Ben de insanım. Bisikletçiyim. / Kanunname talebi

Ben de insanım. Bisikletçiyim./ Kanunname talebi

Merhaba sevgili arkadaşlar.

Üzücü olaylar yaşıyoruz peşpeşe. Hangi birini anlatayım o kadar çok ki. Birkaç ay önce Büyükçekmece Bisiklet Kurucusu Milli Bisikletçi Ali Hüryılmaz emniyet şeridinde araç çarpması sonucu vefat etti.

Bu hafta sonu Tekirdağ tarafında bir bisikletçi arkadaşımız gene emniyet şeridinde arkadan gelen aracın çarpması sonucu burun ve kaburga kemikleri kırıldı, yoğun bakımda yatıyor.



Bakın arkadaşlar, görmezden gelmenin yıkıcı sonuçları olur. Ah vah etmenin, üzülmenin bu devran böyle gitmez demenin hiç kimseye faydası yok. Hiçbir işe yaramaz. Ben de oturduğum yerden kutup ayılarının küresel ısınma nedeniyle yiyecek bulmakta zorlanmasına üzülüyorum. Fakat bu bir işe yarar mı?





Hepimiz, bisikletçiyiz. Aramızda seçkin kimseler var. Sıradan kimseler var. Öğrenciler, doktorlar, avukatlar bankacılar her kesimden insan var. Gencimiz ve yaşlımız var. Sevgili arkadaşlar, hepinizin bilecğei çok güzel bir şeyi hatırlatmak istiyorum. Eğer herkes kendi kapısının önünü süpürürse, bütün mahalle temiz kalır. Bunu baz alarak, elimizden gelen her neyse bunu yapabilmek, dün vefat eden bir abimizin başına gelenin yarın bizim başımıza gelmemesi için bir önlem almak hepimizin mecburi bir görevidir.



Sahil boyunca giden bir bisiklet yolu, sadece sahilde sürmek için değil midir? Ana yollara çıkamaz ve şehirlerarası yollarda bisiklet süremez miyiz?

Bisikletçilerin emniyet şeridinden giderken bir kazaya karışması durumunda bisikletçiyi koruyacak hiçbir kanuni hakkı yoktur. Fakat biz başka bir yerden gidemiyoruz. Türkiye şartlarında bir şehirden bir diğerine sağ şeritten gitmeyi düşünebiliyor musunuz? Şeride geçtiğiniz anda başınıza neler gelebileceğini herhalde tahmin edebiliyorsunuzdur.



Bisikletçiler için bir kanun olmalı.

Bisikletçilerin emniyet şeridinden giderken yaşayacağı herhangi bir kaza durumunda, bisikletçinin haklarını savunacak bir yasa olmalı.

Emniyet şeridinden giden bisikletçilerin fark edilmesi için bir geliştirme yapılmalı. Motorlu taşıtların zorunlu haller ve arıza dışında emniyet şeridine girmesi hakkında kesin yaptırımlar olmalı.

Buyrun fikirlerimizi paylaşalım. Gerekli kanuni düzenleme ne ise onu yaptırmak için de elimizden geleni yapalım.

Aksi takdirde bizler daha çok acılar yaşayacağız bu yollarda. Ve hiçbir şekilde bunun tazminatı da olmayacak. Yani, bu ne demek?



Evden bisikletle çıkarken, aklına şunu getir; Bugün beni emniyet şeridinde öldürecekler. Ve geride işte bu ailemi bırakıyorum. Ve onlar da ben de hiçbir hak iddia etmeyeceğiz. Ve bu sadece bisiklete bindiğin için.

Var olan hükümet daha cinsel istismar için bir yasa çıkartamamışken buna ayıracak zamanı ve kafayı hayatta bulamazlar. Yani demek o ki ; Senin de yazdığın üzere, biz öncelikle kapımızın önünü temizleyelim. Sonrasına ALLAH kerim

@cenderme

Var olan hükümetle bir ilgisi yok bizim konumuzun. Hükümetsiz düşünüp, basit bir mahalle olsak gider muhtardan isteriz. Sesimizi duyuracak ve isteyeceğiz. Hangi hükümet gelirse gelsin. Fark etmez, biz insanız siyasi bir defter kalem oy pusulası değiliz. Sizlerin bu konuda fikir beyan etmenizi istemem, hükümet politikalarını eleştirmek için değildir. Bize faydalı bir şey söyleyin, ya da konuyu karıştırmayın lütfen. Konu başka yerlere çekilmesin. Konuya yoğunlaşıp faydalı paylaşımlarda bulunalım.

– MOTORLU BİSİKLET (MOPED):
(Değişik: 12/7/2013-6495/13 md.)

Azami hızı saatte 45 kilometreyi, içten yanmalı motorlu ise silindir hacmi 50 santimetreküpü, elektrik motorlu ise azami sürekli nominal güç çıkışı 4 kilovatı geçmeyen iki veya üç tekerlekli taşıtlar ile aynı özelliklere sahip net ağırlığı 350 kilogramı aşmayan dört tekerlekli motorlu taşıtlardır. Elektrik ile çalışanların net ağırlıklarının hesaplanmasında batarya ağırlıkları dikkate alınmaz.

– Araç :
Karayolunda kullanılabilen motorlu, MOTORSUZ ve özel amaçlı taşıtlar ile iş makineleri ve lastik tekerlekli traktörlerin genel adıdır.

– Taşıt :
Karayolunda insan, hayvan ve yük taşımaya yarayan araçlardır. Bunlardan makine gücü ile yürütülenlere “motorlu taşıt” insan ve hayvan gücü ile yürütülenlere “MOTORSUZ TAŞIT” denir.

– Sürücü :
(Değişik 17/10/1996 – 4199/1 md.)

Karayolunda, motorlu veya MOTORSUZ BİR ARACI veya taşıtı sevk ve idare eden kişidir.

Buna göre bizim şeritten gitmeye yasal hakkımız var. Ama var mı buna cesaret edecek biri? Gidemeyiz. Emniyet şeridinde gidince de bir kaza anında hiç bir yasal hakkımız yok. Bisikletçiler ölsün mü ?

belki bisikletlerimize plaka takabiliriz.
"Bisiklet resmi bir taşıttır" yazılı bir plaka. Ya da benzeri bir ifade. Plakası yok diye araç yerine koymayanlar bir nebze olsun düşünür.

@Şeffaf

Bunu motosikletçiler duysa değişik yerlerinden kahkaha sesleri çıkar.
Adamlar tamamen yasal motorlu taşıtla trafiğe çıktıkları halde diğer büyük araçlar tarafından taciz edilmekten bıkmışlar, görülmemek ve önemsenmemek hakkında sürekli şikayet ediyorlarken bisiklete istediğini tak, ama yine de bisikleti takan olmaz.

Binek araç sahipleri de kamyon ve tırlardan şikayetçi bu arada. Kaykaycılardan sonra en küçük taşıtı kullanırken istediğimiz kadar yırtınalım, boşa.

......

kamuoyu oluşturabilmek için fikir üretmeliyiz.
aklıma ilk gelen aynı gün aynı saatte cimere yazmak. ikinci olarak twitter etkinliği olabilir.

arkadaşlar hükümeti siyaseti karıştırmayalım. burada sabaha kadar siyaset yapsak yüzde 100 haklı da olsak yol alamayız. devir eleştirilere muhalifliğe kapalı. bu konularda inanın ben de çok doluyum ama boş verelim şimdi.siyaseti bir kenara bırakıp aynı çatı altında buluşabilmeliyiz. amacımız bisiklette hayatta kalabilmek...

Merhabalar,
Konunun hükümet ile alakasının bal gibi de olduğu ortada iken bunu yok saymamız düşünülemez. Ama konu tek başına hükümet ile alakalı da değil. Bisiklet dernekleri, diğer sosyal dernekler ve en çok da biz bisiklet kullanıcıları ile de alakalı. Bizim ülkede hiç bir hükümete yaptırmak istediğiniz şeyi kolay yoldan yaptıramazsınız. Burada tüm görev bizlere düşünüyor. Nedir bu? Birlik olacağız. Ülkenin hemen hemen her şehir, ilçesinde örgütlenip toplu 1 tafta ya da ay boyunca devamlı toplu sürüşler yapacağız. Sağ seriti komple kapatıp ses getirecek düzeyde gerekirse can sıkacağız. Varsın arkamızdan korna çalınsın, küfür edilsin. Bu hareket elbet önce sosyal medyada daha sonra TV haberlerinde yer bulacaktır. İş bu noktaya geldiğinde parti milletvekilleri ile diyalog kurma zamanıdır. Farklı partilerden bir kaç milletvekili ile organize olursak bu sorun çözülür, hükümet halkın talebini yerine getirmek zorunda kalır. Bu kadar emin konuşma sebebim yıllarca Adil Kullanım Kotası kalksın hareketine destek olup, takipçisi olmamdır. Ama emin olun bizim davamız çok daha kolay ve hızlı hedefe ulaşacaktır. Çünkü muhatapımız özel şirketler değil devletinin bizzat kendisi olduğundan bahane olmayacaktır.
+ Bisiklet grupları ve başkanları diyalog içerisinde olup ortak bir zaman diliminde ses getirene dek toplu sürüş yapılacak.
+ Bu esnada derneklerimiz ve biz sosyal medyada devamlı gündem oluşturacağız.
+İmkanlar dahilinde reklam ajansları ile iletişime geçip reklam yapacağız. Afişler aşacağız.
+ En önemlisi bunları sıkılmadan, yılmadan devamlı yapacağız.

Benim görüşüm bu yönde. Teşekkürler.

dikkat çekici tişört bastırabiliriz. sırt kısmında "kanunen bisiklet bir taşıttır" gibi bir yazı yazabilir. ya da başka bir yazı. bu konuda tasarım yapan siteler vardır mutlaka.

@mesuttkgz
Çok güzel bir fikir !

24 Haziran ve sonrasında İstanbul için bir umut olabilir bu konularda. kanun noktasında ise şu anki siyasal konjüktürle gerçekçi konuşalım hiç ama hiç umut yok.

Konunun hükümet ile direkt alakası var. İsteğimizi ileteceğimiz mercii Almanya olmadığına göre bu ülkede konu hükümeti ilgilendirir. Ama diğer konularda daha doğrusu hak adalet ve insan haklarında bir yol alınamadı. Ya buradan tanıyan edenler muhalif vekillere veya hükümet yetkililerine durumu iletecek yada bu sayfalardan ileri gitmeyecek bu konular. Çok tanınmış simalar emniyet şeridine giren yaratıklar yüzünden motorla hayatını kaybediyor.motorsiklet kullananlar bu derde çare bulamadı.adam dünyayı gezip geldi bizim ülkemizde emniyet şeridinde öldürüldü. Kanun sıkıntımız büyük. En son gazeteci dövdüler kaç tane yaptırım sıfır. Ne yazık ki ülkede yaşamak şansa kalmış durumda. Her türlü yazılı dilekçe,cimere başvuru vb. Desteklerim. Veya kamuoyunda ses getirecek örneğin istanbulda e-5 i 1000/2000 bisikletçi ile kapatmak eylemler gibi.bunun harici zor gibi. Ama sonuca ulaşamayacak gibi duruyor.herkese kazasız belasız sürüşler.

Bahsedilen şey hükümet değil. Şu anki hükümet. Konuyu buraya çekmeyelim yeter. Böylece aynı fikir çatısı altında kalır ve bir çözüm yolu bulabilir, üretebiliriz diye düşünüyorum.

Arkadaşlar bisiklete yeni başladım tam kanunlarını bilmiyorum ama 15 yıldır aktif şekilde araç kullanan ve son 8 yıldır resmi bir kurumda şoför olarak çalışan biri olarak söylüyorum acil durumlar dışında emniyet şeridinden motorlu taşıtların sürülmesi yasaktır bu acil durum hastaneye yetisecegim gibi şeyler değildir bunun için ambulans çağırmak zorundayız ayrıca kanuna göre bisiklet bir tasitsa arkadan çarpan her durumda suçludur. Şimdi sorum şu kanunen bisiklet emniyet şeridinde gidemiyor aynı şekilde araçta gidemiyor arkadan vuran her zaman suçlu bu durumda o emniyet şeridni kullanan hanzo araç sürücülerinin ceza alması gerekmez mi

Bir sosyal platform oluşturmaktan başka bir şey elimizden gelmez. Dayanışmayı kendi aramızda vakıf dernek gibi bir oluşumla sürdürebiliriz. Aksi takdirde kanun çıkmasını beklersek veya meclise teklif götürülmesine bile aracılık etsek sonuç alma şansımız çok çok az. Önce yerel yönetimlerden başlarız. Dediğiniz gibi muhtarlardan belediye başkanlarına kadar gideriz. Ama direkt kanun çıkması için meclisle görüşmek imkansız gibi bir şey. Hele şu dönemde meclisten yasa geçmiyor bir de meclisin ''tahsilat'' garantisi olmayan bir yasaya evet demesi zor. Acı ama gerçek meclis böyle çalışıyor. Mesela bisikletten vergi alınsaydı kanun yolu ile sigorta şirketlerinden faydalanabilirdiniz. Ama para ve sermaye insan hayatından daha önemli şu dönemlerin yöneticileri için.

@abidin3714


Trafik kanununda trafiğin en sağından bisikletli gidebilir. Otobana bisiklet giremez. Ayrıca Emniyet şeridinden giden araç herhangibir kazaya karışırsa yüzde yüz kusurludur. Ölüm halinde kusurlu kişi hapis ve tazminat davaları ile karşı karşıyadır. Ancak yargıdaki güncel olmayan maddelerden ötürü genelde elini kolunu sallaya sallaya suçlu çıkar en iyi 2 veya 3 sene yer işte biz de bu durumlara karşı sesimizi yükseltmek niyetindeyiz. yukarda dediğim gibi konu ile ilgili hertürü oluşuma tam destek veriyorum..

@mesuttkgz katiliyorum.. mumkunse ayni gun ayni saatte toplu surusler ses getirecektir

@mesuttkgz
düşüncelerime tercüman olmuşsunuz. teşekkür ederim.

yapılacak toplu sürüşün öyle bir şerit kapatmayla değil, komple yolu (e-5 ya da e-6) kapatarak yapmalıyız. trafiği durdurma noktasına gelecek kadar yavaşlatmalıyız. en azından sürekli bisikletlilerin hakkını gasp eden şoförlerde biraz olsun empati oluşur.

Kusura bakmayın da hükumeti bu olayın dışında bırakmak tamamen cahillik. Talep ettiğiniz kanunlar ya Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile ya da meclisten hükumetin elinde bulundurduğu çoğunlukla çıkartılabilir. Bisiklet camiasında az çok insanlar bir birini tanır. Kaç kişiyiz ki kaçımız hükumetin oy kitlesinde bulunuyoruz? Bu ülkede insanlar meclise gelip reddedilen kanun tekliflerinden haberdar, farkında olsa zaten bu hükumet olmazdı. Ekonomik sorunların, demokratik sorunların tavan yaptığı bir dönemde böyle bir talep ancak BEKA sorunun karşısında yer alır. Tüketim üzerine kurulu vergi sistemiyle beceremeseler de yürütmeye çalıştıkları bir düzende, yatırımların her anlamda geri dönüşebilirin tersine işletildiği bir dönemde gel sen hükumetten hak iste. Ya karayolunda bisikleti yasaklarlar ya da bisiklete plaka takıp ötv talep ederler. Sizin istediğiniz kanunlar ancak ülkemizi kıskanan ülkelerin kıskançlıklarından yaptığı boş işler olabilir.

Merhaba bisiklet dostları...
Bu trajik gelişmelere "dur" demek için her yıl farkındalık, dayanışma, eylem v.b. önerilerimiz oluyor.
Yerel ve ulusal kapsamda cılız tepkiler dışında toplum olarak genel bir " Tepkisiz Kurbağa" durumumuz var ne yazık ki...
Ateş düştüğü yeri yakıyor, gündem hızlıca değişiyor ve çoğu kişi " Bana dokunmuyorsa bana ne" vurdumduymazlığında....
Son yıllarda canı çok yanmış bir şehir olarak ses getirecek, basına yansıyacak tepkiler verelim dedik.Büyük çoğunluk olumlu baktı...
Ve fakat iş eylemselliğe geldiğinde, Timur un arkasına dönüp baktığındaki durumunu yaşadık...
Süreklilik isteyen, örgütlü, güncellenen bir platform çatısında yapabileceklerimizi hep beraber belirleyip pratiğe aktarmalıyız.
Bu konu uzun erimli ve kazanımları çok emek isteyen bir çalışmayı gerektiriyor.
Herkes taşın altına elini koymadıkça bu kayayı yerinden oynatamayız...
Küçük büyük demeden her türlü desteği vermeye hazır olduğumu bilmenizi isterim..
Sağlıcakla...

@dukehayda
Kardeşim siyaset yapmayın boşuna al gel bak hadi eskişehir 20 senedir sol partide acaba eskişehir de kaç tane bisiklet yolu var trafikte kaç kişi bisiklete saygı gösteriyor bırak trafiği var olan sadece birkaç bisiklet yolunda insanlar bile saygı göstermiyor ve burası sözde medeni şehir solcu şehir eskişehir!!!lütfen siyaset martavalı okumayın burda