucket.com/albums/j319/sonatay/karadeniz/karadeniz%20de%20biz/DSCI0012.jpg


Basit bir hata yaptık ve sonuçlarını yaşadık. Bildiğimiz tedbirleri almıştık. Belki dizlik te takmalıydık. Veya sıcak olduğu için şort giymemeliydik, herhangi bir kıyafet beli bir oranda koruma sağlayabilirdi.
Olayın şans , kader, kısmet ile bir ilişkisi yok. Daha dikkatli olsaydık. Yanyana gelmeseydik kaza olmayacaktı.
Verilmiş sadakamız falan yok yani. Kalan 500 km de daha çok dikkat ettik ve aynı olayı yaşamadık. Tehlikeyi bertaraf edecek tedbirleri almak bizim elimizde.

Kazadan sonra yola devam ediyoruz. Eşimin dizi pek çok fotoğrafta sarılı durumda.

Sıcaktan kaçarak , yol kenarında kalmış nadir ağaçlardan birinin altındayız.

http://i83.photobucket.com/albums/j319/sonatay/karadeniz/karadeniz%20de%20biz/DSCI0013.jpg


Bolaman tünellerine giden viyadüklerin başladığı yer. Burada nereden gideceğimize karar vermeye çalışıyoruz. Gelip gidenlere yolu soruyoruz.


http://i83.photobucket.com/albums/j319/sonatay/karadeniz/karadeniz%20de%20biz/DSCI0014.jpg



Bolaman tünellerine giden viyadüklü yollar. Geliş de gidişte tamamen boş. Tüm yollar bizim.


http://i83.photobucket.com/albums/j319/sonatay/karadeniz/karadeniz%20de%20biz/DSCI0016.jpg


Fındık ağaçları içinde , değişik bir tür ağaç. Kuleler gibi yükseliyor. Yol boyu ağaçlardan görmediğimiz, ama bağırışlarından bizi gördüklerini anladığımız, fındık toplayan işçilerin seslerini duyuyoruz. Ne dedikleri anlaşılmasa da bize bağırıyorlar.


http://i83.photobucket.com/albums/j319/sonatay/karadeniz/karadeniz%20de%20biz/DSCI0023.jpg



Bolaman tüneli bu arkadaki mi acaba ?

Eşimin dizi kanamaya devam ediyor. Tempomuzu düşürüyoruz ancak , dizdeki yaralanmaların kuruması mümkün olmuyor. Tüm bunların üstüne yolculuğa devam etmesi muhteşem bence. Gerçekten doğru insan ile beraber yoldayım. Ben yaralansam ne kadar mızmızlanırdım acaba. Tekrar buradan teşekkür ediyorum kendisine.
Hindistan falan hayalleri kurmamız boşa değil yani dostlar ...
Kendimize güveniyoruz.


http://i83.photobucket.com/albums/j319/sonatay/karadeniz/karadeniz%20de%20biz/DSCI0021.jpg

Eşinizine geçmiş olsun dileklerimizi sunarız. Ah şu dikkatsizlik bir saniyede olan oluyor. Allah daha beterinden saklasın...
Olayı öyle bir anlatmışsınız ki tüylerim ürperdi. Sanki o olay gözümün önünde yaşanıyormuş gibi.

Tekrar büyük geçmiş olsun...

Sevgiler...

Sümela manastırına giden yolda , arkamda az çok pencereleri seçilen manastır.
Yeşil inanılmaz,
Binlerce tonda yeşil,
Her yer yeşil,
Kar körlüğü gibi bir etkisinin olup olmadığı araştırılmalı bence.


http://i83.photobucket.com/albums/j319/sonatay/karadeniz/karadeniz%20de%20biz/DSCI0073.jpg



Dağın ve ormanın içine oyulmuş bir saray gibi görünen sümela.


http://i83.photobucket.com/albums/j319/sonatay/karadeniz/karadeniz%20de%20biz/DSCI0072.jpg



Yukarıya çıkn patika yoldan aşağıdaki vadinin görünümü. Çevre zirvelerde bulutlar var. Oksijen ciğerlernizi yakıyor.


http://i83.photobucket.com/albums/j319/sonatay/karadeniz/karadeniz%20de%20biz/DSCI0075.jpg

Genel olarak doğu karadeniz e yaklaştıkça , farklı ve değişik bakışların arttığını söyleyebilirim. Daha bir tahammülsüz, sanki zarar vermeye gelmişsiniz gibi bakılıyor.
Gözlerde çözemediğim bir hırçınlık var. Kan düşmanı nı görmüş gibi sert, tok ve düz konuşuyor insanlar. Bunlar benim gözlemlerim , belki eşimle yolculuk yapmamdan kaynaklanıyor bilemiyorum.
Ayrıca sağır edecek kadar çok korna çalarak selam verdiklerini de eklemeliyim.
Tatlı olanıda baldan tatlı ama.


Yol boyu görebileceğiniz balıkçılardan birisi.


http://i83.photobucket.com/albums/j319/sonatay/PIC00057.jpg


Aynı yerde ben , kedi gibi balıklara bakıyorum.


http://i83.photobucket.com/albums/j319/sonatay/PIC00058.jpg


fındık ayıklayan kadınlar, ısrarla bizi çağırdılar ve yaşlı teyze bir klasik olarak " otobüs paramızın olup olmadığını" sordu !



http://i83.photobucket.com/albums/j319/sonatay/PIC00059.jpg



Çocuklarla aramız her zaman iyiydi.



http://i83.photobucket.com/albums/j319/sonatay/PIC00060.jpg

Ataruh bey tekrardan tebrik ediyorum sizleri.GEçmişte olsa geçmiş olsun diyorum tekrar.(eşinizin düşme olayı için) Birde espiri yapmadan geçemiyecegim.Desenize yol kenarındaki aile zorlada olsa isteklerine kavuşmuş durumdalar.ÇEktirdiginzi fotodan bu yorumu çıkardım. Bolaman tünelleri açılmadan önce bizde geçmiştik o tünelden.Tek başıma o zifiri karanlıga hayatta kimse beni sokamaz.Ama arkadaşla beraber birbirimizden cesaretlenerek arkadaşın ve benim 3 ledli farlamımız ve benim fotograf makinasının flaşıyla geçmiştik o tüneli.
http://img219.imageshack.us/img219/3613/dsc04568qn2.jpg
Not 3.5 km uzunlugundaki tünel degil bu
Bu arada Bolaman yolu açıldıgı için anlayacagınız gibi eski uzun yol trafik bakımından oldukça rahatlamış olsa gerek.YEni yol 20 km civarı eski yol ise oldukça fazla idi.70 km fln olsa gerek tam bilemiyecegim.Eger vakit sıkıntınız varsa otobandan gitmeyi deneyin.(izin veriliyormu bilemiyecegim) Ama vaktiniz bol ise trafikte rahatlamış.O manzaranın tadını çıkartın derim ben.(eski yoldan bahsediyorum)

yeni fotolarınız dahada güzelmiş bana sorarsan sizin bir örnek kırmızı bisikletleriniz de daha şık durmuş.