Orada burada yaşayanı bilmiyorum ama genç arkadaşlara nacizane önerim eğitimlerine azami önemi verip kendilerini kurtarmalarıdır. Çok iyi bir ingilizce ve uluslararası geçerliliği olacak bir lisans eğitimi çok çok önemli.
Sadece açık fikirle ülkemizin bilim ve teknolojiye davranışını ve yaklaşımını gözlemlemeniz geleceğiniz için endişelenmenize yetmelidir.
Aya gidilme vb konusunda şunu söyleyeyim. Maalesef gidildi, maalesef dünyanın en parlak beyinleri hala ABD'de toplanıyor, maalesef gündelik hayatta gözlemlediğiniz ve "ileri teknoloji" sandığınız şeyler bu parlak beyinlerin çalıştığı merkezlerde 80'lerde belki 90'larda geliştirilmiş şeyler, maalesef diğerleri -Çin, Avrupa- var güçleriyle ABD ile olan farkı azaltmaya uğraşırken -azaltmaya, kapatmaya değil- bizim insanımız tüm bilimsel gelişmeleri yok saymayı tercih ediyor, maalesef şu an ABD'yi dengeleyecek başka bir güç yok ve maalesef o romantik şehir efsanelerinin gerçekle hiçbir alakası yok.
Henüz kaybetmediğimiz, geleceğimiz olan gençler:
Herkes iddialarını kanıtlasın madem diyeceklerdir. Gözünüzü ve algınızı açıp dünyaya bir bakın. Kim yönetiyor, kim sürünüyor, kim istediğini yapıyor? Kimler kuyruklu yıldıza canlı yayınla araç indiriyor, kimler 1 cm2 alana 10 milyar transistör sığdırıyor. Bunların hepsi elbette hep aynı ülkede değil ama bilime ve teknolojiye sarılmış birkaç ülkede oluyor. Bunlardan en çok hangi millet üretiyor, bu işleri kimler yapıyor bir bakın. Televizyon karşısında cips yiyen aptal ve şişman bir millet gösterin deseler ilk bulacağınız örnek nerede? Daha ABD'nin ne kadar ağır çalışma şartları ve rekabetle işlediğini bile bilmeyen insanları hiçbir konuda dinlemeyin. ABD dünyada gelişmiş ülkeler arasında çalışması en zor ülkelerden biridir. Her yerden en başarılı ve rakabetçi insanlar orada toplanır, sosyal haklar, sağlık sigortaları, tatil kültürü, çalışma saatleri vb Avrupa ile karşılaştırılamaz bile (doğum izni olmayan, 2 hafta tatilin kariyere zarar verdiği bir ülkeden bahsediyoruz).
Bilgi ve birikim sıradan okullarda bahsedilenden fersah fersah ileride maalesef. Avrupa ve diğer gelişmiş ülkeler üniversitelerini reformdan geçirip ABD'nin en iyi okullarına yetiştirmek istiyorlar. ABD dışında çok az okul MIT, CALTEC, Stanford vb gibi merkezlerle rekabet edebiliyor. Ve bu merkezlerden ABD'de çok var,sadece okul değil araştırma merkezleri ve adını bile duymadığınız laboratuvarlar var. Bunlar biyolojiden psikolojiye, fizikten meteorolojiye her konuda ileri düzey araştırmalar yapıyorlar. Aradaki seviye farkını kapatmak gelişmiş ülkeler için bile çok zorken bizim daha çok yolumuz var ve bunu daha ortada bir oyun var mı yok mu diye tartışarak başaramayız.
Tartışmaların seviyesini yukarı çekmemiz lazım, yarım yamalak ingilizce-türkçe ile hazırlanmış, bilimsel içeriği ama orada hava yok ki, atmosfer dışında oksijen yok ki yanma nasıl oluyor seviyesinden yukarılara çekmemiz lazım.
1996 yılında yayınlanmış giriş seviyesi bir uzay fiziği kitabı, üniversite 3. sınıf veya yeni mezunlara yönelik hazırlanmış:
(link)
Biraz karıştırın sayfalarını ve neyin öğrenildiğini konuşulduğunu görün. Bunun 20 sene önce üretildiğini düşünün. 20 yıl sonra adam başı 2 doktorası olan 15 kişilik bir ekibin ne seviyede işlerle uğraşacağını düşünün. İşte karşımızdaki rakip bu. Daha ilk turdan tur yememek için kendimize gelmemiz lazım.
Sizi herşey yalan, bu işler hikaye formatında düşüncelerle rekabete değil inkara yöneltmelerine izin vermeyin. Yoksa çok sertleşen uluslararası rekabet ve kaynak kavgasında hepimizi berbat bir gelecek bekliyor.